Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | gevşeklik | laxity i. | ||
The European Union should have been given new tools in its struggle against the laxity of the system. Avrupa Birliği'ne sistemin gevşekliğine karşı mücadelesinde yeni araçlar verilmelidir. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | gevşeklik | laxness i. | ||
Such inefficiency and laxness only lead to a further influx of bogus asylum seekers. Bu tür bir verimsizlik ve gevşeklik sadece sahte sığınmacıların daha fazla akın etmesine yol açar. More Sentences |
||||
Physiology | ||||
Fizyoloji | gevşeklik | laxity i. | ||
The fact that item 15 has been removed makes room for laxity in the Stability and Growth Pact. Madde 15'in kaldırılmış olması İstikrar ve Büyüme Paktı'nda gevşekliğe yer açmaktadır. More Sentences |
||||
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | gevşeklik | looseness i. | ||
Yaygın Kullanım | gevşeklik | slack i. | ||
General | ||||
Genel | gevşeklik | floppiness i. | ||
Genel | gevşeklik | impreciseness i. | ||
Genel | gevşeklik | flaccidity i. | ||
Genel | gevşeklik | softness i. | ||
Genel | gevşeklik | flabbiness i. | ||
Genel | gevşeklik | enervation i. | ||
Genel | gevşeklik | bagginess i. | ||
Genel | gevşeklik | languor i. | ||
Genel | gevşeklik | laxation i. | ||
Genel | gevşeklik | slackness i. | ||
Genel | gevşeklik | limpness i. | ||
Genel | gevşeklik | flanerie i. | ||
Genel | gevşeklik | halfheartedness i. | ||
Genel | gevşeklik | relaxedness i. | ||
Genel | gevşeklik | unfirmness i. | ||
Genel | gevşeklik | ricketiness i. | ||
Genel | gevşeklik | droop i. | ||
Genel | gevşeklik | flab i. | ||
Telecom | ||||
Telekom | gevşeklik | backlash i. | ||
Automotive | ||||
Otomotiv | gevşeklik | slack i. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | gevşeklik veren | enervator i. | ||
Genel | gevşeklik verme | enervating i. | ||
Genel | rahatlamanın yol açtığı gevşeklik | complacency i. | ||
Genel | gevşeklik anlamını veren bir ön ek | lyo- ök. | ||
Idioms | ||||
Deyim | ağzı gevşeklik | loose lip i. | ||
Deyim | ağzı gevşeklik | loose lips i. | ||
Deyim | gevşeklik uzmanı | slack master i. | ||
Technical | ||||
Teknik | gevşeklik giderme aleti | take-up i. | ||
Teknik | gevşeklik giderici | take-up i. | ||
Teknik | gevşeklik ayarlayıcı | slack adjuster i. | ||
Teknik | gevşeklik ayar kolu kamı | slack adjuster cam i. | ||
Teknik | tümler gevşeklik | complementary slackness i. | ||
Teknik | birbirine bitişik olan hareketli aksamların arasındaki boşluk, gevşeklik veya oynama payı | lash i. | ||
Teknik | bir cihazın çalışmaya başlaması veya düzensiz bir şekilde hareket etmesi ile, hareketli aksamlarının arasındaki boşluk veya gevşeklik kaynaklı ortaya çıkan gıcırtılı ses veya sarsıntı | lash i. | ||
Mechanic | ||||
Mekanik | gevşeklik (hareket eden bir elemanda) | play i. | ||
Medical | ||||
Medikal | medial gevşeklik | medial laxity i. |