milletvekili - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

milletvekili



"milletvekili" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 15 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
milletvekili deputy i.
milletvekili member of parliament i.
General
milletvekili mp i.
milletvekili congressman i.
milletvekili parliamentarian i.
milletvekili representative i.
milletvekili depute [scotland] i.
milletvekili dept. (deputy) kısalt.
Trade/Economic
milletvekili member of parliament i.
Politics
milletvekili deputy i.
milletvekili congressman i.
milletvekili member of parliament i.
milletvekili deputy to the parliament i.
milletvekili congressperson i.
milletvekili second-in-command i.

"milletvekili" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 30 sonuç

Türkçe İngilizce
General
parti değiştiren milletvekili rat i.
bağımsız milletvekili independent deputy i.
milletvekili dokunulmazlığı legislative immunity i.
milletvekili seçmek return f.
Trade/Economic
belirli bir seçim bölgesinin milletvekili sitting member i.
Politics
bağımsız milletvekili adayı independent candidate i.
bağımsız milletvekili independent deputy i.
eski milletvekili ex-deputy i.
milletvekili seçimi parliamentary election i.
milletvekili seçimi legislative election i.
milletvekili danışmanı deputy advisor i.
muhalif milletvekili backbencher i.
milletvekili/millet meclisi seçimi legislative election i.
muhalif milletvekili non-senior mp i.
milletvekili dokunulmazlığı parliamentary immunity i.
milletvekili dokunulmazlığı legislative immunity i.
milletvekili genel seçimi parliamentary election i.
milletvekili genel seçimi general parliamentary election i.
seçim bölgesinden bir milletvekili seçilmesi sistemi single member district i.
(irlanda meclisinde) milletvekili deputy i.
bir eyaleti tamamen temsil eden milletvekili congressman-at-large i.
milletvekili seçilmek be elected as a member of parliament f.
milletvekili olmak be elected as a member of parliament f.
milletvekili seçilmek be elected to the parliament f.
milletvekili olmak become a member of parliament f.
partisine göre oy vermemiş (milletvekili) unwhipped s.
(birleşik krallık, avustralya ve yeni zelanda'daki seçim siyasetinde) insanların oy verme davranışlarında meydana gelen küçük bir değişimle bölgede kazanan milletvekili sayısında fark oluşan marginal s.
disiplin cezası sonucunda parti üyeliğinden ihraç edilen (milletvekili) whipless s.
parti üyeliğinden istifa eden (milletvekili) whipless s.
Institutes
milletvekili hizmetleri başkanlığı department of services for parliamentarians i.