yansıtmak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

yansıtmak



"yansıtmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 31 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
yansıtmak reflect f.
yansıtmak represent f.
General
yansıtmak image f.
yansıtmak reverberate f.
yansıtmak picture f.
yansıtmak project f.
yansıtmak echo f.
yansıtmak mirror f.
yansıtmak return f.
yansıtmak reflex f.
yansıtmak externalize f.
yansıtmak re-echo f.
yansıtmak pass on f.
yansıtmak reecho f.
yansıtmak externalise f.
yansıtmak capture f.
yansıtmak refract [obsolete] f.
yansıtmak throw back f.
yansıtmak bounce f.
yansıtmak repercuss f.
yansıtmak revise [obsolete] f.
yansıtmak glass f.
yansıtmak semble f.
Phrasals
yansıtmak throw back f.
yansıtmak hang out f.
yansıtmak roll down f.
Computer
yansıtmak reflect f.
yansıtmak mirror f.
Biology
yansıtmak exude f.
Archaic
yansıtmak redound f.
yansıtmak character f.

"yansıtmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 102 sonuç

Türkçe İngilizce
General
gerçekleri yansıtmak reflect the truth (or truths) f.
en son değişiklikleri yansıtmak update f.
sesi yansıtmak resound f.
gerçekleri yansıtmak reflect the reality (or realities) f.
gerçekleri yansıtmak reflect the facts f.
projeksiyon makinesiyle bir şeyi bir yere yansıtmak project something onto f.
doğruyu yansıtmak reflect the truth f.
fiyat farkını yansıtmak reflect the price difference f.
fiyat farkı yansıtmak reflect the price difference f.
zammı yansıtmak reflect the price increase f.
saf güzelliği yansıtmak reflect the pure beauty f.
güzelliği yansıtmak reflect the beauty f.
mitolojik bir ifadeyle yansıtmak mythicize f.
mitolojik bir ifadeyle yansıtmak mythologize f.
mitolojik bir ifadeyle yansıtmak mythologise f.
mitolojik bir ifadeyle yansıtmak mythicise f.
fiyatları yansıtmak reflect the prices f.
gerçeği yansıtmak reflect the truth f.
ışık saçmak/ışığı yansıtmak glitter with f.
kırıp yansıtmak refract f.
ruhunu yansıtmak reflect the spirit of f.
maliyeti yansıtmak reflect the cost f.
bir şeyi birine yansıtmak project something onto someone f.
öfkesini en iyi arkadaşına yansıtmak project one's anger onto one's best friends f.
havasını/durumunu yansıtmak/göstermek capture the mood f.
iç dünyasını yansıtmak reflect someone's inner world f.
davranışı yansıtmak reflect the behavior f.
imaj vermek/yansıtmak project an image f.
yeniden yansıtmak reimage f.
parıldayarak yansıtmak gleam f.
kusursuz yansıtmak delineate f.
net bir şekilde yansıtmak drive f.
pandomim ile yansıtmak pantomime f.
parlak şekilde veya aralıklı olarak ışık yansıtmak flash f.
arkaplana silüet şeklinde yansıtmak silhouette f.
bir başkasının gözünden yansıtmak sympathise [uk] f.
empatiyi yansıtmak sympathise [uk] f.
bir başkasının gözünden yansıtmak sympathize f.
empatiyi yansıtmak sympathize f.
(dansta hikaye yansıtmak için) beden dili kullanan pantomime s.
Phrasals
(projeksiyonla) yansıtmak throw up f.
tepeye yansıtmak hang over f.
ışık demetlerini farklı yönlere yansıtmak/saçmak scatter around f.
ışık demetlerini farklı yönlere yansıtmak/saçmak scatter about f.
bir şeyi bir şeyin üzerine odaklayarak yansıtmak project something on to something f.
bir şeyi bir şeyin üzerine yansıtmak project something upon something f.
bir şeyi bir şeyin üzerine yansıtmak project something on to something f.
(birini/bir şeyi bir şey) olarak yansıtmak portray (someone or something) as (something) f.
birini/bir şeyi biri olarak yansıtmak portray someone or something as someone f.
birini biri/bir şey olarak yansıtmak portray someone as someone or something f.
(bir şeyde birini/bir şeyi) yansıtmak represent (someone or something) in (something) f.
(birini/bir şeyi/kendini bir şey) olarak yansıtmak sell (someone, something, or oneself) as (something) f.
birini/bir şeyi bir şey olarak yansıtmak sell someone or something as something f.
bir şeyi (birinden/bir şeyden) yansıtmak bounce something off (of) someone or something f.
(bir şeyi bir şeyde) yansıtmak embody (something) in (something) f.
olarak yansıtmak portray as f.
(bir şeyi birine/bir şeye) yansıtmak project (something) upon (someone or something) f.
(bir şeyi birinin/bir şeyin) üzerine yansıtmak project (something) upon (someone or something) f.
-in üzerine yansıtmak project on f.
-e yansıtmak project on f.
(birine/bir şeye) yansıtmak project on (someone or something) f.
(birinin/bir şeyin) üzerine yansıtmak project on (someone or something) f.
(bilinç altındaki bir şeyi birine/bir şeye) yüklemek/bağlamak/yansıtmak project on (someone or something) f.
-e yansıtmak project onto f.
üzerine yansıtmak project onto f.
(birine/bir şeye) yansıtmak project onto (someone or something) f.
(birinin/bir şeyin) üzerine yansıtmak project onto (someone or something) f.
(bilinç altındaki bir şeyi birine/bir şeye) yüklemek/bağlamak/yansıtmak project onto (someone or something) f.
(birini/bir şeyi bir şey) olarak yansıtmak represent (someone or something) as (something) f.
olarak yansıtmak represent as f.
-de yansıtmak represent in f.
duygularını yansıtmak slop over f.
Phrases
(birinin/bir şeyin) tarafını yansıtmak slant in favor of (someone or something) f.
(birinin/bir şeyin) tarafını yansıtmak slant toward (someone or something) f.
Idioms
bir görüşü yansıtmak için araç olarak kullanılan şey a peg on which to hang (something) i.
bir görüşü yansıtmak için araç olarak kullanılan şey a peg on which to hang something i.
bir görüşü yansıtmak için araç olarak kullanılan şey a peg to hang (something) on i.
karşısındaki (birinin) iyi yönlerini yansıtmak be a foil for (someone) f.
karşısındaki (birinin) iyi yönlerini yansıtmak be a foil to (someone) f.
(birini/bir şeyi) tam/doğru olarak yansıtmak do (someone or something) justice f.
(birini/bir şeyi) doğru/tam olarak yansıtmak do justice to (someone or something) f.
birini/bir şeyi doğru/tam olarak yansıtmak do justice to f.
birini/bir şeyi doğru/tam olarak yansıtmak do justice to something/someone f.
birini/bir şeyi doğru/tam olarak yansıtmak do someone or something justice f.
bir konuyla ilgili doğruları/gerçekleri doğru düzgün öğrenmek/yansıtmak get one's facts straight f.
bir konuyla ilgili doğruları/gerçekleri doğru düzgün öğrenmek/yansıtmak get the facts straight f.
(birini/bir şeyi) yansıtmak reflect on (someone or something) f.
(birinin/bir şeyin özelliklerini/faziletlerini) yansıtmak reflect on (someone or something) f.
birini/bir şeyi iyi yansıtmak reflect well on somebody/something f.
Trade/Economic
faturaya yansıtmak reflect on the invoice f.
Technical
görüntüsünü yansıtmak (ayna gibi) reflect f.
ışık yansıtmak shine f.
sinema makinesi ile bir perdeye yansıtmak screen f.
Computer
bilgisayar görüntülerini yansıtmak için kullanılan büyük ekran whiteboard i.
Lighting
titreyerek ışık yansıtmak winkle f.
Math
(yüzeyi) herhangi bir elemanı büyütüp küçültmeden düzlem üzerine yansıtmak develop f.
Astronomy
gök cisminin yörüngesini takip edip ışığını teleskopa yansıtmak için kullanılan aynalı bir optik cihaz coelostat i.
Linguistics
(bir şeyin anlamını) konuşma içinde belirleyip yansıtmak signal f.
Art
(dansta hikaye yansıtmak için) beden dili kullanan pantomimic s.
Cinema
sinema filminde yansıtmak screen f.
Archaic
güçlü şekilde yansıtmak glare f.
ufak ışıltıları yansıtmak glint f.