in advance - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

in advance

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"in advance" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 18 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
in advance zf. önceden
in advance zf. peşin
General
in advance zf. ileride peşin olarak
in advance zf. peşin
in advance zf. işin başında
in advance zf. ileride
in advance zf. önde
in advance zf. peşin olarak
in advance zf. önce
in advance zf. peşinen
in advance zf. önden (ödeme)
in advance ed. önünde
Colloquial
in advance zf. avans olarak
in advance expr. önden
Trade/Economic
in advance s. peşinen
in advance zf. avans olarak
in advance zf. önceden
in advance expr. peşin olarak

"in advance" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 126 sonuç

İngilizce Türkçe
General
fix in advance i. önceden belirleme
annuity in advance i. yıllık taksit
cash-in advance i. peşin ödeme
tell in advance f. peşin söylemek
accept in advance f. baştan kabul etmek
advance in one's career f. kariyer basamaklarını tırmanmak
approve in advance f. baştan kabul etmek
pay the bill in advance f. hesabı peşin ödemek
pay in advance f. peşin ödemek
pay in advance f. teslim almadan önce parasını ödemek
approve in advance f. peşinen kabul etmek
be in advance f. önde olmak
pay in advance f. avans vermek
accept in advance f. önceden kabul etmek
consent in advance f. önceden kabul etmek
thanks in advance f. şimdiden teşekkür etmek
pay in cash and in advance f. nakden ve peşinen ödemek
advance in the career f. iş hayatında yükselmek
advance in the business life f. iş hayatında yükselmek
thank in advance f. önceden teşekkür etmek
know in advance f. önceden bilmek
know in advance f. önceden haberi olmak
advance in the career f. kariyerinde yükselmek
accept in advance f. peşinen kabul etmek
tell in advance f. peşinen söylemek
book in advance f. önceden rezervasyon yapmak
paid in advance s. peşin
proclaimed in advance s. önceden beyan edilmiş
in advance of the delivery zf. teslimat öncesinde
24 hours in advance zf. 24 saat öncesinden
hours in advance zf. saat önceden
well in advance zf. çok önceden
well in advance zf. peşinen
well in advance zf. evvelce
in-advance zf. avans olarak
as far in advance as possible zf. mümkün olduğunca erken/en kısa zamanda
in advance of ed. öncesinde
in advance of ed. -den ileri
in advance of ed. -in önünde
Phrases
a day in advance zf. bir gün önceden
thanking you in advance for your attention to this matter expr. gereğini arz ederim
thanking you in advance for your attention to this matter expr. gereğini müsaadelerinizle arz ederim
thanking you in advance for your attention to this matter expr. gereğinin yapılmasını arz ederim
thanking you in advance for your attention to this matter expr. gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim
sorry in advance expr. peşinen özür dilerim
sorry in advance expr. şimdiden özür dilerim
thanks in advance expr. şimdiden teşekkürler
in advance of (someone or something) expr. (birinden/bir şeyden) önce
in advance of (someone or something) expr. (biri/bir şey) öncesinde
in advance of (someone or something) expr. (birinin/bir şeyin) ötesinde/ilerisinde
Colloquial
tia (thanks in advance) expr. şimdiden teşekkürler
tia (thanks in advance) expr. şimdiden teşekkür ederim
Idioms
be in advance of (someone or something's) time f. zamanının ilerisinde olmak
be in advance of (someone or something's) time f. döneminin ilerisinde olmak
be in advance of (someone or something's) time f. çağının ilerisinde olmak
be in advance of (someone or something's) time f. çağını aşmak
be in advance of (someone or something's) time f. bulunduğu çağdan daha ileride olmak
be in advance of (someone or something's) time f. bulunduğu zamandan daha ileride olmak
be in advance of (someone or something's) time f. bulunduğu dönemden daha ileride olmak
be in advance of (someone or something's) time f. zamanının ilerisinde olmak
be in advance of (someone or something's) time f. çağının ilerisinde olmak
be in advance of (someone or something's) time f. döneminin ilerisinde olmak
be in advance of your time f. zamanının ilerisinde olmak
be in advance of your time f. çağının ilerisinde olmak
be in advance of your time f. döneminin ilerisinde olmak
be in advance of (someone or something's) time f. çağının ilerisinde olmak
be in advance of (someone or something's) time f. zamanının ilerisinde olmak
be in advance of your time f. çağının/zamanının ötesinde olmak
be in advance of your time f. çağının/zamanının ilerisinde olmak
be in advance of (someone's or something's) time f. zamanının ilerisinde olmak
be in advance of (someone's or something's) time f. döneminin ilerisinde olmak
be in advance of (someone's or something's) time f. çağının ilerisinde olmak
be in advance of (someone's or something's) time f. çağını aşmak
be in advance of (someone's or something's) time f. bulunduğu çağdan daha ileride olmak
pay (for something) in advance f. (bir şeyi) önden ödemek
pay (for something) in advance f. (bir şey için) önden ödeme yapmak
Speaking
thanks for your answer in advance expr. cevabınız için şimdiden teşekkür ederim
thanks for your answer in advance expr. cevabın için şimdiden teşekkürler
thanks for your answer in advance expr. cevabınız için şimdiden teşekkürler
thanks for your answer in advance expr. cevabın için şimdiden teşekkür ederim
thank you for your answer in advance expr. cevabınız için şimdiden teşekkürler
thank you for your answer in advance expr. cevabın için şimdiden teşekkürler
thank you for your answer in advance expr. cevabınız için şimdiden teşekkür ederim
thank you for your answer in advance expr. cevabın için şimdiden teşekkür ederim
thanks in advance for your interest expr. ilginize şimdiden teşekkür ederim
thanks in advance for your interest expr. ilginiz için şimdiden teşekkürler
thank you in advance for your interest expr. ilginize şimdiden teşekkür ederim
thank you in advance for your interest expr. ilginiz için şimdiden teşekkürler
thanks in advance for your interest expr. ilginize şimdiden teşekkürler
thank you in advance for your interest expr. ilginize şimdiden teşekkürler
thank you in advance for your interest expr. ilginiz için şimdiden teşekkür ederim
thanks in advance for your interest expr. ilginiz için şimdiden teşekkür ederim
it is essential to book in advance expr. önceden rezervasyon esastır
thank you in advance expr. şimdiden teşekkür ederim
thank you in advance expr. sana şimdiden teşekkür ederim
thank you in advance expr. şimdiden teşekkürler
thanks in advance expr. şimdiden teşekkürler
thanks in advance expr. şimdiden teşekkür ederiz
thanks in advance for your courtesy expr. şimdiden nezaketiniz için teşekkür ederiz
thanks in advance expr. şimdiden teşekkür ederim
Trade/Economic
payment in advance i. alelhesap ödeme
payment in advance i. avans ödemesi
payment in advance i. avans
in advance payment i. avans ödeme
tax in advance i. avans vergi
total amount of each type of advance and loan granted in the current period i. cari dönemde verilen her çeşit avans veya borcun toplam tutarı
revenue collected in advance relevant to coming months i. gelecek aylara ait gelirler
revenue collected in advance relevant to periods further than one year i. gelecek yıllara ait gelirler
revenue collected in advance and accrued expenses payable in next months i. gelecek aylara ait gelir-gider toplamları
revenue collected in advance and accrued expenses payable i. gelecek yıllara ait gelir ve gider toplamları
net in advance i. nakit peşin ödeme
in advance payment i. önceden ödeme
payment in advance i. ön ödeme
rent received in advance i. önceden tahsil edilmiş kira
cash in advance i. peşin ödeme
rent in advance i. peşin kira
cash in advance i. peşin para
revenue collected-in advance i. peşin elde edilmiş gelir
payable in advance i. peşin ödeme
payment in advance i. peşin ödeme
tax in advance i. peşin vergi
payable in advance i. vadenin başında ödenecek
pay in advance f. peşin ödemek
spent in advance s. peşin harcanan
payable in advance s. vade başında ödenebilir
Automotive
advance in crankshaft degrees i. krank milinde avans derecesi