punish - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

punish

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"punish" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 21 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
punish f. cezaya çarptırmak
punish f. silip süpürmek
punish f. ceza vermek
punish f. cezalandırmak
General
punish f. hesabını görmek
punish f. yalayıp yutmak
punish f. dövmek
punish f. hırpalamak
punish f. azarlamak
punish f. dayak atmak
punish f. ceza uygulamak
punish f. incitmek
punish f. zedelemek
punish f. hasar vermek
punish f. zarar vermek
punish f. ıstırap vermek
punish f. eziyet çektirmek
punish f. rakibinin hatasından yararlanmak
Law
punish f. ceza vermek
punish f. cezalandırmak
Slang
punish f. oymak

"punish" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 23 sonuç

İngilizce Türkçe
General
punish as a warning or deterrent to others f. ibret-i alem olsun diye cezalandırmak
punish as a warning or deterrent to others f. başkalarına ibret olsun diye cezalandırmak
punish as a warning or deterrent to others f. ibreti alem için cezalandırmak
punish someone with something f. ile cezalandırmak
punish someone by something f. ile cezalandırmak
punish someone for something f. için cezalandırmak
Phrasals
punish (someone or oneself) by (doing something) f. (birini/kendini bir şey yaparak) cezalandırmak
punish (someone or oneself) by (doing something) f. (birine/kendine bir şey yaparak) ceza vermek
punish (someone or oneself) for (something) f. (birini/kendini bir şeyden) dolayı cezalandırmak
punish (someone or oneself) for (something) f. (birini/kendini bir şey) için cezalandırmak
punish by f. ile cezalandırmak
punish by f. -erek cezalandırmak
punish for f. -den dolayı cezalandırmak
punish for f. için cezalandırmak
punish with f. ile cezalandırmak
punish with (something) f. (bir şeyle) cezalandırmak
punish with (something) f. (bir şeye) kötü davranmak
punish with (something) f. (bir şeye) fazla yüklenmek
punish with (something) f. (bir şeye) zarar verecek şekilde davranmak
punish with (something) f. (bir şeye) sert davranmak
punish with (something) f. (bir şeyi) hor kullanmak
Law
punish by a pecuniary penalty f. para cezasına çarptırmak
Politics
punish (a party) at the ballot box f. sandığa gömmek