Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
a trip
"a trip"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Modern Slang
1
Modern Argo
a trip
i.
çılgın
2
Modern Argo
a trip
i.
tuhaf
3
Modern Argo
a trip
i.
beklenmedik
"a trip"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 115 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
a good trip
i.
güzel bir seyahat
2
Genel
a good trip
i.
iyi bir yolculuk
3
Genel
take a trip
f.
seyahate gitmek
4
Genel
take a trip
f.
yolculuk etmek
5
Genel
take a trip
f.
seyahate çıkmak
6
Genel
have a trip
f.
seyahat etmek
7
Genel
take a trip
f.
seyahat etmek
8
Genel
go on a trip
f.
geziye çıkmak
9
Genel
go on a trip
f.
gezintiye çıkmak
10
Genel
go on a trip
f.
geziye gitmek
11
Genel
take a plane trip
f.
uçak seyahati yapmak
12
Genel
take the students on a trip
f.
öğrencileri geziye götürmek
13
Genel
be on a guilt trip
f.
vicdan azabı çekmek
14
Genel
be on a guilt trip
f.
vicdan azabı duymak
15
Genel
make a trip
f.
(önceden kararlaştırılmış bir) seyahate çıkmak
16
Genel
go on a school trip
f.
okul gezisine çıkmak
17
Genel
take a boat trip
f.
tekne gezisine çıkmak
18
Genel
have a good trip!
ünl.
uğurlar olsun!
19
Genel
have a good trip!
ünl.
yolunuz açık olsun!
Idioms
20
Deyim
a trip to the woodshed
i.
fırçayı yeme
21
Deyim
a trip to the woodshed
i.
zılgıtı yeme
22
Deyim
a trip to the woodshed
i.
ayvayı yeme
23
Deyim
a guilt trip
i.
ağır suçluluk duygusu
24
Deyim
a trip down memory lane
i.
anılara yolculuk
25
Deyim
a guilt trip
i.
büyük suçluluk duygusu
26
Deyim
a guilt trip
i.
derin suçluluk duygusu
27
Deyim
a guilt trip
i.
vicdan yaptıracak söz
28
Deyim
a guilt trip
i.
suçluluk hissettirecek söz
29
Deyim
a guilt trip
i.
duygu sömürüsü
30
Deyim
take a trip down memory lane
f.
anılara dalmak
31
Deyim
take a trip down memory lane
f.
anılara uzanmak
32
Deyim
lay a heavy trip on someone
f.
birisini ağır biçimde eleştirmek
33
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birisini ağır biçimde eleştirmek
34
Deyim
be on a guilt trip about something
f.
bir konu hakkında kendini çok suçlu hissetmek
35
Deyim
send somebody on a guilt trip
f.
birisini yaptığı bir şeyden dolayı suçlu hissettirmek
36
Deyim
put a guilt trip on somebody
f.
birisini yaptığı bir şeyden dolayı suçlu hissettirmek
37
Deyim
lay a trip on someone
f.
birisini ağır biçimde eleştirmek
38
Deyim
take a trip down memory lane
f.
eskiyi yad etmek
39
Deyim
be on a power trip
f.
güç gösterisinde bulunmak
40
Deyim
take a trip down memory lane
f.
eski günleri yad etmek
41
Deyim
take a trip down memory lane
f.
maziye dalmak
42
Deyim
take a trip down memory lane
f.
maziyi yad etmek
43
Deyim
send somebody on a guilt trip (brit)
f.
yaptığı bir şey yüzünden birini suçlu hissettirmek
44
Deyim
lay a guilt trip on someone
f.
yaptığı bir şey yüzünden kendisini suçlu hissettirmek
45
Deyim
lay/put a guilt trip on somebody (us)
f.
yaptığı bir şey yüzünden birini suçlu hissettirmek
46
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birini ağır) şekilde eleştirmek
47
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birine fena) çıkışmak
48
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birini fena) azarlamak
49
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birine ağır) trip atmak
50
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birini çok) üzmek
51
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birinin) kafasını (çok) karıştırmak
52
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birini çok) şaşırtmak
53
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birine büyük) şaşkınlık yaşatmak
54
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birini) şaşkına çevirmek
55
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birine) kendini suçlu hissettirmek
56
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birine) suçluluk hissettirmek
57
Deyim
lay a (heavy) trip on (one)
f.
(birine) duygu sömürüsü yapmak
58
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birini (ağır) şekilde eleştirmek
59
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birine (fena) çıkışmak
60
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birini (fena) azarlamak
61
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birine (ağır) trip atmak
62
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birini (çok) üzmek
63
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birinin kafasını (çok) karıştırmak
64
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birini (çok) şaşırtmak
65
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birine (büyük) şaşkınlık yaşatmak
66
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birini şaşkına çevirmek
67
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birine kendini suçlu hissettirmek
68
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birine suçluluk hissettirmek
69
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birine duygu sömürüsü yapmak
70
Deyim
lay a guilt trip on someone
f.
birine kendini suçlu hissettirmek
71
Deyim
lay a guilt trip on someone
f.
birine suçluluk hissettirmek
72
Deyim
lay a guilt trip on someone
f.
birine duygu sömürüsü yapmak
73
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birine ciddi bir bilgi açıklamak
74
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birine çarpıcı/yıkıcı bir bilgi açıklamak
75
Deyim
lay a (heavy) trip on someone
f.
birine altında ezileceği/ağır bir bilgi vermek
76
Deyim
take a trip down memory lane
f.
birini anılara götürmek
77
Deyim
take a trip down memory lane
f.
geçmişe götürmek
78
Deyim
take a trip down memory lane
f.
anıları birinin gözünde canlandırmak
79
Deyim
take a trip down memory lane
f.
anıları hatırlatmak
80
Deyim
take a trip down memory lane
f.
eskiyi anımsatmak
81
Deyim
lay a guilt trip on (one)
f.
(birine) kendini suçlu hissettirmek
82
Deyim
lay a guilt trip on (one)
f.
(birine) suçluluk hissettirmek
83
Deyim
lay a guilt trip on (one)
f.
(birine) duygu sömürüsü yapmak
84
Deyim
lay a trip on
f.
-i eleştirmek
85
Deyim
lay a trip on
f.
'-e çıkışmak
86
Deyim
lay a trip on
f.
'-i azarlamak
87
Deyim
lay a trip on
f.
'-e trip atmak
88
Deyim
lay a trip on
f.
'-i üzmek
89
Deyim
lay a trip on
f.
'-i şaşırtmak
90
Deyim
lay a trip on
f.
'-i şaşkına çevirmek
91
Deyim
lay a trip on
f.
'-e kendini suçlu hissettirmek
92
Deyim
lay a trip on
f.
'-e suçluluk hissettirmek
93
Deyim
lay a trip on
f.
'-e duygu sömürüsü yapmak
94
Deyim
on a power trip
expr.
güç gösterisinde
Speaking
95
Konuşma
have a safe trip
i.
hayırlı yolculuklar
96
Konuşma
have a good trip!
expr.
hayırlı yolculuklar!
97
Konuşma
have a safe trip
expr.
iyi yolculuklar
98
Konuşma
have a nice trip
expr.
iyi yolculuklar
99
Konuşma
have a good trip
expr.
iyi yolculuklar
100
Konuşma
have a safe trip
expr.
yolunuz açık olsun
Trade/Economic
101
Ticaret/Ekonomi
go on a world trip
f.
dünya turuna çıkmak
Slang
102
Argo
a good trip
i.
iyi trip (lsd, sihirli mantar tribi)
103
Argo
a good trip
i.
güzel kafa (lsd, sihirli mantar kafası)
104
Argo
a good trip
i.
eğlenceli trip (lsd, sihirli mantar tribi)
105
Argo
have a bad trip
f.
bad tribe girmek
106
Argo
take a trip
f.
uyuşturucu madde kullanmak
107
Argo
on a trip
expr.
tripte
108
Argo
on a trip
expr.
uyuşturucunun etkisi altında
109
Argo
on a trip
expr.
uyuşturucunun etkisinde
110
Argo
on a trip
expr.
uyuşturucu kafasında
111
Argo
on a trip
expr.
uyuşturucu tribinde
112
Argo
on a trip
expr.
uçmuş
113
Argo
on a trip
expr.
uyuşturucu kafası yaşayan
British Slang
114
İngiliz Argosu
take a stroll/trip down bournville boulevard
f.
anal seks yapmak
115
İngiliz Argosu
take a stroll/trip down bournville boulevard
f.
götten kaymak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of a trip
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy