in favour - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

in favour

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"in favour" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

İngilizce Türkçe
Phrases
in favour expr. gözde
in favour expr. kabul edilmiş
in favour expr. tasdikli

"in favour" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 52 sonuç

İngilizce Türkçe
General
find favour in somebody's eyes f. gözüne girmek
win favour in somebody's eyes f. teveccühünü kazanmak
be in favour of f. taraftar olmak
get in favour f. rağbet görmek
make a decision in favour of f. lehinde karar vermek
call in a favour f. (eskiden yapılmış olan) bir iyiliğin karşılanmasını / geri ödenmesini istemek
be in favour f. lehte olmak
Phrases
in his favour expr. emrine
in favour of expr. lehinde
in favour of expr. leyhine
in one's favour expr. lehine
in my favour expr. lehimde
in his favour expr. lehinde
in someone's favour expr. lehine
in one's favour expr. kendi lehine
in favour of him expr. lehinde
in favour of expr. lehine
in someone's favour expr. yararına
Colloquial
go in one's favour f. birinin lehine karar verilmek
in your favour expr. sizin lehinize
Idioms
call in a favour f. bir zamanlar yapılmış olan bir iyiliğin karşılığını istemek
call in a favour f. eski alacakları/borçları (iyilikleri) tahsil etmek
go in someone's favour f. lehine dönüşmek
go in someone's favour f. lehine değişmek
go in someone's favour f. lehine dönmek
be (all) in favour of something/of doing something f. bir şeyi/bir şeyi yapmayı desteklemek
be (all) in favour of something/of doing something f. bir şeyin/bir şey yapmanın destekçisi olmak
be (all) in favour of something/of doing something f. bir şeyden/bir şeyi yapmaktan yana olmak
be in favour of something/of doing something f. bir şeyi/bir şeyi yapmayı desteklemek
be in favour of something/of doing something f. bir şeyin/bir şey yapmanın destekçisi olmak
be in favour of something/of doing something f. bir şeyden/bir şeyi yapmaktan yana olmak
load the dice in favour of someone f. birinin lehine hile yapmak
load the dice in favour of someone f. birine dezavantaj yaratmak
load the dice in favour of someone f. durumu birinin başarılı olacağı şekilde ayarlamak
in favour of ed. lehine
in high favour expr. çok popüler
in high favour expr. çok gözde
in favour of expr. -in avantajına
in favour of expr. yararına
in favour of expr. -in çıkarına
in favour of expr. -in yararına
in somebody's/something's favour expr. birinin/bir şeyin lehine/lehinde
in somebody's/something's favour expr. birinin/bir şeyin avantajına/yararına
in somebody's/something's favour expr. birinden/bir şeyden yana
Trade/Economic
amount of obligations granted such as guarantees, commitments, bailments, endorsements in favour of the shareholders, participations and subsidiaries i. ortaklar, iştirakler ve bağlı ortaklıklar lehine verilen garanti, taahhüt, kefalet, aval, ciro gibi yükümlülüklerin tutarı
Law
relinquishment in favour of the grand chamber i. büyük daire lehine yargı yetkisinden feragat
gathering evidence in favour of the accused i. sanığın lehinde olan delillerin toplanması
in favour of expr. lehine
in favour of owner expr. malik lehine
in favour of accused expr. sanık lehine
Politics
vote in favour i. lehte oy
opinion in favour i. olumlu görüş