İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Common Usage | ||
Yaygın Kullanım | oscillate f. | sarkaç gibi sallanmak |
General | ||
Genel | oscillate f. | çalkanmak |
Genel | oscillate f. | kararsız olmak |
Genel | oscillate f. | dalgalanmak |
Genel | oscillate f. | tereddüt etmek |
Genel | oscillate f. | sallandırmak |
Genel | oscillate f. | sallanmak |
Genel | oscillate f. | bocalamak |
Genel | oscillate f. | titremek |
Genel | oscillate f. | salınmak |
Technical | ||
Teknik | oscillate f. | salınım yapmak |
Computer | ||
Bilgisayar | oscillate f. | salınmak |
Physics | ||
Fizik | oscillate f. | ortalama bir değerin üstünde veya altında titreşmek |
Fizik | oscillate f. | ortalama bir değerin üstünde veya altında değişiklik göstermek |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | oscillate between someone and someone f. | iki şey arasında kalmak (karar verememek) | ||
Öbek Fiiller | oscillate between someone and someone f. | iki seçenek arasında kararsız kalmak | ||
Öbek Fiiller | oscillate between f. | arasında kalmak (karar verememek) | ||
Öbek Fiiller | oscillate between f. | (iki seçenek) arasında kararsız kalmak | ||
Öbek Fiiller | oscillate between (two people or things) f. | (iki kişi veya şey) arasında kalmak (karar verememek) | ||
Öbek Fiiller | oscillate between (two people or things) f. | (iki kişi veya şey) arasında kararsız kalmak | ||
Öbek Fiiller | oscillate between (two people or things) f. | (iki kişi veya şey) arasında gidip gelmek |