History

interpose

Meanings of "interpose" in Turkish English Dictionary : 25 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	interpose v.	tavassut etmek
2	General	interpose v.	iki şeyin arasına koymak
3	General	interpose v.	karşı çıkmak
4	General	interpose v.	araya girmek
5	General	interpose v.	itiraz etmek
6	General	interpose v.	araya koymak
7	General	interpose v.	ileri sürmek
8	General	interpose v.	arasına koymak
9	General	interpose v.	lafa karışmak
10	General	interpose v.	kendini araya koymak
11	General	interpose v.	zorla içeri girmek
12	General	interpose v.	izinsiz girmek
13	General	interpose v.	(açıklama, soru veya argüman) eklemek
14	General	interpose v.	getirmek
15	General	interpose v.	vermek
16	General	interpose v.	yoluna engel koymak
17	General	interpose v.	arasına girmek
18	General	interpose v.	araya girip söylemek
19	General	interpose v.	söylemek için lafa karışmak
Law
20	Law	interpose v.	aracılık yapmak
21	Law	interpose v.	bildirmek
22	Law	interpose v.	engel olmak
23	Law	interpose v.	müdahale etmek
24	Law	interpose v.	karşı koymak
Chess
25	Chess	interpose v.	(taşı) tehdit altındaki değerli taşı korumak için hareket ettirmek

Meanings of "interpose" with other terms in English Turkish Dictionary : 15 result(s)

	Category	English	Turkish
Phrasals
1	Phrasals	interpose with v.	arasına koymak
2	Phrasals	interpose someone between people v.	(birini/birilerinin) arasına sokmak
3	Phrasals	interpose something in (to) something v.	bir şeyi bir şeyin arasına sokmak
4	Phrasals	interpose something in (to) something v.	bir şeyi bir şeyin arasına sıkıştırmak
5	Phrasals	interpose something in (to) something v.	lafın arasına bir şey sokmak
6	Phrasals	interpose something in (to) something v.	araya bir soru sıkıştırmak
7	Phrasals	interpose something in (to) something v.	tartışmayı/konuşmayı bir soruyla bölmek
8	Phrasals	interpose something in (to) something v.	bir şeyin arasına bir şeyle girmek
9	Phrasals	interpose (one, oneself, or something) between (someone or something) v.	(birini/kendini/bir şeyi birilerinin/bir şeylerin) arasına koymak
10	Phrasals	interpose (one, oneself, or something) between (someone or something) v.	(birini/kendini/bir şeyi birilerinin/bir şeylerin) arasında konumlandırmak
11	Phrasals	interpose between people or things v.	birilerinin/bir şeylerin arasına koymak
12	Phrasals	interpose between people or things v.	birilerinin/bir şeylerin arasında konumlandırmak
13	Phrasals	interpose in v.	-in arasına sokmak
14	Phrasals	interpose in v.	'-in arasına sıkıştırmak
15	Phrasals	interpose in v.	'-in arasına girmek