Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | kıyaslanabilir | comparable s. | ||
The terrorism of despair of the Chechen fighters is in no way comparable with the State terrorism practised by Russia. Çeçen savaşçıların umutsuzluk terörizmi, Rusya'nın uyguladığı devlet terörizmi ile hiçbir şekilde kıyaslanamaz. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | kıyaslanabilir | equiparable [obsolete] s. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | kıyaslanabilir şey | comp i. |
Genel | kıyaslanabilir özellik | comparison i. |
Genel | kolaylıkla kıyaslanabilir | multiple s. |
Genel | kıyaslanabilir bir halde | commensurably zf. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (bir şeyde biriyle/bir şeyle) kıyaslanabilir/mukayese edilebilir olmak | rival (someone or something) in (something) f. |
Öbek Fiiller | -de kıyaslanabilir/mukayese edilebilir olmak | rival in f. |