Geçmiş

seams

"seams" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Technical
1	Teknik	seams i.	damarlar (yüzeyde)
Textile
2	Tekstil	seams i.	dikişler
Volleyball
3	Voleybol	seams i.	blok arası

"seams" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 116 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Idioms
1	Deyim	burst at the seams i.	hıncahınç dolu
2	Deyim	be falling apart at the seams f.	altüst olmak
3	Deyim	be coming apart at the seams f.	altüst olmak
4	Deyim	be bulging at the seams f.	adım atacak yer olmamak/kalmamak
5	Deyim	be bursting at the seams f.	adım atacak yer olmamak/kalmamak
6	Deyim	break apart at the seams f.	altüst olmak
7	Deyim	fall apart at the seams f.	altüst olmak
8	Deyim	come apart at the seams f.	altüst olmak
9	Deyim	be bursting at the seams f.	ana baba günü olmak
10	Deyim	be bulging at the seams f.	ana baba günü olmak
11	Deyim	be bulging at the seams f.	hıncahınç dolu olmak
12	Deyim	be bursting at the seams f.	hıncahınç dolu olmak
13	Deyim	fall apart at the seams f.	işler bozulmak
14	Deyim	break apart at the seams f.	işler bozulmak
15	Deyim	be bulging at the seams f.	iğne atsan yere düşmeyecek duruma gelmek
16	Deyim	come apart at the seams f.	işler bozulmak
17	Deyim	be bursting at the seams f.	iğne atsan yere düşmeyecek duruma gelmek
18	Deyim	break apart at the seams f.	kötü duruma düşmek
19	Deyim	fall apart at the seams f.	kötü duruma düşmek
20	Deyim	be coming apart at the seams f.	kötü durumda olmak
21	Deyim	burst at the seams f.	mahşer yeri gibi olmak
22	Deyim	be falling apart at the seams f.	kontrolden çıkmış olmak
23	Deyim	be coming apart at the seams f.	kontrolden çıkmış olmak
24	Deyim	break apart at the seams f.	kontrolü kaybetmek
25	Deyim	be falling apart at the seams f.	kötü durumda olmak
26	Deyim	come apart at the seams f.	kötü duruma düşmek
27	Deyim	come apart at the seams f.	kontrolü kaybetmek
28	Deyim	fall apart at the seams f.	kontrolü kaybetmek
29	Deyim	burst at the seams f.	tıklım tıklım olmak
30	Deyim	fray at the seams f.	eski başarısını/uyumunu kaybetmek
31	Deyim	fray at the seams f.	eskisi gibi olmamak
32	Deyim	fray at the seams f.	yavaş yavaş yıpranmak
33	Deyim	fray at the seams f.	dağılmaya/parçalanmaya başlamak
34	Deyim	fray at the seams f.	eski başarısını kaybetmeye başlamak
35	Deyim	fray at the seams f.	başarısız olmaya başlamak
36	Deyim	fray at the seams f.	eski günlerini aratmak
37	Deyim	fray at the seams f.	etkinliğini yitirmeye başlamak
38	Deyim	fray at the seams f.	dağılmaya/parçalanmaya başlamak
39	Deyim	fray at the seams f.	eski başarısını kaybetmeye başlamak
40	Deyim	fray at the seams f.	başarısız olmaya başlamak
41	Deyim	fray at the seams f.	eski günlerini aratmak
42	Deyim	fray at the seams f.	etkinliğini yitirmeye başlamak
43	Deyim	fray around the seams f.	eski başarısını/uyumunu kaybetmek
44	Deyim	fray around the seams f.	eskisi gibi olmamak
45	Deyim	fray around the seams f.	yavaş yavaş yıpranmak
46	Deyim	fray around the seams f.	dağılmaya/parçalanmaya başlamak
47	Deyim	fray around the seams f.	eski başarısını kaybetmeye başlamak
48	Deyim	fray around the seams f.	başarısız olmaya başlamak
49	Deyim	fray around the seams f.	eski günlerini aratmak
50	Deyim	fray around the seams f.	etkinliğini yitirmeye başlamak
51	Deyim	fray around the seams f.	dağılmaya/parçalanmaya başlamak
52	Deyim	fray around the seams f.	eski başarısını kaybetmeye başlamak
53	Deyim	fray around the seams f.	başarısız olmaya başlamak
54	Deyim	fray around the seams f.	eski günlerini aratmak
55	Deyim	fray around the seams f.	etkinliğini yitirmeye başlamak
56	Deyim	be bursting at the seams (with something) f.	(bir şeyle) hıncahınç dolu olmak
57	Deyim	be bursting at the seams (with something) f.	(bir şeyle) ağzına kadar dolu olmak
58	Deyim	be bursting at the seams (with something) f.	(bir şeyle) dolup taşmak
59	Deyim	be bursting at the seams (with something) f.	çok kalabalık olmak
