Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
History
bağımsız
Meanings of
"bağımsız"
in English Turkish Dictionary : 58 result(s)
Category
Turkish
English
Common Usage
1
Common Usage
bağımsız
free
adj.
2
Common Usage
bağımsız
independent
adj.
General
3
General
bağımsız
distanced
adj.
4
General
bağımsız
distinct
adj.
5
General
bağımsız
detached
adj.
6
General
bağımsız
uncommitted
adj.
7
General
bağımsız
substantive
adj.
8
General
bağımsız
unattached
adj.
9
General
bağımsız
unconnected
adj.
10
General
bağımsız
sovereign
adj.
11
General
bağımsız
freestanding
adj.
12
General
bağımsız
unbound
adj.
13
General
bağımsız
native
adj.
14
General
bağımsız
unincorporated
adj.
15
General
bağımsız
self-contained
adj.
16
General
bağımsız
independently owned
adj.
17
General
bağımsız
self-reliant
adj.
18
General
bağımsız
self-directed
adj.
19
General
bağımsız
unpledged
adj.
20
General
bağımsız
noninvolved
adj.
21
General
bağımsız
autonomous
adj.
22
General
bağımsız
crossbench
adj.
23
General
bağımsız
master
adj.
24
General
bağımsız
fancy-free
adj.
25
General
bağımsız
positive
adj.
26
General
bağımsız
self-dependent
adj.
27
General
bağımsız
self-depending
adj.
28
General
bağımsız
self-determined
adj.
29
General
bağımsız
self-existent
adj.
30
General
bağımsız
self-given
adj.
31
General
bağımsız
self-governed
adj.
32
General
bağımsız
self-regulating
adj.
33
General
bağımsız
freelance
adj.
34
General
bağımsız
free-standing
adj.
35
General
bağımsız
pocket
adj.
36
General
bağımsız
stand-off
adj.
Phrases
37
Phrases
bağımsız
no bearing on
expr.
Idioms
38
Idioms
bağımsız
fancy free
adj.
Trade/Economic
39
Trade/Economic
bağımsız
unaffiliated
adj.
40
Trade/Economic
bağımsız
path-independent
adj.
41
Trade/Economic
bağımsız
closed
adj.
Law
42
Law
bağımsız
unqualified
adj.
43
Law
bağımsız
several
adj.
44
Law
bağımsız
self contained
adj.
Technical
45
Technical
bağımsız
unbundled
adj.
46
Technical
bağımsız
standalone
adj.
47
Technical
bağımsız
self-contained
adj.
48
Technical
bağımsız
stand alone
adj.
49
Technical
bağımsız
free standing
adj.
50
Technical
bağımsız
stand-alone
adj.
Computer
51
Computer
bağımsız
context-free
adj.
52
Computer
bağımsız
neutral
adj.
53
Computer
bağımsız
unbundled
adj.
Telecom
54
Telecom
bağımsız
stand-alone
adj.
Aeronautic
55
Aeronautic
bağımsız
self contained
adj.
Social Sciences
56
Social Sciences
bağımsız
unregimented
adj.
Linguistics
57
Linguistics
bağımsız
free
adj.
Archaic
58
Archaic
bağımsız
peculiar
adj.
Meanings of
"bağımsız"
with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)
Category
Turkish
English
Common Usage
1
Common Usage
cinsel yönelim ve biyolojik cinsiyetten bağımsız
gender-fluid
adj.
General
2
General
bağımsız idari otoriteler
independent autonomous authorities
n.
3
General
bağımsız irlanda cumhuriyeti
irish free state
n.
4
General
bağımsız yazar
freelancer
n.
5
General
bağımsız roller
independent roles
n.
6
General
bağımsız araştırma geliştirme
independent research and development
n.
7
General
bağımsız devlet
free state
n.
8
General
cemaatleri bağımsız sayan kilise yanlısı
congregationalist
n.
9
General
bağımsız ülke
sovereign
n.
10
General
bağımsız denetim
independent audit
n.
11
General
bağımsız ihracat firması
export subsidiary
n.
12
General
bağımsız üye
mugwump
n.
13
General
bağımsız çalışma
independent study
n.
14
General
bağımsız politikacı
freelance
n.
15
General
bağımsız milletvekili
independent deputy
n.
16
General
bağımsız yazar
freelance
n.
17
General
politik açıdan bağımsız kimse
fencesitter
n.
18
General
bağımsız dağılım
independent distribution
n.
19
General
bağımsız imler
independent marks
n.
20
General
bağımsız bölüm
independent section
n.
21
General
bağımsız gözetmen
ombudsman
n.
22
General
bağımsız karar
independent decision
n.
23
General
bağımsız müteahhit
independent contractor
n.
24
General
bağımsız yüklenici
independent contractor
n.
25
General
bağımsız müşteri
walk-in
n.
26
General
devletten bağımsız ayrılan bütçe
off-budget government entities
n.
27
General
bağımsız bölüm
detached section
n.
28
General
bağlamından bağımsız inceleme
decontextualisation
n.
29
General
bağlamından bağımsız inceleme
decontextualization
n.
30
General
sahneden bağımsız doğal dekor
set piece
n.
31
General
tek tek kiliseleri bağımsız sayan sistem
congregationalism
n.
32
General
kontun bağımsız idare bölgesi
county palatine
n.
33
General
bağımsız plan
independent schedule
n.
34
General
müstakil/bağımsız/münferit varlık
single entity
n.
35
General
fiziksel bağımsız sinirsel ağ
physically independent neural network
n.
36
General
bağımsız düşünce
independent thinking
n.
37
General
bağımsız düşünce
independent thought
n.
38
General
her katmanın diğer katmanlardan bağımsız olduğu organizasyon
stratarchy
n.
39
General
bağımsız yazılım satıcısı
independent software vendor
n.
40
General
bağımsız adalet
independent justice
n.
41
General
tam bağımsız şey
absolute
n.
42
General
bir ülke içerisinde genellikle çoğunluğun mensup olduğu dini temsil eden bağımsız kilise
national church
n.
43
General
bağımsız olmama
nonindependence
n.
44
General
yerel standartlardan bağımsız zaman
absolute time
n.
45
General
deneyimden bağımsız olarak insan zihninde gerçek bilginin var olabileceğini savunan kimse
apriorist
n.
46
General
bağımsız araştırmacı
fact finder
n.
47
General
bağımsız direnişçi
hessian
n.
48
General
bağımsız üyelerin görüş ve uygulamaları
mugwumpery
n.
49
General
bağımsız sinyaller
independent signals
n.
50
General
bağımsız komün
demimonde
n.
51
General
bağımsız komün
demiworld
n.
52
General
siyaset ve ekonomi açısından önemli bir grubu oluşturan ve bağımsız bir oy kaynağı teşkil eden kırsal bölge halkı
grass roots
n.
53
General
1960'ta bağımsız hale gelen ve geçici askeri hükümetle yönetilen bir kuzeybatı afrika ülkesi
muritaniya
n.
54
General
fazla bağımsız olma
overfreedom
n.
55
General
bağımsız gözetmen
ombudsperson
n.
56
General
bağımsız kadın gözetmen
ombudswoman
n.
57
General
iskoçya'daki bağımsız kasabalarda idari görevli
commissioner
n.
58
General
herhangi bir toprak mülkiyetine bağlı bulunmayıp bağımsız olan ve devredilmesi için tapu gereken arazi parçası
common at large
n.
59
General
herhangi bir toprak mülkiyetine bağlı bulunmayıp bağımsız olan ve devredilmesi için tapu gereken arazi parçası
common in gross
n.
60
General
üretim ve dağıtımı kontrol ederek rekabeti sınırlayan bağımsız kuruluş konsorsiyumu
combine
n.
61
General
yerel, bağımsız organize suç birimi
family
n.
62
General
bağımsız beste yazarı
fantasist
n.
63
General
bağımsız kimse
independent
n.
64
General
benzer ögelerin birden fazla kültürde gösterdiği bağımsız gelişim
parallelism
n.
65
General
bağımsız girişim
initiative
n.
66
General
birlikte yaşanan aile evine ait bağımsız bölüm
in-law apartment
n.
67
General
kısa ve bağımsız enstrümental beste
intermezzo
n.
68
General
bağımsız olan şey
peculiar
n.
69
General
bağımsız mekan
peculiar
n.
70
General
bağımsız kilise
peculiar
n.
71
General
posta ücretlerinde değişiklik talebinde bulunan bağımsız federal bir kuruluş
postal rate commission
n.
72
General
bağımsız çalışırlık
self-activity
n.
73
General
bağımsız hareket edebilirlik
self-activity
n.
74
General
bağımsız devinim
self-motion
n.
75
General
(siyasette, sosyal hayatta) bağımsız kimse
free lance
n.
76
General
bağımsız video oyunu
indie game
n.
77
General
bağımsız ülke
sovereignty
n.
78
General
bağımsız ülke
sovranty
n.
79
General
bağımsız scientology müridi
squirrel
n.
80
General
bağımsız birim
subindividual
n.
81
General
bağımsız gerçeklik
subject
n.
82
General
bağımsız unsur
substantive
n.
83
General
(nietzsche'ye göre) bağımsız bir mantığa sahip üstinsan
superman
n.
84
General
bağımsız unsurların büyük etki yaratacak ölçüde etkileşimi
synergism
n.
85
General
bağımsız ögelerin bir bütün olarak kombinasyonu
synthesis
n.
86
General
bağımsız yönetime geçmek
decentralize
v.
87
General
bağımsız olmak
be independent
v.
88
General
görevden bağımsız kılmak
free from duty
v.
89
General
bağımsız düşünmek
think independently
v.
90
General
bağımsız düşünmek
think freely
v.
91
General
bağımsız hareket etmek
act independently
v.
92
General
bağımsız olmak
become independent
v.
93
General
bağımsız kılmak
liberalize
v.
94
General
bağımsız kılmak
grant freedom to
v.
95
General
bağımsız kılmak
make something independent
v.
96
General
bağımsız kılmak
liberalise
v.
97
General
bağımsız kılmak
set free
v.
98
General
bağlamından bağımsız incelemek
decontextualise
v.
99
General
bağlamından bağımsız incelemek
decontextualize
v.
100
General
bağımsız çalışmak
work freelance
v.
101
General
bağımsız yaşamak
live freely
v.
102
General
bağımsız yaşamak
live independently
v.
103
General
bağımsız aday olmak
run as an independent
v.
104
General
bağımsız yönetime geçmek
decentralise
v.
105
General
daha bağımsız olmak
become more independent
v.
106
General
daha bağımsız hale gelmek
become more independent
v.
107
General
bağımsız üye olmak
mugwump
v.
108
General
bağımsız üye statüsü kazanmak
mugwump
v.
109
General
bir yerden bağımsız olmak
delocalize [us]
v.
110
General
bir yerden bağımsız olmak
delocalise [uk]
v.
111
General
bağımsız olmak
disjoin
v.
112
General
bağımsız bileşenleri kullanarak yapmak
composite
v.
113
General
başkasından emir almadan bağımsız hareket etmek
freelance
v.
114
General
bağımsız çalışmak
freewheel
v.
115
General
doğrusal bağımsız
linearly independent
adj.
116
General
kuraldan bağımsız
free from a rule
adj.
117
General
bağımsız yazara ait
freelance
adj.
118
General
-den bağımsız
independent of
adj.
