| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| Yaygın Kullanım | ||||
| Yaygın Kullanım | sympathise f. | duygularını paylaşmak | ||
|
Everyone sympathised with her. Herkes onunla duygularını paylaştı. More Sentences |
||||
| Genel | ||||
| Genel | sympathise f. | sempati duymak | ||
|
So I sympathise very much with what the honourable Member has said. Sayın Üyenin söylediklerine büyük bir sempati duyuyorum. More Sentences |
||||
| Genel | sympathise f. | yakınlık duymak | ||
| Genel | sympathise f. | etkileşmek | ||
| Genel | sympathise f. | başsağlığı dilemek | ||
| Genel | sympathise f. | sempatizanı olmak | ||
| Genel | sympathise f. | yakınlık göstermek | ||
| Genel | sympathise f. | acımak | ||
| Genel | sympathise f. | tarafını tutmak | ||
| Genel | sympathise f. | aynı acıyı hissetmek | ||
| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| Genel | ||||
| Genel | sympathise [uk] f. | empatiyi yansıtmak | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | örtüşmek | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | benzerlik göstermek | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | bir başkasının duygularını içselleştirmek | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | uyumlu hale getirmek | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | empati kurmak | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | bir başkasının gözünden yansıtmak | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | anlaşmak | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | eşleşmek | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | uyuşmak | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | uyum içinde olmak | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | benzer olmak | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | uyuşturmak | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | uyumlu olmak | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | benzetmek | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | eşleştirmek | ||
| Genel | sympathise [uk] f. | örtüştürmek | ||
