Geçmiş

duymamak

"duymamak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	duymamak	miss f.

"duymamak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 73 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	ilgi duymamak	be uninterested in f.
2	Genel	gerek duymamak	find unnecessary f.
3	Genel	gerek duymamak	not need f.
4	Genel	gerek duymamak	not feel the need (to do something) f.
5	Genel	gerek duymamak	not to have a need for something f.
6	Genel	ruhu duymamak	be completely unaware of f.
7	Genel	ruhu bile duymamak	be completely unaware of f.
8	Genel	acı duymamak	not feel pain f.
9	Genel	ilgi duymamak	show no interest f.
10	Genel	birinin dürüstlüğünden şüphe duymamak	count on someone’s veracity f.
11	Genel	ruhu duymamak	not notice whatsoever f.
12	Genel	ruhu bile duymamak	not notice whatsoever f.
13	Genel	ilgi duymamak	not seem interested in f.
14	Genel	pek saygı duymamak	misesteem f.
15	Genel	saygı duymamak	misregard f.
16	Genel	saygı duymamak	disappreciate f.
Phrasals
17	Öbek Fiiller	sempati duymamak	not hold with f.
Colloquial
18	Konuşma Dili	en ufak bir ilgi duymamak	not care twopence [uk/australia] f.
19	Konuşma Dili	en ufak bir ilgi duymamak	not give twopence [uk/australia] f.
20	Konuşma Dili	hiç hicap duymamak	have no sense of shame f.
21	Konuşma Dili	(birine/bir şeye) artık ilgi/heves duymamak	be over (someone or something) f.
Idioms
22	Deyim	hiçbir şekilde ihtiyaç/gerek/lüzum duymamak	need (something) (about) as much a fish needs a bicycle f.
23	Deyim	hiçbir şekilde ihtiyaç/gerek/lüzum duymamak	need (something) (about) as much as (one) needs a hole in the head f.
24	Deyim	hiçbir şey duymamak	not hear a dicky bird [uk] f.
25	Deyim	(durumun belli bir şekilde olduğundan) şüphe duymamak	be no question that (something will happen/is the case) f.
26	Deyim	bir şeye hiçbir şekilde gereksinim duymamak	need (something) (about) as much a fish needs a bicycle f.
27	Deyim	bir şeye kesinlikle lüzum duymamak	need (something) (about) as much a fish needs a bicycle f.
28	Deyim	bir şeye hiçbir şekilde gereksinim duymamak	need (something) (about) as much as (one) needs a hole in the head f.
29	Deyim	bir şeye kesinlikle lüzum duymamak	need (something) (about) as much as (one) needs a hole in the head f.
30	Deyim	çok ilgi duymamak	somebody's heart isn't in something f.
31	Deyim	cinsel istek duymamak	be dead from the waist down f.
32	Deyim	hiçbir şekilde ihtiyaç duymamak	need like a hole in the head f.
33	Deyim	pişmanlık duymamak	be out of bad feeling f.
34	Deyim	yükseklikten rahatsızlık duymamak	have a head for heights f.
35	Deyim	yükseklikten rahatsızlık duymamak	have a (good) head for heights f.
36	Deyim	herhangi bir düzenlemeye ihtiyaç duymamak	have no strings attached f.
37	Deyim	(bir şeye) hiçbir şekilde ihtiyaç/istek/lüzum duymamak	want (something) like (one wants) a hole in the head f.
38	Deyim	(bir şeye) hiçbir şekilde gereksinim duymamak	want (something) like (one wants) a hole in the head f.
39	Deyim	(bir şeye) kesinlikle lüzum/istek duymamak	want (something) like (one wants) a hole in the head f.
40	Deyim	(bir şeye) karşı hiç istek duymamak	want (something) like (one wants) a hole in the head f.
41	Deyim	(birine/bir şeye) saygı duymamak	set no store in (something or someone) f.
42	Deyim	(bir şey yapmaktan) sıkıntı duymamak	be not above (doing something) f.
43	Deyim	bir şey yapmaktan sıkıntı duymamak	not be above doing something f.
44	Deyim	(biri/bir şeyle) ilgili pek endişe duymamak	not lose (any) sleep (over someone or something) f.
45	Deyim	(biri/bir şeyle) ilgili çok endişe duymamak	not lose (any) sleep (over someone or something) f.
46	Deyim	(biri/bir şeyle) ilgili hiç endişe duymamak	not lose (any) sleep (over someone or something) f.
47	Deyim	bir şeyle ilgili pek endişe duymamak	not lose any sleep over something f.
48	Deyim	bir şeyle ilgili çok endişe duymamak	not lose any sleep over something f.
49	Deyim	bir şeyle ilgili hiç endişe duymamak	not lose any sleep over something f.
50	Deyim	biri/bir şeyle ilgili pek endişe duymamak	not lose any sleep over somebody/something f.
51	Deyim	biri/bir şeyle ilgili çok endişe duymamak	not lose any sleep over somebody/something f.
52	Deyim	biri/bir şeyle ilgili pek endişe duymamak	lose no sleep over somebody/something f.
53	Deyim	biri/bir şeyle ilgili çok endişe duymamak	lose no sleep over somebody/something f.
54	Deyim	ruhu duymamak	be not any the wiser f.
55	Deyim	birine/bir şey) saygı duymamak/saygısı olmamak	have no time for somebody/something f.
56	Deyim	birine/bir şey) saygı duymamak/saygısı olmamak	not have much time for somebody/something f.
57	Deyim	(birine/bir şeye) saygı duymamak/değer vermemek	hold (someone or something) cheap f.
58	Deyim	(birine/bir şeye) saygı duymamak	hold (someone or something) in low regard f.
59	Deyim	saygı duymamak	hold in low regard f.
60	Deyim	çok endişe duymamak	lose sleep f.
61	Deyim	(biriyle/bir şeyle) ilgili çok endişe duymamak	lose sleep about (someone or something) f.
62	Deyim	(bir şeye) hiçbir şekilde ihtiyaç/gerek/lüzum duymamak	need (something) like (one) needs a hole in the head f.
63	Deyim	(bir şeye) hiçbir şekilde gereksinim duymamak	need (something) like (one) needs a hole in the head f.
64	Deyim	(bir şeye) kesinlikle lüzum duymamak	need (something) like (one) needs a hole in the head f.
65	Deyim	bir şeye hiçbir şekilde ihtiyaç/gerek/lüzum duymamak	need something like a hole in the head f.
66	Deyim	bir şeye hiçbir şekilde gereksinim duymamak	need something like a hole in the head f.
67	Deyim	bir şeye kesinlikle lüzum duymamak	need something like a hole in the head f.
68	Deyim	bir şeye hiçbir şekilde ihtiyaç/gerek/lüzum duymamak	need something like you need a hole in the head f.
69	Deyim	bir şeye hiçbir şekilde gereksinim duymamak	need something like you need a hole in the head f.
70	Deyim	bir şeye kesinlikle lüzum duymamak	need something like you need a hole in the head f.
Trade/Economic
71	Ticaret/Ekonomi	güven duymamak	discredit f.
Slang
72	Argo	en ufak bir ses duymamak/çıkmamak	not hear a dicky bird f.
Modern Slang
73	Modern Argo	ilgi duymamak	aint with the shits f.