Turkish | English | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | (birini bir şey yapmaya) razı etmek | nudge (someone) into (doing) (something) v. |
Phrasals | (birini bir şey yapmaya) razı etmek | prevail upon (one) to (do something) v. |
Phrasals | (birini bir şey yapmaya) razı etmek | prevail on (one) to (do something) v. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | (birini bir şey) yapmaya ikna/razı etmek | wring (something) out of (someone) v. |
Phrasals | (birini bir şey) yapmaya razı etmek | cajole (one) into (something) v. |
Phrasals | birini bir şey yapmaya razı etmek | coax someone to do something v. |
Phrasals | (birini/kendini bir şey yapmaya) razı etmek | talk (someone or oneself) into (doing) (something) v. |