crank - Turkish English Dictionary
History

crank

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "crank" in Turkish English Dictionary : 82 result(s)

English Turkish
General
crank n. çevirme kolu
crank n. garip adam
crank n. levye
crank n. kelime oyunu
crank n. acayip kimse
crank n. manivela
crank n. kanırtmaç
crank n. saplantılı kimse
crank n. takıntılı kimse
crank n. kaçık
crank n. krank
crank n. dirsek
crank n. saplantı
crank n. sabit fikir
crank n. kol
crank n. garip kimse
crank n. kulak tırmalayan ses
crank n. gıcırtı sesi
crank v. kıvırmak
crank v. krankla bağlamak
crank v. yol vermek
crank v. krank kolu çevirmek
crank v. dolanarak koşmak
crank v. dolanarak hareket etmek
crank v. zikzak çizmek
crank v. kıvrılmak
crank v. gıcırdamak
crank v. kulak tırmalayıcı ses çıkarmak
crank v. huysuzluk yapmak
crank v. fevri hareket etmek
crank adj. düşkün
crank adj. laçka
crank adj. deli
crank adj. huysuz
crank adj. dengesi bozulabilir
crank adj. garip fikirleri olan
crank adj. güçsüz
crank adj. gevşek
crank adj. bükük
crank adj. ayarsız
crank adj. zor çalışan
crank adj. gevşek
Colloquial
crank n. çatlak
crank n. deli
crank n. manyak
crank n. kaçık
crank n. sahte
crank n. (işletmek için yapılan) arama
crank n. düzmece
crank n. gıcık tip
crank n. heyheyleri üstünde kimse
crank n. aksi tip
crank n. sözde bilim hareketi savunucusu
Technical
crank n. anadingil
crank n. krank mili
crank n. krank
crank n. manivela
crank n. marş
crank v. dirsekli kolu çevrimek
crank v. kranklamak
crank v. yol vermek
Automotive
crank n. kol
crank n. krank
crank n. krank kolu
crank n. manivela
crank v. krankla hareket ettirmek
crank v. krankla çalıştırmak
crank v. motoru çalıştırmak
crank v. kolu çevirmek
crank v. krankla bağlamak
Railway
crank n. çıkrık
Marine
crank n. krank
Archaic
crank n. (yol, kanal, patika) dönüşü
Slang
crank n. aptal
crank n. kafasız
crank n. kuş beyinli
crank n. kristal meth
crank n. met
crank n. sersem
crank n. çük
crank n. sik
crank n. metamfetamin

Meanings of "crank" with other terms in English Turkish Dictionary : 241 result(s)

English Turkish
General
crank handle n. çalıştırma kolu
bell crank n. mafsal
bell crank n. manivela
crank call n. telefon şakası
crank [obsolete] n. şefkat ve para için sara hastasıymış gibi yapan kimse
crank up the music/volume v. müziğin sesini açmak
crank up v. krankla çalıştırmak
crank (up) v. hızlanmak
crank (up) v. ivmelenmek
crank (up) v. yoğunluk kazanmak
crank (up) v. yüksek miktarda artmak
crank [dialect] adj. şen
crank [dialect] adj. neşeli
crank [dialect] adj. sevinçli
crank [dialect] adj. ukala
crank [dialect] adj. kendinden emin
crank [obsolete] adv. güçlü bir şekilde
crank [obsolete] adv. dinç bir şekilde
crank [obsolete] adv. cesurca
Phrasals
crank out v. kalitesine bakmaksızın çok sayıda üretmek
yank (one's) crank v. bir erkeği cinsel anlamda tahrik etmek
yank (one's) crank v. erkeği baştan çıkarmaya çalışmak
crank in/into (something) v. hesaba katmak
crank in/into (something) v. dikkate almak
crank in/into (something) v. göz önüne bulundurmak
crank up v. krank kolunu çevirerek çalıştırmak/hareket ettirmek
crank up v. çevirme koluyla çalıştırmak
crank up v. kolu çevirerek çalıştırmak
crank up v. harekete geçirmek
crank up v. teşvik etmek
crank up v. motive etmek
crank up v. yoğunlaştırmak
crank up v. hızlandırmak
crank up v. kuvvetlendirmek
crank up v. artırmak
crank up v. başlatmak
crank up v. sesini açmak
crank up v. düğmeyi çevirerek sesini açmak
crank someone up v. birini motive etmek
crank someone up v. birini harekete geçirmek
crank someone up v. birini teşvik etmek
crank someone up v. birini başlatmak
crank someone up v. birinin başlamasını sağlamak
crank something up v. bir şeyi çalıştırmak
crank something up v. bir şeyi harekete geçirmek
crank something up v. bir şeyi krank kolunu çevirerek çalıştırmak/harekete geçirmek
crank something up v. bir şeyi çevirme koluyla çalıştırmak
crank something up v. bir şeyi kolu çevirerek çalıştırmak
crank something up v. bir şeyin sesini açmak
crank something up v. düğmeyi çevirerek bir cihazın sesini açmak
crank up v. faaliyete geçmek
crank up v. faaliyete girmek
crank up v. hız kazandırmak
crank up v. canlandırmak
crank up v. yürürlüğe koymak
crank up v. fiiliyata geçirmek
crank up v. aktif hale getirmek
crank up v. devreye sokmak
crank up v. faaliyete geçirmek
crank up v. faaliyete sokmak
Colloquial
crank bugs n. vücudunda böcekler gezdiğine dair uyuşturucunun tetiklediği bir halüsinasyon
crank bugs n. kişinin uyuşturucu etkisiyle vücudunda böcekler gezdiğini sanması
bathtub crank n. amatörlerin evde ya da uygunsuz koşullarda ürettikleri amfetamin
bathtub crank n. merdiven altı uyuşturucu
bathtub crank n. merdiven altı met
bathtub crank n. merdiven altı kristal meth
crank bugs n. uyuşturucuya bağlı halüsinasyonun yarattığı kaşınma hissi
crank bugs n. krank böcekleri
crank bugs n. derinin altında ya da üstünde böcek geziyormuş hissi
crank letter n. şaka ya da işletmek için yazılmış imzasız mektup
crank letter n. kafa bulmak için yazılan mektup
bathtub crank n. ev yapımı amfetamin
bathtub crank n. küvet krankı
bathtub crank n. merdiven altı krank
bathtub crank n. evde yapılan amfetamin
bathtub crank n. merdiven altı uyarıcılar
crank out v. baştan savma iş yapmak
crank out v. alelacele bir şeyi bitirmek
crank out v. yalapşap iş yapmak
turn (someone's) crank v. (birinin) ruhuna seslenmek
turn (someone's) crank v. ruhuna hitap etmek
turn (someone's) crank v. heyecanlandırmak
turn (someone's) crank v. (birini) sarmak
turn (someone's) crank v. (birini) yakalamak
turn (someone's) crank v. hoşlaşmak
crank something out v. bir şeyi hızlıca yapmak
crank something out v. bir şeye otomatiğe bağlayarak yapmak
crank in v. hesaba katmak
crank in v. dikkate almak
crank in v. göz önüne bulundurmak
crank out v. hızla ve kalitesizce üretmek
crank out v. üstünkörü üretim yapmak
crank out v. motor gibi üretmek
crank out v. hızla ve kalitesizce üretmek
crank out v. üstünkörü üretim yapmak
crank out v. motor gibi üretmek
crank something out v. bir şeyden çokça üretmek
crank something out v. bir şey üretmek
crank something out v. delicesine üretmek
Idioms
crank letter n. göndereni belirsiz tuhaf mektup
crank letter n. tuhaf mektup
crank letter n. şaka mektubu
crank call n. kimliği belirsiz kişilerin telefonla yaptığı tuhaf arama
crank call n. tuhaf arama
crank call n. şaka telefonu
crank it up a notch v. bir seviye yukarı taşımak/çıkarmak
Technical
crank dead center n. alt ölü noktası
crank arm n. anadingil kolu
crank throw n. anadingil kolu
crank pin n. biyel kolu muylusu
window crank n. cam açma kolu
crank handle n. çalıştırma kolu
double crank n. çifte dirsek
changeover crank lever n. çatal manivela
outside crank n. dış krank
crank handle n. dirsek sapı
crank handle n. döndürme/çalıştırma kolu
bell crank n. dirsekli krank
gears with crank handle n. döndürme kolu olan dişliler
bell crank lever n. dirsekli manivela
hand crank n. döndürme kolu
bell crank n. dirsekli mafsal
bell crank n. hareketin yönünü değiştirmek için kullanılan manivela
inside crank n. iç krank
crank mechanism n. ilk çalıştırma tertibatı
starting crank n. ilk hareket kolu
crank case breather n. karter havalandırıcısı
rotating crank n. kama döndürme kolu
crank arm bearing n. krank kolu yatağı
crank web n. krank kolu
rear crank case n. krank kapak keçesi
crank arm n. krank kolu
crank disc n. krank diski
arrangement of crank n. krankların dizilişi
crank axle n. kol dingili
crank pin n. krank kol muylusu
crank circle n. krank çemberi
crank throw n. krank kolu
crank angle sensor n. krank açı sensörü
bell crank n. kol
crank shaft pulley n. krank kasnağı
crank journal n. krank jurnali
crank capstan n. krank kollarıyla hareket ettirilen tertibat
crank handle n. krank kolu
starter crank n. krank kolu
crank angle n. krank açısı
crank arrangements n. krank dizilişleri
crank pin bearing shell n. krank kol yatak muylusu
ratchet crank n. mandallı krank
bell crank n. manivela
bell crank n. mafsallı levye
crank lever n. manivela
crank case assy n. motor bloğu
crank hanger n. bisiklet braketi
slider crank mechanism n. krank biyel mekanizması
crank axle n. krank aksı
crank wheel n. krank tekerleği
crank up v. hareket ettirmek
crank-driven adj. krank tahrikli
single-crank adj. tek krank milli
Computer
bicycle crank n. bisiklet mili
Mechanic
actuating bell crank n. tahrik mafsalı
Textile
needle bar rocking crank assembly n. iğne mili ayar şaftı
crank-handle n. manivela
Automotive
selector crank n. ayırıcı krank
crank handle n. aşıklı mil kolu
window crank n. cam kolu
cross drilled crank n. çapraz yağ kanallı krank mili
crank handle n. çalıştırma kolu
bell crank housing n. debriyaj mahfazası
flat crank n. düz krank mili
crank shaft position n. grank mil pozisyonu
crank shaft n. grank mili
crank handle n. krank kolu
crank cotter pin n. krank çatal pimi
crank circle n. krank çemberi
crank pit n. krank çukuru
crank shaft oil seal n. krank yağ keçesi
crank cotter washer n. krank çatal rondelası
crank throw n. krank kolu
crank radius n. krank yarıçapı
crank and connecting rod mechanism n. krank biyel mekanizması
crank clutch n. krank kavraması
crank shaft n. krank mili
crank shaft journal n. krank yatağı
crank arm bearing n. krank kolu yatağı
crank arm n. krank kolu
crank effect n. krank etkisi
crank web n. krank kolu
crank pulley holder n. krank kasnağı sabitleme aparatı
crank angle sensor n. krank mili açı sensörü
crank rpm n. krank mili devri
crank signal n. krank mili sinyali
crank kit n. krank mili yenileme kiti
crank gear n. krank donanımı
crank case n. krank muhafazası
crank turning moment n. krank dönme momenti
crank turning moment n. krank dönme anı
crank circle n. krank dairesi
engine does not crank n. marş basmıyor
crank case n. motor karteri
engine crank pulley n. motor krank kasnağı
hand crank n. motor döndürme kolu
window crank n. pencere açma kolu
cold-crank rating n. soğuk marş gücü derecelendirmesi
selecting bell crank n. seçici dirsekli kol
selector crank n. selektör krankı
bell crank housing n. volan mahfazası
selector crank n. vites kolu krankı
flat crank n. yassı krank
crank up v. motoru harekete geçirmek
hand crank v. motoru elle çalıştırmak
Aeronautic
bell crank n. hareketin yönünü değiştirmek için kullanılan kol
Marine
crank rod n. krank kolu
crank pin n. krank pimi
crank bearing n. krank yatağı
Fishery
crank bait n. sarılırken yaptığı hareketle balıkları çeken tuzak
Sport
pedal crank training equipment n. pedallı antrenman donanımı
Engineering
bell crank n. iki kollu bir tür kaldıraç
bell crank n. iki kollu bir tür kaldıraç
Slang
crank one out v. çekmek/boşalmak/mastürbasyon yapmak
yank (one's) crank v. kandırmaya çalışmak
yank (one's) crank v. kafa bulmak
yank (one's) crank v. otuzbir çekmek
yank (one's) crank v. kafalamak
yank (one's) crank v. dalgaya almak
yank (one's) crank v. (birini) yemek
yank (one's) crank v. (birine) takılmak
yank (one's) crank v. (biriyle) uğraşmak
yank (one's) crank v. kafa bulmak
yank (one's) crank v. otuzbir çekmek
yank (one's) crank v. çavuşu tokatlamak
yank (one's) crank v. asılmak
yank (one's) crank v. tek atmak
yank someone’s crank v. bir erkekle cilveleşmek
yank someone’s crank v. bir erkekle flörtleşmek
yank someone’s crank v. (biriyle) oynaşmak
yank someone’s crank v. (biriyle) eğlenmek
yank someone’s crank v. gönül eğlendirmek
British Slang
wafty crank n. mastürbasyon
wafty crank n. otuzbir