kolay kolay - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

kolay kolay



Sens de "kolay kolay" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)

Turc Anglais
General
kolay kolay easily adv.
kolay kolay simply adv.

Sens de "kolay kolay" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
kolay kırılabilen delicate adj.
kolay easy adj.
kolay etkilenir impressionable adj.
çok kolay very easy adj.
kolay anımsanan catchy adj.
kolay hatırlanan catchy adj.
hatırlaması kolay catchy adj.
General
kolay iş cushy job n.
kolay anlaşılabilirlik lucidity n.
kolay şey jam n.
çok kolay şey cinch n.
kolay kırılırlık fragility n.
kolay okunan hafif kitaplar light literature n.
kolay anlaşılırlık pellucidity n.
kolay aldatılma gullibility n.
kolay kazanılan şey snip n.
kolay kazanç gravy n.
kolay iş child's play n.
aldatması kolay kimse cully n.
kolay iş shade n.
çok kolay iş snap n.
kolay iş sitter n.
kolay karışabilirlik miscibility n.
kolay pes eden quitter n.
kolay iş duck soup n.
kolay iş picnic n.
kolay galibiyet walkover n.
kolay iş snip n.
kolay kırılma frailty n.
kolay iş snap n.
kolay bozulabilen gıda maddeleri perishables n.
çok kolay şey doddle n.
kolay ve iyi maaşlı bir iş sinecure n.
kolay kazanılan başarı walkover n.
çok kolay iş child's play n.
kolay kırılma fragility n.
kolay heyecana kapılma excitableness n.
kolay yatıştırılma placability n.
tüylerin kolay yolunabilmesi için yapılan ön işlem calding n.
kolay tutuşan madde combustible n.
para kolay kazanılmıyor money doesn't grow on trees n.
kolay kazanılmış para easy money n.
kolay para easy money n.
kolay iş cinch n.
kullanımı kolay sistem veya prosedür user friendly n.
kolay anlaşılırlık pellucidness n.
kolay kazanılmış başarı walkaway n.
işin sağlıklı ve kolay takibi proper and easy monitoring of work n.
çok kolay bir şey a piece of cake n.
kolay av sitter n.
kolay heyecana kapılma excitability n.
kolay hesaplama soft computing n.
kolay kazanılıp kolay harcanılan para easy money n.
çok kolay piece of cake n.
kolay etkilenme impressionability n.
kolay etkilenme impressibility n.
kolay iş piece of cake n.
çok kolay slice of cake n.
kolay iş easy task n.
kolay iş simple job n.
çok kolay child's play n.
kolay iş bit of cake n.
çok kolay simple job n.
çok kolay easy task n.
kolay iş slice of cake n.
çok kolay bit of cake n.
kolay av sitting ducks n.
kolay hedef sitting ducks n.
kolay sinirlenen kimse hot-tempered person n.
kolay öğrenemeyen kimse dunce n.
kolay iş plain work n.
kolay zafer walkover n.
kolay zafer runaway n.
kolay zafer an easy victory n.
bir işi yapmanın kolay yolu easy way of doing something n.
kolay zafer easy victory n.
kolay seçenek easy option n.
kolay kazanılmış para easily gotten money n.
kolay kazanılmış para easily earned money n.
kolay soru softball question n.
kolay soru easy question n.
en kolay yol the easiest way n.
kolay zafer blowout n.
kolay galibiyet easy victory n.
kolay galibiyet blowout n.
kolay bulunabilme accessibility n.
kolay elde edilen başarı cheap victory n.
kolay görev easy task n.
kolay zafer blow-out n.
kolay galibiyet blow-out n.
kolay iş light task n.
kolay görev light task n.
(kanada) eğitim kurumunda kolay olduğu düşünülen ders bird course n.
anlaşılması ve dinlenmesi kolay müzik accessible music n.
kolay ulaşım easy access n.
kolay erişim easy access n.
kolay seçenek soft option n.
kolay ipuçları handy tips n.
kullanımı kolay ipuçları handy tips n.
kolay endişelenen kimse alarming person n.
kolay ulaşılabilir durum örneklemesi convenience sampling n.
kültürel araçlar vasıtasıyla kolayca yayılan, özellikle çocukları ve kolay etkilenen insanları etkileyen yaygın bir düşünce ya da düşünce şekli meme n.
saf ve kolay kanan kimse babe n.
çözümü kolay sorun banana problem n.
kolay açma şeridi tearstrip n.
kolay bulunmaz fırsat catch n.
kolay laborless n.
delinmesi veya kesilmesi kolay olan ve üzerine çakılan çivileri tutacak, çok gözenekli toprak çanak çömlek terra-cotta lumber n.
kolay yol the high road n.
kolay etki altına giren kimse toy n.
kolay anlaşılır olma translucence n.
kolay anlaşılır olma translucency n.
kolay biçim değiştirme elasticity n.
kolay ve kesintisiz ilerleme easy going n.
kolay ve engelsiz gidişat easy going n.
cevabı kolay olan bir soru diamond ball n.
cevabı kolay olan bir soru softball n.
kolay etkilenmeme unsusceptibility n.
kolay kandırılan kimse john n.
kolay lokma john n.
kolay anlaşılırlık limpidness n.
kolay anlaşılma literateness n.
kolay eğilip bükülebilme lithesomeness n.
ucu sürtünme ile tutuşan yanıcı bir karışımla kaplanmış tahtadan veya kolay tutuşan başka bir malzemeden elde edilen kısa ve ince parça match n.
kolay yönetilebilme maneuverability n.
kolay anlaşılırlık lucidity n.
çok kolay görev bludge n.
kolay iş bludge n.
aktarımın kolay veya güvenli olması için basılı malzemenin nokta boyutuna indirgenmiş fotografik çoğaltımı microdot n.
kolay dil easy language n.
kolay zafer breeze n.
kolay yol high road n.
en kolay yol highroad n.
en kolay güzergah highroad n.
kolay ufalanabilirlik friability n.
kolay elde edilen şey gimme n.
kolay kandırılan kimse chouse [obsolete] n.
yüksek gelir getirip kolay ve risksiz olan meslek veya kazançlı girişim gravy train n.
ince ve kolay algılanmayan argüman kullanımı logic-chopping [uk] n.
çözümü kolay sorun open-and-shut case n.
kolay seçenek option n.
birden fazla seçenek arasından en kolay olanı option n.
kolay etkilenme impressionableness n.
kolay alev alan madde inflammable n.
uygulaması kolay olan şey pianola n.
kolay elde edilen şey pianola n.
kolay para fast buck n.
kolay kazanılmış para quick buck n.
kolay para quick buck n.
kolay yorulma fatigableness n.
kolay ve rahat konum feather-bed n.
kolay, rahat ve iyi maaşlı iş feather-bed n.
kolay ve rahat konum featherbed n.
kolay, rahat ve iyi maaşlı iş featherbed n.
kolay kırılan kenar featheredge n.
kolay yatışabilme placableness n.
kolay affedebilme placableness n.
kolay av vuruşu potshot n.
kolay menzilden yapılan atış potshot n.
kolay kandırılan kimse flathead n.
kolay uyumlanabilir olma fluidity n.
kolay bozulan yiyeceklerin muhafaza edildiği oda preservatory [obsolete] n.
kolay zafer romp n.
kolay kazanılan başarı romp n.
kolay aldanan kimse rook n.
kolay ve iyi maaşlı işi olan kimse sinecurist n.
kolay hedef sitter n.
kolay sayı sitter n.
kolay savunma sitter n.
çok kolay olan şey sitter n.
(krikette) kolay atış sitter n.
kolay ufalanan gevşek toprak crumb n.
kolay ufalanma friabiiity n.
kolay iş skoosh [dialect] [scotland] n.
kolay lokma smelt [obsolete] n.
halledilmesi kolay sorun soluble n.
kolay kolay yılmamak elasticate v.
kolay kazanmak earn easily v.
kolay kazanmak win easily v.
kolay kırılır yapmak embrittle v.
kolay kırılır olmak embrittle v.
kolay kolay yılmamak elasticise v.
kolay kazanmak walk over v.
kolay kolay yılmamak elasticize v.
kolay olmak be easy to v.
daha kolay bir çözüm varken bir şeyi zor bir şekilde yapmak do something the hard way v.
kolay kolay geçmemek linger on v.
kolay kazanmak romp v.
kolay kazanmak romp through v.
kolay kazanmak run away v.
en kolay işi bile becerememek can't cut the mustard v.
kolay yolu tercih etmek take the easy way out v.
kolay bir hedef olmak be susceptible to v.
çok kolay kazanmak win hands down v.
kolay erişmek easily access v.
kolay sinirlenmek have a short fuse v.
kolay sinirlenmek have a quick temper v.
kolay sinirlenmek get mad quickly v.
kolay sinirlenmek get angry easily v.
kolay sinirlenmek anger easily v.
kolay öfkelenmek anger easily v.
kolay strese girmek get stressed easily v.
kolay vize almak get a visa easily v.
kolay bir şekide vize almak get a visa easily v.
kolay alınmak be easily offended v.
(kolay kolay) hayır diyememek have trouble saying no v.
kolay yolu seçmek take the easy way out v.
kolay sinirlenmek get mad easily v.
kolay çileden çıkmak get mad easily v.
(zor/kolay) olduğunu düşünmek call v.
(kolay taşımak için ölü tavşanın) bir ayağını diğerine bağlamak harl v.
(kolay taşımak için ölü tavşanın) bir ayağını diğerine bağlamak harle v.
anlaşması kolay biri olmak honey v.
en kolay atış yapılan orta bölgeden atış yapmak groove v.
kolay menzilden atış yapmak potshot v.
kolay hale getirmek predigest v.
kolay ulaşmak romp v.
kolay tanımlanamaz nondescript adj.
kolay yönetilen wieldy adj.
kolay tutuşan inflammable adj.
kolay elementary adj.
kolay kırılır frangible adj.
kolay farkedilmez subtile adj.
kolay değişen (çehre) mobile adj.
kolay ürkütülen spooky adj.
daha kolay yönetilebilen wieldier adj.
kolay anlaşılır apparent adj.
kadar kolay kırılır as brittle as adj.
kolay facile adj.
kolay flowing adj.
kolay kolay yılmayan elasticizing adj.
kolay anlaşılır as clear as light adj.
kolay straightforward adj.
kolay easier adj.
kolay anlaşılır coherent adj.
kolay kontrol edilemeyen intractable adj.
saklaması kolay storable adj.
kullanımı kolay easy to use adj.
kolay kontrol edilir tractable adj.
anlaması kolay simple adj.
kolay anlaşılır lucid adj.
kolay şekil alan waxy adj.
kolay eğilip bükülebilen lithe adj.
kolay unlaboured adj.
sağlam ve kullanılması kolay foolproof adj.
kolay yatışır placable adj.
kolay beğenmez fastidious adj.
kolay sinirlenir huffy adj.
kolay sinirlenir huffish adj.
kolay incinir vulnerable adj.
sindirimi kolay digestible adj.
kolay kırılır fragile adj.
kolay kıvrılır lithesome adj.
kolay aldanan gullible adj.
kolay heyecanlanan excitable adj.
düşüncelerini kolay ifade edebilen articulate adj.
kolay unlabored adj.
kolay effortless adj.
kolay işlenemez refractory adj.
kolay kavrayan percipient adj.
kolay kırılır frail adj.
kolay etkilenen impressible adj.
kolay anlaşılan articulate adj.
kolay ready adj.
kolay kızdırılır inflammable adj.
kolay kullanılabilen wieldy adj.
kolay downhill adj.
en kolay simplest adj.
kolay sweet adj.
çabuk ve kolay like smoke adj.
daha kolay easier adj.
kadar kolay as easy as adj.
en kolay yönetilen wieldiest adj.
en kolay easiest adj.
kolay smooth adj.
kolay paniğe kapılan panicky adj.
kolay kırılır brittle adj.
gayet kolay quite easy adj.
yapıştırması kolay easy to post adj.
kolay bozulur perishable adj.
kolay tutuşan combustible adj.
daha kolay kullanılabilen wieldier adj.
kolay kavranılmaz impalpable adj.
kolay telaşa kapılır excitable adj.
kolay bükülür flexible adj.
kolay kolay yılmayan elasticising adj.
yapması kolay simple adj.
kolay anlaşılır pellucid adj.
kolay like smoke adj.
başkalarına kolay geçen (neşe) infectious adj.
çok kolay as easy as pie adj.
kolay sinirlenir inflammable adj.
kolay etkilenen impressionable adj.
kolay aldatılabilir gullible adj.
kolay işlenir tractable adj.
savunması kolay tenable adj.
kolay simple adj.
kolay erişilir easy accessible adj.
sağlam ve kullanılması kolay surefire adj.
kolay snap adj.
temizlenmesi kolay easy clean adj.
kolay affeder placable adj.
kolay uncomplicated adj.
kolay etkilenmez immovable adj.
tadı bebek maması gibi ve hazmı kolay olan (yemek) bland adj.
kolay kırılan fragile adj.
içimi kolay silky adj.
kolay heyecanlanır excitable adj.
kolay geçen running adj.
kolay şekil alan waxen adj.
kolay cushy adj.
kolay kırılır smashable adj.
kolay olmayan nontrivial adj.
kolay easy adj.
kolay kanan gullable adj.
kolay sinirlenen iracund adj.
kolay sinirlenir irascible adj.
çok kolay easy peasy adj.
kolay yönelebilen versatile adj.
ulaşımı kolay easy access to adj.
kolay yönlendirilen easily guided adj.
akılda kolay kalan catchy adj.
kolay elde edilmiş facile adj.
kolay yapılmış facile adj.
kolay ufalanabilir friable adj.
kolay tutuşur flammable adj.
kolay sinirlenen easily-angered adj.
kolay open-and-shut adj.
kolay inanan simple-hearted adj.
kolay sinirlenir short-tempered adj.
kolay kullanımlı handy adj.
acil (yiyecek vb) çabuk ve kolay hazırlanabilen instant adj.
kolay işitilir clear adj.
kolay sezen discerning adj.
kolay aldanır dupe adj.
kolay anlaşılır plain adj.
kolay görülmeyen unobtrusive adj.
kolay görülemeyen unobtrusive adj.
kolay tanınan unmistakable adj.
kolay etkilenen suggestible adj.
satışı kolay vendible adj.
kolay etkilenen susceptible adj.
kolay gıdıklanır ticklish adj.
kolay bozulan perishable adj.
kolay çürür perishable adj.
kolay anlamayan unreceptive adj.
kolay ikna edilen exorable adj.
kolay kanan exorable adj.
kolay tongaya düşürülen easily-tricked adj.
kolay kandırılan easily-tricked adj.
kolay idare edillir easily led adj.
kolay kandırılır gullible adj.
kolay anlaşılır limpid adj.
tahmini kolay easy to guess adj.
kolay sindirilebilen easily digestible adj.
kolay sindirilen easily digestible adj.
kolay sindirilebilir easily digestible adj.
kullanımı kolay easy-to-use adj.
kolay kırılır slimsy adj.
kolay kandırılan deceivable adj.
kolay aldatılan deceivable adj.
kolay tanınan unmistakeable adj.
kolay erişilebilir easily accessible adj.
kolay ulaşılabilir easily accessible adj.
anlaşılması ve kullanılması kolay (bilgisayar yazılımı vs.) intuitive adj.
kolay incinen flappable adj.
kolay anlaşılan thinly-veiled adj.
açık/anlaşılması kolay (mesaj/tehdit) thinly-veiled adj.
kolay taşınır easy to carry adj.
kolay taşınabilir easy to carry adj.
kolay taşınabilir easily carryable adj.
kolay taşınır easily carryable adj.
hazırlanması kolay easy-to-prepare adj.
kolay okunur reader friendly adj.
kolay uygulanabilir easily applicable adj.
kolay anlaşılan accessible adj.
kolay anlaşılan easily understandable adj.
kolay anlaşılabilen easily understandable adj.
çok kolay foolproof adj.
kolay okunur reader friendly adj.
çok kolay tüketilebilen bingeable adj.
kolay erişilebilir accessible adj.
kolay elde edilen cheap adj.
kolay heyecanlanan temperamental adj.
atıştırmalık (miktarında), okuması/izlemesi kolay ve kısa (makale ya da video) snackable adj.
kolay anlaşılır translucent adj.
kolay anlaşılır transpicuous adj.
kolay etkilenen tremulous adj.
kolay bozulmayan troubleproof adj.
yerine getirilmesi kolay easy adj.
kolay uygulanabilir applicatory adj.
kolay eath [scottish] adj.
sihirli el değmiş gibi kolay bir şekilde automagic adj.
hatırlaması kolay olmayan uncatchy adj.
anlaması kolay hale getirilmemiş unclarified adj.
kolay kontrol edilemeyen undocile adj.
kolay unexacting adj.
kolay beğenen unexacting adj.
kolay telaşlanmayan unexcitable adj.
kolay unformidable adj.
kolay kırılan unhardy adj.
kolay unlaborious adj.
kolay unlabouring adj.
kolay etkilenmeme unmalleable adj.
kolay ikna edilmeme unmalleable adj.
kolay yatışmayan unplacable adj.
kolay affetmeyen unplacable adj.
kolay solan evanescent adj.
kolay algılanan unsubtle adj.
kolay etkilenmeyen unsusceptible adj.
sindirimi kolay light adj.
dayanılması kolay light adj.
kolay ethe [obsolete] adj.
kolay bükülür lissom adj.
kolay bükülür lissome adj.
kolay anlaşılır literate adj.
kolay eğilip bükülebilen lithesome adj.
kolay anlaşılır lucid adj.
kolay heyecanlanan bobbery adj.
kolay hands down adj.
kolay hands-down adj.
kullanımı kolay handsome adj.
kolay manevra yapılan handsome adj.
hatırda tutması kolay memorable adj.
kolay şekillendirilen bowable adj.
kolay etkilenen bowable adj.
kolay kırılır breakaway adj.
kolay bükülür breakaway adj.
kolay parçalanır breakaway adj.
kolay anlaşılan luculent adj.
kolay anlaşılan luminous adj.
kolay ve yüzeysel glassy adj.
serbest ve kolay glib adj.
aşırı kolay şekilde yazılmış glib adj.
kolay fark edilecek şekilde yerleştirilmiş obvious adj.
keşfi kolay obvious adj.
yorumlaması kolay obvious adj.
kolay kabul etmeyen choosey adj.
kolay kolay almayan choosey adj.
kolay yoldan zengin olma get-rich-quick adj.
kolay yorulmayan long-winded adj.
aşırı kolay overeasy adj.
çok kolay telaşa kapılan overexcitable adj.
aşırı kolay overlight adj.
çok kolay oversimple adj.
çok kolay oversimplistic adj.
kolay royal adj.
kolay çıkarılamayan impacted adj.
kolay telaşa kapılan impassionable adj.
kolay heyecanlanan impassionable adj.
kolay etkilenmez implacable adj.
kolay etkilenen impressionistic adj.
kolay tutuşan inflamable adj.
kolay kazanılmayan close adj.
kolay eğitilir coachable adj.
kolay heyecanlanan combustible adj.
kolay tutuşur combustious [obsolete] adj.
işbirliği yapması kolay comfortable adj.
idaresi kolay comfortable adj.
kolay çözünen diffluent adj.
kolay ikna edilebilir doughfaced adj.
öncekinden daha kolay olan downhill adj.
daha kolay downhill adj.
kolay etkilenen ductile adj.
kolay işlenir ductile adj.
güçlü asitler veya alkalilerle yıkanarak kolay çıkarılamayan indelible adj.
kolay yatışır pacificable adj.
kolay affeder pacificable adj.
kolay bükülen pappy adj.
kolay kırılan pindling [dialect] adj.
kolay algılayan clear adj.
kolay yönetilen clever [dialect] adj.
kullanımı kolay clever [uk] adj.
kolay ulaşılabilen ve çalakalem yapılmış fast-food adj.
kolay yorulan fatiguable adj.
kolay yönlendirilen feeble adj.
kolay görülemeyen inobtrusive adj.
kolay işlenemeyen intractable adj.
kolay dövülemeyen intractable adj.
kolay iyileştirilemeyen intractable adj.
kolay rahatlatılamayan intractable adj.
(sorun, hastalık) kolay çare bulunamayan intractable adj.
anlaşılması kolay peoplish adj.
anlaşılması kolay populist adj.
anlaşılması kolay populistic adj.
kolay affeden pacable adj.
kolay sakinleştirilen pacable adj.
hızlı ve kolay hazırlanabilen convenience adj.
kolay heyecanlanan flappable adj.
kolay heyecanlanan flustery adj.
kullanımı kolay pullman adj.
kolay scratch adj.
kolay işlenir sequacious [obsolete] adj.
çözümü kolay olmayan serious adj.
kolay sinirlenen sharp-tempered adj.
kolay ve iyi maaşlı işe ait veya ilişkili sinecural adj.
kolay ve iyi maaşlı iş yapısında olan sinecural adj.
kolay ve iyi maaşlı iş özellikleri bulunan sinecure adj.
kolay uyanmayan sleep-charged adj.
kolay soft adj.