in half - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

in half

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"in half" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

İngilizce Türkçe
General
in half zf. yarım halde
in half zf. yarı yarıya
in half zf. yarıya

"in half" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 66 sonuç

İngilizce Türkçe
General
pane of glass in the movable half of the window i. müteharrik pencere camı
cut in half f. yarıya bölmek
fold in half f. ikiye kıvırmak
fold in half f. ikiye katlamak
break in half f. ikiye bölmek (ekmeği vb)
put half the money in the bank f. paranın yarısını bankaya yatırmak
cut the expenses in half f. masrafları yarıya indirmek
spend half of his/her life in the music business f. hayatının yarısını müzik piyasasında harcamak
spend half of one's life in something f. hayatının yarısını bir şeye/bir yerde harcamak
spend half of one's life in something f. hayatının yarısını bir şeyle geçirmek
be half dead with a bullet hole in one's shoulder f. omzunda bir kurşun deliğiyle yarı ölü bir halde olmak
split in half f. ikiye ayrılmak
cut in half f. yarıya indirgemek
cut in half f. yarıya düşürmek
in half shares zf. yarı yarıya
in a half-assed way zf. kör topal
in one's half expr. kendi adına
in one's half expr. kendi namına
Phrases
in over half of expr. yarısından fazlasında
one in half a million expr. yarım milyonda bir
Colloquial
rip in half f. (yırtarak) ikiye bölmek/ayırmak
rip in half f. ortadan ikiye ayırmak
rip in half f. yerden yere vurmak
rip in half f. darmaduman etmek
rip in half f. yırtmak
rip in half f. parçalamak
in half that time expr. bu sürenin yarısı geçince
in about an hour and a half expr. yaklaşık 1.5 saat sonra
in half the time expr. yarısı kadar sürede
in half the time expr. daha az/kısa sürede
Idioms
rip something in half f. bir şeyi (yırtarak) ikiye bölmek/ayırmak
rip (someone or something) in half f. (birini/bir şeyi) ikiye bölmek
rip (someone or something) in half f. (birini/bir şeyi) yırtmak
rip (someone or something) in half f. (birini/bir şeyi) parçalamak
rip (someone or something) in half f. (birini/bir şeyi) ortadan ikiye ayırmak
rip (someone) in half f. (birini) dağıtmak
rip (someone) in half f. (birini) paramparça etmek
rip (someone) in half f. (birini) yerden yere vurmak
rip (someone) in half f. (birini) darmaduman etmek
tear (someone or something) in half f. (birini/bir şeyi) ikiye bölmek
tear (someone or something) in half f. (birini/bir şeyi) yırtmak
tear (someone or something) in half f. (birini/bir şeyi) parçalamak
tear (someone or something) in half f. (birini/bir şeyi) ortadan ikiye ayırmak
tear (someone) in half f. (birini) dağıtmak
tear (someone) in half f. (birini) paramparça etmek
tear (someone) in half f. (birini) yerden yere vurmak
tear (someone) in half f. (birini) darmaduman etmek
six in one, (and) half a dozen in the other expr. al birini vur ötekine
six in one, (and) half a dozen in the other expr. ha bu ha o
six in one, (and) half a dozen in the other expr. ikisi de aynı
six in one, (and) half a dozen in the other expr. bir fark yok
six in one, (and) half a dozen in the other expr. aynısının laciverti
six in one, (and) half a dozen in the other expr. aynı bokun laciverti
Speaking
break the bread in half expr. ekmeği ikiye böl
slice the bread in half expr. ekmeği ikiye böl
may you be in heaven a full half hour before the devil knows you're dead expr. irlanda'da ölenin arkasından şeytan son bir şans bulup ruhunu çağırmadan cennette huzur içinde uyu anlamında söylenen bir ifade
only half in jest expr. şakayla karışık
Technical
pane of glass in the movable half of the window i. müteharrik pencere camı
Marine
mean transport rate in half cycle i. ortalama taşınma debisi
Medical
paralyzed in the lower half of the body i. belden aşağısı tutmayan
be paralyzed in the lower half of the body f. belden aşağısı felç olmak
be paralyzed in the lower half of the body f. belden aşağısı tutmamak
paralyzed in the lower half of the body s. belden aşağısı felç
Literature
in the twilight of half-surrender expr. ölümün eşiğinde
Sport
in the second half expr. ikinci yarıda
Slang
half in the bag s. sarhoş