tekerlek - Turkish English Dictionary
History

tekerlek



Meanings of "tekerlek" in English Turkish Dictionary : 15 result(s)

Turkish English
Common Usage
tekerlek tyre n.
tekerlek tire n.
tekerlek wheel n.
General
tekerlek roller n.
tekerlek truckle n.
tekerlek wheel n.
tekerlek trindle n.
tekerlek trendle [obsolete] n.
tekerlek rhomb [obsolete] n.
tekerlek rundle n.
Colloquial
tekerlek tackie n.
Technical
tekerlek wheel n.
tekerlek disk n.
Automotive
tekerlek wheel n.
Slang
tekerlek chutney farmer n.

Meanings of "tekerlek" with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)

Turkish English
General
tekerlek zinciri tire chains n.
ön tekerlek leading wheel n.
parmak (tekerlek) spoke n.
tekerlek parmağı rung n.
yedek tekerlek spare tire n.
tekerlek eğriliği cross level n.
tekerlek aralığı track n.
küçük tekerlek (mobilyaya takılan) caster n.
serbest arka tekerlek freewheel n.
dört tekerlek freni fourwheel brake n.
tekerlek izi rut n.
tekerlek krikosu wheel jack n.
tekerlek izi furrow n.
tekerlek parmağı spoke n.
tekerlek başlığı nave n.
ufak tekerlek trundle n.
tekerlek kapağı hubcap n.
takoz (tekerlek için) scotch n.
diskli tekerlek disc wheel n.
tekerlek izi track n.
tekerlek parmaklığı spoke n.
tekerlek pabucu skid n.
tekerlek endüstrisi tire industry n.
hareketli tekerlek castering wheel n.
ön yardımcı tekerlek front housing wheel n.
tasarım olarak bisiklete benzeyen ancak tekerlek yerine kayakları olan araç ski-bob n.
küçük tekerlek trundle n.
tekerlek kapanıklığı toe-in n.
lastik tekerlek rubber wheel n.
hamsterlerin kafes içerisinde üzerilerinde döndükleri tekerlek hamster wheel n.
arka tekerlek hind wheel n.
tekerlek yolu wheel path n.
tekerlek izleri skid marks n.
küçük tekerlek caster n.
şişleri kenardan dışarı çıkan tekerlek catharine wheel n.
4-8-0 ve 4-10-0 şeklindeki buharlı lokomotif tekerlek düzenine verilen takma ad mastodon n.
tekerlek kenarında aşınma runout n.
vagon tekerlek izindeki derin delik chuck hole n.
tekerlek poyrası nave n.
tekerlek flanşı flanch [uk] n.
(tekerlek veya ayakkabı tabanı) diş sipe [us] n.
tekerlek başlığı stock n.
(at arabasında) tekerlek cartwheel n.
tekerlek takmak wheel v.
ani hızlanma veya fren nedeniyle tekerlek içinde dönmek gerbil v.
tekerlek ile hareket etmek run v.
tekerlek üstünde ilerlemek creak v.
tekerlek veya yay üzerindeymiş gibi ilerlemek creak v.
tekerlek biçimindeki rotate adj.
tekerlek izleri olan rutted adj.
tekerlek izleri olan rutty adj.
tekerlek izleriyle dolu rutted adj.
tekerlek izleriyle dolu rutty adj.
tekerlek gibi yuvarlak olan wheel-like adj.
tekerlek sürtünmesi ile aşınan wheel-worn adj.
tekerlek ile ilgili rotal adj.
tekerlek şeklinde rotiform adj.
tekerlek üzerinde awheel adv.
Phrasals
ayrı parçalardan tekerlek oluşturmak build up v.
Proverb
tekerlek kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur it's easy to be smart after the fact
tekerlek kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur it's easy to be wise after the event
Colloquial
otoyollarda rastlanan uzun, siyah kopmuş tekerlek parçası alligator n.
otoyollarda rastlanan uzun, siyah kopmuş tekerlek parçası gator n.
Idioms
araba, bisiklet, motosiklet tekerlek üzerinde giden bir araçla/araçta on wheels expr.
Technical
fırınlarda tavaları tutan tepsilerin asıldığı dikey döner tekerlek reel n.
demir şeritleri dairesel tekerlek jantlarına dönüştürmekte kullanılan bir dizi ağır silindir tire bender n.
tekerlek üzerinde dönen çömlekleri düzeltip cilalamakta kullanılan araç tournasin n.
arka tekerlek freni rear wheel brake n.
arka tekerlek göbeği rear wheel hub n.
akuple tekerlek coupled wheel n.
alüminyum tekerlek aluminium alloy wheel n.
arka tekerlek trailing wheel n.
arka tekerlek rear wheel n.
arka tekerlek back wheel n.
aşındırıcı lastikten döner tekerlek metodu rotating abrasive rubber wheel method n.
aşındırıcı tekerlek abrasive disk n.
beşinci tekerlek spot lambası fifth wheel spot lamp n.
beşinci tekerlek fifth wheel n.
beşinci tekerlek tutucusu fifth wheel retainer n.
bandajlı tekerlek wheel with tyre n.
basınçlı hava ile şişirilmiş lastik tekerlek pneumatic tire n.
çift lastikli tekerlek dual wheels n.
çerçeve tekerlek ispiti rim n.
çift ondüleli tekerlek gövdesi double-dished wheel disc n.
diferansiyel tekerlek silindiri differential wheel cylinder n.
dalgalı tekerlek gövdesi dished wheel disc n.
dolu gövdeli tekerlek disc wheel n.
disk tekerlek göbeği disc wheel hub n.
döner (mobilya) tekerlek swivel castor n.
dişli tekerlek tooth wheel n.
dümenlenebilir tekerlek steered wheels n.
dolu tekerlek gövdesi wheel disc n.
dişli tekerlek rack wheel n.
direksiyon tekerlek sevk çubuğu tie rod n.
diskli tekerlek disc wheel n.
disk şeklinde tekerlek disk wheel n.
disk tekerlek disc wheel n.
dökme çelik tekerlek üretimi cast steel wheels production n.
episikloit tekerlek epicycloidal wheel n.
her yöne hareket edebilen tekerlek omni wheel n.
hareketli tekerlek castering wheel n.
her yöne hareket edebilen tekerlek omniwheel n.
ispitli tekerlek spoke wheel n.
ispitli tekerlek göbeği spoke wheel hub n.
ispitli tekerlek adaptörü spoke wheel adapter n.
kılavuz tekerlek gage wheel n.
kılavuz tekerlek leading wheel n.
kılavuz tekerlek guide wheel n.
küçük tekerlek trundle n.
küçük tekerlek truckle n.
küçük tekerlek wallower n.
motorlu taşıt tekerlek takozu wheel scotches for motor cars n.
ön tekerlek yatağı kiti front wheel bearing kit n.
ön tekerlek leading wheel n.
oturma yeri ve tekerlek boyutlarının ölçülmesi measurement of seating and wheel dimensions n.
ön tekerlek göbeği front wheel hub n.
ön tekerlek yatağı front wheel bearing n.
oto tekerlek kapağı wheel cover n.
ön tekerlek freni front-wheel brake n.
ön tekerlek freni front wheel brake n.
ön tekerlek front wheel n.
parmakla döndürülen tekerlek thumb wheel n.
planet tekerlek sun gear n.
parmakla döndürülen tekerlek kiti thumb wheel kit n.
salgılı tekerlek out-of-round wheels n.
ray açıklığı ayarlanabilen tekerlek takımı wheel set of adjustable gauge n.
sarhoş tekerlek caster wheel n.
sarhoş tekerlek ball bearing caster n.
sarhoş tekerlek swivel castor n.
sensör tekerlek sensor wheel n.
serbest tekerlek free wheel n.
serbest tekerlek kavraması overrunning clutch n.
serbest tekerlek freewheel n.
şişleri kenardan dışarı çıkan tekerlek catherine wheel n.
şap malzemesinin aşınma direncinin döner tekerlek yardımıyla belirlenmesi determination of wear resistance to rolling wheel of screed material n.
tekerlek bicon anahtarı wheel wrench n.
tekerlek değiştirme araçları wheel change dollies n.
tekerlek yatağı wheel bearing n.
tekerlek lastiği tire n.
tekerlek forklifti wheel hoist trolley n.
tekerlek kilidi wheel clamp n.
tekerlek takımı wheel set n.
tekerlek başlığı nave n.
tırtıl tekerlek kamı ratchet cam n.
tekerlek gövdesi üzerinde diskli fren disc brake attached to the wheel n.
tekerlek çevirme motoru wheel spinner n.
tekerlek lastiği manivelası tire lever n.
tekerlek yuvası plakası wheel housing plate n.
tekerlek çemberi wheel trim n.
tekerlek kapağı hub cups n.
tekerlek parmağı spoke n.
tekerlek merkezi wheel center n.
tekerlek izi rut n.
tekerlek rulmanı kiti wheel bearing kit n.
tekerlek kilidi eheellock n.
tekerlek redüksiyon dişlisi hub reduction gear n.
tekerlek hız sensörü wheel speed sensor n.
tekerlek kilidi wheel boot n.
tekerlek kapağı kiti wheel cap kit n.
tekerlek bijon civatası wheel nut n.
tekerlek fren merkezi wheel cylinder n.
tekerlek merkez silindiri wheel cylinder n.
tekerlek rulmanı wheel bearing n.
tekerlek aksı drive shaft n.
tekerlek göbeği wheel hub n.
tekerlek poryası nave n.
tekerlek izi track n.
tekerlek kemeri kaplaması wheel arch liner n.
tekerlek takozu wheel chock n.
tekerlek freni wheel brake n.
tekerlek kilitlenmesi wheel lockup n.
tekerlek yükü wheel load n.
tekerlek kilidi wheel-lock n.
tekerlek ekipmanı wheel equipment n.
tekerlek göbeği bağlantı boyutu wheel hub attachment dimension n.
tekerlek fren körüğü wheel cylinder n.
tekerlek halkası wheel ring n.
tekerlek yazıcı wheel printer n.
tekerlek taşıma arabası wheel hoist trolley n.
tekerlek sürücü wheel tracker n.
tekerlek izi wheel tracking n.
tekerlek silindiri wheel cylinder n.
tekerlek dişlisi kovanı hub gear housing n.
tekerlek dengeleyici wheel balancer n.
tekerlek takozu kiti wheel chock kit n.
tekerlek halkası kiti wheel ring kit n.
tekerlek yuvası kapağı wheel housing cover n.
tekerlek mekanizması wheel mechanism n.
telli tekerlek (bisiklet tekerleği vb) spoked wheel n.
tekerlek silindiri kiti wheel cylinder kit n.
tekerlek göbek rulmanı wheel bearing n.
tekerlek kapağı wheel cap n.
tekerlek izi tracking n.
tekerlek izi furrow n.
tekerlek aksı wheel axle n.
tekerlek açıları wheel alignment n.
tekerlek diski wheel disc n.
tekerlek takma şekilleri wheel configuration n.
tekerlek tesviye cihazı wheel dresser n.
tekerlek lastiği tyre n.
tekerlek gövdesi wheel centre n.
tekerlek göbekleri wheel hubs n.
tekerlek yuvası wheel housing n.
tekerlek kampanası wheel drum n.
tekerlek kapanıklığı castor angle n.
tekerlek aksı kovanı wheel axle casing n.
taşıyıcı tekerlek road wheel n.
tekerlek haddeleme süreci wheel-rolling process n.
tekerlek diski disc wheel n.
tekerlek merkezi hub n.
tekerlek aksı half shafts n.
tekerlek açıklık ayarı toe adjustment n.
tekerlek ön düzen-açı ayarı setting wheel angles n.
tekerlek yuvası wheel well n.
tekerlek sürtünmesi wheel friction n.
tekerlek arası wheel base n.
tekerlek cant yarımları wheel halves n.
tekerlek dişlisi hub gear n.
tekerlek jantı wheel rim n.
tekerlek saplaması wheel stud n.
tekerlek göbeği hub n.
tekerlek ispiti radius n.
taşıyıcı tekerlek suspension wheel n.
tekerlek kilidi denver boot n.
tekerlek kilidi wheel lock n.
tekerlek açıklığı toe-out n.
tekerlek göbeği wheel boss n.
tekerlek kablosu wheel cable n.
yedek tekerlek spare wheel n.
yarı römork beşinci tekerlek bağlantı pimi semi-trailer fifth wheel coupling pin n.
zımpara kağıdı kaplı döner tekerlek metodu rotating abrasive paper-covered wheel method n.
tekerlek tornası wheel lathe n.
tekerlek lastiği wheelband n.
ağır tekerlek yükü olup eğimlerde kaldırıma bitişik olarak döşenen granit döşeme takozu wheeler n.
sürtünme yoluyla başka tekerleği döndürmek için kullanılan dişsiz tekerlek brushwheel n.
tekerlek merkezine benzer kabartma hub n.
etütçülerin gidilen yolu ve rotları kaydetmek için kullandığı tekerlek odometer n.
bot veya ayakkabıya tekerlek takmaya yarayan kayışlı alet roller skate n.
iki lastikli tekerlek çifti dual n.
kolları janttan çıkıntı yapan tekerlek pilot wheel n.
eski lokomotiflerde kalkış sırasında sürtünmeyi arttırmak için tekerlek ile ray arasına kum dökme vazifesi gören boru sand gall n.
eski lokomotiflerde kalkış sırasında sürtünmeyi arttırmak için tekerlek ile ray arasına kum dökme vazifesi gören boru sand pipe n.
dönüşlerde destek ve stabilite sağlasın diye arabanın ön dingilinin üzerine yatay şekilde yerleştirilmiş tekerlek bölümü fifth wheel n.
budistlerin dua ederken kullandığı bir döner tekerlek praying machine n.
bir tür tekerlek freni slipper n.
tekerlek altına koyulan fren görevli metal plaka slipper n.
hareketini engellemek (tekerlek vb) scotch v.
tekerlek kitlemek skid v.
dört tekerlek kilitlenmesiz four wheel antilock adj.
tekerlek biçiminde rotate adj.
tekerlek anlamı veren ön ek troch- pref.
tekerlek anlamı veren ön ek trocho- pref.
Computer
tekerlek telleri spokes n.
tekerlek teli spoke n.
tekerlek desenleri spokes n.
tekerlek teli spokes n.
tekerlek yazıcı wheel printer n.
tekerlek ara look for wheel expr.
Electric
merkezi bir katot etrafında elektrotların tekerlek benzeri bir düzende hareket ettiği trokoidal magnetron trochotron n.
arka tekerlek freni back wheel brake n.
Mechanic
silindir veya tekerlek üzerinde hareket edebilen masa veya platform traveling table n.
tekerlek ve aks axis in peritrochio n.
tekerlek teli yerine plaka disk veya bağlantı plakası içeren tekerlek webwheel n.
jantı, tekerlek telleri ve merkezi tek parça halinde olan tekerlek webwheel n.
bağlayıcı ve birleştirici aletleri çalıştırmak için kullanılan büyük ve ağır tekerlek bull wheel n.
(düzenek) serbest arka tekerlek gibi çalışmak freewheel v.
Textile
(çırçır makinesinde) lifi ızgaradan çekmek için kullanılan tekerlek gin wheel n.
boya teknesinde deri işlenirken boyaya daldırılan kısmı hareket ettiren döner çarklı tekerlek paddle wheel n.
boya teknesinde deri işlenirken boyaya daldırılan kısmı hareket ettiren döner çarklı tekerlek paddlewheel n.
Woodworking
florida ve batı hint adaları'na özgü, sabunağacıgiller familyasına ait kerestelik bir ağacın gemi inşaatı ile tekerlek parmağı ve alet sapı gibi parçaların yapımında kullanılan ve mauna benzeyen sert ahşabı white ironwood n.
Automotive
tekerlek boylam eğikliği camber n.
tekerlek içi motor in-wheel motor n.
arka tekerlek freni back wheel brake n.
arka tekerlek ayarlama spesifikasyonları rear wheel alignment specifications n.
arka tekerlek kampana freni rear wheel drum brake n.
arka tekerlek freni rear wheel brake n.
arka tekerlek göbekleri ve milleri rear hubs and spindles n.
alüminyum veya alaşım spor tekerlek mags n.
arka tekerlek back wheel n.
arka tekerlek rear wheel n.
arka tekerlek bloke olmayı önleyici düzen rear wheel antilock system n.
arka tekerlek hız müşiri rear wheel speed sensor n.
arka tekerlek süspansiyonu rear wheel suspension n.
arka tekerlek tahriki rear wheel drive n.
bağımsız tekerlek bağlantısı free engine clutch n.
bağımsız ön tekerlek süspansiyonu independent front wheel suspension n.
beşinci tekerlek pimi fifth wheel kingpin n.
bir taşıtın süspansiyon ve tekerlek düzeni running gear n.
çeker tekerlek drive wheel n.
çeker tekerlek dingili driving axle n.
çift diskli tekerlek double plate wheel n.
çekiş sağlayan tekerlek driven wheel n.
çift tespit pimli çift tekerlek silindirli kampanalı fren double anchor double cylinder drum brake n.
çift tespit pimli tek tekerlek silindirli kampanalı fren double anchor single cylinder drum brake n.
çift tekerlek twin wheels n.
değiştirilebilir tekerlek detachable wheel n.
diferansiyel tekerlek silindiri differential wheel cylinder n.
dört tekerlek treni fourwheel brake n.
direksiyon ekseni ile tekerlek ekseni arasındaki açı included angle n.
direksiyon tekerlek sevk çubuğu track rod n.
dinamik tekerlek yükü dynamic wheel loading n.
fren tekerlek silindiri brake wheel cylinder n.
hafif spor tekerlek mag wheel n.
iki ön veya iki arka tekerlek arasındaki mesafe tread n.
iki tekerlek abs two-wheel abs n.
iki tekerlek arası genişlik wheel track n.
modüler tekerlek modular wheel n.
ön tekerlek boşluğu front tire clearance n.
ön tekerlek dönme açısı front wheel turning angle n.
ön tekerlek mafsalı steering knuckle n.
ön tekerlek süspansiyonu front wheel suspension n.
ön tekerlek tahriği front wheel drive n.
ön tekerlek front tires n.
ön tekerlek göbekleri, dingiller ve mafsallar front hubs and spindles/knuckles n.
ön tekerlek geometrisi front wheel alignment n.
ön tekerlek yataklarını içinde bulunduran işlenmiş şaft spindle wheel n.
otomotiv tekerlek yatağı automotive whell bearing n.
ön tekerlek düzeni front wheel alignment n.
sabit tekerlek fixed wheel n.
sabit tekerlek silindiri fixed wheel cylinder n.
sağ tekerlek right wheel n.
serbest tekerlek kilidi free wheeling clutch n.
serbest tekerlek karteri free wheel housing n.
serbest tekerlek karteri free wheel casing n.
serbest dönen tekerlek free rolling wheel n.
serbest tekerlek göbeği free wheel hub n.
serbest tekerlek jantı free wheel rim n.
serbest tekerlek kilidi free engine clutch n.
serbest tekerlek konumu wheel-free position n.
statik tekerlek kaplaması static wheel fairing n.
tekerlek parmağı spoke n.
tekerlek izi rut n.
tekerlek göbeği hub n.
tekerlek mafsalı upright n.
tekerlek iskeleti carcase n.
tekerlek yuvası wheelhouse n.
tekerlek iskeleti carcass n.
tekerlek lastiğinin gövdesi carcase n.
tekerlek göbeği hub n.
tekerlek yatıklığı camber n.
tekerlek lastiğinin gövdesi carcass n.
tekerlek aksi half-shaft n.
tekerlek yatağı whell bearing n.
tekerlek rulman gresi wheel bearing grease n.
tekerlek patinajı wheel spin n.
tekerlek aralığı wheel clearance n.
taşıyıcı tekerlek road wheel n.
tekerlek/lastik ve süspansiyon wheel/tires & suspension n.
tekerlek sıçraması wheel hop n.
tekerlek ön düzen ayar cihazı wheel aligner n.
tekerlek bijon cıvataları wheel lug n.
tekerlek jantı wheel rim n.
tekerlek ekseni wheel centerline n.
tekerlek king piminin eğimi wheel rake n.
tekerlek sensörü wheel sensor n.
tekerlek balans cihazı wheel balancer n.
tekerlek rulmanları wheel bearings n.
tekerlek yuvası kaplaması wheelhouse liner n.
tekerlek yalpası wheel wobble n.
tekerlek somun anahtarı wheel nut spanner n.
tekerlek krikosu wheel jack n.
tekerlek lastiği havası basınç ölçme cihazı tire gauge n.
tekerlek süspansiyonu wheel suspension n.
tekerlek çamurlukları mud flaps n.
tekerlek rulmanı iç bileziği wheel bearing inner race n.
tekerlek düzeni birleşik süspansiyon linked suspension system n.
tekerlek somun anahtarı wheel nut wrench n.
tekerlek freni wheel brake n.
tekerlek yuvası wheel house n.
tekerlek ekseni wheel axis n.
tekerlek diski wheel disk n.
tekerlek kilitli poryası wheel locking-hub n.
tekerlek stoperi wheel stopper n.
tekerlek fren silindiri wheel b rake cylinder n.
tekerlek teması tire contact n.
tekerlek bölgesi wheel area n.
tekerlek çubuklar wheel bars n.
tekerlek cıvatası wheel bolt n.
tekerlek lastiği havası basınç ölçme cihazı tyre gauge n.
tekerlek ve lastikler wheel and tire n.
tekerlek kayıcı freni wheel-slip brake n.
tekerlek izi wheel track n.
tekerlek dingili wheel axle n.
tekerlek yatağı gresi wheel bearing grease n.
tekerlek rulman wheel bearing n.
tekerlek süsleme wheel ornamentation n.
tekerlek poryası wheel hub n.
tekerlek bijon cıvataları lug bolt n.
tekerlek somunu wheel nut n.
tekerlek balans makinası wheel balancer n.
tekerlek grubu wheel assembly n.
tekerlek ve lastik altsistemleri wheels and tires subsystem n.
tekerlek kapağı hub cap n.
tekerlek ayarı wheel alignment n.
tekerlek takozu wheel chocks n.
tekerlek salgısı wheel run-out n.
tekerlek sensörü kablo kelepçesi wheel sensor wire bracket n.
tekerlek değiştirme wheel permutation n.
tekerlek yatağı wheel bearing n.
tekerlek balans ayar makinası wheel balancing machine n.
tekerlek takozu wheel chocking n.
tekerlek titreşimi wheel wobble n.
tekerlek maskesi wheel masker n.
tekerlek güvenlik kabloları wheel tethers n.
tekerlek hız sensörü wheel speed sensor n.
tekerlek kapağı wheel shroud n.
tekerlek kelepçesi wheel clamp n.
tekerlek kilidi denver boot n.
tekerlek içi motor wheel hub motor n.
tekerlek takozu wheel stopper n.
tekerlek anahtarı tire wrench n.
tekerlek patırtısı wheel patter n.
tekerlek rotasyonu tire rotation n.
tekerlek rotoru tone wheel n.
tekerlek rulman gresi wheel bearing grease n.
tekerlek rulman keçesi wheel bearing seal n.
tekerlek sıçraması wheel hop n.
tekerlek silindir pistonu wheel cylinder piston n.
tekerlek silindiri wheel cylinder n.
tekerlek sökücü wheel-off man n.
tekerlek takıcı wheel-on man n.
tekerlek takozu wheel lock n.
tekerlek yuvası wheel tub n.
tekerlek yuvası havalandırma deliği wheel well vent n.
tekerlek yuvası kapağı wheel fairing n.
tekerlek yükü wheel load n.
tekerlek yuvası wheel well n.
tekerlek açıklığı wheel cutout n.
tekerlek adaptörü wheel adapter n.
tekerlek arması wheel trim emblem n.
tekerlek balans makinesi wheel balancer n.
tekerlek balansı wheel balance n.
tekerlek beygir gücü wheel horsepower n.
tekerlek değişimi wheel changing n.
ulusal tekerlek ve jantçılar birliği national wheel and rim association n.
yedek tekerlek tutucu spare wheel retainer n.
yarı römork beşinci tekerlek pimi semi-trailer fifth wheel kingpin n.
yedek tekerlek şase haznesi spare wheel frame mounting n.
yedek tekerlek harici (dış) haznesi spare wheel exterior mounting n.
yedek tekerlek emergency wheel n.
özellikle topçu arabaları ve motorlu araçlara uyarlanmış sağlam ve esnek metal göbekli tekerlek archibald wheel n.
flanşsız çelik tekerlek blind tire n.
flanşsız çelik tekerlek flangeless tire n.
flanşsız çelik tekerlek plain tire n.
balon tekerlek balloon n.
otomobilde her bir tekerin bağımsız şekilde dikey hareketini sağlayan ön tekerlek süspansiyonu knee action n.
geniş dişli tekerlekleri veya takozlu tekerlek lastikleri bulunan, bataklık arazilerde kullanılan motorlu bir taşıt marsh buggy n.
geniş dişli tekerlekleri veya takozlu tekerlek lastikleri bulunan, bataklık arazilerde kullanılan motorlu bir taşıt swamp buggy n.
tekerlek jantı wheel n.
(kamyonda) iki aks üzerinde dört tekerlekten oluşan arka tekerlek takımı bogy n.
tekerlek kilidi boot n.
tekerlek yaması boot n.
(arabayı) tekerlek kelepçesi ile sabitleme clamping n.
(arabayı) tekerlek kilidi ile hareketsiz hale getirme clamping n.
merkezinden jantına kadar tek parça halinde tümsek veya çukur yüzey bulunduran tekerlek disk wheel n.
(tekerlek çifti) düzlükte belirli bir aralığı korumak track v.
(arka tekerlek) ön tekerleği düzgün bir şekilde izlemek track v.
(araca) tekerlek kelepçesi takmak wheel clamp v.
(arabayı) tekerlek kelepçesi ile sabitlemek clamp v.
(arabayı) tekerlek kilidi ile hareketsiz hale getirmek clamp v.
(aracı) tekerlek kilidiyle bağlamak boot v.
dört tekerlek hareketli 4ws adj.
dört tekerlek hareketli four wheel steering adj.
motorlu taşıtlarda frenleme sırasında tekerlek hızlarını tek tek ayarlayan (fren sistemi) antilock adj.
merkezi jantına göre içerde kalıp parmakları ucu kesik koni biçiminde olan (tekerlek) dished adj.
Traffic
tekerlek izi tracking n.
(hatalı park eden araca) tekerlek kilidi takan kimse clamper n.
(hatalı park eden araca) tekerlek kelepçesi takan kimse clamper n.
Railway
(tramvayda olduğu gibi) tekerlek yerine raylara baskı uygulayan fren track brake n.
tekerlek yerine raylara baskı uygulayan fren balatası track shoe n.
lokomotifin tahrik tekerleklerinin arkasında bulunan tekerlek takımı trailing truck n.
bandajlı tekerlek tyred wheel n.
hareketli tekerlek traction wheel n.
lokomotiften güç alan tekerlek traction wheel n.
mono blok tekerlek monobloc wheel n.
monoblok tekerlek monoblock wheel n.
monoblok tekerlek solid wheel n.
trenin raydan çıkması engelleyen bir tekerlek sistemi underfriction wheel system n.
tekerlek çemberi wheel rim n.
trenin raydan çıkması engelleyen bir tekerlek sistemi up-stop wheel system n.
tekerlek takımları wheel-sets n.
tekerlek gövdesi wheel centre n.
tekerlek takımları wheelsets n.
tekerlek gövdesi wheel body n.
trenin raydan çıkması engelleyen bir tekerlek sistemi up-lift wheel system n.
tekerlek merkezi wheel center n.
topal tekerlek flat wheel n.
tekerlek takımı wheelset n.
zemin altı tekerlek tornası underfloor wheel lathe n.
arkadakileri hareket ettiren ilk tekerlek seti driver n.
tekerlek flanşının ray kenarına çarpması ile oluşan sarsılma gauge concussion n.
2-6-2 tekerlek dizilimli buharlı lokomotif prairie n.
(tekerlek çifti) raylara düzgünce oturmak track v.
Aeronautic
uçağın burnunun altına yerleştirilmiş, iniş takımının parçası olan bir tekerlek nosewheel n.
ilk temasın iki ana tekerlek üzerinde yapıldığı bir iniş türü two-point landing n.
ana tekerlek açıklığı main gear span n.
burun tekerlek iniş takımı nose wheel landing gear n.
dış tekerlek açıklığı outer main gear wheel span n.
dış tekerlek outer main wheel n.
göz-tekerlek yüksekliği eye-to-wheel height n.