History

karşı çıkmak

Meanings of "karşı çıkmak" in English Turkish Dictionary : 83 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	karşı çıkmak	challenge v.
2	Common Usage	karşı çıkmak	object v.
General
3	General	karşı çıkmak	interpose v.
4	General	karşı çıkmak	run counter to v.
5	General	karşı çıkmak	set against v.
6	General	karşı çıkmak	oppose v.
7	General	karşı çıkmak	object to v.
8	General	karşı çıkmak	protest v.
9	General	karşı çıkmak	disaffirm v.
10	General	karşı çıkmak	deprecate v.
11	General	karşı çıkmak	stand up to v.
12	General	karşı çıkmak	antagonize v.
13	General	karşı çıkmak	mind v.
14	General	karşı çıkmak	object v.
15	General	karşı çıkmak	go against v.
16	General	karşı çıkmak	face v.
17	General	karşı çıkmak	antagonise v.
18	General	karşı çıkmak	protest against v.
19	General	karşı çıkmak	kick against v.
20	General	karşı çıkmak	be faced with v.
21	General	karşı çıkmak	argue against something v.
22	General	karşı çıkmak	except v.
23	General	karşı çıkmak	go counter to v.
24	General	karşı çıkmak	resist v.
25	General	karşı çıkmak	thwart v.
26	General	karşı çıkmak	contravene v.
27	General	karşı çıkmak	frown upon v.
28	General	karşı çıkmak	frown on v.
29	General	karşı çıkmak	demur v.
30	General	karşı çıkmak	remonstrate v.
31	General	karşı çıkmak	expostulate v.
32	General	karşı çıkmak	rise against v.
33	General	karşı çıkmak	counter v.
34	General	karşı çıkmak	contradict v.
35	General	karşı çıkmak	turn against v.
36	General	karşı çıkmak	repugnate v.
37	General	karşı çıkmak	say no v.
38	General	karşı çıkmak	affront [obsolete] v.
39	General	karşı çıkmak	naysay v.
40	General	karşı çıkmak	nayt [obsolete] v.
41	General	karşı çıkmak	traverse v.
42	General	karşı çıkmak	balk v.
43	General	karşı çıkmak	kick v.
44	General	karşı çıkmak	wither [obsolete] v.
45	General	karşı çıkmak	withset v.
46	General	karşı çıkmak	represent v.
47	General	karşı çıkmak	gainsay v.
48	General	karşı çıkmak	gainstrive [obsolete] v.
49	General	karşı çıkmak	give voice (to) v.
50	General	karşı çıkmak	obtend [obsolete] v.
51	General	karşı çıkmak	obviate [obsolete] v.
52	General	karşı çıkmak	deprecate v.
53	General	karşı çıkmak	descry [obsolete] v.
54	General	karşı çıkmak	gib v.
55	General	karşı çıkmak	igg v.
56	General	karşı çıkmak	rise v.
57	General	karşı çıkmak	rummish [obsolete] [scotland] v.
58	General	karşı çıkmak	impugn [obsolete] v.
59	General	karşı çıkmak	pitch v.
60	General	karşı çıkmak	contrair [scotland] v.
61	General	karşı çıkmak	contrary [dialect] v.
62	General	karşı çıkmak	discourage v.
63	General	karşı çıkmak	sneap [dialect] v.
64	General	karşı çıkmak	stand v.
Phrasals
65	Phrasals	karşı çıkmak	put in v.
66	Phrasals	karşı çıkmak	heave at v.
67	Phrasals	karşı çıkmak	argue back v.
68	Phrasals	karşı çıkmak	run afoul v.
69	Phrasals	karşı çıkmak	come down upon v.
Idioms
70	Idioms	karşı çıkmak	take issue v.
71	Idioms	karşı çıkmak	lift the hand against v.
72	Idioms	karşı çıkmak	take issue with v.
73	Idioms	karşı çıkmak	come out against v.
74	Idioms	karşı çıkmak	argue against v.
75	Idioms	karşı çıkmak	set one's face against v.
76	Idioms	karşı çıkmak	kick against the pricks v.
77	Idioms	karşı çıkmak	fly in the teeth of someone v.
78	Idioms	karşı çıkmak	take exception to v.
79	Idioms	karşı çıkmak	fly in the face of someone v.
Archaic
80	Archaic	karşı çıkmak	transverse v.
Slang
81	Slang	karşı çıkmak	kick up a stink v.
82	Slang	karşı çıkmak	kick up a row v.
83	Slang	karşı çıkmak	kick up a fuss v.

Meanings of "karşı çıkmak" with other terms in English Turkish Dictionary : 104 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	otoriteye karşı çıkmak	kick against the pricks v.
2	General	öneri yerine, öneriyi yapan kişi tartışma konusu edilerek iddialara karşı çıkmak	argumentum ad hominem v.
3	General	ısrarlı biçimde karşı çıkmak	set one's face against v.
4	General	kanuna karşı çıkmak	contravene the law v.
5	General	kanuna karşı çıkmak	oppose the law v.
6	General	-e karşı çıkmak/durmak	be in opposition to v.
7	General	yeniden karşı çıkmak	re-challenge v.
8	General	karşı çıkmak/durmak	kick v.
9	General	tekrar karşı çıkmak	reobject v.
10	General	karşı çıkmak gerekçesi olarak ileri sürmek	object v.
11	General	şiddetle karşı çıkmak	objurgate v.
12	General	(isteklere, itirazlara) karşı baskın çıkmak	overbear v.
Phrasals
13	Phrasals	'-e söz ve eylemleriyle karşı çıkmak	clamor against n.
14	Phrasals	(bir şeye) söz ve eylemleriyle karşı çıkmak	clamor against (something) v.
15	Phrasals	görüşüne, sözüne vs. karşı çıkmak	challenge (one) on (something) v.
16	Phrasals	görüşüne, sözüne karşı çıkmak	challenge someone on something v.
17	Phrasals	(birine veya bir şeye) karşı çıkmak	protest about (someone or something) v.
18	Phrasals	(birine veya bir şeye) karşı çıkmak	and protest against (someone or something) v.
19	Phrasals	(birine bir konuda) karşı çıkmak	remonstrate about (someone or something) (with one) v.
20	Phrasals	nedenlerini sıralayarak/söyleyerek bir şeye karşı çıkmak	reason against something v.
21	Phrasals	mantıklı bir şekilde karşı çıkmak	reason against something v.
22	Phrasals	-e karşı çıkmak	come up against v.
23	Phrasals	karşı çıkmak/koymak	push back v.
24	Phrasals	'-e karşı çıkmak	kick about v.
25	Phrasals	bir şeye karşı çıkmak	argue with something v.
26	Phrasals	'-e karşı çıkmak	argue with v.
27	Phrasals	bir şeye karşı çıkmak	balk at something v.
28	Phrasals	(birine bir konuda) karşı çıkmak	call (one) on (something) v.
29	Phrasals	görüşüne, sözüne karşı çıkmak	challenge on v.
30	Phrasals	(birine/bir şeye) tamamen karşı olmak/çıkmak	come down on (someone or something) v.
31	Phrasals	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	come out against (someone or something) v.
32	Phrasals	(birine/bir şeye) şiddetle karşı çıkmak	crusade against (someone or something) v.
33	Phrasals	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	frown at (someone or something) v.
34	Phrasals	birine/bir şeye karşı çıkmak	frown on someone or something v.
35	Phrasals	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	go up against (someone or something) v.
36	Phrasals	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	object to (someone or something) v.
37	Phrasals	-e karşı çıkmak	protest about v.
38	Phrasals	(bir şeye) karşı çıkmak	quarrel with (something) v.
39	Phrasals	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	rage against (someone or something) v.
40	Phrasals	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	rail against (someone or something) v.
41	Phrasals	nedenlerini sıralayarak/söyleyerek karşı çıkmak	reason against v.
42	Phrasals	mantıklı bir şekilde karşı çıkmak	reason against v.
43	Phrasals	(birine bir konuda) karşı çıkmak	remonstrate with (one) (about someone or something) v.
44	Phrasals	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	rise against (someone or something) v.
45	Phrasals	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	rise up against (someone or something) v.
46	Phrasals	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	stand against (someone or something) v.
47	Phrasals	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	stand up against (someone or something) v.
48	Phrasals	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	stand up to (someone or something) v.
Phrases
49	Phrases	(roma katolik kilisesi'nde) görevi azizleştirme veya kutsallaştırmaya karşı çıkmak olan kilise yetkilisi	devils advocate n.
Colloquial
50	Colloquial	bir fikre veya davranışa karşı çıkmak	be down v.
51	Colloquial	bir fikre veya davranışa karşı çıkmak	be down on v.
52	Colloquial	kurulu düzene karşı çıkmak	stick it to the man v.
53	Colloquial	otoriteye karşı çıkmak	stick it to the man v.
Idioms
54	Idioms	şiddetle karşı çıkmak	fly in the face of v.
55	Idioms	statükoya karşı çıkmak	challenge the status quo v.
56	Idioms	bir şeye karşı çıkmak	have one's heart set against something v.
57	Idioms	bir şeye karşı çıkmak	have one's heart dead set against something v.
58	Idioms	değişime karşı çıkmak	sit pat v.
59	Idioms	değişime karşı çıkmak	stand pat v.
60	Idioms	gücünün yettiğince karşı çıkmak	cry out against v.
61	Idioms	şiddetle karşı çıkmak	fly in the teeth of v.
62	Idioms	sürekli şikayet etmek/karşı çıkmak	play merry hell about v.
63	Idioms	şiddetle karşı çıkmak	fly in the face of v.
64	Idioms	şiddetle karşı çıkmak	argue against v.
65	Idioms	şiddetle karşı çıkmak	set one's face against v.
66	Idioms	şiddetle karşı çıkmak	throw up your hands/arms in despair v.
67	Idioms	şiddetle karşı çıkmak	throw up your hands/arms in horror v.
68	Idioms	boş yere karşı çıkmak	bark at the moon v.
69	Idioms	boş yere karşı çıkmak	bay at the moon v.
70	Idioms	boş yere karşı çıkmak	howl at the moon v.
71	Idioms	birine/bir şeye karşı çıkmak	take somebody/something to the mat [us] v.
72	Idioms	şiddetle karşı çıkmak	kick like a mule v.
73	Idioms	öfkeyle karşı çıkmak	kick like a mule v.
74	Idioms	şiddetle karşı çıkmak	kick like a steer v.
75	Idioms	öfkeyle karşı çıkmak	kick like a steer v.
76	Idioms	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	be against (someone or something) v.
77	Idioms	sisteme karşı çıkmak	buck the system v.
78	Idioms	birinin yaptığı/söylediği bir şeye karşı çıkmak/muhalefet etmek	cast something in someone's teeth v.
79	Idioms	birine/bir şeye şiddetle karşı çıkmak	fly in the face of someone or something v.
80	Idioms	birine/bir şeye şiddetle karşı çıkmak	fly in the teeth of someone or something v.
81	Idioms	(bir şeye) şiddetle karşı çıkmak	fly in the face of (something) v.
82	Idioms	bir şeye şiddetle karşı çıkmak	fly in the face of something v.
83	Idioms	(birine karşı) üstün çıkmak/üstünlük sağlamak	get/have/gain the upper hand (over somebody) v.
84	Idioms	(birine/bir şeye karşı) üstün çıkmak/üstünlük sağlamak	get the upper hand on (someone or something) v.
85	Idioms	-e karşı çıkmak	have heart set against v.
86	Idioms	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	make a dead set at (someone or something) [obsolete] v.
87	Idioms	karşı koymak/çıkmak	mount resistance v.
88	Idioms	sürekli şikayet etmek/karşı çıkmak	play hell v.
89	Idioms	sürekli şikayet etmek/karşı çıkmak	play merry hell [uk] v.
90	Idioms	(birine/bir şeye) karşı koymak/çıkmak	raise a voice against (someone or something) v.
91	Idioms	(birine/bir şeye) karşı koymak/çıkmak	raise one's voice against (someone or something) v.
92	Idioms	(birine/bir şeye) karşı çıkmak	aise an objection (to someone or something) v.
93	Idioms	-e karşı çıkmak	raise voice against v.
94	Idioms	(bir şeye) ısrarlı biçimde karşı çıkmak	set (one's) face against (something) v.
95	Idioms	(bir şeye) şiddetle karşı çıkmak	set (one's) face against (something) v.
96	Idioms	-e karşı çıkmak	set heart against v.
97	Idioms	ısrarlı biçimde karşı çıkmak	set your face against v.
98	Idioms	şiddetle karşı çıkmak	set your face against v.
99	Idioms	bir şeye ısrarlı biçimde karşı çıkmak	set your face against something [uk] v.
100	Idioms	bir şeye şiddetle karşı çıkmak	set your face against something [uk] v.
101	Idioms	(bir şeye) karşı çıkmak	stare (something) in the face v.
Law
102	Law	mahkeme kararına karşı çıkmak	abjudicate v.
103	Law	karara karşı çıkmak	loiter v.
104	Law	(ingiliz hanedan mensubu) gerekçe göstermeksizin jüri üyesine karşı çıkmak	stand by v.