caydırıcı - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

caydırıcı



"caydırıcı" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 14 sonuç

Türkçe İngilizce
General
caydırıcı disincentive i.
caydırıcı persuader i.
caydırıcı counterargument i.
caydırıcı dissuasive s.
caydırıcı intimidating s.
caydırıcı deterrent s.
caydırıcı aversive s.
caydırıcı dehortative s.
caydırıcı dissuasory s.
caydırıcı pre-emptive s.
Trade/Economic
caydırıcı deterrent s.
Law
caydırıcı deterrent s.
Politics
caydırıcı deterrent s.
Military
caydırıcı preemptive s.

"caydırıcı" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 27 sonuç

Türkçe İngilizce
General
caydırıcı faktör disincentive i.
caydırıcı şey deterrent i.
caydırıcı kişi dissuader i.
caydırıcı güç deterrent force i.
caydırıcı silah determent i.
caydırıcı güç determent i.
caydırıcı silah deterrent i.
caydırıcı durum rattrap i.
caydırıcı kimse deterrer i.
caydırıcı şey deterrer i.
caydırıcı konuşma intimidation i.
caydırıcı şey discouragement i.
caydırıcı bir şekilde dissuasively zf.
caydırıcı olarak deterrently zf.
caydırıcı bir biçimde aversively zf.
caydırıcı bir şekilde intimidatingly zf.
caydırıcı olarak dissuasively zf.
Trade/Economic
caydırıcı önlemler disincentives i.
caydırıcı önlemler economic disincentives i.
Law
caydırıcı etki chilling effect i.
caydırıcı etkisi olmak chill f.
Politics
caydırıcı güç dissuasive force i.
caydırıcı güç deterrent force i.
caydırıcı etken deterrent factor i.
Technical
elektrikli kuş caydırıcı / uzaklaştırıcı sistem electric bird deterrent system i.
Religious
allah'ın emrettiği sınırları ve ağır suçlar için caydırıcı cezaları içeren islami yasalar hudood i.
Military
caydırıcı silah doomsday weapon i.