Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
kazanma şansı
"kazanma şansı"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Idioms
1
Deyim
kazanma şansı
a fighting chance
i.
2
Deyim
kazanma şansı
fighting chance
i.
"kazanma şansı"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 58 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
kazanma şansı az olan kimse/takım
underdog
i.
2
Genel
-e karşı kazanma şansı olmak
have a chance to win against someone
f.
Phrases
3
İfadeler
kazanma şansı olan
in the running
expr.
Colloquial
4
Konuşma Dili
herkesin kazanma şansı olduğu oyun
anyone's game
i.
5
Konuşma Dili
kazanma şansı olmamak
be on a hiding to nothing
f.
6
Konuşma Dili
kazanma şansı olmak
be in the running for
f.
7
Konuşma Dili
kazanma şansı az olana bahse girmek
take odds
f.
8
Konuşma Dili
kazanma şansı az olana oynamak
take odds
f.
9
Konuşma Dili
oyunda kazanma şansı hala olan
in the game
expr.
Idioms
10
Deyim
kazanma şansı çok yüksek
a sure bet
i.
11
Deyim
kazanma şansı çok yüksek
a safe bet
i.
12
Deyim
yeterli kazanma şansı
sporting chance
i.
13
Deyim
sadece iki kişinin kazanma şansı olan yarış/mücadele
a two-horse race
i.
14
Deyim
hiç kazanma şansı olmamak
not have a snowball's chance in hell of winning
f.
15
Deyim
hiç (kazanma) şansı olmamak
not have a prayer (of winning)
f.
16
Deyim
kazanma şansı az da olsa şansını denemek
chance one's arm
f.
17
Deyim
şampiyonluğu kazanma şansı yüksek olmak
be in the frame to win the championship
f.
18
Deyim
-e karşı kazanma şansı olmak
match up against somebody
f.
19
Deyim
kazanma/yapma şansı olmamak
not have an earthly chance [uk]
f.
20
Deyim
kazanma/yapma şansı olmamak
stand no earthly chance
f.
21
Deyim
kazanma şansı olmayan bir durumda olmak
be (batting) on a losing wicket [uk]
f.
22
Deyim
kazanma şansı yüksek olmak
be in the frame
f.
23
Deyim
kazanma şansı yüksek olmak
be in the frame
f.
24
Deyim
kazanma şansı olmamak
be out of the frame
f.
25
Deyim
başarma/kazanma şansı olmak
be in the race [australia/new zealand]
f.
26
Deyim
hala kazanma şansı olmak
be in the race [australia/new zealand]
f.
27
Deyim
kazanma şansı çok yüksek olmak
be in with a shout
f.
28
Deyim
(bir şeyi) kazanma/yapma şansı çok yüksek olmak
be in with a shout (of something/of doing something)
f.
29
Deyim
baştan beri kazanma şansı olmamak
be left at the post
f.
30
Deyim
kazanma şansı az da olsa şansını denemek
chance your arm
f.
31
Deyim
kazanma şansı az da olsa şansını denemek
chance your luck
f.
32
Deyim
(bir şeyi) kazanma şansı olmak
be in contention (for something)
f.
33
Deyim
(bir şeyi) kazanma şansı olmamak
be out of contention (for something)
f.
34
Deyim
kazanma şansı yüksek
in the frame
s.
35
Deyim
kazanma şansı olmayan
hiding to nothing
s.
36
Deyim
(birinin) kazanma şansı/olasılığı daha yüksek
the cards are stacked in favor of (someone or something)
expr.
37
Deyim
(birinin) kazanma şansı/olasılığı daha yüksek
the odds are stacked in favor of somebody/something
expr.
38
Deyim
kazanma şansı yok
out of the running
expr.
39
Deyim
kazanma şansı yüksek olan
in line for
expr.
40
Deyim
bu işten para kazanma şansı yüksek
there's gold in them there hills
expr.
41
Deyim
bu işten para kazanma şansı yüksek
there's gold in them thar hills
expr.
42
Deyim
kazanma şansı olanlar arasında
in/into the reckoning
expr.
43
Deyim
kazanma şansı olanlar arasında değil
out of the reckoning
expr.
44
Deyim
kazanma şansı olanlar arasında değil
out of the reckoning
expr.
45
Deyim
önem, etki, başarı kazanma şansı yok
out of the reckoning
expr.
46
Deyim
kazanma şansı olmayan bir durumda
on a losing wicket
expr.
47
Deyim
kazanma şansı çok yüksek
in with a shout
expr.
48
Deyim
iyi bir başarı/başarma/kazanma şansı elde etmiş
in with a shout
expr.
49
Deyim
kazanma şansı olan
in the running
expr.
50
Deyim
kazanma şansı olmayan
out of the running
expr.
51
Deyim
kazanma şansı olmayan
on a fool's errand
expr.
52
Deyim
kazanma şansı olmayan
on a hiding to nothing
expr.
53
Deyim
hiç kazanma şansı yok
no more than a snowball's chance in hell
expr.
54
Deyim
hiç kazanma şansı yok
not a snowball's chance in hell
expr.
Law
55
Hukuk
kazanma şansı olmadığı baştan bilinerek açılan dava
frivolous litigation
i.
Politics
56
Siyasal
gönülden geçen aday yerine kazanma şansı en yüksek olan kötünün iyisi adaya oy verme
strategic voting
i.
57
Siyasal
gönülden geçen aday yerine kazanma şansı en yüksek olan kötünün iyisi adaya oy verme
strategic voting
i.
Slang
58
Argo
(pokerde) kazanma şansı az olan el
dog
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of kazanma şansı
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy