Historique

far from

Sens de "far from" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 2 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	far from prep.	şöyle dursun
2	General	far from prep.	hiç

Sens de "far from" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 169 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	studying from far away n.	uzaktan okuma
2	General	be far from home v.	gurbete düşmek
3	General	far from unique adj.	benzersizlikten uzak
4	General	far from the subject adj.	konudan uzak
5	General	far from doing this adv.	bunu yapmak şöyle dursun
6	General	from far away adv.	derinden derine
7	General	far from doing so adv.	şöyle dursun
8	General	far from doing this adv.	bir yana
9	General	a far cry from adv.	farklı
10	General	far from home adv.	evden uzakta
11	General	far from the madding crowd adv.	çılgın kalabalıktan uzakta
12	General	far from the crowd adv.	kalabalıktan uzak
13	General	from far away adv.	uzaktan
14	General	far from being adv.	...olmaktan çok uzakta
15	General	so far from prep.	şöyle dursun
16	General	so far from prep.	hiç mi hiç
17	General	so far from prep.	hiç
18	General	far from it interj.	haşa
19	General	far from it interj.	tersine
20	General	far from it interj.	bilakis
Phrases
21	Phrases	far from usual expr.	alışılmışın tersine
22	Phrases	far be it from me expr.	bana düşmez
23	Phrases	far from here expr.	buradan uzakta
24	Phrases	far from here expr.	buraya uzak
25	Phrases	good from far, far from good expr.	dışı seni içi beni yakar
26	Phrases	good from afar, far from good expr.	dışı seni içi beni yakar
27	Phrases	far from universal expr.	evrensel olmaktan uzak
28	Phrases	far from universal expr.	evrensellikten uzak
29	Phrases	it is far from impossible expr.	imkansız değil
30	Phrases	far from being just expr.	olmanın ötesinde
31	Phrases	far from being just expr.	olmasının ötesinde
32	Phrases	far be it from me to... expr.	… bana düşmez
33	Phrases	far be it from me to... expr.	… bana uygun değil
34	Phrases	far be it from me to... expr.	… bana uymaz
35	Phrases	far be it from me to... expr.	… benim işim değil
36	Phrases	far be it from me to... expr.	… bana göre değil
37	Phrases	far be it from me to... expr.	… bana gelmez
38	Phrases	far be it from me to... expr.	… benden uzak olsun
39	Phrases	far be it from me to... expr.	… benlik değil
40	Phrases	far be it from me to... expr.	… benim üstüme vazife değil
41	Phrases	far be it from expr.	-e düşmez
42	Phrases	far be it from expr.	-e uygun değil
43	Phrases	far be it from expr.	-e uymaz
44	Phrases	far be it from expr.	işi değil
45	Phrases	far be it from expr.	-den uzak
46	Phrases	far be it from expr.	-e göre değil
47	Phrases	far be it from expr.	-e gelmez
48	Phrases	far be it from expr.	-den uzak olsun
49	Phrases	far be it from expr.	üstüne vazife değil
50	Phrases	far be it from (someone) expr.	(birine) düşmez
51	Phrases	far be it from (someone) expr.	(birine) uygun değil
52	Phrases	far be it from (someone) expr.	(birine) uymaz
53	Phrases	far be it from (someone) expr.	(birinin) işi değil
54	Phrases	far be it from (someone) expr.	(birine) göre değil
55	Phrases	far be it from (someone) expr.	(birine) gelmez
56	Phrases	far be it from (someone) expr.	(birinden) uzak olsun
57	Phrases	far be it from (someone) expr.	(birinin) üstüne vazife değil
58	Phrases	far be it from (one) to (do something) expr.	(bir şey yapmak birine) düşmez
59	Phrases	far be it from (one) to (do something) expr.	(bir şey yapmak birine) uygun değil
60	Phrases	far be it from (one) to (do something) expr.	(bir şey yapmak birinin) işi değil
61	Phrases	far be it from (one) to (do something) expr.	(bir şey yapmak birine) göre değil
62	Phrases	far be it from (one) to (do something) expr.	(bir şey yapmak birinin) üstüne vazife değil
63	Phrases	far be it from me to expr.	… bana düşmez
64	Phrases	far be it from me to expr.	… bana uygun değil
65	Phrases	far be it from me to expr.	… bana uymaz
66	Phrases	far be it from me to expr.	… benim işim değil
67	Phrases	far be it from me to expr.	… bana göre değil
68	Phrases	far be it from me to expr.	… bana gelmez
69	Phrases	far be it from me to expr.	… benden uzak olsun
70	Phrases	far be it from me to expr.	… benlik değil
71	Phrases	far be it from me to expr.	… benim üstüme vazife değil
72	Phrases	far be it from me to do something, but... expr.	bir şey yapmak bana düşmez, fakat ...
73	Phrases	far be it from me to do something, but... expr.	bir şey yapmak bana uygun değil, fakat ...
74	Phrases	far be it from me to do something, but... expr.	bir şey yapmak benim işim değil, fakat ...
75	Phrases	far be it from me to do something, but... expr.	bir şey yapmak bana göre değil, fakat ...
76	Phrases	far be it from me to do something, but... expr.	bir şey yapmak benim üstüme vazife değil, fakat …
77	Phrases	far be it from one to expr.	... birine düşmez
78	Phrases	far be it from one to expr.	... yapmak birine uygun değil
79	Phrases	far be it from one to expr.	... yapmak birinin işi değil
80	Phrases	far be it from one to expr.	... yapmak birine göre değil
81	Phrases	far be it from one to expr.	... yapmak birinin üstüne vazife değil
82	Phrases	far from (something) expr.	(bir şeyden/bir şeye) uzak
83	Phrases	far from (something) expr.	(bir şeyle) alakası bile yok
84	Phrases	far from (something) expr.	(bir şeyle) uzaktan yakından alakası yok
85	Phrases	far from something/doing something expr.	bir şeyin/bir şey yapmanın tersine
86	Phrases	far from something/doing something expr.	bir şeyin/bir şey yapmanın aksine
87	Phrases	far from something/doing something expr.	bir şey/bir şey yapmak şöyle dursun
88	Phrases	far from something/doing something expr.	bir şey/bir şey yapmak bir yana
Proverb
89	Proverb	acorn does not fall far from the tree	armut dibine düşer
90	Proverb	an apple never falls far from the tree	armut dibine düşer
91	Proverb	the apple never falls far from the tree	armut dibine düşer
92	Proverb	the apple doesn't fall far from the tree	armut dibine düşer
93	Proverb	the apple doesn't fall far from the tree	armut dibine düşermiş
94	Proverb	the apple does not fall far from the tree	armut dibine düşer
95	Proverb	the apple does not fall far from the tree	armut dibine düşermiş
Colloquial
96	Colloquial	far ahead from expr.	çok önde gelen/olan
97	Colloquial	from far in the past expr.	çok eski(ler)den beri
98	Colloquial	from near and far expr.	dört bir yandan
99	Colloquial	from far and near expr.	dört bir yandan
100	Colloquial	far from the eyes expr.	gözlerden uzak
101	Colloquial	from near and far expr.	her bir yerden
102	Colloquial	from far and near expr.	her bir yerden
103	Colloquial	from far in the past expr.	eskiye dayanan/dayanarak
104	Colloquial	from far in the past expr.	eskilere giden
105	Colloquial	far from over expr.	tamam olmaktan çok uzak
106	Colloquial	far from over expr.	tamam olmasına daha çok var
107	Colloquial	far from over expr.	henüz neredeyse hiç bir şey bitmemiş
Idioms
108	Idioms	a far cry from n.	ne kadar farklı
109	Idioms	be a far cry from something v.	alakası olmamak
110	Idioms	come from far and wide v.	dört bir yandan gelmek
111	Idioms	be a far cry from something v.	çok farklı olmak
112	Idioms	come from far and wide v.	dört bir yerden gelmek
113	Idioms	come from far and wide v.	her yerden gelmek
114	Idioms	be far/further/furthest removed from (something) v.	(bir şeyle) hiç alakası olmamak
115	Idioms	be far/further/furthest removed from (something) v.	(bir şeyle) hiç ilişkisi olmamak
116	Idioms	be far/further/furthest removed from (something) v.	(bir şeyden) çok uzak olmak
117	Idioms	be far/further/furthest removed from (something) v.	(bir şeyden) dağlar kadar farklı olmak
118	Idioms	be far/further/furthest removed from (something) v.	(bir şeyle) aralarında dağlar kadar fark olmak
119	Idioms	be far removed from something v.	bir şeyle uzaktan yakından alakası olmamak
120	Idioms	be far removed from something v.	bir şeyden çok farklı olmak
121	Idioms	be a far cry from v.	-den çok farklı olmak
122	Idioms	be a far cry from v.	ile alakası olmamak
123	Idioms	be far/further/furthest removed from something v.	bir şeyle hiç alakası olmamak
124	Idioms	be far/further/furthest removed from something v.	bir şeyle hiç ilişkisi olmamak
125	Idioms	be far/further/furthest removed from something v.	bir şeyden çok uzak olmak
126	Idioms	be far/further/furthest removed from something v.	bir şeyden dağlar kadar farklı olmak
127	Idioms	far be it from me expr.	benden öte
128	Idioms	far be it from me expr.	bana gelmez
129	Idioms	a far cry from expr.	bambaşka
130	Idioms	far be it from me expr.	bana uygun değil
131	Idioms	far be it from me expr.	bana düşmez
132	Idioms	far be it from me expr.	ben yapamam
133	Idioms	far be it from me expr.	bana göre değil
134	Idioms	far be it from me to do something expr.	benim üstüme vazife değil ama
135	Idioms	far be it from me expr.	benden uzakta
136	Idioms	far be it from me expr.	benim işim değil
137	Idioms	far be it from me expr.	benden uzak allah'a yakın
138	Idioms	far be it from me expr.	bana uymaz
139	Idioms	far cry from expr.	dağlar kadar farklı
140	Idioms	far from it expr.	hiçbir şekilde
141	Idioms	far from it expr.	hiç
142	Idioms	far from it expr.	hiç de değil
143	Idioms	far removed from something expr.	ile alakası yok
144	Idioms	far from it expr.	katiyen
145	Idioms	far from it expr.	ne münasebet
146	Idioms	far removed from something expr.	-dan çok uzak
147	Idioms	far removed from something expr.	-den dağlar kadar farklı
148	Idioms	a far cry from (something) expr.	(bir şeyle) alakası yok
149	Idioms	a far cry from (something) expr.	(bir şeyden) çok farklı
150	Idioms	a far cry from (something) expr.	(bir şeyle) uzaktan yakından alakası yok
151	Idioms	a far cry from (something) expr.	(bir şeyle) hiç ilgisi yok
152	Idioms	a far cry from (something) expr.	(bir şeyden) çok uzak
153	Idioms	a far cry from something expr.	bir şey eskisinden çok farklı
154	Idioms	far cry from something expr.	bir şeyle alakası yok
155	Idioms	far cry from something expr.	bir şeyden çok farklı
156	Idioms	far cry from something expr.	bir şeyle uzaktan yakından alakası yok
157	Idioms	far cry from something expr.	bir şeyle hiç ilgisi yok
158	Idioms	so long after sunset and so far from dawn expr.	gecenin ilerleyen saatlerinde
159	Idioms	so long after sunset and so far from dawn expr.	gecenin bu saatinde
160	Idioms	so long after sunset and so far from dawn expr.	gün batımından çok sonra ve şafaktan çok uzakta
Speaking
161	Speaking	it is a far cry from expr.	alakası bile yok
162	Speaking	it is a far cry from expr.	alakası yok
163	Speaking	far be it from me expr.	benden uzak olsun
164	Speaking	how far are we from hospital? expr.	hastaneye daha ne kadar var?
165	Speaking	how far are we from hospital? expr.	hastaneye ne kadar kaldı?
166	Speaking	it is a far cry from expr.	hiç ilgisi yok
167	Speaking	it is a far cry from expr.	ne ilgilisi var
168	Speaking	it is a far cry from expr.	ne alakası var
169	Speaking	how far do you live from school? expr.	okuldan ne kadar uzakta oturuyorsun?