İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Genel | ||||
Genel | large-scale s. | büyük ölçekli | ||
There was a large-scale map of the region on the table. Masanın üzerinde bölgenin büyük ölçekli bir haritası vardı. More Sentences |
||||
Genel | large-scale s. | büyük çapta | ||
The factory launched a large-scale project last year. Fabrika geçen yıl büyük çapta bir projeye imza attı. More Sentences |
||||
Teknik | ||||
Teknik | large-scale s. | büyük ölçekli | ||
However, large-scale investments are needed in order effectively to combat hunger. Ancak, açlıkla etkin bir şekilde mücadele edebilmek için büyük ölçekli yatırımlara ihtiyaç vardır. More Sentences |
||||
Genel | ||||
Genel | large-scale s. | büyük | ||
Siyasal | ||||
Siyasal | large-scale s. | geniş kapsamlı | ||
Teknik | ||||
Teknik | large-scale s. | gerçek büyüklükte | ||
Teknik | large-scale s. | gerçek ölçekte | ||
Teknik | large-scale s. | tabii büyüklükte |