|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
| General |
|
| 1 |
Genel |
eğimli bir şekilde yaslanmış tepesi olan tahıl demeti |
hattock [dialect] [uk] i.
|
|
| 2 |
Genel |
aşağı eğimli olan |
downward-arching s.
|
|
| Architecture |
|
| 3 |
Mimarlık |
suyu akıtmak için eğimli olan |
weathered s.
|
|
| 4 |
Mimarlık |
tavanı eğimli veya kemerli olan (çatı katı odası) |
coomceiled s.
|
|
| Furniture |
|
| 5 |
Mobilya |
eğimli sırtı, koltuk minderi, ince ve açık kolları ve kavisli ayakları olan tek kişilik bir koltuk |
cogswell chair i.
|
|
| 6 |
Mobilya |
eğimli sırtı, koltuk minderi, ince ve açık kolları ve kavisli ayakları olan tek kişilik bir koltuk |
cogswell i.
|
|
| 7 |
Mobilya |
eğimli sırtı, koltuk minderi, ince ve açık kolları ve kavisli ayakları olan tek kişilik bir koltuk |
coxwell chair i.
|
|
| Marine |
|
| 8 |
Denizcilik |
çapanın eğimli olan kısmı |
throat i.
|
|
| Mining |
|
| 9 |
Maden |
altını kumdan ayrıştırmak için kullanılan ve zemini oluklu olan uzun ve eğimli kanal |
sluice i.
|
|
| 10 |
Maden |
altını kumdan ayrıştırmak için kullanılan ve zemini oluklu olan uzun ve eğimli kanal |
sluice box i.
|
|
| 11 |
Maden |
zemini oluklu olan uzun ve eğimli kanalda yıkamak |
sluice f.
|
|
| Psychology |
|
| 12 |
Psikoloji |
histeriye eğimli olan |
hystericky s.
|
|
| Math |
|
| 13 |
Matematik |
düzlemi merkezinden geçen dikey çizgiye eğimli olan güneş saati |
reclining dial i.
|
|
| Zoology |
|
| 14 |
Zooloji |
(at, eşek) eğimli sağrısı, dar butları ve alçak kuyruğu olan |
goose-rumped s.
|
|
| History |
|
| 15 |
Tarih |
(eski mısır'da) altındaki mumya odası ile bağlantılı olan, düz bir çatısı olan yanları eğimli dikdörtgen şeklindeki mezar yapısı |
mastaba i.
|
|
| 16 |
Tarih |
(eski mısır'da) altındaki mumya odası ile bağlantılı olan, düz bir çatısı olan yanları eğimli dikdörtgen şeklindeki mezar yapısı |
mastabah i.
|
|
| Archaeology |
|
| 17 |
Arkeoloji |
eğimli kenarları olan sakson veya iskandinav mezarı |
hogback i.
|
|
| Geography |
|
| 18 |
Coğrafya |
akarsu erozyonu sebebiyle çok sayıda parçaya ayrıldığı için eğimli arazileri düzlüklerine baskın olan (topografi) |
mature s.
|
|
|
|
| Geology |
|
| 19 |
Jeoloji |
genişçe eğimli kenarları olan arazi sırtı |
hog's-back i.
|
|
| 20 |
Jeoloji |
çevreleyen kaya katmanı ile aynı yönde eğimli olan |
cataclinal s.
|
|
| Sport |
|
| 21 |
Spor |
hem ön hem de arka uçları hafifçe yukarı doğru eğimli olan kar kayağı |
twin-tip skis i.
|
|
| 22 |
Spor |
hem ön hem de arka uçları hafifçe yukarı doğru eğimli olan kar kayağı |
twin tips i.
|
|
| 23 |
Spor |
(sağ elini kullanan golfçüler için) atışları genellikle sola eğimli olan golfçü |
hooker i.
|
|
| Engineering |
|
| 24 |
Engineering |
aşağı doğru eğimli olan |
downswept s.
|
|
| Aeronautics |
|
| 25 |
Aeronautics |
iç kısmı yukarı doğru eğimli, dış kısmı daha uzun ve yatay olan (hava aracı kanadı) |
gull-wing s.
|
|
