Geçmiş

have nothing

"have nothing" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 96 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	have nothing to do with f.	alakası olmamak
2	Genel	have nothing to do with f.	ilgisi olmamak
3	Genel	have nothing for sale f.	yok satmak
4	Genel	have nothing to show for it f.	elinde ne yaptığını gösterecek hiçbir şey olmamak
5	Genel	have nothing to say f.	diyeceği olmamak
6	Genel	have nothing to do with f.	ile hiçbir ilgisi olmamak
7	Genel	have nothing left f.	elde avuçta bir şey kalmamak
8	Genel	have nothing to do with f.	ilişkisini kesmek
9	Genel	have nothing to do with f.	ile hiçbir ilişkisi olmamak
10	Genel	have nothing else to do f.	yapacak bir şeyi kalmamak
11	Genel	have nothing else to do f.	yapacak başka bir şeyi kalmamak
12	Genel	have nothing to do f.	yapacak bir şeyi kalmamak
13	Genel	have nothing else (left) to do f.	yapacak bir şeyi kalmamak
14	Genel	have nothing to do with f.	ile ilgisi olmamak
15	Genel	have nothing to do f.	yapacak bir şeyi olmamak
16	Genel	have nothing in common f.	hiçbir ortak yanı bulunmamak
17	Genel	have nothing to do with something f.	birşeyle ilgisi olmamak
18	Genel	have nothing set aside f.	hiçbir birikimi olmamak
Phrasals
19	Öbek Fiiller	have nothing on f.	üzerinde giysi olmamak
20	Öbek Fiiller	have nothing on f.	tutacak sözü olmamak
21	Öbek Fiiller	have nothing on f.	(diğerinden) hiçbir üstün yanı olmamak
Proverb
22	Atasözü	nothing so bad but it might have been worse	daha kötüsü de olabilirdi
23	Atasözü	nothing so bad but might have been worse	beterin beteri var
24	Atasözü	nothing so bad but it might have been worse	beterin beteri var
Colloquial
25	Konuşma Dili	have nothing to worry about f.	tuzu kuru olmak
26	Konuşma Dili	have nothing to do with somebody/something f.	doğrudan bir ilişkisi olmamak
27	Konuşma Dili	have nothing to do with someone or something f.	(biriyle/bir şeyle) bir bağı olmamak
28	Konuşma Dili	have nothing to do with someone or something f.	(biriyle/bir şeyle) alakası olmamak
29	Konuşma Dili	have nothing to do with someone or something f.	(birinden/bir şeyden) uzak durmak
30	Konuşma Dili	have nothing to do with someone or something f.	(biriyle/bir şeyle) ilgisi olmamak
31	Konuşma Dili	have nothing to do with someone or something f.	(biriyle/bir şeyle) bir bağlantısı olmamak
32	Konuşma Dili	have nothing to do with someone or something f.	(biriyle/bir şeyle) görüşmemek
33	Konuşma Dili	have nothing to do with someone or something f.	(biriyle/bir şeyle) ilişkisi olmamak/kalmamak
34	Konuşma Dili	have nothing to do with somebody/something f.	biriyle/bir şeyle bir ilgisi olmamak
35	Konuşma Dili	have nothing to do with somebody/something f.	biriyle/bir şeyle bir bağlantısı olmamak
36	Konuşma Dili	have nothing to do with somebody/something f.	biriyle/bir şeyle bir ilişkisi olmamak
37	Konuşma Dili	have nothing to do with somebody/something f.	biriyle/bir şeyle bağlantı kurmayı reddetmek/istememek
38	Konuşma Dili	have nothing to do with somebody/something f.	biriyle/bir şeyle ilişki kurmayı reddetmek/istememek
39	Konuşma Dili	have nothing to do with somebody/something f.	biriyle/bir şeyle işi olmamak
40	Konuşma Dili	have nothing to do with somebody/something f.	biriyle/bir şeyle bir ilgisi/bağlantısı olsun istememek
41	Konuşma Dili	have nothing to do with someone or something f.	biriyle/bir şeyle işi olmamak
42	Konuşma Dili	have nothing to do with someone or something f.	biriyle/bir şeyle bir bağlantısı olmamak
43	Konuşma Dili	have nothing to do with someone or something f.	biriyle/bir şeyle bir ilgisi/bağlantısı olsun istememek
44	Konuşma Dili	then we have nothing more to talk about expr.	öyleyse konuşacak bir şey kalmadı
45	Konuşma Dili	(I have) nothing to complain about expr.	iyilik
46	Konuşma Dili	(I have) nothing to complain about expr.	her şey yolunda
47	Konuşma Dili	(I have) nothing to complain about expr.	iyiyim
48	Konuşma Dili	(I have) nothing to complain about expr.	bir şikayetim yok
49	Konuşma Dili	(I have) nothing to complain about expr.	şikayet edemem (sorun yok)
Idioms
50	Deyim	have nothing on someone or something f.	bir şey ya da biri kadar iyi olmamak
51	Deyim	have nothing on someone f.	birisine karşı üstünlüğü olmamak
52	Deyim	have nothing on someone f.	birisinden üstün olmamak
53	Deyim	have nothing going for someone f.	hiçbir şey istediği gibi gitmemek/olmamak
54	Deyim	have nothing on someone or something f.	(özellikle bir kitabın) (içinde) ile ilgili herhangi bir şey (bilgi) olmamak
55	Deyim	have nothing to do with somebody/something f.	(biriyle/birşeyle) işi olmamak
56	Deyim	have nothing on someone f.	(elinde) birini suçlayacak/suçlamak için hiçbir kanıtı olmamak
57	Deyim	have got nothing on (someone or something) f.	(bir şey/biri) kadar iyi olmamak
58	Deyim	have got nothing on (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) daha iyi bir yanı olmamak
59	Deyim	have got nothing on (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) daha üstün olmamak
60	Deyim	have got nothing on (someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) üstüne çıkan bir özelliği olmamak
61	Deyim	have got nothing on (someone or something) f.	(birine/bir şeye) karşı kesin bir suçlayıcı kanıtı olmamak
62	Deyim	have got nothing on (someone or something) f.	(birinin) suç işlediğine dair kanıtı olmamak
63	Deyim	have got nothing on (someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) hakkında bilgiye sahip olmamak
64	Deyim	have got nothing on (someone or something) f.	(birine/bir şeye) dair bilgi içermemek
65	Deyim	have nothing going for (someone or something) f.	hiçbir şey (birinin/bir şeyin) istediği gibi gitmemek/olmamak
66	Deyim	have nothing going for (someone or something) f.	hiçbir şey (birinin/bir şeyin) lehinde/avantajına olmamak
67	Deyim	have nothing on somebody f.	birinden üstün olmamak
68	Deyim	have nothing on somebody f.	birine karşı üstünlüğü olmamak
69	Deyim	have nothing on somebody f.	birine karşı bir üstünlüğü/üstün bir yönü olmamak
70	Deyim	have nothing on somebody f.	(elinde) birini suçlayacak/suçlamak için hiçbir kanıtı olmamak
71	Deyim	have nothing on somebody f.	elinde birine karşı/birinin aleyhinde hiçbir şey olmamak
72	Deyim	have nothing to say for (oneself) f.	yaptıklarını açıklayamamak
73	Deyim	have nothing to say for (oneself) f.	kendini açıklayamamak
74	Deyim	have nothing to say for (oneself) f.	kendini/yaptığını açıklayacak kelime bulamamak
75	Deyim	have nothing to say for (oneself) f.	söyleyecek sözü/bir açıklaması olmamak
76	Deyim	have nothing to say for yourself f.	söyleyecek hiçbir şeyi olmamak
77	Deyim	have nothing to say for yourself f.	belirtecek hiçbir fikri olmamak
78	Deyim	have nothing to say for yourself f.	kendi adına söyleyecek bir şeyi olmamak
79	Deyim	have nothing to show for something f.	(büyük bir uğraş sonrası) bir şey elde edememek
80	Deyim	have nothing to show for something f.	(büyük bir uğraş sonrası) elinde bir sonuç olmamak
81	Deyim	have nothing between the ears expr.	akılsız
82	Deyim	have nothing between one's ears expr.	akılsız
83	Deyim	have nothing between one's ears expr.	aptal
84	Deyim	have nothing between the ears expr.	aptal
85	Deyim	nothing venture, nothing have expr.	korkak bezirgan ne kar eder ne ziyan
Speaking
86	Konuşma	(have) heard nothing but good things about f.	hakkında sadece iyi şeyler duymak
87	Konuşma	I have done nothing expr.	ben bir şey yapmadım
88	Konuşma	I have nothing to do with this expr.	bununla benim hiçbir alakam yok
89	Konuşma	you have nothing expr.	hiçbir şeyin yok
90	Konuşma	I have nothing to wear expr.	giyecek hiçbir şeyim yok
91	Konuşma	you have nothing to lose expr.	kaybedecek birşeyin yok
92	Konuşma	I have nothing to do with him expr.	onunla işim olmaz
93	Konuşma	you think we have nothing to talk about? expr.	konuşacak bir şeyimiz olmadığını mı düşünüyorsun?
94	Konuşma	I have nothing further expr.	soracaklarım bu kadar (mahkeme)
95	Konuşma	I have nothing to tell you expr.	sana söyleyecek hiçbirşeyim yok
96	Konuşma	I have nothing to complain about expr.	(bir) şikayetim yok/şikayet edemem (sorun yok)