Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
Spanish - English
German - English
History
göz ile
Meanings of
"göz ile"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
göz ile
ocularly
adv.
Meanings of
"göz ile"
with other terms in English Turkish Dictionary : 80 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
göz yaşı gazı ile saldırma
teargassing
n.
2
General
güneş gözlüğü ile güneşlendikten sonra göz çevresinde kalan iz
raccoon eyes
n.
3
General
güneş gözlüğü ile güneşlendikten sonra göz çevresinde kalan iz
raccoon eye
n.
4
General
güneş gözlüğü ile güneşlendikten sonra göz çevresinde kalan iz
panda eyes (uk)
n.
5
General
göz ile nesne arasında görüş hattına dik duran düzlem
plan
n.
6
General
projektör ile uygulanan göz yanıltıcı efekt
phantasmagory
n.
7
General
göz ucu ile bakma
slight care
n.
8
General
kısık göz ile bakma
squint
n.
9
General
yan göz ile bakan kimse
squinter
n.
10
General
göz kalemi ile çekmek
line
v.
11
General
göz ucu ile bakmak
sketch
v.
12
General
bir şeye göz ucu ile bakmak
skew
v.
13
General
göz ucu ile bakmak
skim-read
v.
14
General
göz ucu ile bakmak
slip
v.
15
General
göz ucu ile bakmak
superficialise
v.
16
General
göz ucu ile bakmak
superficialize
v.
17
General
göz (ile ilgili)
ophthalmic
adj.
18
General
göz hareketleri ile ilişkili
optokinetic
adj.
19
General
pineal göz ile ilgili
cyclopean
adj.
20
General
paryetal göz ile ilgili
cyclopean
adj.
21
General
ortada yer alan üçüncü göz ile ilgili
cyclopean
adj.
22
General
pineal göz ile ilgili
cyclopian
adj.
23
General
paryetal göz ile ilgili
cyclopian
adj.
24
General
ortada yer alan üçüncü göz ile ilgili
cyclopian
adj.
25
General
pineal göz ile ilgili
cyclopic
adj.
26
General
paryetal göz ile ilgili
cyclopic
adj.
27
General
ortada yer alan üçüncü göz ile ilgili
cyclopic
adj.
28
General
(göz) küçümseme ile devrilen
squint
adj.
29
General
(göz) şüphe ile bakan
squint
adj.
30
General
(göz) kuşku ile kaydırılan
squint
adj.
Phrases
31
Phrases
göz ile temasından kaçınınız
avoid contact with eyes
expr.
Colloquial
32
Colloquial
göz ucu ile bakma
stickybeak [australia/new zealand]
n.
Technical
33
Technical
göz genişletilmesi ile plastik deformasyon
plastic deformation by drift expansion
n.
Marine
34
Marine
uzatma ağlarında ıskartayı engellemeye yönelik kurşun yaka ile ağ arasına donatılan daha geniş göz açıklığına sahip ağ
guarding net
n.
Medical
35
Medical
bazı göz tümörlerinde plak şeklinde radyoaktif madde ile yapılan tedavi
plaque therapy
n.
36
Medical
göz kapaklarının iç yüzeyi ile skleranın bir kısmını örten ince zar
conjunctiva
n.
37
Medical
göz hareketleri ile duyarsızlaştırma
eye movement desensitization
n.
38
Medical
ile göz arasındaki koordinasyon
hand-eye coordination
n.
39
Medical
göz refraksiyonundaki eksik ve kusurların tespiti ile sorunların telafisi için gerekli lensleri ve egzersizleri reçete etmeyi içeren bir meslek
optometry
n.
40
Medical
siliyer cismin lazer ile çıkarılarak glokomun tedavi edildiği bir göz operasyonu
cyclodestructive surgery
n.
41
Medical
saç derisi, göz kapakları gibi bölgelerde aşırı yağ salgılama ile karakterize edilen kronik bir cilt hastalığı
seborrheic dermatitis
n.
42
Medical
göz tedavisi ile ilgili
ophthalmological
adj.
43
Medical
göz doktorluğu veya göz tedavisi ile ilgili
ophthalmic
adj.
44
Medical
göz ile ilgili
oculary
adj.
45
Medical
göz ile ilişkili
ophthalmologic
adj.
46
Medical
göz ile ilişkili
opthalmic
adj.
47
Medical
göz ile ilişkili
optic
adj.
48
Medical
göz ile ilişkili
optical
adj.
Anatomy
49
Anatomy
göz küresi ve göz çukuru arasındaki hassas zar veya bağdoku ile kaplı olan lenfatik boşluk
tenonian
n.
50
Anatomy
göz küresi ve göz çukuru arasındaki hassas zar veya bağdoku ile kaplı olan lenfatik boşluk
tenonian capsule
n.
51
Anatomy
oftalmik arterin göz küresine optik sinir ile giren bir kolu
arteria centralis retinae
n.
52
Anatomy
kasılması ile göz küresini alt ve orta yönde döndüren göz kası
inferior rectus
n.
53
Anatomy
kasılması ile göz küresini alt ve orta yönde döndüren göz kası
inferior rectus muscle
n.
54
Anatomy
kasılması ile göz küresini yukarı ve ortaya kaydıran bir tür göz kası
superior rectus
n.
55
Anatomy
kasılması ile göz küresini yukarı ve ortaya kaydıran bir tür göz kası
superior rectus muscle
n.
56
Anatomy
göz yuvarlağının orta tabakası ile ilgili
uveous
adj.
57
Anatomy
orbital indeksi 83 ile 89 arasında olan hafif yuvarlak göz çukurlarına sahip
mesoconch
adj.
58
Anatomy
göz kapağı ile ilgili
palpebral
adj.
59
Anatomy
göz çukuru ile ilgili
orbitar [obsolete]
adj.
60
Anatomy
göz akı ile ilgili
scleral
adj.
Pathology
61
Pathology
göz kırpma, omuz silkme, koklama veya kekeleme gibi çoklu motor ve vokal tikler ile karakterize nörolojik bozukluk
tourette syndrome
n.
62
Pathology
göz kırpma, omuz silkme, koklama veya kekeleme gibi çoklu motor ve vokal tikler ile karakterize nörolojik bozukluk
tourette's
n.
63
Pathology
göz kırpma, omuz silkme, koklama veya kekeleme gibi çoklu motor ve vokal tikler ile karakterize nörolojik bozukluk
gilles de la tourette syndrome
n.
64
Pathology
göz kırpma, omuz silkme, koklama veya kekeleme gibi çoklu motor ve vokal tikler ile karakterize nörolojik bozukluk
tourettes syndrome
n.
65
Pathology
ortada yer alan üçüncü göz ile karakterize bir gelişim anomalisi
cyclopia
n.
66
Pathology
ortada yer alan üçüncü göz ile karakterize bir gelişim anomalisi
cyclopy
n.
67
Pathology
retinanın altında şeffaf maddelerin birikmesi ile oluşan göz hastalığı
drusen
n.
68
Pathology
kornea lekesi oluşumu ile pterjiumun bir arada bulunmasıyla karakterize göz hastalığı
pin and web
n.
Optics
69
Optics
optik alette göz pozisyonunun değişmesi ile oluşan belirgin kayma
parallax of the cross wires
n.
70
Optics
göz merceği uyumu ile ilgili
accommodational
adj.
71
Optics
göz (ile ilgili)
ocular
adj.
72
Optics
göz (ile ilgili)
ophthalmic
adj.
Veterinary
73
Veterinary
gözlerin parlak hale gelmesi ve gözbebeklerinin irileşmesi ile karakterize edilen bir göz bozukluğu bulunan at
glass eye
n.
Biology
74
Biology
yatay bir çizgi ile bölünmüş (bileşik göz)
dioptrate
adj.
Zoology
75
Zoology
(kuşlarda) gaga ile göz arasındaki bölgenin üzerinde yer alan
supraloral
adj.
Military
76
Military
gözlemcinin odak noktası ile göz tabanı arasındaki açı
angle of convergence
n.
Hunting
77
Hunting
tüfek dürbünü ile göz arasındaki mesafe
eye relief
n.
Basketball
78
Basketball
göz ile yapılan aldatma
eyes fake
n.
Ornithology
79
Ornithology
(kuşlarda) gaga ile göz arasındaki bölgenin üzerinde yer alan tüy
supraloral
n.
Slang
80
Slang
kırmızı ışıkta yandaki arabanın sürücüsü ile yaşanacak tuhaf göz temasından kaçınmak amacıyla yan pencerelerin tam hizaya gelmesini önleyecek şekilde arabayı kademeli olarak durdurma
stoplight stagger
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of göz ile
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy