kaynaklı - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kaynaklı



"kaynaklı" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kaynaklı shot s.
kaynaklı originating from ed.
Technical
kaynaklı welding s.
kaynaklı patched (rubber) s.
kaynaklı welded s.

"kaynaklı" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

Türkçe İngilizce
General
duygu kaynaklı tutumlar affectively based attitudes i.
dış kaynaklı endişe exogenous anxiety i.
iç kaynaklı endişe endogenous anxiety i.
dışarıdan kaynaklı riskler exogenous risks i.
tarımsal kaynaklı kirlenme pollution from agriculture i.
besin kaynaklı hastalık foodborne disease i.
besin kaynaklı hastalık foodborne illness i.
içsel kaynaklı azalım modeli self-regression model i.
yerli kaynaklı olmayan non-domestic origin i.
insan kaynaklı afetler human related disasters i.
dış kaynaklı müzik foreign music i.
herhangi bir sebeple hayvansal kaynaklı hiçbir besini tüketmeme veganism i.
insan kaynaklı faktörler man-made factors i.
sel kaynaklı kayıp flood loss i.
dış kaynaklı ödül extrinsic reward i.
aşırı alkol tüketiminden kaynaklı susuzluk nadors [south african] i.
doğal koşullardan kaynaklı kısıtlama necessity i.
dış kaynaklı outsourced i.
baskı (iş, okul gibi stres kaynaklı) throng [scottish] i.
unvandan kaynaklı olarak titularly i.
büyük bir haksızlık ya hakaretten kaynaklı hiddet ultrage i.
kristal yapıda bir atom, iyon veya molekülün yokluğundan kaynaklı kusur vacancy i.
sis kaynaklı buğu vaporousness i.
buhar kaynaklı buğu vaporousness i.
sis kaynaklı buğu vapourousness i.
buhar kaynaklı buğu vapourousness i.
yer ve nesnelerden kaynaklı özgün atmosfer vibrations i.
cehalet veya dikkatsizlikten kaynaklı hata bevue i.
hava, buhar veya gazın baskıyla çıkmasından kaynaklı ses blowing i.
devredeki akımda meydana gelen istenmeyen değişimlerden veya tüp gibi aksamların mekanik hareketinden kaynaklı olarak hoparlörde duyulan sesler microphonics i.
kayıp veya mahrumiyetten kaynaklı üzüntü miss [dialect] i.
anlam belirsizliğinden kaynaklı anlaşılmazlık opaqueness i.
ihmalden kaynaklı hata omission i.
alkolden kaynaklı davranış değişimi disguise [obsolete] i.
(bitkisel kaynaklı ilaçta) maddeyi suda bekletme infusion i.
(bitkisel kaynaklı ilaçta) maddeyi su ile ıslatma infusion i.
hareketli akıntının donması veya ayrılmasından kaynaklı düğümlenme clot i.
bozulmadan kaynaklı kusur crack i.
(termostat) cihaz faaliyeti arkasındaki duraklama kaynaklı devir çeşitliliği cycling i.
ihmalden kaynaklı bozulma ve zayıflama dry rot i.
beton yüzeylerin aşınmasından kaynaklı toz oluşumu dusting i.
yetersiz beslenmede kaynaklı halsizlik poverty i.
(önceki deneyimden kaynaklı) heyecan fleshment i.
(önceki deneyimden kaynaklı) harekete geçme fleshment i.
(önceki deneyimden kaynaklı) uyarılma fleshment i.
utanç kaynaklı terleme flop sweat i.
kronik tahriş kaynaklı yara gaw [scotland] i.
değişen fenotipi gen kaynaklı fenotipi ile aynı olan canlı phenocopy i.
(germe vb. kaynaklı) kas yaralanması pull i.
mani kaynaklı meydana gelen şiddetli ve ani nöbet frenzy i.
fizyolojik bozukluk kaynaklı anormal ereksiyon priapism i.
düzeneğin aksamları arasındaki oynama payı veya boşluktan kaynaklı ses slap i.
hayvansal kaynaklı besinlerden süt ve ürünlerini de tüketen vejetaryen lactarian i.
hayvansal kaynaklı besinlerden süt ve ürünlerini de tüketen vejetaryen lactovegetarian i.
