Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
circulararrow
or what
kontra omurga
ambry [brit]
sizinle
Geçmiş
Cümleler
"sizinle"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Speaking
1
Konuşma
sizinle
with you
expr.
We will look into that and we will communicate
with you.
Bu konuyu inceleyeceğiz ve
sizinle
iletişime geçeceğiz.
More Sentences
"sizinle"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 62 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Speaking
1
Konuşma
sizinle beraber
with you
expr.
If I hadn't already eaten, I would love to have had lunch
with you.
Zaten yemiş olmasaydım, öğlen yemeğini
sizinle beraber
yemeyi çok isterdim.
More Sentences
2
Konuşma
sizinle birlikte
with you
expr.
But each step you take in that direction, we will travel that road
with you.
Ama bu yönde attığınız her adımda, biz de
sizinle birlikte
o yolu kat edeceğiz.
More Sentences
Computer
3
Bilgisayar
sizinle sohbet
chat with you
expr.
It was nice
chatting with you.
Sizinle sohbet
etmek güzeldi.
More Sentences
General
4
Genel
(ibranice) barış ve huzur sizinle olsun!
shalom
ünl.
Phrasals
5
Öbek Fiiller
başkalarına bilgilerinin ya da statülerinin daha yüksek olmalarından ötürü (fikirlerine katılmasanız bile) sizinle ilgili karar almalarına ya da size bir şey yaptırmalarına müsaade etmek
defer to someone
f.
Phrases
6
İfadeler
şans sonsuza dek sizinle olsun
may the odds be ever in your favor (hunger games quote)
expr.
Colloquial
7
Konuşma Dili
(spiker/programcı) sizinle/sizinleyim
in the house
expr.
8
Konuşma Dili
sizinle tanışmaktan şeref duydum
(I'm) (very) pleased to meet you
expr.
9
Konuşma Dili
seninle/sizinle konuşmak güzeldi
(it was) good talking to you
expr.
10
Konuşma Dili
daha önce sizinle tanışma şerefine ermedim
don't believe I've had the pleasure
expr.
11
Konuşma Dili
seninle/sizinle biraz konuşabilir miyim?
I'd like a word with you
expr.
12
Konuşma Dili
seninle/sizinle görüşmek güzeldi
it was nice to see you
expr.
Speaking
13
Konuşma
birazdan birisi sizinle ilgilenecek
someone will be with you in a minute
expr.
14
Konuşma
başka seçeneğim olsa sizinle konuşmazdım
I wouldn't be speaking to you if I had another choice
expr.
15
Konuşma
biz de sizinle tanıştığımıza sevindik
we're happy to meet you too
expr.
16
Konuşma
dualarımız sizinle
our prayers are with you
expr.
17
Konuşma
dualarım sizinle
my prayers are with you
expr.
18
Konuşma
dualarım sizinle
my prayers go with you
expr.
19
Konuşma
dualarım sizinle
I pray for you
expr.
20
Konuşma
daha önce sizinle tanışma şerefine ermedim
I don't believe I've had the pleasure
expr.
21
Konuşma
herhangi biri sizinle irtibata geçti mi?
did anyone contact you?
expr.
22
Konuşma
herhangi biri sizinle temasa geçti mi?
did anyone contact you?
expr.
23
Konuşma
sizinle temasa geçmek istiyoruz
we want to contact you
expr.
24
Konuşma
sizinle tanışmak bir zevkti
it was a pleasure to meet you
expr.
25
Konuşma
sizinle bir saniyeliğine konuşabilir miyim?
can I talk to you for a second?
expr.
26
Konuşma
sizinle irtibata geçildi mi?
did anyone contact you?
expr.
27
Konuşma
sizinle hemfikir değilim
I cant go with you in what you say
expr.
28
Konuşma
sizinle tanışmak bir zevk
it's a pleasure to meet you
expr.
29
Konuşma
sizinle daha önce bir yerde görüştük mü/tanıştık mı?
haven't I seen you somewhere before?
expr.
30
Konuşma
sizinle orada buluşuruz
we'll meet you over there
expr.
31
Konuşma
sizinle ilgileneceğim
I'll fix you up
expr.
32
Konuşma
sizinle ilgileneceğim (garson)
I'll be with you
expr.
33
Konuşma
sizinle mutlaka görüşmek istiyorum
I really want to meet you
expr.
34
Konuşma
sizinle gerçekten tanışmak istiyorum
I really want to meet you
expr.
35
Konuşma
sizinle gerçekten görüşmek istiyorum
I really want to meet you
expr.
36
Konuşma
sizinle temasa geçildi mi?
did anyone contact you?
expr.
37
Konuşma
sizinle tanıştığıma memnun oldum
I am glad to meet you
expr.
38
Konuşma
sizinle bir saniye konuşabilir miyim?
can I talk to you for a second?
expr.
39
Konuşma
sizinle biraz görüşebilir miyiz?
can I talk to you for a second?
expr.
40
Konuşma
sizinle tanışmak bir şerefti
it's an honor to meet you
expr.
41
Konuşma
sizinle orada buluşurum
I'll meet you there
expr.
42
Konuşma
sizinle tanışmak güzel
it's good to meet you
expr.
43
Konuşma
sizinle geliyorum
I'm coming with you
expr.
44
Konuşma
sizinle temas kurmak istiyoruz
we want to contact you
expr.
45
Konuşma
sizinle bir konuşma şansı yakaladığım için çok mutluyum
I'm pleased to have a chance to talk with
expr.
46
Konuşma
sizinle tanışmak güzeldi
it was good to meet you
expr.
47
Konuşma
sizinle tanışmak büyük zevk
what a pleasure to meet you
expr.
48
Konuşma
sizinle bağlantıya geçmek istiyoruz
we want to contact you
expr.
49
Konuşma
sizinle konuşmam gerekiyor
I need to talk to you
expr.
50
Konuşma
sizinle tanışmak bir şerefti
I'm honored to meet
expr.
51
Konuşma
sizinle konuşmak güzeldi
it was nice talking to you
expr.
52
Konuşma
sizinle daha önce tanıştık mı?
haven't we met before?
expr.
53
Konuşma
seninle/sizinle biraz konuşabilir miyim?
I'd like (to have) a word with you?
expr.
54
Konuşma
seninle/sizinle özel olarak konuşabilir miyiz?
I'd like (to have) a word with you?
expr.
55
Konuşma
seninle/sizinle hızlıca bir şey konuşabilir miyiz?
I'd like (to have) a word with you?
expr.
56
Konuşma
seninle/sizinle kısaca bir şey konuşabilir miyiz?
I'd like (to have) a word with you?
expr.
57
Konuşma
seninle/sizinle biraz konuşabilir miyim?
could I have a word with you?
expr.
58
Konuşma
seninle/sizinle özel olarak konuşabilir miyiz?
could I have a word with you?
expr.
59
Konuşma
seninle/sizinle hızlıca bir şey konuşabilir miyiz?
could I have a word with you?
expr.
60
Konuşma
seninle/sizinle kısaca bir şey konuşabilir miyiz?
could I have a word with you?
expr.
61
Konuşma
bugün sizinle uzaylılar hakkında konuşmak istiyorum
today I want to talk to you about aliens
expr.
62
Konuşma
bugün sizinle tatlı yapacağız
we will make dessert with you
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of sizinle
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy