oynak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

oynak



"oynak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 68 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
oynak loose s.
oynak playful s.
General
oynak knee i.
oynak flirtatious s.
oynak wobbly s.
oynak active s.
oynak lively s.
oynak unreliable s.
oynak unstable s.
oynak fickle s.
oynak moving s.
oynak limber s.
oynak ludic s.
oynak unsteady s.
oynak coquettish s.
oynak fluctuant s.
oynak playing s.
oynak skittish s.
oynak frolicsome s.
oynak frisky s.
oynak frisk s.
oynak mobile s.
oynak volatile s.
oynak free-floating s.
oynak wibbly-wobbly s.
oynak hinge s.
oynak movable s.
oynak elfin s.
oynak elvish s.
oynak elfish s.
oynak fruity s.
oynak unfirm s.
oynak unsad s.
oynak lascious s.
oynak versatile s.
oynak vertiginous s.
oynak waggly s.
oynak wayward s.
oynak loosish s.
oynak lowse s.
oynak daft [scotland] s.
oynak rosselly s.
oynak coltish s.
oynak feather-heeled s.
oynak feisty [us] [canada] s.
oynak firmless [obsolete] s.
oynak flickering s.
oynak shattery s.
oynak shauchly s.
oynak skittery s.
oynak smicker s.
oynak sportive s.
oynak suburb [obsolete] s.
oynak suburban [obsolete] s.
Idioms
oynak bone shaking s.
Trade/Economic
oynak mobile s.
Technical
oynak loose-jointed s.
Anatomy
oynak joint i.
oynak articulation i.
oynak diarthrosis i.
Biochemistry
oynak allosteric s.
Sport
oynak articular i.
Slang
oynak scut bucket i.
oynak bed bunny i.
oynak bed-bunny i.
oynak best buy i.
oynak humbly jumbly s.
British Slang
oynak wonky s.

"oynak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 74 sonuç

Türkçe İngilizce
General
oynak parça rider i.
oynak hava lilt i.
kedi yavrusu gibi oynak olma kittenishness i.
parmağın oynak yeri knuckle i.
oynak yeri juncture i.
makinenin oynak parçası carriage i.
oynak yeri joining i.
oynak taş loose stone i.
oynak olma vertiginousness i.
oynak taş glidder [dialect] [uk] i.
oynak bir sıçrama curlycue [dated] i.
oynak kadın peat i.
oynak tip fribbler i.
ek veya oynak yeri yapmak joint f.
oynak yerlerinden ayırmak (eti) joint f.
oynak (özellikle kol ve bacaklar) limber s.
gevşek ve oynak wibbly-wobbly s.
oynak olmayan unplayful s.
oynak kuma ait veya ilgili syrtic s.
oynak kuma özgü syrtic s.
oynak kuma benzer syrtic s.
oynak bir şekilde limberly zf.
oynak halde allosterically zf.
oynak bir biçimde scherzando zf.
oynak bir biçimde volatilely zf.
oynak bir şekilde unsteadily zf.
oynak bir şekilde ludically zf.
Colloquial
oynak kadın mink i.
sokaklardaki oynak tuğla ya da taş alley apple i.
Trade/Economic
oynak fiyatlar unsteady prices i.
oynak piyasa volatile market i.
oynak denge unstable equilibrium i.
Technical
bir sıra oynak makaralı rulman single row self-aligning roller bearing i.
bir sıra oynak makaralı rulmanlı yatak single row self-aligning roller bearing i.
iki sıra bilyalı oynak yataklar double row-self aligning ball bearings i.
milli oynak pin hinge i.
oynak yatak self-aligning ball bearing i.
oynak yer link i.
oynak denge unstable equilibrium i.
oynak delikli sürgü adjustable grill opening i.
oynak bobin moving coil i.
oynak yeri juncture i.
oynak bağlantı gimbal joint i.
oynak kum unstable sand i.
oynak titreme chatter vibration i.
oynak durum unstable state i.
oynak makaralı rulman self-aligning roller bearing i.
oynak mandrel snake i.
oynak flanş slip flange i.
oynak iki parçayı birbirine birleştiren parça link i.
oynak kanca articulated hook i.
oynak yeri articulation i.
oynak makaralı rulman spherical roller bearing i.
oynak toplam moving total i.
plastik oynak plastic hinge i.
Computer
oynak değişken volatile variable i.
Mechanic
oynak yeri joint i.
Construction
oynak mesnet hinged support i.
oynak beton oluğu articulated drop chute i.
Automotive
oynak bilyeli rulman self-aligning ball bearing i.
oynak makaralı rulman spherical roller bearing i.
Anatomy
lokma oynak condyloid joint i.
oynak yeri articulation i.
oynak kemiği kneecap i.
oynak yeri joint i.
parmağın oynak yeri knuckle i.
Psychology
oynak duygu labile affect i.
oynak duygulanım labile affect i.
Agriculture
oynak dişli tırmıklar flexible tine harrows i.
Geography
oynak kum bölgesi syrtis [obsolete] i.
Military
oynak savunma mobile defence i.
Music
oynak şarkı söylemek lilt f.
Archaic
oynak kum syrt i.
Slang
(aşağılayıcı) oynak kadın brazen hussy i.