Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
konmuş
konmuş
Geçmiş
Cümleler
"konmuş"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
konmuş
posited
s.
"konmuş"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 76 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
kılıfa konmuş
cased
i.
2
Genel
usta bir kimse tarafından mimarlık, edebiyat gibi alanlarda ortaya konmuş en önemli eser
master work
i.
3
Genel
konum bildirmesi veya rehberlik yapması için konmuş şey
mark
i.
4
Genel
kısıtlı bir sürede ortaya konmuş faydalı iş
mechanical effect
i.
5
Genel
oval veya dairesel bir çerçeveye konmuş tablo veya gravür
medallion
i.
6
Genel
sıraya konmuş
aligned
s.
7
Genel
kaleye konmuş
castled
s.
8
Genel
malına mülküne el konmuş
dispossessed
s.
9
Genel
yelpaze şeklinde büyümesi için tek yüzeyli kafese konmuş
espaliered
s.
10
Genel
bir tarafa konmuş
set aside
s.
11
Genel
ismi konmuş
denominated
s.
12
Genel
üst üste konmuş
imbricated
s.
13
Genel
ile aynı hizaya konmuş
aligned with
s.
14
Genel
cebren el konmuş
abstorted [obsolete]
s.
15
Genel
bağlanmış ya da kafese konmuş (hayvan)
captive
s.
16
Genel
yan yana konmuş
appositional
s.
17
Genel
arka üstü konmuş
ass-backward
s.
18
Genel
arka üstü konmuş
ass-backwards
s.
19
Genel
baharat kesesine konmuş
sacheted
s.
20
Genel
kokulu tülbent keseye konmuş
sacheted
s.
21
Genel
yanlış yere konmuş
misplaced
s.
22
Genel
bir kenara konmuş
reversed
s.
23
Genel
düzensiz ve birbirinden ayrı konmuş
scattering
s.
Phrases
24
İfadeler
aptal yerine konmuş
done brown
s.
Colloquial
25
Konuşma Dili
fıçılanmış veya kutuya konmuş ucuz şarap
goon [australia]
i.
Idioms
26
Deyim
başına ödül konmuş olmak
get a price on one's head
f.
27
Deyim
başına ödül konmuş olmak
have a price on one's head
f.
28
Deyim
işleme konmuş olmak
be in the pipeline
f.
29
Deyim
(at) terletene kadar sürülüp/koşturulup kurutulmadan ahıra konmuş
ridden hard and put away wet [us]
s.
30
Deyim
(at) terletilip soğutulmadan ahıra konmuş
ridden hard and put away wet [us]
s.
31
Deyim
(at) terletene kadar sürülüp/koşturulup kurutulmadan ahıra konmuş
ridden hard and put up wet [us]
s.
32
Deyim
(at) terletilip soğutulmadan ahıra konmuş
ridden hard and put up wet [us]
s.
33
Deyim
(at) terletene kadar sürülüp/koşturulup kurutulmadan ahıra konmuş
rode hard and put away wet
s.
34
Deyim
(at) terletilip soğutulmadan ahıra konmuş
rode hard and put away wet
s.
35
Deyim
(at) terletene kadar sürülüp/koşturulup kurutulmadan ahıra konmuş
rode hard and put up wet [us]
s.
36
Deyim
(at) terletilip soğutulmadan ahıra konmuş
rode hard and put up wet [us]
s.
37
Deyim
beleşe konmuş
on the gravy train
expr.
Trade/Economic
38
Ticaret/Ekonomi
gümrüksüz antrepoya konmuş mal
bonded goods
i.
39
Ticaret/Ekonomi
konmuş resim ve vergiler
levies
i.
40
Ticaret/Ekonomi
rehine konmuş varlık
pledged asset
i.
41
Ticaret/Ekonomi
zarfa konmuş şey
enclosure
i.
42
Ticaret/Ekonomi
tenekeye konmuş
canned
s.
43
Ticaret/Ekonomi
tenekeye konmuş
tinned
s.
44
Ticaret/Ekonomi
üzerine ... ibaresi konmuş olan
which has endorsed on it the words
expr.
Law
45
Hukuk
tüm varlığına el konmuş kimse
bair man
i.
46
Hukuk
(eskiden) mirasçının ölen büyük dedesinin el konmuş mülkünde hak iddia edebilmesine yarayan yazı
besaiel
i.
47
Hukuk
malına el konmuş olma
disseisin
i.
48
Hukuk
el konmuş mülk
foreclosure
i.
49
Hukuk
tarihi konmuş
dated
s.
Politics
50
Siyasal
meclis tarafından yürürlüğe konmuş
parliamentary
s.
51
Siyasal
ingiliz parlamentosu tarafından yürürlüğe konmuş
parliamentary
s.
Technical
52
Teknik
kılıcına konmuş kalas
joist
i.
53
Teknik
sülfürik asit gibi uyarıcı bir sıvının içine konmuş karbon ve çinkodan oluşan galvanik pil
graphite battery
i.
Computer
54
Bilgisayar
yer imi konmuş alan
bookmarked area
i.
55
Bilgisayar
madde imi konmuş listeyi değiştir
modify bulleted list
expr.
Informatics
56
Bilişim
yan yana konmuş
juxtaposed
s.
Textile
57
Tekstil
sökülmemesi için kenar şeridi konmuş (dikiş yeri)
piped
s.
Medical
58
Medikal
acil serviste aort diseksiyonu tanısı konmuş hasta
patient diagnosed with aortic dissection in the emergency department
i.
59
Medikal
geç tanı konmuş nazal yabancı cisim
late diagnosed nasal foreign body
i.
Pathology
60
Patoloji
preeklampsi tanısı konmuş hastalarda doğumdan önce, doğum sırasında veya sonrasında görülen koma veya havale
eclampsy
i.
Gastronomy
61
Mutfak
bisküvi üzerine konmuş çikolata kaplı beyaz marşmelov
mallowpuff
i.
Botanic
62
Botanik
erkek ve dişi organı konmuş böceğin göğüs kemiğine değen
sternotribe
s.
Religious
63
Dini
tabuta konmuş cesedin son yolculuğuna uğurlanmadan kısa bir süre önce yatırıldığı şapel
charnel
i.
Military
64
Askeri
kaplara konmuş petrol
packaged petroleum
i.
65
Askeri
kaplara konmuş döküm petrol
packaged bulk petroleum
i.
66
Askeri
malzeme konmuş depolama sahası
occupied net storage space
i.
67
Askeri
malzeme konmuş depolama sahası
occupied space
i.
68
Askeri
zırhın arkasına konmuş
casemated
s.
69
Askeri
el konmuş
interned
s.
Wagering
70
Bahisçilik
içine bilye konmuş fincanı/yüksüğü bulma biçimindeki el çabukluğu oyunu
thimble and pea [brit]
i.
Music
71
Müzik
arnold schoenberg tarafından ortaya konmuş bir müzik türü
twelve-tone music
i.
72
Müzik
arnold schoenberg tarafından ortaya konmuş bir müzik türü
twelve-tone system
i.
73
Müzik
arnold schoenberg tarafından ortaya konmuş bir müzik türü
12-tone system
i.
74
Müzik
arnold schoenberg tarafından ortaya konmuş bir müzik türü
12-tone music
i.
75
Müzik
(klasik müzikte) aralarına ayna konmuş gibi birbirinin tersi bölümler
mirror canon
i.
Slang
76
Argo
kapı önünde konmuş
shot to the curb
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of konmuş
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy