Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
History
freeze
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Meanings of
"freeze"
in Turkish English Dictionary : 125 result(s)
Category
English
Turkish
Common Usage
1
Common Usage
freeze
v.
donmak
General
2
General
freeze
n.
donma
3
General
freeze
n.
don
4
General
freeze
n.
soğuk günler
5
General
freeze
n.
dondurucu soğuk
6
General
freeze
n.
soğuk hava
7
General
freeze
n.
(ücret/fiyat) dondurma
8
General
freeze
n.
dondurma
9
General
freeze
n.
miktarı belirli seviyede tutan kısıtlama
10
General
freeze
n.
düzenli işlemin durdurulması
11
General
freeze
v.
çivi kesmek
12
General
freeze
v.
don tutmak
13
General
freeze
v.
buz kesmek
14
General
freeze
v.
dondurucu olmak
15
General
freeze
v.
buzlanmak
16
General
freeze
v.
buz tutmak
17
General
freeze
v.
kıkırdamak
18
General
freeze
v.
donakalmak
19
General
freeze
v.
çok üşümek
20
General
freeze
v.
eli ayağı buz kesilmek
21
General
freeze
v.
buz bağlamak
22
General
freeze
v.
buz kesilmek
23
General
freeze
v.
durdurmak
24
General
freeze
v.
donmak
25
General
freeze
v.
dondurmak
26
General
freeze
v.
buz oluşumu sebebiyle tıkanmak
27
General
freeze
v.
içine buz sıkışmak
28
General
freeze
v.
dondurucu sıcaklıkta olmak
29
General
freeze
v.
soğuk veya don yüzünden kırılmak
30
General
freeze
v.
donmuşçasına sabit kalmak
31
General
freeze
v.
don sebebiyle kımıldamaz hale gelmek
32
General
freeze
v.
kımıldamaz hale gelmek
33
General
freeze
v.
don sebebiyle yapışıp kalmak
34
General
freeze
v.
donmuşçasına yapışıp kalmak
35
General
freeze
v.
(çalışmakta olan cihaz) donmak
36
General
freeze
v.
adeta donakalmak
37
General
freeze
v.
katı ve bükülmez hale gelmek
38
General
freeze
v.
katılaşmak
39
General
freeze
v.
sertleşmek
40
General
freeze
v.
üzerinde buz oluşturmak
41
General
freeze
v.
aşırı soğuk sebebiyle sertleştirmek
42
General
freeze
v.
(yiyecekleri) dondurarak muhafaza etmek
43
General
freeze
v.
donakalmış hale getirmek
44
General
freeze
v.
soğuktan kırmak
45
General
freeze
v.
donmaya karşı direnmek
46
General
freeze
v.
soğuktan hareketsizleşmek
47
General
freeze
v.
soğuktan cansızlaştırmak
48
General
freeze
v.
iyice yapışmak
49
General
freeze
v.
sabit kalmak
50
General
freeze
v.
buzla tıkamak
51
General
freeze
v.
aleyhte davranışa sebep olmak
52
General
freeze
v.
yabancılaştırmak
53
General
freeze
v.
soğutmak
54
General
freeze
v.
hareketsiz bırakmak
55
General
freeze
v.
esnekliğini kaybedecek derecede sertleştirmek
56
General
freeze
v.
katı ve değişmez bir forma getirmek
57
General
freeze
v.
daha fazla değişmesini engellemek
58
General
freeze
v.
gelişimine mani olmak
59
General
freeze
v.
(yüzü) ifadesizleştirmek
60
General
freeze
v.
yüz ifadesini korumak
61
General
freeze
v.
erişilmez kılmak
62
General
freeze
v.
kullanımını önlemek
63
General
freeze
v.
nispeten kalıcı ve değişmez formda muhafaza etmek
64
General
freeze
v.
sıfır derecenin altına düşmek
65
General
freeze
v.
(vida, çivi) çıkarılamaz halde çakılıp kalmak
Irregular Verb
66
Irregular Verb
freeze
v.
froze - frozen
Colloquial
67
Colloquial
freeze
n.
soğuk davranma
68
Colloquial
freeze
n.
buz gibi davranma
69
Colloquial
freeze
n.
yüz vermeme
70
Colloquial
freeze
n.
pas vermeme
71
Colloquial
freeze
n.
ihmalkar davranma
72
Colloquial
freeze
n.
kayıtsız kalma
73
Colloquial
freeze
n.
soğuk yapma
74
Colloquial
freeze
n.
sırt çevirme
75
Colloquial
freeze
n.
görmezden gelme
76
Colloquial
freeze
v.
soğuk davranmak
77
Colloquial
freeze
v.
buz gibi davranmak
78
Colloquial
freeze
v.
yüz vermemek
79
Colloquial
freeze
v.
pas vermemek
80
Colloquial
freeze
v.
ihmalkar davranmak
81
Colloquial
freeze
v.
kayıtsız kalmak
82
Colloquial
freeze
v.
soğuk yapmak
83
Colloquial
freeze
v.
sırt çevirmek
84
Colloquial
freeze
v.
görmezden gelmek
85
Colloquial
freeze
v.
kıpırdamamak
86
Colloquial
freeze
v.
donup kalmak
87
Colloquial
freeze
v.
olduğu yerde kalmak
Speaking
88
Speaking
freeze
interj.
kıpırdama
Trade/Economic
89
Trade/Economic
freeze
n.
otomatik işleme kapama
90
Trade/Economic
freeze
n.
(gelir, fiyat) yasayla sabitlenmesi
91
Trade/Economic
freeze
v.
bloke etmek
92
Trade/Economic
freeze
v.
(üretimi, kullanımı) durdurmak
93
Trade/Economic
freeze
v.
(fiyatları, ücretleri) sabitlemek
94
Trade/Economic
freeze
v.
(hammaddenin) daha fazla satışını yasaklamak
95
Trade/Economic
freeze
v.
(ürün) geliştirilmesini sınırlamak
Industry
96
Industry
freeze
v.
(çalışana) iş bırakmayı veya değiştirmeyi yasaklamak
Technical
97
Technical
freeze
v.
donmak
98
Technical
freeze
v.
(mekanizma) çalışmayı durdurmak
99
Technical
freeze
v.
(hareketli parça) sıkışma nedeniyle tutukluk yapmak
Computer
100
Computer
freeze
n.
yazılım veya donanımın çalışmayı durdurması
101
Computer
freeze
v.
(donanım veya yazılım) geçici süre ile işletilemez hale gelmek
102
Computer
freeze
v.
(donanım veya yazılım) çalışmayı durdurmak
103
Computer
freeze
v.
(donanımı veya yazılımı) geçici olarak işletilemez hale getirmek
104
Computer
freeze
expr.
dondur
Construction
105
Construction
freeze
n.
donma
Automotive
106
Automotive
freeze
v.
buzlanmak
107
Automotive
freeze
v.
(araba) radyatör sıvısını dondurmak
Medical
108
Medical
freeze
v.
soğutarak uyuşturmak
109
Medical
freeze
v.
(dokuyu veya vücut bölümünü) lokal anestezi ile uyuşturmak
Environment
110
Environment
freeze
n.
donma
Meteorology
111
Meteorology
freeze
n.
donma
112
Meteorology
freeze
n.
bölgede sıcaklığın donma noktasının altında seyrettiği dönem
Military
113
Military
freeze
n.
(ülkelerce alınan) silah üretimi veya geliştirimini sonlandırma veya kısıtlama kararı
Sport
114
Sport
freeze
n.
rakibin puan yapmaması için top veya pakı hakimiyet altına alma
115
Sport
freeze
n.
(körlingde) fırlatılan taşın durmakta olan bir taşın tam önünde durduğu atış tekniği
116
Sport
freeze
v.
(top veya pakı) rakibin puan yapmaması için hakimiyet altına almak
117
Sport
freeze
v.
(bilardo topu) başka bir topa veya bir banda temas edip durmak
118
Sport
freeze
v.
(körling taşı) başka bir taşa temas edip durmak
119
Sport
freeze
v.
(bilardo topunu) başka bir top veya banda temas ettirip durdurmak
120
Sport
freeze
v.
(buz hokeyi pakını) oyunu durduracak şekilde paten veya sopa ile saha kenarına doğru tutmak
Card
121
Card
freeze
v.
(kanasta oyunlarda) elden çıkmış kartların üzerine joker kartını oynamak
122
Card
freeze
v.
freezeout oyununda (diğer oyuncuları) elemek
Cinema
123
Cinema
freeze
v.
(oynamakta olan filmi) belirli bir karede durdurmak
Photography
124
Photography
freeze
v.
(hızlı harekette) tek bir noktayı statik olarak fotoğraflamak
125
Photography
freeze
v.
(hızlı hareket halindeki bir şeyi) statik olarak tek bir nokta şeklinde fotoğraflamak
Meanings of
"freeze"
with other terms in English Turkish Dictionary : 332 result(s)
Category
English
Turkish
General
1
General
wage freeze
n.
ücretlerin dondurulması
2
General
deep freeze
n.
dipfriz
3
General
freeze burn
n.
buz yanığı
4
General
deep-freeze
n.
dipfriz
5
General
deep freeze
n.
buzluk
6
General
freeze [obsolete]
n.
friz
7
General
freeze [obsolete]
n.
mimari süs şeridini oluşturan dekorasyon
8
General
freeze-frame
n.
dondurulmuş film karesi
9
General
freeze-frame
n.
donuk görüntü
10
General
freeze-up
n.
donma sebebiyle hareket edememe
11
General
freeze-up
n.
donduğu için işlememe
12
General
freeze one's blood
v.
kanını dondurmak
13
General
deep freeze
v.
dondurup saklamak
14
General
freeze one's blood
v.
çok korkutmak
15
General
freeze prices
v.
fiyatları dondurmak
16
General
freeze a crop
v.
ayaz vurmak
17
General
freeze over
v.
üstü buz tutmak
18
General
freeze to death
v.
donarak ölmek
19
General
freeze registration
v.
kaydını dondurmak
20
General
freeze one's registration
v.
kayıt dondurmak
21
General
freeze registration
v.
kayıt dondurmak
22
General
freeze one's registration
v.
kaydını dondurmak
23
General
deep-freeze
v.
dondurmak
24
General
deep-freeze
v.
şoklamak
25
General
deep-freeze
v.
(yiyecek vb) dondurmak
26
General
deep-freeze
v.
dondurup saklamak
27
General
freeze-dry
v.
dondurarak kurutmak
28
General
freeze the company's bank accounts
v.
şirketin hesaplarını dondurmak
29
General
freeze the company's bank accounts
v.
şirketin banka hesaplarını dondurmak
30
General
freeze the water of the river
v.
nehrin suyunu dondurmak
31
General
freeze onto something
v.
bir şeye donup yapışmak
32
General
flash-freeze
v.
ani olarak dondurmak
33
General
flash-freeze
v.
şoklamak
34
General
freeze over
v.
buzla kaplamak
35
General
freeze over
v.
buzla kaplanmak
36
General
freeze up
v.
aniden durmak
37
General
freeze up
v.
tavrı soğuklaşmak
38
General
freeze up
v.
ifadesi donmak
39
General
freeze!
interj.
kımıldamayın!
Irregular Verb
40
Irregular Verb
quick-freeze
v.
quick-froze - quick-frozen
Phrasals
41
Phrasals
freeze up
v.
resmi davranmak
42
Phrasals
freeze up
v.
soğuk davranmak
43
Phrasals
freeze down
v.
dondurmak
44
Phrasals
freeze on (doing something)
v.
(bir şeye) geçici olarak son vermek
45
Phrasals
freeze on (doing something)
v.
(bir şeyi) geçici olarak durdurmak
46
Phrasals
freeze something into something
v.
bir şeyi dondurarak hal/durum değiştirtmek
47
Phrasals
freeze something into something
v.
bir şeyi dondurarak başka bir hale/duruma geçirmek
48
Phrasals
freeze something into something
v.
suyu dondurup buz haline getirmek
49
Phrasals
freeze something into something
v.
bir şeyi bir şekilde dondurmak
50
Phrasals
freeze something into something
v.
bir şeyi bir şey şeklinde dondurmak
51
Phrasals
freeze up
v.
donmak
52
Phrasals
freeze up
v.
buzlanmak
53
Phrasals
freeze up
v.
buz tutmak
54
Phrasals
freeze up
v.
dondurmak
55
Phrasals
freeze up
v.
buz tutturmak
56
Phrasals
freeze up
v.
donup kalmak
57
Phrasals
freeze up
v.
nutku tutulmak
58
Phrasals
freeze up
v.
gerilmek
59
Phrasals
freeze up
v.
donakalmak
60
Phrasals
freeze up
v.
buz kesmek
61
Phrasals
freeze up
v.
donmak
62
Phrasals
freeze up
v.
çalışmayı durdurmak
63
Phrasals
freeze up
v.
işlevsiz hale gelmek
64
Phrasals
freeze up
v.
çalışmamak
65
Phrasals
freeze up
v.
işlevini yitirmek
66
Phrasals
freeze up
v.
durdurmak
67
Phrasals
freeze up
v.
dondurmak
68
Phrasals
freeze up
v.
işlevsiz hale getirmek
69
Phrasals
freeze into
v.
dondurarak hal/durum değiştirtmek
70
Phrasals
freeze into
v.
dondurarak başka bir hale/duruma geçirmek
71
Phrasals
freeze into
v.
bir şekilde dondurmak
72
Phrasals
freeze into
v.
bir şey şeklinde dondurmak
73
Phrasals
freeze on
v.
-e geçici olarak son vermek
74
Phrasals
freeze on
v.
'-i geçici olarak durdurmak
75
Phrasals
freeze out
v.
dondurmak
76
Phrasals
freeze out
v.
üşütmek
77
Phrasals
freeze to
v.
-e kadar donmak
78
Phrasals
freeze off
v.
aşağılayarak reddetmek
79
Phrasals
freeze out
v.
soğuk sebebiyle uzaklaştırmak
80
Phrasals
freeze out
v.
(mekan) soğuktan herkesi kaçırmak
81
Phrasals
freeze out
v.
rekabetten elemek
82
Phrasals
freeze out
v.
nüfuz kullanarak dışlamak
83
Phrasals
freeze out
v.
hileyle konumundan düşürmek
84
Phrasals
freeze out
v.
boykot ederek uzaklaştırmak
Colloquial
85
Colloquial
freeze onto
v.
sıkıca yapışmak
86
Colloquial
freeze onto
v.
tutunmak
87
Colloquial
freeze onto
v.
sarılmak
88
Colloquial
freeze onto
v.
kapmak
89
Colloquial
freeze onto
v.
tutmak
90
Colloquial
freeze onto
v.
yakalamak
91
Colloquial
freeze!
expr.
olduğun yerde kal!
Idioms
92
Idioms
a freeze on (something)
n.
dondurma (askıya alma)
93
Idioms
freeze on (doing something)
n.
dondurma (askıya alma)
94
Idioms
a freeze on (something)
n.
rafa kaldırma
95
Idioms
freeze on (doing something)
n.
rafa kaldırma
96
Idioms
a freeze on (something)
n.
askıya alma
97
Idioms
freeze on (doing something)
n.
askıya alma
98
Idioms
a freeze on (something)
n.
dondurulma
99
Idioms
freeze on (doing something)
n.
dondurulma
100
Idioms
cold enough to freeze the balls off a brass monkey
n.
aşırı soğuk
101
Idioms
a freeze on (something)
n.
(bir şeyin) geçici olarak dondurulması
102
Idioms
a freeze on (something)
n.
(bir şeyin) geçici olarak kesintiye uğratılması
103
Idioms
a freeze on (something)
n.
(bir şeye) geçici olarak ara verilmesi
104
Idioms
freeze off
v.
araya buzdan duvar çekmek
105
Idioms
freeze off
v.
araya mesafe koymak
106
Idioms
freeze someone out
v.
birini dondurmak/üşütmek
107
Idioms
put the freeze on someone
v.
biriyle ilişkisini kesmek
108
Idioms
freeze out someone
v.
birini dışlamak
109
Idioms
put the freeze on someone
v.
biriyle bağını koparmak
110
Idioms
freeze someone out
v.
birini bir gruba vb almamak
111
Idioms
put the freeze on someone
v.
biriyle arayı soğutmak
112
Idioms
freeze someone out
v.
birini dışlamak
113
Idioms
freeze out someone
v.
birini bir gruba vb almamak
114
Idioms
be caught/freeze like a deer in the headlights
v.
çok şaşırmak
115
Idioms
freeze out
v.
düşmanca davranarak toplum dışı bırakmak
116
Idioms
freeze off
v.
düşmanca davranmak
117
Idioms
freeze one's tail off
v.
çok üşümek
118
Idioms
freeze someone in one's memory
v.
hafızasına kazımak
119
Idioms
freeze into immobility
v.
hareketsiz durmak
120
Idioms
freeze to the marrow
v.
iliklerine kadar donmak
121
Idioms
put a freeze on hiring
v.
işe alımları durdurmak/dondurmak
122
Idioms
freeze someone's wages
v.
maaşlarını dondurmak
123
Idioms
freeze the wages
v.
maaşları dondurmak
124
Idioms
freeze one's tail off
v.
kıçı donmak
125
Idioms
freeze with fear
v.
korkudan donup kalmak
126
Idioms
freeze off
v.
kovmak
127
Idioms
freeze as hard as stone
v.
soğuktan buz kesmek
128
Idioms
freeze off
v.
soğuk davranmak
129
Idioms
freeze as hard as stone
v.
taş gibi donmak
130
Idioms
freeze off
v.
uzak durmak
131
Idioms
freeze off
v.
uzaklaştırmak
132
Idioms
play freeze-out
v.
(pencereleri vb. açarak) bir yeri buz gibi etmek
133
Idioms
be caught/freeze like a deer in the headlights
v.
(şaşkınlıktan/korkudan) gözleri fal taşı gibi açılmak
134
Idioms
stop/halt/freeze in your tracks
v.
donakalmak
135
Idioms
stop/halt/freeze in your tracks
v.
donup kalmak
136
Idioms
stop/halt/freeze in your tracks
v.
kalakalmak
137
Idioms
stop/halt/freeze in your tracks
v.
olduğu yerde dondurmak
138
Idioms
stop/halt/freeze in your tracks
v.
korkudan, şaşkınlıktan dondurmak
139
Idioms
freeze to death
v.
dondurarak öldürmek
140
Idioms
freeze to death
v.
soğuktan donmak
141
Idioms
freeze to death
v.
ölümüne donmak/üşümek
142
Idioms
freeze to death
v.
soğuktan dondurmak
143
Idioms
freeze to death
v.
aşırı üşütmek
144
Idioms
freeze to death
v.
ölümüne üşütmek
145
Idioms
freeze (one's) wages
v.
maaşlarını dondurmak
146
Idioms
freeze (one's) wages
v.
(birinin) maaşını aynı seviyede tutmak/bırakmak
147
Idioms
freeze (someone or something) in (someone's) memory
v.
(birini/bir şeyi) hafızasında dondurmak
148
Idioms
freeze (someone or something) in (someone's) memory
v.
(birini/bir şeyi) hafızasına kazımak
149
Idioms
freeze someone or something in one's memory
v.
birini/bir şeyi hafızasında dondurmak
150
Idioms
freeze someone or something in one's memory
v.
birini/bir şeyi hafızasına kazımak
151
Idioms
freeze (someone's) blood
v.
(birinin) kanını dondurmak
152
Idioms
freeze (someone's) blood
v.
(birini) çok korkutmak
153
Idioms
freeze blood
v.
kan dondurmak
154
Idioms
freeze blood
v.
korkutmak
155
Idioms
freeze in memory
v.
hafızasında dondurmak
156
Idioms
freeze in memory
v.
hafızasına kazımak
157
Idioms
freeze tail off
v.
çok üşümek
158
Idioms
freeze tail off
v.
kıçı donmak
159
Idioms
freeze tail off
v.
götü donmak
160
Idioms
freeze someone or something to death
v.
birinin/bir şeyin donarak ölmesine sebep olmak
161
Idioms
freeze someone or something to death
v.
birini/bir şeyi dondurarak öldürmek
162
Idioms
freeze someone or something to death
v.
birini/bir şeyi ölümüne üşütmek
163
Idioms
freeze someone or something to death
v.
birini/bir şeyi soğuktan dondurmak
164
Idioms
freeze your blood
v.
kanını dondurmak
165
Idioms
freeze your blood
v.
korkutmak
166
Idioms
freeze your blood
v.
ürkütmek
167
Idioms
get the freeze
v.
soğuk davranılmak
168
Idioms
get the freeze
v.
görmezden gelinmek
169
Idioms
get the freeze
v.
soğuk karşılanmak
170
Idioms
give (one) the freeze
v.
(birine) soğuk davranmak
171
Idioms
give (one) the freeze
v.
(birine) pas vermemek
172
Idioms
give (one) the freeze
v.
(birine) yokmuş gibi davranmak
173
Idioms
play freeze out
v.
(pencereleri, kapıyı açarak) bir yeri buz gibi etmek
174
Idioms
put the freeze on (something)
v.
(bir şeyi) durdurmak
175
Idioms
put the freeze on (something)
v.
(bir şeyi) yavaşlatmak
176
Idioms
put the freeze on (something)
v.
(bir şeyi) azaltmak
177
Idioms
cold enough to freeze the balls off a brass monkey
expr.
buz gibi
178
Idioms
cold enough to freeze the balls off a brass monkey
expr.
dondurucu soğuk
179
Idioms
cold enough to freeze the balls off a brass monkey
expr.
çok soğuk
Speaking
180
Speaking
freeze!
interj.
kıpırdama!
181
Speaking
freeze!
expr.
öyle kal!
Trade/Economic
182
Trade/Economic
price freeze
n.
fiyatları dondurma
183
Trade/Economic
price freeze
n.
fiyatları dondurma
184
Trade/Economic
price freeze
n.
fiyatları sabitleme
185
Trade/Economic
price freeze
n.
fiyat sabitleştirilmesi
186
Trade/Economic
price freeze
n.
fiyatların dondurulması
187
Trade/Economic
pay freeze
n.
maaş ödemelerinin dondurulması
188
Trade/Economic
salary freeze
n.
maaş dondurma
189
Trade/Economic
salary freeze
n.
maaş ödemelerinin dondurulması
190
Trade/Economic
wage freeze
n.
ücret ve maaşların dondurulması
191
Trade/Economic
freeze on wages
n.
ücretlerin dondurulması
192
Trade/Economic
wage price freeze
n.
ücret-fiyat dondurma
193
Trade/Economic
freeze someone's bank accounts
v.
banka hesaplarını bloke etmek
194
Trade/Economic
freeze the accounts
v.
hesapları dondurmak
195
Trade/Economic
freeze prices
v.
fiyatları dondurmak
196
Trade/Economic
freeze someone's bank accounts
v.
hesaplarını bloke etmek
197
Trade/Economic
pay freeze
v.
maaş dondurmak
198
Trade/Economic
freeze wages
v.
ücretleri dondurmak
Law
199
Law
asset freeze
n.
mal varlığının dondurulması
200
Law
payment freeze
n.
ödemelerin dondurulması
Politics
201
Politics
nuclear freeze
n.
nükleer silahlanma programını dondurma
202
Politics
freeze ties with
v.
ilişkileri dondurmak
Industry
203
Industry
hiring freeze
n.
işe alımın dondurulması
Technical
204
Technical
anti-freeze solution
n.
antifriz çözeltileri
205
Technical
atmospheric freeze drying
n.
atmosferik donma kuruması
206
Technical
anti-freeze
n.
antifriz
207
Technical
freeze-thaw cycling with de-icing salt immersion
n.
buz çözücü tuz içinde donma-çözülme deneyi
208
Technical
freeze substitution
n.
buz değiştirimi
209
Technical
quick-freeze deep-etch
n.
çabuk dondurmalı derin dağlama
210
Technical
deep freeze
n.
derin dondurucu
211
Technical
freeze-out method
n.
dondurarak kontrol metodu
212
Technical
freeze fracture device
n.
dondurarak kırma aygıtı
213
Technical
freeze dryer
n.
dondurarak kurutma işlemi yapan makine
214
Technical
freeze drying
n.
dondurarak kurutma
215
Technical
freeze drying machine
n.
donmalı kurutucu
216
Technical
freeze fracture
n.
dondurarak kırma
217
Technical
freeze point
n.
donma noktası
218
Technical
freeze-thaw resistance
n.
donma çözülme dayanımı
219
Technical
freeze drying machine
n.
dondurarak kurutma işlemi yapan makine
220
Technical
freeze dryer
n.
donmalı kurutucu
221
Technical
freeze-thaw test
n.
dondur-çöz deneyi
222
Technical
freeze frame video
n.
duruk çerçeveli video
223
Technical
freeze etching
n.
dondurarak dağlama
224
Technical
freeze-up control
n.
dona karşı koruma
225
Technical
freeze drying
n.
donmalı kurutma
226
Technical
freeze drying machine
n.
liyofilizatör
227
Technical
freeze dryer
n.
liyofilizatör
228
Technical
valve freeze method
n.
vana donma metodu
229
Technical
quick-freeze
n.
derin dondurucu
230
Technical
quick-freeze
n.
şok dondurucu
231
Technical
quick-freeze
v.
ani olarak dondurmak
232
Technical
freeze up
v.
buz ile kaplanmak
233
Technical
freeze out
v.
donu çözmek
234
Technical
freeze up
v.
donmak
235
Technical
quick-freeze
v.
şoklamak
236
Technical
freeze-resistant
adj.
donmaya karşı dayanıklı
237
Technical
freeze-resistant
adj.
donmaya karşı dirençli
238
Technical
freeze-dried
adj.
liyofilize
Computer
239
Computer
computer freeze
n.
bilgisayarın donması
240
Computer
computer freeze
n.
bilgisayarın kilitlenmesi
241
Computer
freeze frame video
n.
duruk çerçeveli video
242
Computer
freeze one's account
v.
hesabını dondurmak
243
Computer
freeze panes
expr.
bölmeleri dondur
244
Computer
freeze titles
expr.
başlıkları dondur
245
Computer
freeze display
expr.
görüntüyü dondur
246
Computer
freeze column
expr.
sütunu dondur
247
Computer
freeze panes
expr.
parçaları dondur
248
Computer
freeze columns
expr.
sütunları dondur
249
Computer
freeze panes
expr.
parçayı dondur
250
Computer
split and freeze panes
expr.
yarı pencereleri böl ve dondur
251
Computer
freeze panes
expr.
yapı pencereleri dondur
Informatics
252
Informatics
freeze-frame video
n.
duraklamalı video
253
Informatics
freeze frame
n.
görüntü dondurma
Telecom
254
Telecom
freeze frame
n.
çerçeve dondurma
255
Telecom
freeze frame video
n.
çerçeve dondurmalı görüntü
256
Telecom
freeze-frame video
n.
duraklamalı video
257
Telecom
freeze frame
n.
görüntü dondurma
258
Telecom
pic freeze
n.
öncül değişim taşıyıcının bekletilmesi
Construction
259
Construction
anti freeze
n.
antifiriz
260
Construction
freeze drying
n.
dondurarak kurutma
261
Construction
freeze casting
n.
dondurmalı dökü
262
Construction
freeze plug
n.
donma tapası
263
Construction
freeze-thaw salt stress
n.
tuz baskısı altında donma çözülmesi
Automotive
264
Automotive
freeze crack
n.
donmaya bağlı çatlak
265
Automotive
freeze protection
n.
donmaya karşı koruma
266
Automotive
freeze-frame data
n.
kare dondurma verileri
267
Automotive
gas line freeze
n.
yakıtın donması
268
Automotive
freeze up
v.
buzlanmak
Medical
269
Medical
brain freeze
n.
dondurma baş ağrısı
270
Medical
freeze drying
n.
dondurarak kurutma
271
Medical
freeze drying closures for infusion bottles
n.
infüzyon şişeleri için dondurarak kurutma tapaları
272
Medical
brain freeze
n.
soğuk bir şeyler yiyip içmenin sonucunda oluşan keskin baş ağrısı
Food Engineering
273
Food Engineering
freeze concentration
n.
dondurarak yoğunlaştırma
274
Food Engineering
freeze drier
n.
donduruculu kurutucu
275
Food Engineering
freeze-thaw cycle
n.
donma-erime çevrimi
276
Food Engineering
freeze-thaw cycle
n.
donma-çözülme çevrimi
277
Food Engineering
freeze-thaw test
n.
donma çözülme deneyi
278
Food Engineering
freeze-thaw stability
n.
donma-çözülme dayanıklılığı
279
Food Engineering
freeze-thaw stability
n.
donma-çözülme stabilitesi
280
Food Engineering
freeze damage
n.
donma hasarı
281
Food Engineering
freeze damage
n.
donma zararı
282
Food Engineering
freeze drier
n.
dondurarak kurutucu
283
Food Engineering
freeze concentration
n.
dondurarak derişikleştirme
284
Food Engineering
freeze damage
n.
donmadan kaynaklanan hasar
285
Food Engineering
freeze dried cake
n.
dondurularak kurutulmuş kek
286
Food Engineering
freeze-thaw cycles
n.
donma-çözünme çevrimleri
287
Food Engineering
freeze-drying
n.
dondurarak kurutma
288
Food Engineering
freeze-drying
n.
liyofilizasyon
289
Food Engineering
freeze drier
n.
