look-in - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

look-in



"look-in" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 9 sonuç

İngilizce Türkçe
General
look-in i. kısa ziyaret
look-in i. hızlıca bakma
look-in i. şöyle bir bakma
look-in i. seçilme ihtimali
look-in i. katılma ihtimali
look-in i. pay
look-in i. hisse
look-in i. başarı şansı
Football
look-in i. (amerikan futbolunda) kısa diyagonal pas

"look-in" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 45 sonuç

İngilizce Türkçe
General
look in on f. kısa bir ziyaret yapmak
look in a mirror f. aynaya bakmak
look in (through) the window f. pencereden bakmak
look in the pink f. yanaklarından kan damlamak
look in the pink f. yanakları al al olmak
Phrasals
look in on somebody f. birini ziyaret etmek
look in on somebody f. birine uğramak
look in on someone f. birini ziyaret etmek (özellikle hasta veya yardıma ihtiyacı varsa)
look in f. sosyalleşmek için birilerini aramak
look in f. sosyalleşmek için birileriyle dışarı çıkmak
look in f. bakışını (bir şeyin içine) yönlendirmek
look in f. (iç kısmına) göz atmak
look in f. birini görmek için içeri girmek
look in f. kısa ziyarette bulunmak
look in f. birine bakıp çıkmak
look in f. ziyaret etmek
look in f. televizyon izlemek
look in on (someone or something) f. (birine/bir şeye) uğramak/bakmak
look in on (someone or something) f. (birine/bir şeye) kapıdan bir bakmak
look in on (someone or something) f. uğrayıp (birini/bir şeyi) kontrol etmek
look in on (someone or something) f. (birini/bir şeyi) uzaktan kontrol etmek
Colloquial
look in [uk/austraila] i. fırsat
look in [uk/austraila] i. imkan
look in [uk/austraila] i. şans
look in my eyes expr. gözlerime bak
Idioms
look in the face f. yüzleşmek
look in the face f. düello için karşı karşıya gelmek
look in the face f. bön bön suratına bakmak
look in the face f. dik dik bakmak
look in the face f. gözünü dikip bakmak
not get a look in f. şansı olmamak
not have a look in [uk] f. şansı olmamak
not have a look in [uk] f. sıra gelmemek
get a look in [uk/australia] f. şansı/fırsatı olmak
get a look in [uk/australia] f. şans/fırsat elde etmek/yakalamak
get a look in [uk/australia] f. kendini gösterme şansı olmak/yakalamak
a look in the rear-view mirror expr. geçmişe bir bakış
Speaking
look in front of you expr. önüne bak
Computer
look in field i. aranacak konum
look in expr. arama yeri
look in expr. arama konumu
look in field expr. aranan alan
look in expr. bak
look in expr. konum
look in favorites expr. sık kullanılanlar'a bak