the front line

"the front line" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 6 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Military
1	Askeri	front line i.	cephe
Moreover, the political front lines will probably not be the usual ones. Ayrıca siyasi cepheler muhtemelen alışılagelmiş cepheler olmayacak. More Sentences
General
2	Genel	front line i.	ön çizgi
3	Genel	front line i.	saha
Military
4	Askeri	front line i.	cephe hattı
5	Askeri	front line i.	ön cephe
6	Askeri	front line	ileri hat

"the front line" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 18 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	be sent to the front line f.	cepheye yollanmak
2	Genel	send someone the front line f.	birini cepheye yollamak
Idioms
3	Deyim	be in the front line f.	ön saflarda yer almak
4	Deyim	be in the front line f.	ön saflarda olmak
5	Deyim	be in the front line f.	eleştirilerin ilk hedefi olmak
6	Deyim	be in the front line f.	şikayetlerin ilk hedefi olmak
7	Deyim	on the front line of something expr.	ön saflarında
8	Deyim	in the front line expr.	ön saflarda
9	Deyim	in the front line expr.	görünür işlerde
10	Deyim	in the front line expr.	eleştirilerin ilk hedefinde
11	Deyim	in the front line expr.	şikayetlerin ilk hedefinde
12	Deyim	on the front line expr.	ön saflarda
13	Deyim	on the front line expr.	görünür işlerde
14	Deyim	on the front line expr.	eleştirilerin ilk hedefinde
15	Deyim	on the front line expr.	şikayetlerin ilk hedefinde
16	Deyim	in the front line (of something) expr.	(bir şeyin) ön saflarında
17	Deyim	in the front line (of something) expr.	(eleştirilerin) ilk hedefinde
18	Deyim	in the front line (of something) expr.	(şikayetlerin) ilk hedefinde