nugget - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

nugget

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"nugget" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 13 sonuç

İngilizce Türkçe
General
nugget i. altın külçesi
nugget i. külçe
nugget i. küçük ama değerli olan şey
nugget i. saf altın parçacığı
nugget i. (altın vb) külçe
Colloquial
nugget f. (ayakkabıları) parlatmak
Technical
nugget i. doğal külçe
nugget i. kaynak dolgusu
Dyeing
nugget i. bronz sarı
Gastronomy
nugget i. sosa bulanarak kızartılmış çıtır tavuk veya balık parçası
British Slang
nugget i. aptal
nugget i. salak
nugget i. 1 sterlin

"nugget" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 30 sonuç

İngilizce Türkçe
General
gold nugget i. altın keseği
nugget [aus] i. sağlam ve dayanıklı kimse/hayvan
Colloquial
a nugget of i. ufak bir parça
a nugget of s. bir parçacık
a nugget of expr. küçük bir parça
Idioms
nugget of information i. birisi tarafından özellikle belli bir konuda yazılmış bilgilendirici ve işe yarayan bilgi
nugget of information i. yararlı bilgi
nugget of truth i. doğruluk payı
nugget of truth i. doğru bir taraf
nugget of wisdom i. bilgi verici şey
nugget of wisdom i. öğretici şey
nugget of wisdom i. bilgece şey
nugget of wisdom i. zekice şey
nugget of wisdom i. zeka ürünü şey
Trade/Economic
nugget® i. bir ayakkabı boyası markası
Technical
weld nugget i. kaynak dikişi
Statistics
nugget effect i. külçe etkisi
Slang
fuck-nugget i. adi
fuck-nugget i. ciğeri beş para etmez
fuck-nugget i. pislik
fuck-nugget i. şerefsiz
fuck-nugget ünl. adi şerefsiz
fuck-nugget ünl. aşağılık herif
British Slang
bum nugget i. adi
bum nugget i. ciğeri beş para etmez tip
bum nugget i. kıç kıllarına yapışmış dışkı kalıntıları
bum nugget i. pislik
bum nugget i. şerefsiz
bum nugget ünl. adi şerefsiz
bum nugget ünl. aşağılık herif