Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
bonnet
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"bonnet"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 49 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
bonnet
i.
kaput
General
2
Genel
bonnet
i.
motor kapağı
3
Genel
bonnet
i.
bağcıklı bone
4
Genel
bonnet
i.
kep
5
Genel
bonnet
i.
kaporta
6
Genel
bonnet
i.
başlık
7
Genel
bonnet
i.
bone
8
Genel
bonnet
i.
şömine kapağı
9
Genel
bonnet
i.
kızılderili başlığı
10
Genel
bonnet
i.
tuhaf başlık
11
Genel
bonnet
i.
modası geçmiş başlık
12
Genel
bonnet
i.
kazıkların çakılırken süpürülmesini önlemek için üstlerine yerleştirilen başlık
13
Genel
bonnet
f.
başlık giydirmek
14
Genel
bonnet
f.
(bir kimsenin) şapkasını kafasında ezmek
Technical
15
Teknik
bonnet
i.
arabanın motor kaportası
16
Teknik
bonnet
i.
başlık
17
Teknik
bonnet
i.
baca şapkası
18
Teknik
bonnet
i.
başlık şeklindeki kapak
19
Teknik
bonnet
i.
kapak
20
Teknik
bonnet
i.
koruyucu kapak (kaporta gibi)
21
Teknik
bonnet
i.
muhafaza kapağı
22
Teknik
bonnet
i.
motor kapağı
23
Teknik
bonnet
i.
motor kaputu
24
Teknik
bonnet
i.
şapka
25
Teknik
bonnet
i.
supap gövdesi muhafazası
26
Teknik
bonnet
i.
sıcak hava fırını dış çerçevesinin hafifçe sivrilen üst kısmı
Automotive
27
Otomotiv
bonnet
i.
başlık
28
Otomotiv
bonnet
i.
bone
29
Otomotiv
bonnet
i.
kapak
30
Otomotiv
bonnet
i.
kaporta
31
Otomotiv
bonnet
i.
kaput
32
Otomotiv
bonnet
i.
kaporta motor kapağı
33
Otomotiv
bonnet
i.
kask
34
Otomotiv
bonnet
i.
motor kapağı
35
Otomotiv
bonnet
i.
motor kaputu
36
Otomotiv
bonnet
i.
ön kaput
37
Otomotiv
bonnet
i.
şapka
Railway
38
Demiryolu
bonnet
i.
tren peronu çatısı
39
Demiryolu
bonnet
i.
lokomotif bacası kıvılcım durdurucu
Aeronautic
40
Havacılık
bonnet
i.
valf kapağı
Marine
41
Denizcilik
bonnet
i.
yelken yüzeyini genişletmek için yelkenin altobaşo yakasına dikilen bir kanvas şeridi
Mining
42
Maden
bonnet
i.
maden kafesi kapısı
43
Maden
bonnet
i.
maden kafesi çatısı
44
Maden
bonnet
i.
madenci güvenlik lambasının metal siperi
Gastronomy
45
Mutfak
bonnet
i.
bone
Zoology
46
Zooloji
bonnet
i.
börkenek
47
Zooloji
bonnet
i.
güney gerçek balinasının kafasındaki boynuzumsu çıkıntı
Military
48
Askeri
bonnet
i.
düşmana dönük küçük savunma yapısı
49
Askeri
bonnet
i.
korkuluğun diğer tarafını cephe ateşinden korumak için yükseltilmiş tarafı
"bonnet"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 131 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
engine bonnet
i.
motor kaputu
2
Genel
blue bonnet
i.
mavi iskoç kasketi
3
Genel
blue bonnet
i.
mavi iskoç kasketi takan kimse
4
Genel
blue bonnet
i.
iskoç erkek
5
Genel
bonnet [scotland]
i.
erkeklerin taktığı siperliksiz kep
6
Genel
bonnet [uk]
i.
yem
7
Genel
hummle bonnet
i.
eskiden iskoç askerleri tarafından takılan bir başlık
8
Genel
chip bonnet
i.
hasır bone
9
Genel
neapolitan bonnet
i.
eskiden popüler olan bir tür siperli kadın şapkası
10
Genel
poke bonnet
i.
eskiden popüler olan bir tür siperli kadın şapkası
11
Genel
have a bee in one's bonnet
f.
kafasını takmak
12
Genel
have a bee in one's bonnet about something
f.
aklını takmak
13
Genel
have a bee in one's bonnet
f.
aklını takmak
14
Genel
have a bee in one's bonnet about something
f.
kafasını takmak
15
Genel
have a bee in one's bonnet
f.
kafaya takmak
16
Genel
have a bee in one's bonnet about something
f.
kafaya takmak
17
Genel
from bonnet to heels
zf.
tepeden tırnağa
Idioms
18
Deyim
bee in one's bonnet
i.
tuhaf takıntı
19
Deyim
bee in one's bonnet
i.
kafadan atılamayan düşünce
20
Deyim
bee in bonnet
i.
kafaya takılan şey
21
Deyim
bee in bonnet
i.
aklına takılan şey
22
Deyim
bee in bonnet
i.
takıntı
23
Deyim
bee in bonnet
i.
kafaya takılan şey
24
Deyim
have a bee in the bonnet
f.
bir şey ile aklını bozmak
25
Deyim
have a bee in the bonnet
f.
kafaya takmak
26
Deyim
have a bee in the bonnet
f.
takıntılı olmak
27
Deyim
throw (one's) bonnet over the windmill
f.
başına buyruk davranmak
28
Deyim
throw (one's) bonnet over the windmill
f.
kimsenin sözünü umursamamak
29
Deyim
throw (one's) bonnet over the windmill
f.
pervasızca hareket etmek
30
Deyim
throw (one's) bonnet over the windmill
f.
aldırış etmemek
31
Deyim
fling (one's) bonnet over the windmill
f.
başına buyruk davranmak
32
Deyim
fling (one's) bonnet over the windmill
f.
kimsenin sözünü umursamamak
33
Deyim
fling (one's) bonnet over the windmill
f.
pervasızca hareket etmek
34
Deyim
fling (one's) bonnet over the windmill
f.
aldırış etmemek
35
Deyim
fling (one's) bonnet over the windmill
f.
pervasızca hareket etmek
36
Deyim
fling (one's) bonnet over the windmill
f.
başına buyruk davranmak
37
Deyim
fling (one's) bonnet over the windmill
f.
tedbirsiz davranmak
38
Deyim
fling (one's) bonnet over the windmill
f.
kimseyi umursamadan hareket etmek
39
Deyim
fling (one's) bonnet over the windmill
f.
kimseye aldırış etmemek
40
Deyim
fling (one's) bonnet over the windmill
f.
gözü kara davranışlarda bulunmak
41
Deyim
fling (one's) bonnet over the windmill
f.
yel değirmenlerine karşı savaşmak
42
Deyim
throw (one's)bonnet over the windmill
f.
pervasızca hareket etmek
43
Deyim
throw (one's)bonnet over the windmill
f.
başına buyruk davranmak
44
Deyim
throw (one's)bonnet over the windmill
f.
tedbirsiz davranmak
45
Deyim
throw (one's)bonnet over the windmill
f.
kimseyi umursamadan hareket etmek
46
Deyim
throw (one's)bonnet over the windmill
f.
kimseye aldırış etmemek
47
Deyim
throw (one's)bonnet over the windmill
f.
gözü kara davranışlarda bulunmak
48
Deyim
throw (one's)bonnet over the windmill
f.
yel değirmenlerine karşı savaşmak
49
Deyim
put a bee in someone's bonnet about something
f.
aklına sokmak
50
Deyim
have a bee in one's bonnet
f.
aklında tuhaf bir fikir olmak
51
Deyim
a bee in one's bonnet
f.
bir konuya kafasını takmak
52
Deyim
put a bee in someone's bonnet (about something)
f.
birinin aklına bir şeyi sokmak
53
Deyim
have a bee in one's bonnet
f.
bir şey ile aklını bozmak
54
Deyim
put a bee in someone's bonnet (about something)
f.
fikir vermek
55
Deyim
have a bee in one's bonnet
f.
kafasında bir şeyler olmak
56
Deyim
have a bee in one's bonnet
f.
kafayı takmak
57
Deyim
have a bee in your bonnet
f.
