Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | ortaya çıkarılan | recovered s. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | ortaya çıkarılan şey | disclosure i. |
Genel | bir kitabı ortadan açtığımızda birbirine bakan sayfaları biri diğerinin aynadaki yansıması olarak düşünülerek ortaya çıkarılan estetik görüntü tekniği | book matching i. |
Genel | muhalefet tarafından ortaya çıkarılan ajan | blow f. |
Idioms | ||
Deyim | uzun aramalar sonucu tekrar ortaya çıkarılan işe yarar bir şey | paydirt i. |
Technical | ||
Teknik | özel analitik tekniklerle ortaya çıkarılan, belirli bir molekülün varlığını gösteren özgün numune | chemical fingerprint i. |
Teknik | özel analitik tekniklerle ortaya çıkarılan, belirli bir molekülün varlığını gösteren özgün numune | chemical signature i. |
Psychology | ||
Psikoloji | ortaya çıkarılan anılar | recovered memories i. |
Archaeology | ||
Arkeoloji | abd'de ortaya çıkarılan kemikten yapılmış bir alet | beamer i. |