60	Deyim	be bursting at the seams (with something) f.	iğne atsan yere düşmemek
61	Deyim	be bursting at the seams (with something) f.	adım atacak yer olmamak/kalmamak
62	Deyim	be bursting at the seams (with something) f.	ana baba günü olmak
63	Deyim	be bulging at the seams (with something) f.	(bir şeyle) hıncahınç dolu olmak
64	Deyim	be bulging at the seams (with something) f.	(bir şeyle) ağzına kadar dolu olmak
65	Deyim	be bulging at the seams (with something) f.	(bir şeyle) dolup taşmak
66	Deyim	be bulging at the seams (with something) f.	çok kalabalık olmak
67	Deyim	be bulging at the seams (with something) f.	iğne atsan yere düşmemek
68	Deyim	be bulging at the seams (with something) f.	adım atacak yer olmamak/kalmamak
69	Deyim	be bulging at the seams (with something) f.	ana baba günü olmak
70	Deyim	be bursting at the seams f.	adım atacak yer olmamak
71	Deyim	be bursting at the seams f.	ana baba günü olmak
72	Deyim	be bursting at the seams f.	hıncahınç dolu olmak
73	Deyim	be bursting at the seams f.	iğne atsan yere düşmeyecek duruma gelmek
74	Deyim	be bulging at the seams f.	adım atacak yer olmamak
75	Deyim	be bulging at the seams f.	ana baba günü olmak
76	Deyim	be bulging at the seams f.	hıncahınç dolu olmak
77	Deyim	be bulging at the seams f.	iğne atsan yere düşmeyecek duruma gelmek
78	Deyim	be bursting at the seams (with something) f.	(bir şeyle) hıncahınç dolu olmak
79	Deyim	be bursting at the seams (with something) f.	(bir şeyle) ağzına kadar dolu olmak
80	Deyim	be bursting at the seams (with something) f.	(bir şeyle) dolup taşmak
81	Deyim	be bulging at the seams (with something) f.	(bir şeyle) hıncahınç dolu olmak
82	Deyim	be bulging at the seams (with something) f.	(bir şeyle) ağzına kadar dolu olmak
83	Deyim	be bulging at the seams (with something) f.	(bir şeyle) dolup taşmak
84	Deyim	be coming apart at the seams f.	işler bozulmak
85	Deyim	be coming apart at the seams f.	işler başarısızlığa doğru gitmek
86	Deyim	be coming apart at the seams f.	dağılmak
87	Deyim	be coming apart at the seams f.	çok duygusallaşmak
88	Deyim	be coming apart at the seams f.	kontrolünü kaybetmek
89	Deyim	be bursting/bulging at the seams (with something) f.	(bir şeyle) dolup taşmak
90	Deyim	be bursting/bulging at the seams (with something) f.	ana baba günü olmak
91	Deyim	be bursting/bulging at the seams (with something) f.	(bir şeyle) hıncahınç dolu olmak
92	Deyim	be bursting/bulging at the seams (with something) f.	iğne atsan yere düşmemek
93	Deyim	be bursting/bulging at the seams (with something) f.	(bir şeyle) tıklım tıklım dolu olmak
94	Deyim	be bursting/bulging at the seams (with something) f.	(bir şeyle) ağzına kadar dolu olmak
95	Deyim	be bursting/bulging at the seams (with something) f.	çok kalabalık olmak
96	Deyim	come/fall apart at the seams f.	altüst olmak
97	Deyim	come/fall apart at the seams f.	bozulmak
98	Deyim	come/fall apart at the seams f.	kötü duruma düşmek
99	Deyim	come/fall apart at the seams f.	yıkılmaya başlamak
100	Deyim	come/fall apart at the seams f.	dağılmaya başlamak
101	Deyim	come/fall apart at the seams f.	çuvallamak
102	Deyim	come/fall apart at the seams f.	kötüye gitmek
103	Deyim	burst one's seams f.	dolup taşmak
104	Deyim	bursting at the seams expr.	çok kalabalık
105	Deyim	bulging at the seams expr.	çok kalabalık
106	Deyim	bulging at the seams expr.	iğne atsan yere düşmez
107	Deyim	burst at the seams expr.	iğne atacak yer yok
108	Deyim	bursting at the seams expr.	iğne atsan yere düşmez
Technical
109	Teknik	girth seams i.	çevre veya kuşak dikişi
110	Teknik	washing of seams i.	damarların yıkanması
111	Teknik	boiler seams i.	kazan dikişleri
Textile
112	Tekstil	bursting strength of seams i.	dikişlerin patlama dayanımı
113	Tekstil	tensile test for joints and seams i.	ek ve dikişlerin çekme deneyi
Mining
114	Maden	coal seams i.	kömür damarları
115	Maden	underground coal seams i.	yeraltı kömür damarları
Slang
116	Argo	burst at the seams f.	kendini zor tutmak