grev - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

grev



"grev" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 17 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
grev strike i.
General
grev turnout i.
grev industrial action i.
grev stoppage i.
grev strike i.
grev walkout i.
grev picket duty i.
grev spot strike i.
Trade/Economic
grev turn-out i.
grev work stoppage i.
grev labour disruption i.
grev strike i.
grev walk-out i.
grev strike action i.
grev walkout i.
Law
grev strike i.
Technical
grev strike i.

"grev" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 164 sonuç

Türkçe İngilizce
General
bir grup grev gözcüsü picket i.
grev kırıcı blackleg i.
kesinti (grev yüzünden meydana gelen) stoppage i.
grev gözcüsü picket i.
grev sırasında çalışmak isteyen işçilere engel olma picketing i.
grev türleri types of strike i.
yasadışı grev yapma wildcatting i.
grev sigortası strike insurance i.
grev bozucu rat i.
genel grev general strike i.
grev kırıcı strike breaker i.
grev kırıcılığı strikebreaking i.
grev kırıcı scab i.
grev kırıcı strikebreaker i.
grev bozucu strikebreaker i.
grev gözcülüğü picketing i.
küçük çaplı grev lightning strike i.
(hindistan'da) genel grev bandh i.
yürüyüş, grev gibi gösterilere katılan kimse demonstrator i.
yürüyüş, grev gibi gösterilere katılan kimse demonstrant i.
işe geri dönmeye niyetli olanları bulmak için grevciler arasında dolaşan grev kırıcı roper i.
sendika tarafından düzenlenen grev spot strike i.
grev yapmak strike f.
grev yapmak be on strike f.
grev yapmak go out f.
grev yapmak walk out f.
ilan etmek (toplantı/seçim/grev vb'nin yapılacağını) call f.
grev yapmak go on strike f.
grev yapmak strike work f.
grev gözcülüğü yapmak picket f.
grev kararı almak go on strike f.
grev başlatmak pull f.
grev yapmak picket f.
grev bozmak fink f.
(işçiler) grev yapmak stick out f.
(grev nedeniyle) çalışmaya ara vermek strike f.
(grev nedeniyle) işi bırakmak strike f.
(grev nedeniyle) işi askıya almak strike f.
grev öncesi döneme ait prestrike s.
Phrasals
bir şey için grev yapmak strike for something f.
(bir şey) üzerine grev yapmak strike over (something) f.
(bir şeye) karşı grev yapmak strike over (something) f.
(bir şey) için grev yapmak strike over (something) f.
Colloquial
bir yerden diğerine hızlıca hareket edecek şekilde organize olmuş grev gözcüsü flying picket i.
grev yapmak stage a walkout f.
Idioms
1929'da new orleans'ta grev yapan işçilere bölgedeki bir restoranın yapıp verdiği sandviç (poor boy'un kısaltılmışı) po' boy i.
grev yapmak hit the bricks f.
grev yapmak go out on strike f.
grev yapmak hit the pavement f.
grev yapmak walk out f.
grev yapmak down tools f.
grev yapmak lay down tools f.
grev yapmak down tools [uk] f.
grev yapmak take to the bricks f.
Speaking
bu iş yerinde grev var this company is on strike expr.
bu işyerinde grev vardır this company is on strike expr.
bu iş yerinde grev var this workplace is on strike expr.
bu işyerinde grev vardır this workplace is on strike expr.
Trade/Economic
ani grev lightning strike i.
çapraz grev sözcülüğü cross picketing i.
dolaylı grev secondary strike i.
direkt grev direct strike i.
doğrudan grev direct strike i.
grev kırıcısı strikebreaker i.
grev sigortası strike insurance i.
grev kırıcı strikebreaker i.
grev ve lokavt strike and lock-out i.
grev sırasında çalışan işçi strikebreaker i.
genel grev general strike i.
grev komitesi strike committee i.
grev kırıcı işçi strike breaker i.
grev sırasında çalışan işçi blackleg i.
grev gözcülüğü picketing i.
grev oylaması strike ballot i.
grev görevlisi picket i.
grev sırasında işçilere yapılan ödeme strike pay i.
grev çağırışı strike call i.
grev ödemesi strike pay i.
grev kırma strike breaking i.
grev kampanyası strike campaign i.
grev maaşı strike pay i.
grev hattı picket line i.
grev kırıcı işçi blackleg i.
grev oylaması strike vote i.
grev kırıcı işçi scab i.
grev tehdidi walkout threat i.
grev ücreti strike pay i.
grev sırasında rakip iki sendika arasında patlak veren müdahale krizi cross picketing i.
grev gözcüsü picket i.
grev kırıcı strikebraker i.
grev fonu strike fund i.
grev kırma strikebreaking i.
grev hakkı right to strike i.
grev hakkı right of strike i.
grev kırıcılığı strikebreaking i.
grev kırıcılığı blacklegging i.
grev kırıcılığı scabbing i.
genel grev general strike i.
grev şartı strike clause i.
grev çağrısı strike call i.
işçilerin iş yerini terk etmeden yaptıkları grev sit-down strike i.
iş karışıklıkları (grev vb) labor disturbances i.
kanundışı grev quick strike i.
kanunsuz grev unofficial strike i.
kanuni grev lawful strike i.
liman vb'nin grev nedeniyle hizmet verememe durumu strikebound i.
meşru grev lawful strike i.
resmi grev official strike i.
resmi olmayan grev wild-cat i.
sendika onayı olmadan yapılan grev wild-cat strike i.
sınırlı grev pin strike i.
sendika onayı alınmadan yapılan grev wildcat strike i.
umumi grev general strike i.
yasal grev lawful strike i.
yasadışı grev wild-cat strike i.
yasadışı grev illegal strike i.
yasal grev legal strike i.
yasadışı grev wild-cat i.
resmi grev official strike i.
grev yapan işçiler arasında karışıklık yaratarak onları haksız duruma düşürmeye çalışan kimse goon i.
grev gözcülüğü yapmak picket f.
grev yapmak come out on strike f.
grev gözcülüğü yapmak form a picket line f.
grev yapmak come out f.
grev nedeniyle işsiz kalmak be unemployed due to a strike f.
grev yapmak strike f.
grev yaptırmak bring out [uk] f.
grev nedeniyle hizmet veremeyen strikebound s.
grev yüzünden çalışamayan strikebound s.
grev nedeniyle sekteye uğramış strikebound s.
grev eğilimli strike-prone s.
grev nedeniyle felç olmuş strikebound s.
grev halinde on strike expr.
Law
genel grev general strike i.
grev kıran kişi blackleg i.
grev yapma strike i.
grev ve lokavt danışma kurulu strike and lockout advisory committee i.
kanunsuz grev illegal strike i.
kanunsuz grev wildcat strike i.
Politics
genel grev general strike i.
toplu sözleşme ve grev hakkı right to bargain collectively and to strike i.
sendikaların grev yapmasını engellemeyi amaçlayan antistrike s.
sendikanın onayını almamış (grev) unofficial s.
Institutes
kuruluşa aykırı grev unconstitutional strike i.
Industry
grev kırıcı jackleg i.
genel grev bundh [india] i.
şirketin sendikalaşmış çalışanlarının protestoya konu olmayan başka bir şirketin de bulunduğu alanda grev gözcülüğü yapması common-situs picketing i.
karşı grev sözcüsü counterpicket i.
grevcilerin bir başka tedarikçi firmayı grev gözcüsü olarak kullanması secondary picketing i.
iş yerinden olmayanların grev gözcülüğü secondary picketing i.
karşı grev sözcülüğü olarak (yeni sözcülük) oluşturmak counterpicket f.
Insurance
grev teminatı strikes cover i.
grev, kargaşa ve halk hareketleri strikes riots and civil commotions i.
grev, kargaşalık, halk hareketleri ve kötü niyetli zararlar strike, riot, civil commotions and malicious damage i.
grev, lokavt, kargaşalık, halk hareketleri, kötü niyetli hareketler ve terör (glkhh-knh) strike, lockout, riot, civil commotion-malicious acts and teror i.
kargaşalık, halk hareketleri ve grev riot and civil commotion and strikes i.
Military
grev sözcüsü picquet i.
grev sözcüleri grubu picquet i.
Music
(protesto, grev için sergilenen) ahenksiz ses rough music i.
Slang
grev kırıcı işçi olarak görev yapmak rat i.
grev kırmak rat i.
grev kırıcı ratter i.
grev kırıcıların kaptanı noble i.
grev kırıcı operasyonlardan sorumlu gözetmen noble i.