Geçmiş

not like

"not like" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	not like f.	hoşuna gitmemek
Computer
2	Bilgisayar	not like expr.	benzemeyen
3	Bilgisayar	not like expr.	benzer değil

"not like" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 63 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	not to like f.	hoşlanmamak
2	Genel	not what it looks like f.	göründüğü gibi olmamak
3	Genel	not feel like oneself f.	kendini iyi hissetmemek
4	Genel	be not like f.	benzememek
5	Genel	not like one's job f.	işini sevmemek
6	Genel	as like as not zf.	belki de
Phrases
7	İfadeler	not like before expr.	eskisi gibi değil
8	İfadeler	like it or not expr.	sev ya da terket
9	İfadeler	not like yours expr.	seninki/sizinki gibi değil
Colloquial
10	Konuşma Dili	not like the diagnosis f.	konulan teşhisi beğenmemek
11	Konuşma Dili	that is not like you expr.	o senden beklenmez
12	Konuşma Dili	nawalt (not all women are like that) expr.	bütün kadınlar öyle değildir
13	Konuşma Dili	nawalt (not all women are like that) expr.	bütün kadınlar aynı değildir
14	Konuşma Dili	nawalt (not all women are like that) expr.	diğerleri gibi olmayan kadın
15	Konuşma Dili	nawalt (not all women are like that) expr.	diğerlerinden farklı olan kadın
16	Konuşma Dili	nawalt (not all women are like that) expr.	herkesin bildiği kadınlardan olmayan kadın
17	Konuşma Dili	not anything like expr.	hiç benzemeyen
18	Konuşma Dili	not anything like expr.	yakınından bile geçmeyen
19	Konuşma Dili	not anything like expr.	tamamen farklı
20	Konuşma Dili	not anything like expr.	gibi değil
21	Konuşma Dili	not anything like expr.	eline su dökemez
22	Konuşma Dili	not anything like expr.	yanına bile yaklaşamaz
23	Konuşma Dili	not anything like expr.	tırnağı bile olamaz
Idioms
24	Deyim	not like the cut of (someone's) jib f.	yüz ifadesini sevmemek
25	Deyim	not like the cut of (someone's) jib f.	tavrından hoşlanmamak
26	Deyim	not like the cut of (someone's) jib f.	genel görüntüsünden hoşlanmamak
27	Deyim	not like the cut of (someone's) jib f.	halini ve tavrını beğenmemek
28	Deyim	not like the cut of (someone's) jib f.	karakterinden hoşlanmamak
29	Deyim	not like the cut of (someone's) jib f.	mizacını sevememek
30	Deyim	not like the cut of (someone's) jib f.	sempatik bulmamak
31	Deyim	not like the cut of (someone's) jib f.	çekici bulmamak
32	Deyim	like as not expr.	belki
33	Deyim	like as not expr.	büyük bir olasılıkla
34	Deyim	like as not expr.	yüksek ihtimalle
35	Deyim	like as not expr.	büyük ihtimalle
Speaking
36	Konuşma	whether you like it or not expr.	beğen ya da beğenme
37	Konuşma	what's not to like? expr.	bunda sevmeyecek ne var?
38	Konuşma	what's not to like? expr.	bunda sevilmeyecek ne var?
39	Konuşma	it's not something I like talking about expr.	bu konuşmaktan hoşlandığım bir konu değil
40	Konuşma	they do not like each other expr.	birbirlerinden hoşlanmazlar
41	Konuşma	whether you like it or not expr.	beğensen de beğenmesen de
42	Konuşma	it's not something I like talking about expr.	bu konuşmaktan hoşlandığım bir şey değil
43	Konuşma	it's not like you have a choice expr.	başka seçeneğin(iz) yok
44	Konuşma	I'm not like you expr.	ben senin gibi değilim
45	Konuşma	things like this should not be hastened expr.	bu gibi şeyler aceleye gelmez
46	Konuşma	whether you like it or not expr.	hoşuna gitse de gitmese de
47	Konuşma	not everyone has to like everyone expr.	herkes herkesten hoşlanmak zorunda değil
48	Konuşma	like it or not expr.	hoşuna gitse de gitmese de
49	Konuşma	whether you like it or not expr.	hoşuna gitsin ya da gitmesin
50	Konuşma	this is not what it looks like expr.	göründüğü gibi değil
51	Konuşma	like it or not expr.	hoşuna gitsin ya da gitmesin
52	Konuşma	I should not like to be in his shoes expr.	onun yerinde olmak istemem
53	Konuşma	that's not what it looks like expr.	öyle görünmüyor
54	Konuşma	it's not like that at all expr.	kazın ayağı öyle değil
55	Konuşma	you're not like the other girls expr.	sen diğer kızlara benzemiyorsun
56	Konuşma	do you not like it? expr.	sevmedin mi?
57	Konuşma	it's not like you have a choice expr.	seçme lüksün yok
58	Konuşma	I'm not going to end up like them expr.	sonum onlar gibi olmayacak
59	Konuşma	it's not like you have a choice expr.	seçeneğin yok
60	Konuşma	I'm not going to end up like them expr.	sonum onlarınki gibi olmayacak
61	Konuşma	whether you like it or not expr.	sevsen de sevmesen de
62	Konuşma	it's not like expr.	sanki, değil ya
Archaic
63	Eski Kullanım	like it or not i.	çarnaçar