liyofilizatör
290
Food Engineering
freeze dried coffee
n.
soğukta kurutulmuş kahve
291
Food Engineering
freeze tolerant
adj.
donmaya toleranslı
292
Food Engineering
freeze tolerant
adj.
donma işlemine toleranslı
293
Food Engineering
freeze-dried
adj.
soğutarak muhafaza edilmiş ve kurutulmuş
Gastronomy
294
Gastronomy
deep-freeze
n.
derin dondurucu
Biology
295
Biology
freeze etching
n.
yüzey buzunun kırılma sonrasında süblimleşmesini içeren bir dondurarak kırma yöntemi
296
Biology
freeze etching
n.
dondurarak kırma
297
Biology
freeze etching
n.
numunenin hızlıca dondurulduktan sonra yapısal detaylarının replikası oluşturularak elektron mikroskobunda incelemeye hazırlanması
298
Biology
freeze fracturing
n.
dondurarak kırma
299
Biology
freeze fracturing
n.
numunenin hızlıca dondurulduktan sonra yapısal detaylarının replikası oluşturularak elektron mikroskobunda incelemeye hazırlanması
300
Biology
flash-freeze
v.
(biyolojik numuneyi) çok düşük sıcaklıktaki bir ortama maruz bırakarak ani şekilde dondurmak
Biochemistry
301
Biochemistry
freeze drying
n.
dondurarak kurutma (yöntemi)
302
Biochemistry
freeze dry
n.
liyofilizasyon
303
Biochemistry
freeze-etching
n.
dondurarak kırma
304
Biochemistry
freeze-etching
n.
numunenin hızlıca dondurulduktan sonra yapısal detaylarının replikası oluşturularak elektron mikroskobunda incelemeye hazırlanması
305
Biochemistry
freeze-dry
v.
dondurarak kurutmak
306
Biochemistry
freeze-dried
adj.
dondurularak kurutulmuş (doku, kan, serum)
307
Biochemistry
freeze-dried
adj.
liyofilizasyon uygulanmış (doku, kan, serum)
Marine Biology
308
Marine Biology
freeze drying
n.
donmuş kurutma
309
Marine Biology
anti-freeze
n.
donma önler
Astronomy
310
Astronomy
big freeze
n.
büyük donma
311
Astronomy
big freeze
n.
evrenin sonunun gelmesiyle ilgili bir teori
Agriculture
312
Agriculture
hard freeze
n.
sert don
Environment
313
Environment
freeze-dried bacteria method
n.
dondurularak kurutulmuş bakteri metodu
314
Environment
freeze-up
n.
soğuk havada göllerin, nehirlerin ve toprağın üst tabakasının donması
315
Environment
freeze-up
n.
göllerin, nehirlerin ve toprağın üst tabakasının donduğu dönem
Geography
316
Geography
freeze-up
n.
havanın dondurucu olduğu dönem
317
Geography
freeze-up
n.
donma görülen dönem
Military
318
Military
freeze [us]
interj.
(uymayanların vurulduğu) dur emri
Sport
319
Sport
freeze the ball
v.
topu oyalamak
Card
320
Card
freeze out
v.
(freezeout oyununda) elemek
Cinema
321
Cinema
freeze frame
n.
dondurulmuş görüntü
322
Cinema
freeze frame
n.
sabitleşmiş kare
323
Cinema
freeze frame
n.
yansıtılan filmi istenildiğinde durdurmayı sağlayan düzenek
324
Cinema
freeze-frame
n.
fotoğraf etkisi vermek için tekrarlanan film karesi
325
Cinema
freeze-frame
n.
bandı durdurarak hareketsiz halde görüntülenebilen video kaydı karesi
326
Cinema
freeze-frame
n.
yansıtılan görüntüyü istenildiğinde durdurmayı sağlayan düzenek
327
Cinema
freeze-frame
v.
(görüntüyü) dondurmak
Photography
328
Photography
freeze-frame
v.
(görüntüyü) dondurmak
Slang
329
Slang
brain freeze
n.
özellikle soğuk bir şey içtikten sonra yaşanan baş ağrısı
330
Slang
freeze one's tail off
v.
götü donmak
331
Slang
hell will freeze over before i apologize
expr.
özür dileyecek değilim
British Slang
332
British Slang
freeze one's bollocks off
v.
kıçını dondurmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of freeze
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy