yayma - Turkish English Dictionary
History

yayma



Meanings of "yayma" in English Turkish Dictionary : 46 result(s)

Turkish English
General
yayma evangelizing n.
yayma spreading n.
yayma divulgence n.
yayma promulgation n.
yayma dissemination n.
yayma diffusion n.
yayma divarication n.
yayma communication n.
yayma distribution n.
yayma emitting n.
yayma evolution n.
yayma circulation n.
yayma dissipation n.
yayma publication n.
yayma dealer's stall n.
yayma divulgation n.
yayma evangelising n.
yayma suffusion n.
yayma divulgement n.
yayma smear n.
yayma laying n.
yayma emission n.
yayma trajection n.
yayma extension n.
yayma scattering n.
yayma giving forth n.
yayma spread n.
yayma irrelevance n.
yayma advertisement n.
yayma eradiation n.
yayma giving off n.
yayma impartment n.
yayma dispansion n.
yayma information [obsolete] n.
yayma issue n.
yayma scail n.
yayma discharge n.
yayma divarication n.
Law
yayma distribution n.
Technical
yayma propagation n.
yayma emittance n.
yayma radiating n.
yayma streaking n.
yayma diffusion n.
yayma extramission n.
Computer
yayma extension n.

Meanings of "yayma" with other terms in English Turkish Dictionary : 101 result(s)

Turkish English
General
incil'i yayma evangelism n.
yayma gücü emittance n.
ışın yayma gleaming n.
yayma (radyo dalgaları/telgraf sinyalleri vb'ni) transmission n.
ışın yayma effulging n.
sabun ya da köpük yayma lathering n.
bilgi yayma information dissemination n.
ışın yayma irradiation n.
söylenti yayma spreading rumor n.
söylenti yayma rumor mongering n.
dedikodu yayma rumor mongering n.
yeniden yayma re-emisssion n.
yayma izni release n.
insanları ikna etmek için bir mesajı yayma evangelism n.
söylenti yayma rumor-mongering [us] n.
dedikodu yayma rumor-mongering [us] n.
söylenti yayma rumour-mongering [uk] n.
dedikodu yayma rumour-mongering [uk] n.
hristiyanlığı yayma çalışması church work n.
yüzeye yayma distribution n.
alana yayma distribution n.
mürekkep yayma aparatı inking roller n.
yanlış bilgi yayma fibbery n.
bir şeyi açarak yayma outroll n.
britanya'nın kültür ve eğitimini dünyaya yayma amaçlı kurulmuş bir konsey tarafından verilen modern bir onur ödülü freedom of the city n.
Colloquial
cezbedici bilgiler yayma fan dance n.
kışkırtıcı bilgiler yayma fan dance n.
iştah kabartıcı kesitler gösterme/yayma fan dance n.
merak uyandırıcı kısımlar gösterme/bilgiler yayma fan dance n.
Idioms
bu sende kalsın/etrafa yayma/kimseye söyleme not for publication expr.
Trade/Economic
mali piyasalara yönelik bilgileri inanırlılık yaratacak biçimde yayma sorunu signaling problem n.
Law
yayma hakkı right of distribution n.
iftira yayma publication n.
utandırıcı bilgi yayma publication n.
iftira yayma publication of a libel n.
Politics
1874'te abd'de önleyici, eğitici, hukuksal çalışmaları ve hristiyanlık inancını yayma çalışmalarını organize ederek geliştirmek için kurulan bir kadın kuruluşu woman's christian temperance union (wctu) n.
Technical
düşük yayma kuvveti low emissivity n.
gürültü yayma sinyali noise burst signal n.
gürültü yayma verileri noise emission data n.
gürültü yayma verilerinin karşılaştırılması comparison of noise emission data n.
ışın yayma irradiation n.
ışın yayma radiating n.
ısınarak ışık yayma incandescency n.
ışık yayma özelliğinde parlaklık radiance n.
ısınarak ışık yayma incandescence n.
ışık yayma luminosity n.
ısı yayma heat dissipation n.
ısı yayma kılıfı heat dissipating shield n.
kuru ark yayma direnci resistance to dry arc propagation n.
kondensör birimi dolaptan uzakta olduğunda dolapların ısı yayma hızının ölçülmesi measurement of the heat extraction rate of the cabinets when the condensing unit is remote from the cabinet n.
radyasyon yayma işlemi irradiation n.
sınırlı alev yayma özelliğine sahip malzeme limited flame spread material n.
su yayma water spreading n.
suyu yayma özelliğinin tayini determination of the spreading of water n.
yayma kuvvetleri dispersion forces n.
yayma süreci expanding process n.
yayma gücü katsayısı emissivity coefficient n.
yayma süresi spread run n.
yayma kuvveti emissivity n.
yayma etkileri dispersion effects n.
yayma sahası spreading area n.
yayma bağı dispersion bond n.
x ışınları yayma x-irradiation n.
Computer
elektronik bilgi yayma araçlarının üretimine ait infopreneurial adj.
elektronik bilgi yayma araçlarının üretimi ile ilgili infopreneurial adj.
elektronik bilgi yayma araçlarının satışına ait infopreneurial adj.
elektronik bilgi yayma araçlarının satışı ile ilgili infopreneurial adj.
Telecom
ışıma yayma radiant emittance n.
Electric
yayma verimi emission efficiency n.
Textile
pamuk yayma makinesi candroy n.
Construction
ışın yayma irradiation n.
Automotive
yayma oranı emissivity n.
Marine
alarm yayma sistemi alarm transmitting system n.
Medical
balgam yayma negatif akciğer tüberkülozu smear-negative pulmonary tuberculosis n.
hastalığı yayma transmission of disease n.
hastane yatışı yayma pozitif akciğer tüberkülozlu hasta smear positive tuberculosis patient n.
periferik yayma peripheral smear n.
serviko-vajinal yayma cervico-vaginal smear n.
vajinal yayma vaginal smear n.
yayma kan blood smear n.
yayma pozitif akciğer tüberkülozu smear positive pulmonary tuberculosis n.
yayma negatif akciğer tüberkülozu smear negative pulmonary tuberculosis n.
Psychology
düşünce yayma thought broadcast n.
Food Engineering
yayma plak yöntemi spread plate technique n.
yayma yöntemi spread plate technique n.
yayma plak spread plate n.
Chemistry
formaldehid yayma sınıfları formaldehyde release classes n.
yayma kuvveti emissivity n.
Biology
sitolojik yayma cytologic smear n.
Botanic
polen yayma pollinating n.
polen yayma pollination n.
bitkiyi parçalara ayırıp kök ve sürgün üretebilen parçaları dikerek yayma division n.
Apiculture
koku yayma havalandırması fan n.
Tobacco
üst yayma rulosu top spreader roller n.
yayma ruloları spreader rollers n.
Religious
incil'i yayma evangelization n.
incil'i yayma evangelisation n.
erken hristiyanlık döneminde incil'i yayma faaliyeti kerugma n.
hristiyanlığı yayma evangelicalism n.
Environment
toz böcek ilacını uçakla yayma yöntemi cloud drift n.
Military
elektromanyetik dalga yayma electromagnetic emission n.