119
General
yarı bağımsız
semi independent
adj.
120
General
varlığını bağımsız olarak sürdürebilen
viable
adj.
121
General
bağımsız (ekonomik açıdan)
independent
adj.
122
General
kısmen bağımsız
semiindependent
adj.
123
General
tam bağımsız
fully independent
adj.
124
General
birbirinden bağımsız birimlerden oluşmayan
unitless
adj.
125
General
zamandan bağımsız
time independent
adj.
126
General
zamandan bağımsız
timeindependent
adj.
127
General
kültürden bağımsız
culture-free
adj.
128
General
bağımsız çalışan
self-employed
adj.
129
General
tamamen bağımsız
entirely independent
adj.
130
General
büsbütün bağımsız
entirely independent
adj.
131
General
-den bağımsız
independent from
adj.
132
General
bağımsız idare edilen
independently managed
adj.
133
General
bağımsız yönetilen
independently managed
adj.
134
General
bağımsız idare edilen
independently owned
adj.
135
General
birbirinden bağımsız
independent of each other
adj.
136
General
koordinattan bağımsız
coordinate-independent
adj.
137
General
değerden bağımsız
value-free
adj.
138
General
fiyattan bağımsız
price-independent
adj.
139
General
fiyat bağımsız
price-independent
adj.
140
General
bağlamdan bağımsız
context free
adj.
141
General
bağımsız anlamlı
notional
adj.
142
General
ölçekten bağımsız
scale-invariant
adj.
143
General
zamandan bağımsız
timeless
adj.
144
General
aşırı derecede bağımsız
biggety [dialect]
adj.
145
General
bağımsız olarak yönetilemeyen
helpless
adj.
146
General
bağımsız çalışan
gipsy
adj.
147
General
cinsiyetten bağımsız şekilde kullanılan (akrabalık isimleri)
descriptive
adj.
148
General
fazla bağımsız
overfree
adj.
149
General
cemaatleri bağımsız sayan kilise sistemi ile ilgili
congregational
adj.
150
General
tanrı'dan bağımsız olarak dünyanın oluşumunda etkili olan (şekillendirme kuvveti)
cosmoplastic
adj.
151
General
bağımsız kilise doktrinlerine ait veya ilgili
independent
adj.
152
General
bağımsız kilise doktrinlerine sahip
independent
adj.
153
General
normalde birbirinden bağımsız veya farklı çıkarlara sahip tarafları birbirine bağlama
cross-cutting
adj.
154
General
esas görevden bağımsız
inofficious
adj.
155
General
bağımsız kilise yargı gücüne ait
peculiar
adj.
156
General
bağımsız kilise yargı gücü ile ilgili
peculiar
adj.
157
General
bağımsız olarak yönetilen bölümlere ait
feudal
adj.
158
General
bazen eksantrik görünecek kadar bağımsız ve bireysel olan
ornery
adj.
159
General
(yer, takson adı) ismin bağımsız ilk öğesine ait veya ilişkin
praenominical
adj.
160
General
bağımsız hareket eden
private
adj.
161
General
bağımsız çalıştıran
self-activating
adj.
162
General
bağımsız hareket eden
self-active
adj.
163
General
bağımsız çalışan
self-active
adj.
164
General
dış etkiden bağımsız
self-centered
adj.
165
General
dış kuvvetten bağımsız
self-centered
adj.
166
General
dış etkilerden bağımsız
self-limited
adj.
167
General
(yabancı hakimiyet altında) sözde bağımsız
semicolonial
adj.
168
General
yarı bağımsız
semi-independent
adj.
169
General
bağımsız hareket eden
free living
adj.
170
General
en bağımsız
freest
adj.
171
General
bağımsız çalışan
sole
adj.
172
General
bağımsız faaliyet gösteren
sole
adj.
173
General
duyu organlarından bağımsız
supersensory
adj.
174
General
duyu organlarından bağımsız
supersensual
adj.
175
General
-den bağımsız olarak
independently of
adv.
176
General
bağımsız olarak
separately
adv.
177
General
bağımsız olarak
in itself
adv.
178
General
bağımsız biçimde hareket ederek
at arm's length
adv.
179
General
bağımsız olarak
freely
adv.
180
General
bağımsız ve özgür düşünemeden
eclectically
adv.
181
General
bağımsız olarak
on one's own hook
adv.
182
General
aşırı bağımsız şekilde
overfreely
adv.
183
General
bağımsız olarak
dividedly
adv.
184
General
bağımsız olarak
single-handed
adv.
185
General
bağımsız bir şekilde
sovereignly
adv.
186
General
bağımsız olarak
substantively
adv.
187
General
-den bağımsız olarak
irrespectively of
prep.
188
General
bağımsız anlamına gelen ön ek
idio-
pref.
189
General
protokolden bağımsız çoklu gönderim
pim (protocol independent multicast)
abrev.
190
General
bağımsız olarak
subst
abrev.
191
General
bağımsız olarak
subst.
abrev.
Phrasals
192
Phrasals
bir şeyi devralıp onu azimle/bağımsız bir şekilde yürütmek
run with something
v.
193
Phrasals
git gide (birinden) bağımsız hale gelmek
grow away from (someone)
v.
Colloquial
194
Colloquial
bağımsız iş kadını
girlboss
n.
195
Colloquial
diğer kısımlardan bağımsız olarak tek bir bir eylem
bit
n.
196
Colloquial
diğer kısımlardan bağımsız olarak tek bir sunum/bölüm
bit
n.
197
Colloquial
bağımsız irlanda cumhuriyeti
free state
n.
198
Colloquial
bir şeyi bağımsız olarak yapma inisiyatifini almak
run with it
v.
199
Colloquial
bağımsız olarak
in one's own right
expr.
200
Colloquial
bağımsız olarak
in your own right
expr.
Idioms
201
Idioms
bağımsız/özgür hareket eden kimse
(one's) own man
n.
202
Idioms
düşünce ve hareketlerinde bağımsız kimse
(one's) own man
n.
203
Idioms
bağımsız/özgür hareket eden kimse
(one's) own woman
n.
204
Idioms
düşünce ve hareketlerinde bağımsız kimse
(one's) own woman
n.
205
Idioms
bağımsız/özgür hareket eden kimse
(one's) own person
n.
206
Idioms
düşünce ve hareketlerinde bağımsız kimse
(one's) own person
n.
207
Idioms
bağımsız/özgür hareket eden kimse
(one's) own person
n.
208
Idioms
düşünce ve hareketlerinde bağımsız kimse
(one's) own person
n.
209
Idioms
bağımsız hareket edebilme kapasitesi/eğilimi
a mind of (one's) own
n.
210
Idioms
bağımsız/özgür hareket eden kimse
own man
n.
211
Idioms
düşünce ve hareketlerinde bağımsız kimse
own man
n.
212
Idioms
bağımsız/özgür hareket eden kimse
own woman/man
n.
213
Idioms
düşünce ve hareketlerinde bağımsız kimse
own woman/man
n.
214
Idioms
bağımsız olmak
stand on one's own feet
v.
215
Idioms
şehir suyu, elektriği gibi belediye tarafından sağlanan kaynaklardan bağımsız yaşamak
live off the grid
v.
216
Idioms
genel sistemden bağımsız yaşamak
live off the grid
v.
217
Idioms
bağımsız olmak
stand on one's own
v.
218
Idioms
bağımsız bir değeri olmak
stand on one's own
v.
219
Idioms
kendi içerisinde/etrafındakilerden bağımsız bir değeri olmak
stand on one's own
v.
220
Idioms
bağımsız olmak
stand on its own
v.
221
Idioms
bağımsız bir değeri olmak
stand on its own
v.
222
Idioms
kendi içerisinde/etrafındakilerden bağımsız bir değeri olmak
stand on its own
v.
223
Idioms
şehir suyu, elektriği gibi belediye tarafından sağlanan kaynaklardan bağımsız olmak
be off the grid
v.
224
Idioms
genel sistemden bağımsız olmak
be off the grid
v.
225
Idioms
(bekar olduğu için) bağımsız
footloose and fancy free
adj.
226
Idioms
genel sistemden bağımsız
off the grid
adj.
227
Idioms
kentsel kaynaklardan bağımsız
off the grid
adj.
228
Idioms
şehir suyu, elektriği gibi belediye tarafından sağlanan kaynaklardan bağımsız
off the grid
adj.
229
Idioms
bağımsız olarak
in own right
expr.
230
Idioms
bağımsız olarak
on own hook
expr.
231
Idioms
bağımsız olarak
on your own account
expr.
232
Idioms
bağımsız olarak
on your own hook [us]
expr.
233
Idioms
bağımsız olarak
on your pat
expr.
Speaking
234
Speaking
yargı bağımsız değil
judiciary is not independent
expr.
Trade/Economic
235
Trade/Economic
satın alma gücünden bağımsız olarak sayısal değeri ile ölçülen ücret
nominal wages
n.
236
Trade/Economic
bağımsız gözetim şirketi
independent audit company
n.
237
Trade/Economic
bağımsız şirket
independent company
n.
238
Trade/Economic
bağımsız bireysel emeklilik aracısı
independent individual pension intermediary
n.
239
Trade/Economic
bağımsız muhasebe kişiliği
specific accounting entity
n.
240
Trade/Economic
bağımsız harcamalar
autonomous expenditures
n.
241
Trade/Economic
bağımsız firma
independent firm
n.
242
Trade/Economic
bağımsız izleme kurulu
independent monitoring board
n.
243
Trade/Economic
bağımsız politikacı
freelance
n.
244
Trade/Economic
bağımsız muhasebe birimi
independent accounting unit
n.
245
Trade/Economic
bağımsız denetim kuruluşu
independent auditing firm
n.
246
Trade/Economic
bağımsız pazarlamacı
independent retailer
n.
247
Trade/Economic
bağımsız yönetim kurulu üyesi
independent member of the board of directors
n.
248
Trade/Economic
bağımsız denetim
independent external auditing
n.
249
Trade/Economic
bağımsız denetçi
independent auditor
n.
250
Trade/Economic
bağımsız denetim
independent audit
n.
251
Trade/Economic
bağımsız değişkenin doğurduğu etki veya sonuç
dependent variable
n.
252
Trade/Economic
bağımsız yüklenici
independent contractor
n.
253
Trade/Economic
bağımsız ekonomi politikası
autarchy
n.
254
Trade/Economic
bağımsız yükleme boşaltma belgesi
bill of sufferance
n.
255
Trade/Economic
bağımsız liman
autonomous port
n.
256
Trade/Economic
bağımsız muhasebe denetimi
independent audit
n.
257
Trade/Economic
bağımsız yönetim kurulu üyesi
outside director
n.
258
Trade/Economic
bağımsız dış denetim
independent external auditing
n.
259
Trade/Economic
bağımsız tüccar
sole trader
n.
260
Trade/Economic
bağımsız işletme muhasebesi
entity accounting
n.
261
Trade/Economic
bağımsız danışman
independent consultant
n.
262
Trade/Economic
bağımsız taraf fiyatlandırması
arm's length pricing
n.
263
Trade/Economic
bağımsız devlet eylemleri doktrini
acts of state doctrine
n.
264
Trade/Economic
bağımsız muhasebeci
independent accountant
n.
265
Trade/Economic
bağımsız muhasebe
independent accounting
n.
266
Trade/Economic
bağımsız denetleyici
independent auditor
n.
267
Trade/Economic
bağımsız kuruluşlar
independent bodies
n.
268
Trade/Economic
bağımsız muhasebe denetçisi
public accountant
n.
269
Trade/Economic
bağımsız işçi sendikası
independent union
n.
270
Trade/Economic
bağımsız oligopol
noncollusive oligopoly
n.
271
Trade/Economic
bağımsız ekonomi politikası
autarky
n.
272
Trade/Economic
bağımsız sendika
independent union
n.
273
Trade/Economic
bağımsız denetim
external auditing
n.
274
Trade/Economic
bağımsız mallar
independent goods
n.
275
Trade/Economic
bağımsız hukuk müşavirleri
independent legal counsel
n.
276
Trade/Economic
bağımsız devlet
free state
n.
277
Trade/Economic
bağımsız ve bağımlı değişkenlerin ikisinin de asıl değerlerin logaritmik değerleri biçiminde ifade edildiği fonksiyonel denklem
log-log
n.
278
Trade/Economic
bağımsız denetim komitesi
independent audit committee
n.
279
Trade/Economic
bağımsız aracı satış temsilcisi
free-wheeling sales reps
n.
280
Trade/Economic
bağımsız istem
independent claim
n.
281
Trade/Economic
bağımsız ekonomik birim
autonomous economic entity
n.
282
Trade/Economic
bağımsız opsiyonlar
path independent options
n.
283
Trade/Economic
bağımsız değerlendirici
independent assessor
n.
284
Trade/Economic
bağımsız bankacılık sistemi
independent banking system
n.
285
Trade/Economic
bağımsız denetim raporu
independent audit report
n.
286
Trade/Economic
bağımsız danışman
vendor agnostic
n.
287
Trade/Economic
bağımsız mağaza
independent store
n.
288
Trade/Economic
bağımsız denetim şirketi
independent auditing firm
n.
289
Trade/Economic
bağımsız yönetim kurulu üyesi
non-executive director
n.
290
Trade/Economic
bağımsız harcamalar
autonomous expenditure
n.
291
Trade/Economic
bağımsız yönetim kurulu üyeleri
independent board members
n.
292
Trade/Economic
bir ana yol üzerinde veya ara sokakta bulunan bağımsız bir perakende satış dükkanı
isolated store
n.
293
Trade/Economic
birbiriyle iş yapan birbirine akrabalık ortaklık vb bağlarla bağlı bulunmayan kimselerin bağımsız biçimde hareket ederek yalnızca kendi çıkarlarını düşünecekleri kuralı
arm's length principle
n.
294
Trade/Economic
firmanın farklı ürün gruplarındaki müşterilerine birbirinden bağımsız bayiler aracılığıyla hizmet verdiği sistem
service-firm-sponsored retail franchising
n.
295
Trade/Economic
geçerli ekonomik koşullardan bağımsız olan ve ekonomik koşullar değiştikçe sabit tutulan politikalar
nonactivist policy
n.
296
Trade/Economic
iki taraf arasında birbirinden bağımsız yapılan ticari işlemler
arm's length transactions
n.
297
Trade/Economic
işletmenin bağımsız kişiliğinin olması
accounting entity
n.
298
Trade/Economic
işletmenin bağımsız bölümü
entity
n.
299
Trade/Economic
kendi adına bağımsız çalışanlar
self-employed
n.
300
Trade/Economic
new york borsasından bağımsız çalışan hisse senedi piyasası
curb market
n.
301
Trade/Economic
ölçekten bağımsız teknolojik ilerleme
scale-neutral technological progress
n.
302
Trade/Economic
platformdan bağımsız çalışma
platform-independent work
n.
303
Trade/Economic
serbest/bağımsız uzman
freelance expert
n.
304
Trade/Economic
tek başına bağımsız banka
unit bank
n.
305
Trade/Economic
bağımsız girişimci
independent entrepreneur
n.
306
Trade/Economic
üretimden bağımsız direkt ödemeler
decoupled direct payments
n.
307
Trade/Economic
üçüncü şahıs uzman (bağımsız danışman)
third party expert advisor
n.
308
Trade/Economic
yetkili bağımsız muhasebe uzmanı
certified public accountant
n.
309
Trade/Economic
olumlu görüş (bağımsız denetimde)
clean opinion
n.
310
Trade/Economic
bağımsız perakendecilerden oluşan gönüllü bir grubun üyesi
voluntary retailer
n.
311
Trade/Economic
bağımsız perakendecilerden oluşan gönüllü bir grubun üyesi
symbol retailer
n.
312
Trade/Economic
çeşitli bağımsız bileşenlerin toplamından oluşan bir fondaki veya hisse senedindeki kalemlerin toplamı
omnium [uk]
n.
313
Trade/Economic
tüketici fiyatlarında talep seviyesinden bağımsız olarak yükselmeye yol açan üretim maliyeti artışı
cost-push
n.
314
Trade/Economic
adil ve özgü rekabeti sürdüren bağımsız bir birleşik devletler federal komisyonu
federal trade commission
n.
315
Trade/Economic
astların sayısının üretilen işin miktarından bağımsız olarak sabit bir oranla arttığı teorisi
parkinson's law
n.
316
Trade/Economic
bağımsız kuruluşların birleşme sonucu ortaya sunduğu daha başarılı olma potansiyeli
synergism
n.
317
Trade/Economic
bağımsız kuruluşların birleşme sonucu ortaya çıkardığı başarılı performans
synergism
n.
318
Trade/Economic
her iki tarafın da bağımsız olduğu ve birbirlerine hakim durumda olmadıkları bir alışverişte bulunmak
deal at arm's length
v.
319
Trade/Economic
(yapılacak iş için) bağımsız yüklenicilere ücret vermek
hire [uk]
v.
320
Trade/Economic
(devlet kontrolündeki endüstri veya girişimi) bağımsız firmaya dönüştürmek
corporatise
v.
321
Trade/Economic
mekandan bağımsız
non-spatial
adj.
322
Trade/Economic
bağımsız üretim ve doğrudan satış ile öne çıkan
precapitalistic
adj.
323
Trade/Economic
(firma veya kuruluş) bağımsız
self-standing
adj.
Law
324
Law
belirli bir bölgede uyruğu veya vatandaşlığından bağımsız olarak herkese benzer şekilde uygulanan kanun
territorial law
n.
325
Law
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı
concurrent sentence
n.
326
Law
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı
overlapping punishment
n.
327
Law
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı
consecutive sentence
n.
328
Law
bağımsız haklar
substantive rights
n.
329
Law
bağımsız garantiler
independent guarantees
n.
330
Law
bağımsız mülk sahipliği
alodia
n.
331
Law
bağımsız ve tarafsız mahkeme
independent and impartial court/tribunal
n.
332
Law
bağımsız suç
substantive felony
n.
333
Law
bağımsız yargı
judicial independence
n.
334
Law
bağımsız uzman
independent expert
n.
335
Law
bağımsız bilirkişi
independent expert
n.
336
Law
ihtilaf halindeki tarafların delillerini bağımsız bir bilirkişiye/yargıç veya jüriye sunarak çözüm aradıkları yargılama biçimi
adversary system
n.
337
Law
ihtilaf halindeki tarafların delillerini bağımsız bir bilirkişiye/yargıç veya jüriye sunarak çözüm aradıkları yargılama biçimi
adversarial system
n.
338
Law
ihtilaf halindeki tarafların delillerini bağımsız bir bilirkişiye/yargıç veya jüriye sunarak çözüm aradıkları yargılama biçimi
adversary trial process
n.
339
Law
işlemleri kayda geçirilen ve para ve hapis cezasına hüküm verebilme yetkisi bulunan bağımsız mahkeme
court of record
n.
340
Law
bağımsız mülkiyet
udal
n.
341
Law
bağımsız mülkiyet sahibi
udaler
n.
342
Law
bağımsız mülkiyet sahibi
udaller
n.
343
Law
özel mahkeme vekilharcı huzurunda kasaba, lordluk veya tımarda gerçekleşen bir bağımsız mahkeme
view of frankpledge
n.
344
Law
bağımsız mülk sahibi olan kimse
odalman
n.
345
Law
(mirasla) bağımsız mülkte pay sahibi olan kimse
odalman
n.
346
Law
(ingiltere ve galler'de) bağımsız bir yasal takibat organı
crown prosecution service
n.
347
Law
eşinden bağımsız kadın
feme sole
n.
348
Law
kocasından bağımsız ticari faaliyette bulunan kadın
feme sole trader
n.
349
Law
şirketin sahiplerinden bağımsız olmasına dayanan yasal prensip
corporate
n.
350
Law
(delegasyon üyesi) bağımsız oyunu beyan etme talebinde bulunmak
poll
v.
351
Law
bağımsız mülk sahibi
alodium
adj.
352
Law
bağımsız mülk sahibi
alodial
adj.
353
Law
kısmen bağımsız (kilise)
autonomous
adj.
354
Law
ayrı ve bağımsız meseleleri usulsüzce bir araya getirip bir veya daha fazla sanığa atfeden (dava dilekçesi)
multifarious
adj.
Politics
355
Politics
milli refahın her ulusun bağımsız çalışması ile sağlanacağı düşüncesi
nationalism
n.
356
Politics
bağımsız olmayan yönetici
tetrarch
n.
357
Politics
1921'deki bağımsız irlanda cumhuriyetini kuran antlaşmayı savunan kimse
treatyite
n.
358
Politics
bağımsız avrupa program grubu
independent european programme group
n.
359
Politics
bağımsız devletler federasyonu
commonwealth of independent states
n.
360
Politics
bağımsız idare edilen ilçe
county borough
n.
361
Politics
bağımsız denetim
audit
n.
362
Politics
bağımsız devlet
independent state
n.
363
Politics
bağımsız aday
independent candidate
n.
364
Politics
bağımsız siyasetçi
mugwump
n.
365
Politics
bağımsız devletler topluluğu
commonwealth of independent states
n.
366
Politics
bağımsız devletler topluluğu
commonwealth of independent states
n.
367
Politics
bağımsız standart belirleme süreci
independent standard setting process
n.
368
Politics
bağımsız kurumlar
autonomous establishments
n.
369
Politics
bağımsız yönetim
direct rule
n.
370
Politics
bağımsız kural koyucu komisyon
independent regulatory commission
n.
371
Politics
bağımsız siyasetçi
independent politician
n.
372
Politics
bağımsız ajans
independent agency
n.
373
Politics
bağımsız üye
mugwump
n.
374
Politics
bağımsız yardım girişimi
untied aid initiative
n.
375
Politics
bağımsız devlet veya topluluk
commonwealth
n.
376
Politics
bağımsız değerlendirme
peer review
n.
377
Politics
bağımsız milletvekili adayı
independent candidate
n.
378
Politics
bağımsız değerlendirme ofisi
independent evaluation office (ieo)
n.
379
Politics
bağımsız türk devleti
independent turkish state
n.
380
Politics
bağımsız yargı
independent judiciary
n.
381
Politics
bağımsız yapımcı
independent producer
n.
382
Politics
bağımsız danışma kurulu
external advisory group
n.
383
Politics
bağımsız düzenleme komisyonu
independent regulatory commission
n.
384
Politics
bağımsız bir koloni yapma
decolonisation
n.
385
Politics
bağımsız aday
write-in candidate
n.
386
Politics
bakanlık dışı bağımsız kamu kurumu
non-departmental public body (ndpb)
n.
387
Politics
bağımsız bir koloni yapma
decolonization
n.
388
Politics
bağımsız milletvekili
independent deputy
n.
389
Politics
bağımsız şehir
county corporate
n.
390
Politics
bağımsız kasaba
county corporate
n.
391
Politics
bdt (bağımsız devletler topluluğu)
cis (commonwealth of independent states)
n.
392
Politics
bağımsız avrupa program grubu
independent european program group
n.
393
Politics
iki bağımsız otorite tarafından yönetilen bölge
diarchy
n.
394
Politics
kendi bağımsız devletini kurma
establishment of their own independent state
n.
395
Politics
papua yeni gine bağımsız devleti
independent state of papua new guinea
n.
396
Politics
samoa bağımsız devleti
independent state of samoa
n.
397
Politics
üye devletlerin birlik oluşturduğu ancak iç işlerinde bağımsız kaldıkları bir hükümet şekli
state
n.
398
Politics
yeni bağımsız devletler
new independent states
n.
399
Politics
yeni bağımsız devletler
newly independent states
n.
400
Politics
x maddesi hükümlerinden bağımsız olarak
irrespective of the provisions of the article
n.
401
Politics
bağımsız ve mutlak güç sahibi bir kadın hükümdar
autocratrix
n.
402
Politics
bağımsız idari otorite
autonomous administrative authority
n.
403
Politics
bağımsız idari otoriteler
autonomous administrative authorities
n.
404
Politics
bağımsız vekil
unpledged delegate [us]
n.
405
Politics
fransa'dan ayrılarak bağımsız olmayı isteyen yeni kaledonyalı kimse
kanak
n.
406
Politics
türkiye'nin doğusunda bağımsız bir kürt devleti kurmayı amaçlayan marksist leninist bir terör örgütü
kurdistan labor party
n.
407
Politics
türkiye'nin doğusunda bağımsız bir kürt devleti kurmayı amaçlayan marksist leninist bir terör örgütü
pkk
n.
408
Politics
türkiye'nin doğusunda bağımsız bir kürt devleti kurmayı amaçlayan marksist leninist bir terör örgütü
kurdistan workers party
n.
409
Politics
1997'de güney filipinler'de morolar için bağımsız bir islam devleti kurma amacıyla kurulmuş bir terör örgütü
moro islamic liberation front
n.
410
Politics
(klasik antik dönemde) egemenliğin bağımsız bir şehrin özgür vatandaşlarına ait olduğu devlet
city
n.
411
Politics
bağımsız devlet
independency
n.
412
Politics
cemaatleri bağımsız sayan kilise savunucusu
independent [uk]
n.
413
Politics
bağımsız kasaba
county
n.
414
Politics
ingiliz parlamentosunda tarafsız veya bağımsız üyelerin oturduğu sıra
crossbench
n.
415
Politics
tüm federal acil durum hazırlığı ve uygulamaları hususunda tek hesap verilebilirlik noktası olarak çalışan birleşik devletler'e bağlı bağımsız bir kurum
federal emergency management agency
n.
416
Politics
(abd'de) bağımsız devletin kendi egemenliğini sarstığına inandığı federal eylemlere karşı çıkabileceği doktrini
interposition
n.
417
Politics
bağımsız kimse
free-lance
n.
418
Politics
en küçük bağımsız ülke
state of the vatican city
n.
419
Politics
bağımsız delege olarak seçilen parti lideri
superdelegate
n.
420
Politics
bağımsız delege olarak atanan seçilmiş devlet memuru
superdelegate
n.
421
Politics
bağımsız delege olarak seçilen parti lideri
super-delegate
n.
422
Politics
bağımsız delege olarak atanan seçilmiş devlet memuru
super-delegate
n.
423
Politics
bağımsız aday olmak
run as an independent candidate
v.
424
Politics
enerji bağımsız
energy independent
adj.
425
Politics
bağımsız para basma hakkına sahip olan bir siyasi kişilik tarafından düzenlenmiş
autonomous
adj.
426
Politics
17. yüzyıl ingiliz bağımsız kilise savunucularına ait veya ilgili
independent
adj.
427
Politics
bağımsız kuzey ve güney amerika cumhuriyetlerine ait veya ilgili
pan-american
adj.
428
Politics
bağımsız devletler topluluğu
cis (commonwealth of independent states)
abrev.
429
Politics
(abd'de) eyaletler arası ticareti etkileyen işçi-işveren sorunlarında kamu menfaatini temsil eden bağımsız devlet kurumu
fmcs (federal mediation and conciliation service)
abrev.
Institutes
430
Institutes
abd'de federal hükümet kayıtlarının yönetimini denetleyen bağımsız bir kurum
national archives and records administration
n.
431
Institutes
bağımsız devletler topluluğu ve gürcistan’a teknik yardım programı
technical assistance to the commonwealth of independent states and georgia
n.
432
Institutes
bağımsız görsel-işitsel piyasa için avrupa örgütü
european organisation for an audiovisual independent market
n.
433
Institutes
bağımsız devletler topluluğu
commonwealth of independent states
n.
434
Institutes
bağımsız avrupa program grubu
independent european program group
n.
435
Institutes
personel dairesi başkanlığı (bağımsız yardımcı hizmet birimi)
directorate of personnel
n.
436
Institutes
abd'de posta hizmeti sağlayan bağımsız kurum
united states post office
n.
437
Institutes
abd'de posta hizmeti sağlayan bağımsız kurum
us post office
n.
438
Institutes
abd'de posta hizmeti sağlayan bağımsız kurum
united states postal inspection service
n.
439
Institutes
1942 senesinde ingiltere'de kurulmuş, 21 bağımsız yardım kuruluşundan oluşan bir küresel yoksulluk ile mücadele konfederasyonu
oxfam
n.
440
Institutes
eyaletler ve uluslararası iletişimi düzenleyen bağımsız bir devlet kuruluşu
federal communications commission
n.
441
Institutes
maliye bakanlığından bağımsız bir şekilde kamu maliyesi ve ekonomi değerlendirmeleri yapan bir devlet dairesi
obr [uk]
abrev.
Industry
442
Industry
otonom bağımsız birim
holon
n.
443
Industry
tasarım ve üretim alanında uzmanlaşmış bağımsız firma
packager
n.
444
Industry
(ürün, hizmet) bağımsız yüklenici olarak sağlamak
insource
v.
Insurance
445
Insurance
bağımsız bireysel emeklilik aracısı
independent individual pension intermediary
n.
446
Insurance
esnaf ve sanatkarlar ve diğer bağımsız çalışanlar sosyal sigortalar kurumu
social insurance institution for tradesmen and craftsmen and other self employed
n.
447
Insurance
kimin suçladığından bağımsız olarak her şirketin kendi poliçe sahibine ödeme yapmayı taahhüt ettiği anlaşma şekli
knock-for knock
n.
448
Insurance
(denizcilikte) belirli malların taşındıkları gemiden bağımsız olarak kaybı veya hasarının karşılandığı bir sigorta türü
floating policy
n.
Tourism
449
Tourism
bağımsız tarife
autonomous tariff
n.
450
Tourism
yabancı bağımsız tur
foreign independent tour
n.
Media
451
Media
bağımsız/serbest editör/yazar
editor-at-large
n.
452
Media
birbirinden bağımsız hikayeler anlatan ve mini diziden daha çok bölümü olan seri yayın
maxi-series
n.
Technical
453
Technical
uyarı bağımsız röle
tripping relay
n.
454
Technical
algılayıcı ağları akıllı bağımsız yer sensörleri
sensor networks intelligent unattended ground sensors
n.
455
Technical
bağımsız program
standalone program
n.
456
Technical
bağımsız kalorifer
parking heaters
n.
457
Technical
bağımsız yordam
independent routine
n.
458
Technical
bağımsız su temini
independent water supply
n.
459
Technical
bağımsız yan bant iletimi
independent sideband transmission
n.
460
Technical
bağımsız itişli role
individually driven roller
n.
461
Technical
bağımsız değişken
argument
n.
462
Technical
bağımsız tahrik sistemi
separate drive
n.
463
Technical
bağımsız olarak monte edilen anahtarlar
independently mounted switches
n.
464
Technical
bağımlı veya bağımsız zamanlı tek girişli enerjileme büyüklüğü ölçme röleleri
single input energizing quantity measuring relays with dependent or independent time
n.
465
Technical
bağımsız sürme sistemi
independent drive
n.
466
Technical
bağımsız tahrik
single drive
n.
467
Technical
bağımsız reglaj yağı devresi
separate governing oil system
n.
468
Technical
bağımsız doğrulama
independent verification
n.
469
Technical
bağımsız kalorifer
auxiliary heater
n.
470
Technical
bağımsız tahrik
separate drive
n.
471
Technical
bağımsız rotasyon
end-over-end rotation
n.
472
Technical
bağımsız sistemler
stand alone systems
n.
473
Technical
bağımsız şirketlerin yazılımı
third party software
n.
474
Technical
bağımsız heterodin
independent heterodyne
n.
475
Technical
bağımsız taşıyıcı
independent carrier
n.
476
Technical
bağımsız program
detached program
n.
477
Technical
bağımsız ikaz
separate excitation
n.
478
Technical
bağımsız değişken
independent variable
n.
479
Technical
bağımsız denemeler
independent trials
n.
480
Technical
bağımsız ısıtma kaynağı
independent heat source
n.
481
Technical
bağımsız yazmaç
independent register
n.
482
Technical
bağımsız soğutma
separate cooling
n.
483
Technical
bağımsız akım kaynağı
independent current source
n.
484
Technical
bağımsız kalorifer
webasto auxiliary heater
n.
485
Technical
bağımsız tahrik sistemi
single drive
n.
486
Technical
bilgisayardan bağımsız dil
computer-independent language
n.
487
Technical
genel kuralların fonksiyon olarak hat geriliminden bağımsız rccb'lere uygulanabilirliği
applicability of the general rules to rccbs functionally independent of line voltage
n.
488
Technical
makineden bağımsız dil
machine-independent language
n.
489
Technical
ortamdan bağımsız katman
media-independent layer
n.
490
Technical
tam donanımlı bağımsız dijital motor kontrol ünitesi
fadec (full authority digital engine control)
n.
491
Technical
vinçten bağımsız kumanda sistemi
independent travelling pendant
n.
492
Technical
uygulamadan bağımsız kart özellikleri
application-independent card requirements
n.
493
Technical
uyarı bağımsız röle
trip-free relay
n.
494
Technical
(grafik teorisinde) bir grafikteki bağımsız olan ve birbiriyle kesişmeyen bir dizi kenara verilen ad
matching
n.
495
Technical
uzay aracının genel yapısının bir parçasını oluşturan bağımsız birim
module
n.
496
Technical
sirkülasyon sisteminde çarpma veya su darbesi yapan bağımsız su veya yağ kitlesi
slug
n.
497
Technical
aygıttan bağımsız
device independent
adj.
498
Technical
bağımsız bağlam duyarsız
context-free
adj.
499
Technical
bağımsız özdeşçe dağılmış
independent identically distributed
adj.
500
Technical
hat geriliminden fonksiyon olarak bağımsız
functionally independent of line voltage
adj.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bağımsız
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy