cut down - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

cut down

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"cut down" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 38 sonuç

İngilizce Türkçe
General
cut down f. masraf kısmak
cut down f. öldürmek
cut down f. kısıntı yapmak
cut down f. azalmak
cut down f. kesmek
cut down f. azaltmak
cut down f. kısaltmak
cut down f. ağaç kesmek
cut down f. indirim yaptırmak
cut down f. boydan boya kesmek
cut down f. devirmek
cut down f. kesip düşürmek
Phrasals
cut down f. kesip atmak
cut down f. (herkesin ortasında) hakaret etmek
cut down f. (herkesin ortasında) aşağılamak
cut down f. (herkesin ortasında) onurunu kırmak
cut down f. (herkesin ortasında) yermek
cut down f. (herkesin ortasında) küçük düşürmek
cut down f. baltalamak
cut down f. yıkmak
cut down f. yerle bir etmek
cut down f. sadeleştirmek
cut down f. miktarını düşürmek
cut down f. iş yapamaz hale getirmek
cut down f. etkisiz hale getirmek
cut down f. güçsüz düşürmek
cut down f. aciz bırakmak
cut down f. fazlalıkları çıkararak/kaldırarak değiştirmek
cut down f. fazlalıklardan kurtarmak
Colloquial
cut down f. tezi çürütmek
cut down f. (tartışmayı) çürütmek
Idioms
cut down f. hayatına kıymak
cut down f. kesip kısaltmak
cut down f. öldürmek
cut down f. kesip yıkmak
cut down f. kesip devirmek
cut down f. yok etmek
Technical
cut down f. eksilmek

"cut down" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 72 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
cut down on f. kısmak
General
cut down expenses on food f. boğazından kesmek
cut something down f. devirmek
cut down a tree f. ağaç kesmek
cut someone down f. birini öldürmek
cut down a piece of clothing into f. eski bir giysiden yeni bir şey yapmak
cut down on f. azaltmak
cut something down f. kesmek
cut down grasses f. çayır biçmek
cut down one's scope f. kapsamını daraltmak
cut down on f. indirmek
cut down on f. -i azaltmak
cut down to size f. küçültüp gerçek boyutlarına döndürmek
cut down on expenses f. masrafları kısmak
cut down on expenses f. masraflarda kısıntıya gitmek
cut down on cigarettes f. sigarayı azaltmak
cut down on smoking f. sigarayı azaltmak
Phrasals
cut (something) down to (something) f. (bir şeyi bir şekilde) küçültmek
cut (something) down to (something) f. (bir şeyi bir şeye) sığacak kadar küçültmek
cut (something) down to (something) f. (bir şeyi bir boyuta) indirgemek
cut (something) down to (something) f. (bir şeyi makul bir boyuta) indirmek
cut someone down (to size) f. birine ağzının payını vermek
cut someone down (to size) f. birine haddini bildirmek
cut someone down (to size) f. birinin ne olduğunu ortaya dökmek
cut someone down f. birini öldürmek
cut someone down f. birini vurup öldürmek
cut someone down f. birini bıçaklayıp öldürmek
cut someone down f. bir silahla öldürmek
cut down (on something) f. (bir şeyden) kısmak
cut down (on something) f. (bir şeyi) azaltmak
cut down (on something) f. (bir şeyde) kısıntı yapmak
cut down (on something) f. (bir şeyin) miktarını düşürmek
Colloquial
cut that shit down expr. kes şu saçmalığı
Idioms
cut down to size f. ağzının payını vermek
cut somebody down to size f. birine haddini bildirmek
cut down to f. fiyatı indirtmek
cut down to size f. haddini bildirmek
cut down to f. fiyatı kırdırtmak
cut down to size f. ne olduğunu ortaya dökmek
cut someone down size f. yüzünü yere getirmek
cut (one) down in (one's) prime f. kariyerinin zirvesindeyken ölmek
cut (one) down in (one's) prime f. hayatının baharında ölmek
cut (one) down in (one's) prime f. hayatının en parlak evresinde ölmek
cut someone off (or down) in their prime f. kariyerinin zirvesindeyken ölmek
cut someone off (or down) in their prime f. hayatının baharında ölmek
cut someone off (or down) in their prime f. hayatının en parlak evresinde ölmek
cut someone off (or down) in their prime f. kariyerinin zirvesindeyken ölmek
cut someone off (or down) in their prime f. hayatının baharında ölmek
cut someone off (or down) in their prime f. hayatının en parlak evresinde ölmek
cut (one) down in (one's) prime f. bir şeyin yarıda kesilmesine neden olmak
cut (one) down in (one's) prime f. yarıda kesilmek
cut (one) down in (one's) prime f. en parlak/başarılı döneminde bir engelle karşılaşmak
cut (one) down in (one's) prime f. en parlak/başarılı dönemi yarıda kalmak
cut (one) down in (one's) prime f. en güzel zamanların yarıda kalmasına neden olmak
cut (one) down in (one's) prime f. zirvede bırakmak zorunda kalmak
cut someone down in their prime f. birinin en parlak/başarılı dönemini birden yarıda kesmek
cut someone down in their prime f. birinin en güzel zamanlarını birden sonlandırmak
cut someone down in their prime f. birinin en verimli olduğu anda kariyerini/yaşamını bitirmek
cut someone down in their prime f. zirvede bitirmek
cut (someone) down to size f. (birine) ağzının payını vermek
cut (someone) down to size f. (birine) haddini bildirmek
cut (someone) down to size f. (birinin) ne olduğunu ortaya dökmek
cut (something) down to size f. (bir şeyin) önemini azaltmak/düşürmek
cut (something) down to size f. (bir şeyi) etkisiz hale getirmek
cut (something) down to size f. (bir şeyi) güçsüz düşürmek
cut someone down to size f. birine haddini bildirmek
cut someone down to size f. birine dersini vermek
cut someone down to size f. birine ağzının payını vermek
cut someone down to size f. birinin havasını söndürmek
Technical
down cutting cross-cut saws i. yukarıdan aşağıya doğru enine kesen testere
Woodworking
down cutting cross-cut circular saw i. aşağıya doğru enine kesen daire testere
down cutting cross-cut saw i. aşağıya doğru enine kesen testere