(halatın kayma veya gevşemesi kaynaklı) ani çekiş surge i.
kitle kaynaklı çalışmayı kullanmak crowdsource f.
kitle kaynaklı çalışma yaptırmak crowdsource f.
dış kaynaklı outside s.
dış kaynaklı exterior s.
zengin kaynaklı resourceful s.
yerli kaynaklı olmayan nonlocal origin s.
gıda kaynaklı food borne s.
besin kaynaklı food borne s.
bitki kaynaklı herbal s.
bitki kaynaklı vegetative s.
bitkisel kaynaklı galenic s.
bitki kaynaklı vegetable s.
bitkisel kaynaklı vegetable s.
bitkisel kaynaklı vegetative s.
bitkisel kaynaklı vegetal s.
bitki kaynaklı vegetal s.
bitkisel kaynaklı herbal s.
bitki kaynaklı galenic s.
stres kaynaklı stress related s.
toplum kaynaklı community-onset s.
cinsiyet kaynaklı sex-based s.
yağmur kaynaklı rain-induced s.
abd kaynaklı u.s-led s.
insan kaynaklı man-made s.
sorun kaynaklı/güdümlü problem driven s.
yabancı kaynaklı of foreign origin s.
insan kaynaklı human-induced s.
kitle kaynaklı crowd-sourced s.
insan kaynaklı human-driven s.
insan kaynaklı people-driven s.
sistem kaynaklı system-induced s.
az kaynaklı resource-poor s.
nehir kaynaklı river-borne s.
tek kaynaklı single-source s.
kene kaynaklı tickborne s.
mizaç kaynaklı temperamental s.
ihlalden kaynaklı transgressional s.
terlemeden kaynaklı transpiratory s.
hilelerden kaynaklı trick s.
öksürükten kaynaklı tussicular s.
sinerji eksikliğinden kaynaklı asynergic s.
dikkat kaynaklı attentional s.
tövbeden kaynaklı attritional s.
yetersiz kaynaklı bareboned s.
endişe kaynaklı kedogenous s.
araçtan kaynaklı vehiculary s.
araçtan kaynaklı vehiculatory s.
eyerde oturmaktan kaynaklı saddle s.
kullanımdan kaynaklı hasar ve aşınmaya dayanıklı wear-resistant s.
stresten kaynaklı olarak normalden veya beklentilerden daha az bir cinsel aktivite ilgisi veya katılımına sahip olan hyposexual s.
mutluluk ve neşeden kaynaklı glad s.
doğaüstü etkenlerden kaynaklı gizli bilgilere ait occult s.
doğaüstü etkenlerden kaynaklı gizli bilgiler ile ilgili occult s.
doğaüstü etkenlerden kaynaklı gizli bilgilerle uğraşan occult s.
benzer kaynaklı identical s.
çok kaynaklı multisource s.
makamdan kaynaklı unvanı olan officiary s.
fazla planlamadan kaynaklı overplanned s.
pas kaynaklı rusty s.
hayal gücü kaynaklı imaginational s.
dürtüsellik kaynaklı impulsive s.
impüls kaynaklı impulsive s.
(yaş kaynaklı) zayıf hafızalı doating s.
(yaş kaynaklı) zayıf hafızalı doting s.
uyuşturucudan kaynaklı drug-related s.
parazit kaynaklı parasitical s.
çok kaynaklı polygenous s.
dışkı kaynaklı feculent s.
iç kaynaklı innate s.
panik kaynaklı panic s.
panik kaynaklı panical [obsolete] s.
panik kaynaklı panicky s.
(özellikle kereste) mantar kaynaklı çürüyen pecky s.
bit kaynaklı pediculous s.
dış kaynaklı gelişen foreign s.
yutak kaynaklı pharyngal s.
farenk kaynaklı pharyngal s.
metabolizma düzensizliğinden kaynaklı (bitki hastalığı) physiologic s.
metabolizma düzensizliğinden kaynaklı (bitki hastalığı) physiological s.
halk kaynaklı public s.
dış kaynaklı public s.
kendinden kaynaklı self-originating s.
kendinden kaynaklı self-paced s.
sperm kaynaklı seminary [obsolete] s.
(çiçek hastalığı kaynaklı) kabarcıklı pock-broken s.
kutuplar kaynaklı polaristic s.
kutupsal özellik kaynaklı polaristic s.
(ingiltere) stoke–on–trent kaynaklı stoke s.
bol su kaynaklı streamful s.
kuduz virüsünden kaynaklı street s.
stres kaynaklı stress-related s.
ameliyat kaynaklı surgical s.
cerrahi işlem kaynaklı surgical s.
epilepsiden kaynaklı epileptic s.
meteordan kaynaklı meteoric s.
insan kaynaklı anthropogenically zf.
-den kaynaklı olarak based upon ed.
-den kaynaklı olarak based on ed.
ateş veya ısı etkisinden kaynaklı anlamı veren ön ek pyr- ök.
ateş veya ısı etkisinden kaynaklı anlamı veren ön ek pyro- ök.
belirtilen mantardan kaynaklı hastalık anlamı veren son ek -osis snk.
… kaynaklı spor anlamına gelen son ek -spore snk.
Phrasals
-den kaynaklı bir fikri/yaklaşımı olmak come from f.
Colloquial
katalog (ses benzerliğinden kaynaklı günlük kullanım) cattle dog [aus] i.
içki kaynaklı cesaret geneva courage i.
alkol kaynaklı atıp tutma geneva courage i.
bir grupta heyecandan kaynaklı mırıldanmalar/uğultu ripple of excitement i.
grup içerisinde heyecandan kaynaklı kıpırtılar ripple of excitement i.
dalga dalga yayılan heyecandan kaynaklı mırıltılar ripple of excitement i.
dalga dalga yayılan heyecandan kaynaklı bir uğultu ripple of excitement i.
uzun süre hareketsiz yolculuk etmekten kaynaklı derin toplardamar pıhtılaşması economy class syndrome i.
uyuşturucudan kaynaklı korkunç/ürkütücü halüsinasyonlar horrors i.
şapka takmaktan kaynaklı dağılmış saç hat hair i.
kendi çıkarı için siyasi kaynaklı rantlarla ilgilenen kimse politician i.
birinden kaynaklı bir sorun/problem olmak be someone's lookout f.
birinin (kendinden) kaynaklı bir sorun/problem olmak be someone's (own) lookout [uk] f.
Idioms
cv'lerdeki yazım hatası kaynaklı olumsuz izlenim death by spell check i.
kafayı bir yere vurmaktan kaynaklı yumurta şeklinde şişlik a goose egg i.
kafayı bir yere vurmaktan kaynaklı yumurta şeklinde şişlik goose egg i.
kafayı bir yere vurmaktan kaynaklı yumurta şeklinde şişlik goose egg i.
hamilelikten kaynaklı unutkanlık/kafa karışıklığı baby brain i.
(şaka yollu) evlilik kaynaklı mutluluk wedded bliss i.
(birinin kendinden) kaynaklı bir sorun/zorluk olmak be (one's) (own) lookout [uk] f.
birinin kendinden kaynaklı bir sorun/zorluk olmak be (one's) (own) lookout [uk] f.
birinin kendinden kaynaklı bir sorun/zorluk olmak be someone's (own) lookout [uk] f.
problem bilgisayarın yanlış kullanımından kaynaklı pebcac (problem exists between chair and computer) expr.
problem bilgisayarın yanlış kullanımından kaynaklı pebcak (problem exists between chair and keyboard) expr.
problem bilgisayarın yanlış kullanımından kaynaklı pebkam (problem exists between keyboard and monitor) expr.
Trade/Economic
teknolojik yeniliklerden kaynaklı istihdam değişikliklerinin sendikalarca müzakere edilmesi technology agreement i.
borç kaynaklı durgunluk debt-induced recession i.
çok kaynaklı finans multi-source financing i.
dış kaynaklı gelir extraneous income i.
dış kaynaklı kredi external loan i.
dış kaynaklı alım foreign acquisition i.
finansman kaynaklı emeklilik planı funded pension plan i.
fon kaynaklı kredi loan of funds originated i.
fon kaynaklı krediler loans of funds originated i.
iş kazası veya iş kaynaklı rahatsızlık nedeniyle verilen ücretli izin workers' compensation leave i.
kanal inşaat müdürü (iç ve dış kaynaklı) channel construction director (internal and external financing) i.
kitle kaynaklı çalışma crowdsourcing i.
özelleştirme ve tasarruf mevduatı sigorta fonu kaynaklı türk lirası transferleri privatization and savings deposit insurance fund (sdif)-related tl transfers i.
yabancı kaynaklı yatırım foreign investment i.
yurtdışı kaynaklı gelir foreign-based income i.
dış kaynaklı hizmetler outsourced services i.
üretim maliyetlerindeki artıştan kaynaklı enflasyon cost-pull inflation i.
küçük ölçekli şokların yayılmasından kaynaklı kriz contagion i.
dış kaynaklı exogeneous s.
yurtdışı kaynaklı foreign-based s.
yurtdışı kaynaklı foreign s.
yurtdışı kaynaklı foreign-sourced s.
ekonomik buhran kaynaklı depressed s.
talebin yükselmesi ve arzın düşmesinden kaynaklı bariz enflasyonla nitelenen overheated s.
ekonomik çöküntü kaynaklı panic s.
Law
mağdur kaynaklı suç teorisi victim precipitation theory i.
(kaçakçılık kaynaklı) mala el koyma infection i.
(kaçakçılık kaynaklı) kargoya el koyma infection i.
gerekenin yapılmasından kaynaklı commissive s.
Politics
afet yönetimi ve olağanüstü hallerde müdahale amaçlı uzay kaynaklı bilgi için bm platformu united nations platform for space-based information for disaster management and emergency response i.
dış kaynaklı rüşvetle mücadele edilmesine yönelik kılavuz ilkeler guiding principles on enforcement of the foreign bribery offence i.
devlet kaynaklı milliyetçilik state-led nationalism i.
kalkınma kaynaklı yerinden edilme development-induced displacement i.
devlet kaynaklı state-led s.
hükümet kaynaklı government-led s.
mezhep kaynaklı sectarian s.
Industry
çelik yapıların kenet millerini, kaynaklı mafsallarını ve dikişlerini denetleyen kimse moocher i.
Insurance
ciddi veya uzun süreli hastalıklardan kaynaklı olup belirlenen tutarın üzerinde gelen hastane faturalarının çoğunu veya tamamını kapsayan sigorta major medical i.
Tourism
yolculuk esnasındaki hareket kaynaklı mide bulantısı travel sickness i.
Technical
saat maşasından kaynaklı hataları önlemek için kullanılan cihaz remontoir i.
saat maşasından kaynaklı hataları önlemek için kullanılan cihaz remontoire i.
film üzerindeki boya, vernik vb. kaynaklı yumru veya parçacık nib i.
ark kaynaklı birleştirmelerde sertlik deneyi hardness test on arc welded joints i.
alın kaynaklı kontrol vanası butt-weld control valve i.
alın kaynaklı kontrol vanası buttweld control valve i.
ark kaynaklı deney parçası arc-welded test piece i.
akış kaynaklı titreşim flow-induced vibration i.
alın kaynaklı bağlantı butt-fused joint i.
alın kaynaklı bağlantı butt fusion jointing i.
alın kaynaklı bağlantı butt-welded joint i.
alın kaynaklı boru butt welded pipe i.
ark kaynaklı birleştirme arc-welded joint i.
basınç kaynaklı tel elek pre-crimped wire screen i.
biyolojik kaynaklı örneklerin miktarının ölçülmesi measurement of quantities in samples of biological origin i.
boruya kaynaklı flanş welded on pipe flange i.
boyun kaynaklı flanş weld neck flange i.
bindirme kaynaklı boru lap-welded tube i.
bindirme kaynaklı bağlantı lap-welded joint i.
boyuna kaynaklı çelik boru longitudinally-welded steel pipe i.
bindirme kaynaklı boru lap-welded pipe i.
çelik malzemeden kaynaklı kazan welded steel boiler i.
çift kaynaklı bağlantı double welded joint i.
darbe kaynaklı titreşim shock-induced vibration i.
dikişsiz ve kaynaklı ferromanyetik çelik borular seamles and welded ferromagnetic steel tubes i.
dikiş kaynaklı borular seam-welded tubes i.
dikişsiz ve kaynaklı çelik boruların otomatik girdap akımları muayenesi automatic eddy current testing of seamless and welded steel tubes i.
dikiş kaynaklı boru seam-welded tube i.
düz kaynaklı boru flat welded pipe i.
dikişsiz ve kaynaklı çelik tüplerin tüp uçlarının ultrasonik muayenesi ultrasonic testing of tube ends of seamless and welded steel tubes i.
dikişsiz ve kaynaklı çelik tüpler seamless and welded steel tubes i.
dikişsiz ve kaynaklı ferromanyetik çelik tüplerin otomatik tam çevre manyetik transdüser akı kaçak muayenesi automatic full peripheral magnetic transducer flux leakage testing of seamless and welded ferromagnetic steel tubes i.
dikişsiz ve kaynaklı çelik boruların uçları tube ends of seamless and welded steel tubes i.
durağan kaynaklı adlar statically seeded names i.
dikişsiz ve kaynaklı boruların sıvı penetrant muayenesi liquid penetrant testing of seamless and welded steel tubes i.
dikişsiz ve kaynaklı çelik boruların otomatik elektromanyetik muayenesi electromagnetic testing of seamless and welded ferromagnetic steel tubes i.
diskleri kaynaklı türbin rotoru welded disc turbine rotor i.
eritme kaynaklı bağlantılar fusion-welded joints i.
elektrik basınç kaynaklı çelik boru electric pressure-welded steel pipe i.
elektrik direnç kaynaklı boru ürünler electric-resistance-welded tubular products i.
elektrik kaynaklı alaşımsız çelik borular electric welded non-alloy steel tubes i.
elektrik basınç kaynaklı çelik boru electric pressure-welded steel tube i.
erime kaynaklı parça fusion welded part i.
eritme kaynaklı borular fusion welded pipes i.
eritme kaynaklı kaplamalar fusion-welded coatings i.
elektrik direnç kaynaklı boru electric-resistance-welded pipe i.
ergitme alın kaynaklı birleştirmeler fusion welded butt joints i.
girdap kaynaklı titreşim vortex-induced vibration i.
hava kaynaklı ses yalıtımı airborne-sound insulation i.
hava kaynaklı canlı partikül sayımı air-born viable particulate count i.
hava kaynaklı partikül air-born particulate i.
hava kaynaklı mikroorganizmalar airborne microorganisms i.
hava kaynaklı partikül sayımı air-born particulate count i.
ısı kaynaklı bulanıklaşma heat haze i.
ısı kaynaklı bulanıklaşma heat shimmer i.
ışık kaynaklı gölgeleme light source shading i.
kaynaklı körük welded bellows i.
kaynaklı flanş welding flange i.
kaynaklı galvaniz çelik boru welded galvanized steel pipe i.
kaynaklı parça weldment i.
kaynaklı paslanmaz çelik boru welded stainless steel tube i.
kaynaklı dirsek welding elbow i.
kaynaklı tel örgü welded wire fabric i.
kaynaklı ek welded scam i.
kaynaklı yeniden doldurulabilir tüp refillable welded steel cylinder i.
kaynaklı dikiş welded seam i.
kaynaklı çelik tüplerin kaynak dikişine bitişik alanlarının ultrasonik muayenesi ultrasonic testing of the area adjacent to the weld seam of welded steel tubes i.
kaynaklı basınç dramları welded pressure drums i.
kaynaklı bağlantı welded joint i.
kaynaklı bağlantı deneyleri testing of welded joints i.
kaynaklı dolu gövdeli kiriş welded plate girder i.
kaynaklı bağlantılar welded connections i.
kesintisiz kaynaklı haddeleme endless welding rolling i.
kaynaklı ucuca ekleme welded butt splice i.
kaynaklı yapı welded construction i.
kaynaklı köşe welded corner i.
kaynaklı tel örgü welded wire mesh i.
kaynaklı çelik boru welded steel pipe i.
kaynaklı çelik strüktür welded steel structure i.
kaynaklı boru welded pipe i.
kaynaklı tekne welded hull i.
kaynaklı kiriş welded girder i.
kaynaklı tel örgü çitler steel wire welded mesh fencing i.
kaynaklı birleştirme welded connection i.
kaynaklı termoplastik yapı welded thermoplastic construction i.
kaynaklı bağlantı elemanı welded fitting i.
kaynaklı bağlantıların deneyleri testing of welded joints i.
kaynaklı termokapıl welded thermocouple i.
kaynaklı birleştirmelerin radyografik muayenesi radiographic examination of welded joints i.
kaynaklı borular welded pipes i.
kaynaklı uç welded-end i.
kaynaklı ray bağlantısı welded rail joint i.
kaynaklı çelik boruların otomatik girdap akımları muayenesi automatic eddy current testing of welded steel tubes i.
kaynaklı bağlantı solid connection i.
kaynaklı termoplastik malzemeler welded thermoplastics i.
kaynaklı köşelerin ve t-bağlantıların mukavemeti strength of welded corners and t-joints i.
kaynaklı ek welded joint i.
kaynaklı boru welded tube i.
kaynaklı tel örgüsü welded wire fabric i.
kaynaklı örgülü kiriş welded truss i.
kaynaklı çelik welded steel i.
kaynaklı çelik malzeme welded steel i.
kaynaklı çelik borular welded steel pipes i.
kaynaklı boyunlu flanş welded neck flange i.
kaynaklı flanşlar welded flanges i.
kaynaklı yuvarlak zincir halkası welded round link chain i.
kaynaklı birleştirmenin ultrasonik muayenesi ultrasonic examination of welded joint i.
kaynaklı taşıyıcı welded girder i.
kaynaklı malzeme welded material i.
kaynaklı kafes kiriş welded truss i.
kaynaklı ürün welded product i.
kaynaklı çelik makas welded truss i.
kaynaklı i-kirişi welded-i-beam i.
kaynaklı yüksük welded ferrule i.
lazer kaynaklı tehlikeler laser-induced hazards i.
lazer ışın kaynaklı birleştirmeler laser beam-welded joints i.
nokta kaynaklı birleştirmelerin yorulma deneyi metodu method for the fatigue testing of spot welded joints i.
nokta kaynaklı çelik spot welded steel i.
paslanmaz çelik alın kaynaklı bağlantı parçaları stainless steel butt welding fittings i.
spiral kaynaklı boru spiral welded pipe i.
su kaynaklı ısı pompası water source heat pump i.
toz altı kaynaklı alaşımsız ve alaşımlı çelik borular submerged arc welded non-alloy and alloy steel tubes i.
toz altı ark kaynaklı submerged arc welded i.
tekrar doldurulabilir kaynaklı çelik tüp refillable welded steel gas cylinder i.
yuvarlak çelikten elektrik kaynaklı zincir electrically welded round steel chain i.
bir cihazın çalışmaya başlaması veya düzensiz bir şekilde hareket etmesi ile, hareketli aksamlarının arasındaki boşluk veya gevşeklik kaynaklı ortaya çıkan gıcırtılı ses veya sarsıntı lash i.
sıkıştırıcı zıt yönlü doğrusal kuvvetler nedeniyle elastik cismin bir tarafındaki kısalmadan kaynaklı stres compression i.
sinyal lambası deklanşörünün yaklaşık üç nokta süresince açılmasından kaynaklı yanıp sönme dash i.
uçaktaki bir bağlantı somununun sarsılmadan kaynaklı olarak gevşememesi için sıkıca sabitlemek safety f.
akış kaynaklı flow-induced s.
akışkan esaslı/kaynaklı fluid-borne s.
alın kaynaklı butt welded s.
bakır kaynaklı copper-brazed s.
bindirme kaynaklı lap-welded s.
boruya kaynaklı welded on pipe s.
darbe kaynaklı impact-induced s.
düz kaynaklı flat welded s.
ergitme nokta kaynaklı fusion spot welded s.
elektrik kaynaklı arc welded s.
hava kaynaklı air-born s.
gaz kaynaklı gas welded s.
gürültü kaynaklı noise-induced s.
erime kaynaklı fusion welded s.
nokta kaynaklı spot welded s.
kaynaklı (yapı vb) welded s.
kaynatılmış kaynaklı welded s.
kaynaşma kaynaklı fusion welded s.
spiral kaynaklı spiral welded s.
projeksiyon nokta kaynaklı projection spot welded s.
sıvı kaynaklı fluid-borne s.
ucu kaynaklı welded-end s.
uzun kaynaklı long-welded s.
yapı esaslı/kaynaklı structure-borne s.
kıvılcım eksikliği gibi sorunlardan kaynaklı tekleyerek çalışan (içten yanmalı motor) missing s.
(katı cisim kaynaklı) elektrik/manyetik özellikleri kullanan solid-state s.
(katı cisim kaynaklı) optik özelliklerden faydalanan solid-state s.
ısıdan kaynaklı olarak thermically zf.
Computer
açık kaynaklı yazılım open-source software i.
cihaz kaynaklı komut seti device generic command set i.
kaynaklı test uçlu akış memesi flow nozzle with brazed-on test tips i.
java platformu için açık kaynaklı yazılımlar oluşturan bir proje jakarta i.
internet sitesi oluşturmak ve yönetmek için kullanılan, açık kaynaklı popüler bir içerik yönetim sistemi mambo i.
açık kaynaklı yazılım open source i.
bilgisayar kodunun açık kaynaklı olması openness i.
açık kaynaklı yazılım open-source i.
tümüyle nesneye-yönelik olan açık kaynaklı yüksek düzey bir programlama dili ruby i.
2011 yılında geliştirilmiş açık kaynaklı ve genel amaçlı bir programlama dili dart i.
tüm büyük linux ve windows sürümlerinde kullanılan açık kaynaklı bir işletim sistemi sanallaştırma sistemi docker i.
(yazılım) açık kaynaklı open-source s.
açık kaynaklı yazılımlara ait open-source s.
açık kaynaklı yazılımlarla ilgili open-source s.
açık kaynaklı yazılımları teşvik eden open-source s.
(yazılım) açık kaynaklı open-source s.
açık kaynaklı yazılımlara ait open-source s.
açık kaynaklı yazılımlarla ilgili open-source s.
açık kaynaklı yazılımları teşvik eden open-source s.
(bilgisayar programı, kodu) açık kaynaklı open-standard s.
Informatics
çok kaynaklı veri tümleştirme data conflation i.
çok kaynaklı veri tümleştirme multisource data fusion i.
dış kaynaklı kesilme external interrupt i.
donanım kaynaklı kesilme hardware interrupt i.
yankı kaynaklı bozulma echo distortion i.
yordam kaynaklı algoritmalar procedure-oriented algorithms i.
açık kaynaklı bir javascript kütüphanesi dojo i.
açık kaynaklı yazılım oss (open source software) kısalt.
Telecom
hattın ortak kullanıldığı telefon/sinyal devrelerinde çalışma kaynaklı parazit thump i.
açık kaynaklı bir veritabanı mySQL i.
açık kaynaklı yazılım public-domain software i.
çok kaynaklı veri tümleştirme data conflation i.
güneş kaynaklı etki solar outage i.
iki kaynaklı frekans anahtarlama two-source frequency keying i.
insan kaynaklı gürültü man-made noise i.
tarife kaynaklı şebeke dışsallıkları tariff mediated network externalities i.
yankı kaynaklı bozulma echo distortion i.
parazit kaynaklı gürültüden etkilenen crackly s.
Electric
atmosfer kaynaklı veya anahtarlama sırasında meydana gelen aşırı gerilimlere karşı koruma protection against over-voltages of atmospheric origin or due to switching i.
elektrik kaynaklı büyük çaplı boru electric-welded large diameter pipe i.
indüksiyon akımının devresinden kaynaklı secondary s.
Mechanic
kaynaklı çelik welded steel i.
Textile
ipek kumaşta ipliğin ayrılması sonucu oluşan tüylenme ve beneklenme kaynaklı defo lousiness i.
(iplik rengi veya kalınlığından kaynaklı) kumaş defosu shot i.
çözgü veya atkı ipliklerinin kopmasından kaynaklı kumaş defosu smash i.
çözgü veya atkı ipliklerinin kopmasından kaynaklı kumaş defolarını onaran kimse smasher i.
Construction
ark kaynaklı birleştirmeler arc-welded joints i.
çelik telden kaynaklı panolar steel wire welded panels i.
dört tolerans sınıfında kaynaklı yapılar welded structures in four tolerance classes i.
elektron ve lazer demet kaynaklı birleştirmeler electron and laser beam welded joints i.
hasır ve kafes donatıların kaynaklı bileşim yerleri welded joints of reinforcement mats or cages i.
kaynaklı yapı welded construction i.
kaynaklı konstrüksiyon welded construction i.
kaynaklı yapılar welded constructions i.
metalik malzemelerde kaynaklı birleştirmeler welded joints in metallic materials i.
eritme kaynaklı fusion-welded s.
soket kaynaklı socket-welded s.
Woodworking
(kerestede) mantar kaynaklı çürüme peckiness i.
(kerestede) mantar kaynaklı çürüme peck i.
Automotive
gövde kaynaklı gürültü body rattle i.
kaynaklı mafsal welded joint i.
kurum kaynaklı vuruntu carbon knock i.
yanma kaynaklı buharlar blow-by gases i.
yol kaynaklı kir tabakası traffic film i.
yol kaynaklı kir giderici traffic film remover i.
yüksek hızda dönerken krank milinde karter yağ haznesinden sıçrayan yağdan kaynaklı sürtünme windage i.
Transportation
kitle kaynaklı taşımacılık crowdshipping i.
denizde meydana gelen gemi veya yük kaybından kaynaklı masraf average i.
Railway
kaynaklı hat welded track i.
kaynaklı yol welded track i.
sürekli kaynaklı hat continuous welded line i.
uzun kaynaklı ray long welded rail i.
Aeronautic
(paraşütün geç açılması kaynaklı) gecikmeli paraşüt düşüşü delayed drop i.
Marine
depreme kaynaklı hidrodinamik kuvvet earthquake-induced hydrodynamic force i.
insan kaynaklı tahribat man made hazards i.
kaynaklı çelik baba welded steel bollard i.
kaynaklı yapılar için haddelenmiş çelik rolled steel for welded structure i.
kumsal malzemesinin dalga kaynaklı hareket ettiği bölge shoreface i.
tuz kaynaklı hasar salty damage i.
Mining
kayaç kaynaklı petrolden oluşan petroleous s.
kayaç kaynaklı petrole sahip petroleous s.
Medical
uyuşturucu ilaçtan kaynaklı uyuşma veya derin uyku narcoticism i.
trende seyahat etmekten kaynaklı yol tutması train sickness i.
antitüberküloz ilaç kaynaklı hepatit antituberculosis drug induced hepatitis i.
bebeklerde görülen bir tür böbrek kaynaklı tümör congenital mesoblastic nephroma i.
bağırsak kaynaklı endospor üretebilen gaz sancılarına neden olabilen bir bakteri clostridium sporogenes i.
bozuk besin kaynaklı kan zehirlenmesi sapraemia i.
bir çeşit nöral kaynaklı sarkom neurogenic sarcoma i.
beyin kaynaklı nörotrofik faktör brain-derived neurotrophic factor i.
doğal kaynaklı ilaç natural origin drug i.
endotel kaynaklı gevşetici faktör endothehum derived relaxation factor i.
endotel kaynaklı hiperpolarizan faktör endothelium derived hyperpolarizing factor i.
elektroşok kaynaklı nöbet electroshock-induced seizure i.
gıda kaynaklı rahatsızlık foodborne illness i.
gıda kaynaklı hastalık foodborne illness i.
gürültü kaynaklı işitme kaybı noise-induced hearing loss i.
gürültü kaynaklı kulak ağrısı dysacousia i.
gıda kaynaklı rahatsızlık foodborne disease i.
gürültü kaynaklı işitme kaybı noise-induced hearing impairment i.
gıda kaynaklı enfeksiyon foodborne infection i.
gıda kaynaklı hastalık foodborne disease i.
hava kaynaklı canlı mikroorganizma viable airborne microorganisms i.
hayvansal kaynaklı maddeler içeren bir kullanımlık tıbbi cihaz single-use medical device incorporating materials of animal origin i.
hayvansal kaynaklı malzemeleri birleştiren tıbbi cihazlar medical devices incorporating materials of animal origin i.
hastane kaynaklı enfeksiyonlar hospital-acquired infection i.
kağıt kaynaklı yaralar paper-inflicted wounds i.
kritik hastalık stresi kaynaklı immun supresyon critical illness stress-induced immune suppression i.
lenfosit kaynaklı belirteçler lymphocyte derived markers i.
mao kaynaklı hidroksil radikali üretimi mao-derived hydroxyl radical production i.
merkezi sinir sistemi kaynaklı semptomlar central nervous system related symptoms i.
ortak kaynaklı epidemi common source epidemic i.
ortak kaynaklı salgın common source outbreak i.
nokta kaynaklı epidemi point source epidemic i.
over kaynaklı invaziv müsinöz tümörler ovarian mucinous invasive tumors i.
pons kaynaklı gliyom pons glioma i.
santral sinir sistemi kaynaklı primer tümörler primary tumours of central nervous system i.
sağ temporal lob kaynaklı nöbet right temporal lobe seizure i.
sindirim sisteminin epitel kaynaklı olmayan tümörleri nonepithelial neoplasms of the gastrointestinal tract i.
sindirim sisteminin epitel kaynaklı olmayan tümörleri non-epithelial neoplasms of the gastrointestinal tract i.
sıcaklık kaynaklı kuruma exsiccation i.
sigara dumanı kaynaklı oksidatif mtdna hasarı cigarette smoke-derived oxidative mtdna damage i.