yerini doldurmak

"yerini doldurmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 11 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Genel
1	Genel	yerini doldurmak	replace f.
Let nobody tell me that we are unable to replace these MBMs! Kimse bana bu MBM'lerin yerini dolduramayacağımızı söylemesin! More Sentences
2	Genel	yerini doldurmak	sub f.
3	Genel	yerini doldurmak	supply f.
4	Genel	yerini doldurmak	recoup f.
5	Genel	yerini doldurmak	make something up f.
6	Genel	yerini doldurmak	officiate f.
7	Genel	yerini doldurmak	commute f.
Deyim
8	Deyim	yerini doldurmak	fill someone's shoes f.
9	Deyim	yerini doldurmak	fill the shoes f.
10	Deyim	yerini doldurmak	step into shoes f.
Medikal
11	Medikal	yerini doldurmak	compensate f.

"yerini doldurmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 16 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Genel
1	Genel	(yerini) doldurmak	take f.
Maybe you don't know this, but nobody could ever take your place. Belki bunu bilmiyorsun ama kimse senin yerini dolduramaz. More Sentences
Öbek Fiiller
2	Öbek Fiiller	(birinin/bir şeyin) yerini doldurmak	fill in (for someone or something) f.
Once again, I want to thank Parliament for allowing me to fill in for my colleague. Meslektaşımın yerini doldurmama izin verdiği için Parlamento'ya bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. More Sentences
Genel
3	Genel	yerini doldurmak (birinin)	take someone's place f.
4	Genel	yerini doldurmak (bir kimsenin)	deputize for f.
Öbek Fiiller
5	Öbek Fiiller	birinin yerini doldurmak	fill in f.
Deyim
6	Deyim	birinin yerini doldurmak	fill in for someone f.
7	Deyim	birinin yerini doldurmak	step into someone's shoes f.
8	Deyim	(birisinin) yerini doldurmak	step into someone's boots f.
9	Deyim	(birisinin) yerini doldurmak	step into (someone's) boots f.
10	Deyim	(birisinin) yerini doldurmak	fill (one's) boots [uk] f.
11	Deyim	(birinin) yerini doldurmak	fill (one's) boots f.
12	Deyim	birinin yerini en iyi şekilde doldurmak	fill somebody’s boots/shoes f.
13	Deyim	gerektiğinde birinin yerini almak/doldurmak için hazır beklemek	be waiting in the wings f.
14	Deyim	(birinin) yerini doldurmak	fill shoes f.
15	Deyim	(birinin) yerini doldurmak	fill (one's) shoes f.
16	Deyim	(birinin/bir şeyin) yerini doldurmak	take (someone's or something's) place f.