önemli bir şeyi devamlı söylemek
58
Deyim
have a bee in one's bonnet
f.
parmağına dolamak
59
Deyim
have a bee in your bonnet
f.
sürekli olarak bir şeyin öneminin altını çizmek
60
Deyim
put a bee in someone's bonnet about something
f.
(bir şey hakkında) birisine bir fikir vermek
61
Deyim
put a bee in someone's bonnet (about something)
f.
yol göstermek
62
Deyim
look under the bonnet
f.
yakından bakmak/incelemek/görmek
63
Deyim
put a bee in (one's) bonnet
f.
(birine) bir fikir vermek
64
Deyim
put a bee in (one's) bonnet
f.
(birinin) aklına bir fikir sokmak
65
Deyim
put a bee in (one's) bonnet
f.
(birinin) kafasını/aklını kurcalamak
66
Deyim
put a bee in (one's) bonnet
f.
(birini) düşünceli yapmak
67
Deyim
put a bee in (one's) bonnet
f.
(birini) sinir etmek
68
Deyim
put a bee in (one's) bonnet
f.
(birini) kızdırmak
69
Deyim
have a bee in one's bonnet
f.
bir şeyi takıntı yapmak
70
Deyim
have a bee in one's bonnet
f.
bir takıntısı olmak
71
Deyim
have a bee in one's bonnet
f.
aklını takmak
72
Deyim
have a bee in one's bonnet
f.
kafasını takmak
73
Deyim
have a bee in one's bonnet
f.
kafaya takmak
74
Deyim
have a bee in one's bonnet
f.
tuhaf bir fikri/fantezisi olmak
75
Deyim
put a bee in someone's bonnet (about someone or something)
f.
birinin aklına (biriyle/bir şeyle ilgili) bir şey/fikir sokmak
76
Deyim
put a bee in someone's bonnet (about someone or something)
f.
birine (biriyle/bir şeyle ilgili) bir fikir vermek
77
Deyim
put a bee in someone's bonnet (about someone or something)
f.
birine (biriyle/bir şeyle ilgili) yol göstermek
78
Deyim
put a bee in someone's bonnet (about someone or something)
f.
birini (biriyle/bir şeyle ilgili) teşvik etmek
79
Deyim
put a bee in someone's bonnet (about someone or something)
f.
birini (biriyle/bir şeyle ilgili) dürtmek
80
Deyim
put a bee in bonnet
f.
bir fikir vermek
81
Deyim
put a bee in bonnet
f.
kafasını/aklını kurcalamak
82
Deyim
put a bee in bonnet
f.
sinir etmek
83
Deyim
put a bee in bonnet
f.
aklına bir fikir sokmak
84
Deyim
put a bee in bonnet
f.
kızdırmak
Trade/Economic
85
Ticaret/Ekonomi
bonnet piece
i.
eski bir iskoç altın parası
Technical
86
Teknik
bonnet release cable
i.
kaput açma teli
87
Teknik
engine bonnet
i.
motor kaputu
88
Teknik
valve bonnet
i.
supap başlığı
89
Teknik
bonnet steel gate valve
i.
şapkalı çelik sürgülü vana
90
Teknik
valve bonnet
i.
valf başlığı
91
Teknik
bonnet spring
i.
yay burcu
Textile
92
Tekstil
toorie bonnet
i.
püsküllü bere
93
Tekstil
glengarry bonnet
i.
iskoç menşeli yünlü bir başlık türü
94
Tekstil
gypsy bonnet
i.
geniş kenarlı bir kadın ve çocuk şapkası
Automotive
95
Otomotiv
deployable bonnet system
i.
açılabilir kaput düzeni
96
Otomotiv
active bonnet
i.
aktif kaput
97
Otomotiv
du bonnet suspension
i.
du bone süspansiyonu
98
Otomotiv
bonnet lock
i.
kaporta kilidi
99
Otomotiv
under-bonnet temperature
i.
kaporta altı sıcaklığı
100
Otomotiv
bonnet ornament
i.
kaput arması
101
Otomotiv
bonnet ornament
i.
kaput amblemi
102
Otomotiv
under-bonnet temperature
i.
kaporta altı ısısı
103
Otomotiv
clamshell bonnet
i.
midye kaput
104
Otomotiv
transparent bonnet
i.
transparan kaput
Marine Biology
105
Deniz Biyolojisi
bonnet head
i.
küçük, zararsız bir çekiçbaşlı köpekbalığı
106
Deniz Biyolojisi
bonnet limpet
i.
calyptræidæ familyasına ait çeşitli deniz salyangozlarına verilen ad
107
Deniz Biyolojisi
bonnet shell
i.
calyptraea veya benzer cinse ait salyangoz
108
Deniz Biyolojisi
bonnet shark (sphyrna tiburo)
i.
çekiçbalığıgiller ile akraba, sıcak denizlere özgü bir köpekbalığı
Zoology
109
Zooloji
bonnet macaque
i.
başlık şeklinde saçları olan hint makak maymunu
110
Zooloji
bonnet monkey
i.
başlık şeklinde saçları olan hint makak maymunu
Botanic
111
Botanik
alligator bonnet (nymphaea sagittaefolia)
i.
göletlerde yetişen sarı renkli bir zambak
112
Botanik
alligator bonnet (nymphaea odorata)
i.
güzel kokulu bir nilüfer
113
Botanik
alligator bonnet
i.
sarı renkli zambağın veya nilüferin meyvesi
114
Botanik
bride's bonnet
i.
zambakgiller familyasına ait, beyaz çiçekleri ve mavi taneleri olan bir çiçek
115
Botanik
blue bonnet
i.
mavi arap sümbülü
116
Botanik
blue bonnet
i.
kuzey amerika'da yaygın bir şekilde yetiştirilen mavi, pembe veya beyaz çiçekli bir avrupa bitkisi
117
Botanik
blue bonnet
i.
teksas çiçeği
118
Botanik
blue bonnet
i.
mavi çiçekli bir avrupa otu
119
Botanik
bonnet [dialect]
i.
sarı nilüfer
120
Botanik
bonnet [dialect]
i.
sarı nilüferin boynuz şeklindeki yaprağı
121
Botanik
old-maid's bonnet
i.
vahşi acı bakla
122
Botanik
old-maid's bonnet
i.
doğu ve orta kuzey amerika'ya özgü mavi çiçekleri olan iri yapılı çok yıllık bir bitki
123
Botanik
scotch bonnet
i.
iskoç bonnet biberi
124
Botanik
scotch bonnet
i.
düzensiz şekillere sahip çok acı biber
History
125
Tarih
bonnet rouge
i.
fransız ihtilali
Ornithology
126
Kuşbilim
black bonnet
i.
bataklık çintesi
127
Kuşbilim
black bonnet
i.
bataklık kirazkuşu
128
Kuşbilim
black bonnet
i.
avrupa'da görülen bir kara başlı çinte
129
Kuşbilim
blue bonnet
i.
mavi baştankara
130
Kuşbilim
blue bonnet
i.
mavi boyunlu halkalı paraket papağanı
British Slang
131
İngiliz Argosu
beetle bonnet
i.
venüs tepesi
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bonnet
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy