|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Law |
|
1 |
Hukuk |
el konulan |
confiscated s.
|
|
We have no access at present to the NGO files, which have been confiscated by the authorities.
Yetkililerce el konulan STK dosyalarına şu anda erişimimiz bulunmamaktadır.
More Sentences
|
General |
|
2 |
Genel |
yağmur sularına karşı konulan saç örtü |
flashing i.
|
|
3 |
Genel |
1849'da ingiltere tacına konulan meşhur hint elması |
kohinoor i.
|
|
4 |
Genel |
mutfak yanındaki bulaşık yıkanan ve kap kacak konulan oda |
scullery i.
|
|
5 |
Genel |
üstüne sıcak kek konulan çubuklu altlık |
cake rack i.
|
|
6 |
Genel |
teneke kutu (çay/kahve vb konulan) |
canister i.
|
|
7 |
Genel |
içine bir şey konulan nesne |
holder i.
|
|
8 |
Genel |
dergi/gazete arasına konulan ek |
insert i.
|
|
9 |
Genel |
içine krem, ilaç gibi maddeler konulan plastik boru |
cylinder i.
|
|
10 |
Genel |
orta doğu'da sıcak kahve bardağının altına konulan metal altlık |
zarf i.
|
|
11 |
Genel |
keklerin üzerine konulan şekerli karışım |
frosting i.
|
|
12 |
Genel |
listede bulunan maddenin yanına konulan işaret |
tick i.
|
|
13 |
Genel |
kitap konulan raflı mobilya |
bookcase i.
|
|
14 |
Genel |
vergi (ithalat/ihracat üzerine konulan) |
tariff i.
|
|
15 |
Genel |
üstüne kremşantiyi konulan viskili ve şekerli kahve |
irish coffee i.
|
|
16 |
Genel |
iskambilde ortaya konulan para |
pool i.
|
|
17 |
Genel |
sofra ortasına konulan süslü kase |
epergne i.
|
|
18 |
Genel |
küp biçiminde doğranmış kızarmış ekmek (çorbaya konulan) |
crouton i.
|
|
19 |
Genel |
işaret (listedeki bir maddenin yanına konulan) |
check i.
|
|
|
20 |
Genel |
kitapta son okunan sayfayı bulmak için araya konulan karton, kurdele vb |
bookmark i.
|
|
21 |
Genel |
şöminenin önüne konulan alçak parmaklık |
fender i.
|
|
22 |
Genel |
çamaşırların arasına konulan içi hoş kokulu kuru bitki vb ile dolu bez kese |
sachet i.
|
|
23 |
Genel |
halı altına konulan ek parça |
underlayment i.
|
|
24 |
Genel |
taşıt üzerine konulan reklamlar |
exterior advertising i.
|
|
25 |
Genel |
müzik cd’si veya kaset kapağı içine konulan albümle ile ilgili tanıtıcı bilgiler veren yazılar |
liner notes i.
|
|
26 |
Genel |
müzik cd’si veya kaset kapağı içine konulan albümle ile ilgili tanıtıcı bilgiler veren yazılar |
sleeve notes i.
|
|
27 |
Genel |
müzik cd’si veya kaset kapağı içine konulan albümle ile ilgili tanıtıcı bilgiler veren yazılar |
album notes i.
|
|
28 |
Genel |
masaya konulan orta süsü |
centrepiece i.
|
|
29 |
Genel |
masaya konulan orta süsü |
centerpiece i.
|
|
30 |
Genel |
tren gibi araçlarda koltuklara özellikle başın konduğu bölümlere konulan örtü |
seat sock i.
|
|
31 |
Genel |
uçmamaları için kağıtların üzerine konulan şey |
paperweight i.
|
|
32 |
Genel |
eskiden yatağın yanına konulan portatif tuvalet |
jordan i.
|
|
33 |
Genel |
eskiden yatağın yanına konulan portatif tuvalet |
potty i.
|
|
34 |
Genel |
eskiden yatağın yanına konulan portatif tuvalet |
chamber pot i.
|
|
35 |
Genel |
eskiden yatağın yanına konulan portatif tuvalet |
thunder mug i.
|
|
36 |
Genel |
eskiden yatağın yanına konulan portatif tuvalet |
po i.
|
|
37 |
Genel |
eskiden yatağın yanına konulan portatif tuvalet |
chamberpot i.
|
|
38 |
Genel |
eskiden yatağın yanına konulan portatif tuvalet |
piss pot i.
|
|
39 |
Genel |
eskiden yatağın yanına konulan portatif tuvalet |
jerry i.
|
|
|
40 |
Genel |
eskiden yatağın yanına konulan portatif tuvalet |
thunder pot i.
|
|
41 |
Genel |
içine saksı konulan süslü kap |
cachepot i.
|
|
42 |
Genel |
masaya konulan |
table i.
|
|
43 |
Genel |
mutfak yanındaki bulaşık yıkanan ve kap kacak konulan oda |
back-kitchen i.
|
|
44 |
Genel |
belli olsun diye konulan işaret |
tab i.
|
|
45 |
Genel |
(yapım aşamalarını göstermek amacıyla) tabağın kenarına konulan özel işaret |
remarque i.
|
|
46 |
Genel |
açığa vuran veya ortaya konulan şey |
manifestation i.
|
|
47 |
Genel |
(japonya'da) cenaze eşyası olarak mezara konulan kil heykel |
haniwa i.
|
|
48 |
Genel |
1 mayıs kutlamaları kapsamında yürütülen spor faaliyetlerinin yapıldığı açık alanın tam ortasına konulan, çiçeklerle kaplanmış uzun sırık |
may pole i.
|
|
49 |
Genel |
puronun ağza konulan ucu |
head i.
|
|
50 |
Genel |
üzerine çömlek konulan nihale |
brand iron i.
|
|
51 |
Genel |
düğün konuklarının etrafında dans etmesi için yere konulan direk |
bridestake i.
|
|
52 |
Genel |
nazara karşı konulan sembol |
hex sign i.
|
|
53 |
Genel |
evli olmayan kadınların soyadının önüne konulan bir nezaket unvanı |
mrs [obsolete] i.
|
|
54 |
Genel |
evli olmayan kadınların soyadının önüne konulan bir nezaket unvanı |
mrs. [obsolete] i.
|
|
55 |
Genel |
piponun içine konulan yanmamış veya kısmen yanmış tütün |
heel i.
|
|
56 |
Genel |
sikkenin izleri tamamen silinememiş olan orijinal tarihinin üzerine konulan yeni tarih |
overdate i.
|
|
57 |
Genel |
hindistan'da içine yağ, sıvı konulan büyük, yuvarlak bir deri şişe |
dubber i.
|
|
58 |
Genel |
hindistan'da içine yağ, sıvı konulan büyük, yuvarlak bir deri şişe |
dupper i.
|
|
59 |
Genel |
turtaların ortasına konulan kuş şeklindeki seramik biblo |
pie bird i.
|
|
60 |
Genel |
araya konulan şey |
interlocation i.
|
|
61 |
Genel |
sihirbazlık numaralarında gizlice esas eşyanın yerine konulan, önceden hazırlanmış içi boş nesne |
shell i.
|
|
62 |
Genel |
tünel uzatan madencileri düşen molozlardan korumak için set üstüne konulan tahta veya kereste |
spiling i.
|
|
63 |
Genel |
(son düzlükte) büyük bahis konulan yarış atı |
stretch runner i.
|
|
64 |
Genel |
karşı konulan |
withstood s.
|
|
65 |
Genel |
ortaya konulan |
confessed s.
|
|
66 |
Genel |
yanlış tanı konulan |
misdiagnosed s.
|
|
Proverb |
|
67 |
Atasözü |
tekil ve saçma durumlar için konulan kurallara uyulmasını beklemek de saçmadır |
hard cases make bad laws
|
|
Colloquial |
|
68 |
Konuşma Dili |
bir finansal aracın fiyatına aniden konulan kota |
cuff quote i.
|
|
69 |
Konuşma Dili |
konulan teşhisi beğenmemek |
not like the diagnosis f.
|
|
Speaking |
|
70 |
Konuşma |
konulan şarta göre |
it is understood that expr.
|
|
Trade/Economic |
|
71 |
Ticaret/Ekonomi |
gereğinden fazla konulan hedef |
targetitis i.
|
|
72 |
Ticaret/Ekonomi |
ayni olarak konulan sermaye |
issue otherwise than for cash i.
|
|
73 |
Ticaret/Ekonomi |
başkasının piyasasında damping yaparak haksız rekabette bulunan ülkenin mallarına karşı konulan vergi |
anti-dumping tax i.
|
|
74 |
Ticaret/Ekonomi |
bir lease sözleşmesine konulan ve kiralayana kiraya verene veya kiralanan mala ne olursa olsun ödeme yapması zorunluluğu getiren madde |
hell-or-high-water clause i.
|
|
75 |
Ticaret/Ekonomi |
bir borca güvence olarak konulan varlıklar |
collateral i.
|
|
76 |
Ticaret/Ekonomi |
bir sözleşmeyi işlemez duruma getirmek için konulan madde |
joker i.
|
|
77 |
Ticaret/Ekonomi |
dürüstlük ilkelerine aykırı olarak bir malın içine konulan değersiz başka bir madde ile tüketiciyi aldatma |
adulteration i.
|
|
78 |
Ticaret/Ekonomi |
düşük çevre standartları dolayısıyla ihracatçı ülkede ithalatçı ülkeden daha düşük fiyatla üretilen malın ithali üzerine konulan ek tarife |
border tax adjustments i.
|
|
79 |
Ticaret/Ekonomi |
haksız kazanç ve zenginleşmeyi önlemek için yasalarca konulan sorumluluk |
quasi contract i.
|
|
|
80 |
Ticaret/Ekonomi |
işletme sermayesine konulan para |
working fund i.
|
|
81 |
Ticaret/Ekonomi |
kamu hizmetleri için çeşitli harcama fasıllarına konulan paralar |
allowance i.
|
|
82 |
Ticaret/Ekonomi |
kişilerin veya şirketlerin gelirleri üzerine konulan vergiler |
direct taxes i.
|
|
83 |
Ticaret/Ekonomi |
maliyet üzerine konulan kar |
markup i.
|
|
84 |
Ticaret/Ekonomi |
mal üzerine konulan malın değerinin belli bir yüzdesi şeklindeki vergi |
ad valorem tax i.
|
|
85 |
Ticaret/Ekonomi |
maliyet üzerine konulan kar |
mark-up i.
|
|
86 |
Ticaret/Ekonomi |
mallara konulan fiyat etiketleri |
tag i.
|
|
87 |
Ticaret/Ekonomi |
misilleme olarak konulan gümrük tarifesi |
retaliatory duty i.
|
|
88 |
Ticaret/Ekonomi |
şirkete konulan sermaye |
declared capital i.
|
|
89 |
Ticaret/Ekonomi |
sözleşmeye konulan şart |
proviso i.
|
|
90 |
Ticaret/Ekonomi |
vergi borcu dolayısıyla bir kişiye ait tüm mallar üzerine konulan haciz |
general tax lien i.
|
|
91 |
Ticaret/Ekonomi |
yasa dışı ticari faaliyet konulan |
illegal bargaining subjects i.
|
|
92 |
Ticaret/Ekonomi |
alınan hizmet için içine para konulan, başında görevli bulunmayan kutu |
honesty box i.
|
|
Law |
|
93 |
Hukuk |
kanunla konulan vecibe |
statutory obligation i.
|
|
94 |
Hukuk |
kayıt (sözleşmeye konulan) |
proviso i.
|
|
95 |
Hukuk |
sigorta poliçesinde sorumluluğun düzenleme tarihinden sonraki yıllara sarkmasını engellemek için konulan kloz |
sunset clause i.
|
|
96 |
Hukuk |
sigorta poliçesinde sorumluluğun düzenleme tarihinden sonraki yıllara sarkmasını engellemek için konulan kloz |
sunset provision i.
|
|
97 |
Hukuk |
süresiz olarak yürürlüğe konulan kanun |
permanent statute i.
|
|
98 |
Hukuk |
yüke konulan haciz |
cargo lien i.
|
|
99 |
Hukuk |
kanunla konulan |
statutory s.
|
|
100 |
Hukuk |
zorla el konulan |
impressed s.
|
|
Politics |
|
101 |
Siyasal |
savaş zamanında şartların değişmesinden elde edilen servetlerin üzerine konulan istisnai vergi |
war poffts tax i.
|
|
Technical |
|
102 |
Teknik |
matematikte parantez yerine kullanılan ve terimlerin üzerine konulan çizgi |
vinculum i.
|
|
103 |
Teknik |
uçak pervanesinin göbeğine konulan kapak |
spinner i.
|
|
104 |
Teknik |
saman yüklemeden önce samanlığın altına konulan ip ve kerestelerden oluşan tel örgü |
wagon sling i.
|
|
105 |
Teknik |
ressamın paletine tutturulmuş, içine seyreltici veya karıştırma sıvısı konulan küçük metal kap |
dipper i.
|
|
106 |
Teknik |
soğutma fırınına konulan külçeler |
heat i.
|
|
107 |
Teknik |
çelik fırınının döküm potasına olan ihtiyacı ortadan kaldırmak için ön tarafına konulan eklenti |
forehearth i.
|
|
Computer |
|
108 |
Bilgisayar |
alta konulan işaret |
subscript i.
|
|
109 |
Bilgisayar |
(irc) bir sunucu, rumuz veya kanala konulan engel |
jupe i.
|
|
110 |
Bilgisayar |
sosyal medya etiketinin başına konulan sembol |
hash mark i.
|
|
Textile |
|
111 |
Tekstil |
alta konulan parça |
underlay i.
|
|
112 |
Tekstil |
halının altına konulan kaydırmaz malzeme |
rug pad i.
|
|
Architecture |
|
113 |
Mimarlık |
hristiyanlığın ilk dönemlerinde türbelerin etrafına konulan paravan |
transenna i.
|
|
114 |
Mimarlık |
özellikle bahçelerde üstüne şezlong konulan ahşap platform |
decking i.
|
|
Furniture |
|
115 |
Mobilya |
masa ortasına konulan gösterişli gümüş kase |
epergne i.
|
|
Automotive |
|
116 |
Otomotiv |
kamyonun arkasına sabitlenmiş içine alet edevat konulan kutu |
truck box i.
|
|
Railway |
|
117 |
Demiryolu |
rayın sabit durması için ray ve ray yatağı arasına konulan ahşap bir takoz |
key i.
|
|
Marine |
|
118 |
Denizcilik |
eskiden gemilerde üstüne gülle konulan metal bir stant |
brass monkey i.
|
|
119 |
Denizcilik |
geminin metalinin pusula üzerindeki etkisini yok etmek için pusula tabanına konulan çeşitli küçük mıknatıslara verilen ad |
compensator i.
|
|
120 |
Denizcilik |
donanma gemisinde savaşanları korumak için konulan siper |
fight [obsolete] i.
|
|
121 |
Denizcilik |
birleştirme ve güçlendirme amaçlı pruvaya konulan kereste parçası |
forehook i.
|
|
Mining |
|
122 |
Maden |
tünel uzatan madencileri düşen molozlardan korumak için set üstüne konulan tahta veya kereste |
spile i.
|
|
Medical |
|
123 |
Medikal |
elektronik araçlar vasıtasıyla alınan bilgilere dayanarak doktor tarafından konulan teşhis |
telediagnosis i.
|
|
124 |
Medikal |
ağıza konulan kusturucu şey |
gag i.
|
|
125 |
Medikal |
cerrahi operasyon sırasında tümör sınırlarını veya rest tümör varlığını belirtmek için doku içine konulan madde |
surgical clips i.
|
|
126 |
Medikal |
pulmoner tromboemboli tanısı konulan hasta |
patient diagnosed with pulmonary thromboembolism i.
|
|
127 |
Medikal |
radyoterapi uygulamadan önce hastanın hareketsiz kalması ve ışın alanlarının merkezlerini belirtmek için cilt üzerine konulan işaretler |
localization marks i.
|
|
128 |
Medikal |
yanlışlıkla tüberküloz tanısı konulan |
misdiagnosed as tuberculosis i.
|
|
129 |
Medikal |
vücut sıvılarının test edilmesi ile konulan teşhis |
serodiagnoses i.
|
|
130 |
Medikal |
yeni akciğer kanseri tanısı konulan |
newly diagnosed lung cancer i.
|
|
Psychology |
|
131 |
Psikoloji |
narkotik ilaçlarla konulan teşhis |
narcodiagnosis i.
|
|
Printing |
|
132 |
Baskı Teknikleri |
harf dizileri üzerine geçici konulan kısa başlığı bulunduran satır |
slug i.
|
|
Gastronomy |
|
133 |
Mutfak |
ekmek veya bisküviye benzeyen hamuru olan, içine tatlı veya tuzlu malzeme konulan turta |
torta i.
|
|
134 |
Mutfak |
ekmek veya bisküviye benzeyen hamuru olan, içine tatlı veya tuzlu malzeme konulan turta |
tourte i.
|
|
135 |
Mutfak |
yemek servisinde kullanılan ahşap tabağın yanına konulan tuzluk |
trencher salt i.
|
|
136 |
Mutfak |
dondurma, pasta üzerine konulan küçük çikolata parçaları |
jimmies i.
|
|
137 |
Mutfak |
dondurma, pasta üzerine konulan küçük çikolata parçaları |
sprinkles i.
|
|
138 |
Mutfak |
dondurma, pasta üzerine konulan küçük çikolata parçaları |
jimmy i.
|
|
139 |
Mutfak |
yiyeceğin üzerine süs veya kaplama olarak konulan başka yiyecek |
blanket i.
|
|
140 |
Mutfak |
körinin yanına konulan pilav ve patates kızartması |
half-and-half [uk] i.
|
|
141 |
Mutfak |
et, balık veya hamur işinin üzerine konulan et suyu |
glace de viande i.
|
|
Math |
|
142 |
Matematik |
tamsayı ile kesiri ayırmak için aralarına konulan nokta |
point i.
|
|
Biology |
|
143 |
Biyoloji |
üzerine numune konulan cam plaka |
slide i.
|
|
Biochemistry |
|
144 |
Biyokimya |
mikroskopta incelenecek numunenin üstüne konulan çok ince cam parçası |
cover slip i.
|
|
Tobacco |
|
145 |
Tütün |
(içine tütün konulan) pipo gövdesi |
bowl i.
|
|
Forestry |
|
146 |
Ormancılık |
kütükleri kaydırarak taşırken rotadan çıkmamaları için yolun alt kenarına konulan kütük |
glancer i.
|
|
147 |
Ormancılık |
kütükleri kaydırarak taşırken rotadan çıkmamaları için yolun alt kenarına konulan kütük |
fender skid i.
|
|
Fishery |
|
148 |
Balıkçılık |
nehirde balık geçişini önlemek için konulan set |
heck [dialect] [northern english] i.
|
|
Linguistics |
|
149 |
Dilbilim |
kısa sesli olduğunu göstermek için sesli harfin üstüne konulan bir sembol |
breve i.
|
|
150 |
Dilbilim |
ibranice'de kapalı e sesini belirtmek için sessiz harfin altına konulan harf vurgusu |
sere i.
|
|
History |
|
151 |
Tarih |
orta çağda masanın ortasına konulan tuzluğun üst kısmındaki sandalyelere ev sahibinin alt kısmındaki sandalyelere de konukların oturması |
saltfoot i.
|
|
152 |
Tarih |
orta çağda masanın ortasına konulan tuzluğun üst kısmındaki sandalyelere ev sahibinin alt kısmındaki sandalyelere de konukların oturması |
above the salt i.
|
|
153 |
Tarih |
1849'da ingiltere tacına konulan hindistan menşeli 108.8 karatlık çok büyük oval bir elmas |
koh-i-noor i.
|
|
154 |
Tarih |
rahiplerin kullanımı için süleyman'ın tapınağına konulan pirinçten yapılmış büyük su teknesi |
brazen sea i.
|
|
155 |
Tarih |
boynuzlu büyükbaş hayvanlara konulan feodal vergi |
horngeld i.
|
|
156 |
Tarih |
19. yüzyılda yeni ölen birinin mezarı üzerine mezar hırsızlarını caydırmak için konulan ağır demir ızgara |
mortsafe i.
|
|
Religious |
|
157 |
Dini |
ünlü sihlerin adının önüne konulan bir unvan veya hitap şekli |
bhai i.
|
|
Military |
|
158 |
Askeri |
balistik test numunesine paralel yönde arka kısma konulan plaka |
witness plate i.
|
|
159 |
Askeri |
askeri standart talep ve ihraç prosedürü taleplerine konulan iki basamaklı bir kod |
issue priority designator i.
|
|
Hunting |
|
160 |
Silah/Atıcılık |
dolmalı tüfeğe konulan ağız otu |
prime i.
|
|
161 |
Silah/Atıcılık |
şarjöre bir sette konulan mermi sayısı |
shot group i.
|
|
Card |
|
162 |
İskambil |
pokerde kart almadan ortaya konulan para |
ante i.
|
|
Wagering |
|
163 |
Bahisçilik |
ortaya konulan tutarla kazanılan tutarın aynı olduğu bahis |
even i.
|
|
164 |
Bahisçilik |
bahiste ortaya konulan eşit para |
even money i.
|
|
165 |
Bahisçilik |
bahiste ortaya konulan eşit para |
evens i.
|
|
Music |
|
166 |
Müzik |
iki veya daha çok notanın üstüne konulan bağ |
coupler i.
|
|
167 |
Müzik |
bir sonraki notanın perdesini gösteren üzere konulan, nota çizgisinin veya kağıdının sonundaki sembol |
direct i.
|
|
Librarianship |
|
168 |
Kütüphanecilik |
dosyada veya katalogda eksik malzeme yerine konulan kart |
dummy i.
|
|
Printery |
|
169 |
Matbaa |
metinde önemli bir kısma dikkati çekmek için konulan el figürü |
hand i.
|
|
Slang |
|
170 |
Argo |
el konulan para miktarı |
bite i.
|
|
171 |
Argo |
(düşmana ait) el konulan mal üzerinden kazanılan para |
pewter [uk] i.
|
|
172 |
Argo |
(ortaya konulan bahisten yüzde veya belirli ücret karşılığında) oyunda olmayan krupiye olmak |
cut f.
|
|