Geçmiş

sırf

"sırf" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 17 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	sırf	only zf.
2	Yaygın Kullanım	sırf	purely zf.
General
3	Genel	sırf	mere s.
4	Genel	sırf	sheer s.
5	Genel	sırf	very s.
6	Genel	sırf	pure s.
7	Genel	sırf	sheerer s.
8	Genel	sırf	wholly zf.
9	Genel	sırf	nothing but zf.
10	Genel	sırf	stark zf.
11	Genel	sırf	simply zf.
12	Genel	sırf	exclusively zf.
13	Genel	sırf	merely zf.
14	Genel	sırf	entirely zf.
15	Genel	sırf	just zf.
16	Genel	sırf	onely [obsolete] zf.
Speaking
17	Konuşma	sırf	if only expr.

"sırf" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 62 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	sırf gösteriş	pretence i.
2	Genel	sırf gösteriş	pretense i.
3	Genel	sırf söylenmiş olması için söylenen	rhetorical s.
4	Genel	sırf kendi keyfiyetine göre	at its sole discretion zf.
5	Genel	sırf görev uğruna	for the sake of duty zf.
6	Genel	sırf vazifeden dolayı	for the sake of duty zf.
7	Genel	sırf öyle diye	just because bağ.
8	Genel	sırf bu nedenle	simply because bağ.
9	Genel	sırf bu yüzden	simply because bağ.
Phrases
10	İfadeler	sırf zıtlaşmak için karşıt görüşü savunan kimse	devils advocate i.
11	İfadeler	sırf bu nedenle	for that reason alone expr.
12	İfadeler	sırf ... olsun diye	just so as to expr.
13	İfadeler	sadece / sırf ....... olması / gerçeği bile	the mere fact that expr.
14	İfadeler	sırf bu yüzden	for that reason alone expr.
15	İfadeler	sırf eğlence olsun diye	for the hell of it expr.
16	İfadeler	sırf eğlence olsun diye	just for the hell of it expr.
17	İfadeler	sırf bu sebeple	for that reason alone expr.
18	İfadeler	(sırf) macera olsun diye	for the sake of adventure expr.
Proverb
19	Atasözü	sırf bir şey söylemiş olmak için konuşmamak gerekir	a closed mouth gathers no feet
Colloquial
20	Konuşma Dili	bir düşüncenin, inancın sırf öyle istendiği veya hissedildiği için doğru gibi gelmesi	truthiness i.
21	Konuşma Dili	sırf şans	pure luck i.
22	Konuşma Dili	sırf medyada yer alarak ünlü	famous for being famous s.
23	Konuşma Dili	sırf eğlence olsun diye	just for kicks expr.
24	Konuşma Dili	sırf eğlence olsun diye	for the heck of it expr.
25	Konuşma Dili	sırf eğlence olsun diye	for the devil of it expr.
26	Konuşma Dili	(sırf) eğlence olsun diye	(just) for the heck of it expr.
27	Konuşma Dili	(sırf) çılgınlık olsun diye	(just) for the heck of it expr.
28	Konuşma Dili	(sırf) gırgırına	(just) for the heck of it expr.
29	Konuşma Dili	(sırf) zevkine	(just) for the heck of it expr.
30	Konuşma Dili	sırf kuru gürültü	all talk expr.
31	Konuşma Dili	sırf kuru gürültü	all talk expr.
32	Konuşma Dili	(sırf/sadece) hatır için	(just) for love/for the love of something expr.
33	Konuşma Dili	(sırf/sadece) sevdiği için	(just) for love/for the love of something expr.
Idioms
34	Deyim	sırf şans	blind luck i.
35	Deyim	sırf muhalefet olsun diye tartışmak	be arguing for the sake of arguing f.
36	Deyim	sırf karşı çıkmış olmak için tartışmak	be arguing for the sake of arguing f.
37	Deyim	sırf muhalefet olsun diye tartışmak	be arguing for the sake of argument f.
38	Deyim	sırf karşı çıkmış olmak için tartışmak	be arguing for the sake of argument f.
39	Deyim	sırf kuru gürültü olmak	be all hat and no cattle [us] f.
40	Deyim	sırf kuru gürültü	all hat and no cattle expr.
41	Deyim	sırf kuru gürültü	all sizzle and no steak expr.
42	Deyim	sırf kuru gürültü	all talk and no cider expr.
43	Deyim	sırf kuru gürültü	all talk and no trousers expr.
44	Deyim	sırf tartışma olsun diye tartışma	arguing for the sake of argument expr.
45	Deyim	sırf tartışma olsun diye tartışma	arguing for the sake of arguing expr.
46	Deyim	(sırf) eğlence olsun diye	(just) for the devil of it expr.
47	Deyim	(sırf) çılgınlık olsun diye	(just) for the devil of it expr.
48	Deyim	(sırf) gırgırına	(just) for the devil of it expr.
49	Deyim	(sırf) zevkine	(just) for the devil of it expr.
Speaking
50	Konuşma	bunu sırf senin içi yapıyorum	I'm only doing this for you expr.
51	Konuşma	sırf eğlence olsun diye	just for fun expr.
52	Konuşma	sırf eğlence olsun diye	just for the fun of it expr.
Law
53	Hukuk	karşı tarafa sırf zarar verme amacıyla açılan dava	vexatious litigation i.
54	Hukuk	karşı tarafa sırf zarar verme amacıyla hareket eden davacı	vexatious litigant i.
55	Hukuk	sırf zarar verme amacıyla açılan dava	vexatious suit i.
56	Hukuk	sırf zarar verme kastıyla açılan davalar	vexatious actions i.
57	Hukuk	sırf hareket suçu	inchoate offense i.
58	Hukuk	sırf zarar vermek maksadıyla dava açmak	vitiligate f.
Literature
59	Edebiyat	sırf söylenmiş olması için söylenen	rhet (rhetorical) kısalt.
Latin
60	Latince	zatı itibarıyla kötü olmayıp sırf kanun ile men olunduğu için suç sayılan fiil	malum prohibitum i.
Slang
61	Argo	sırf sütun doldurmak için yazı yazmak	hack f.
Modern Slang
62	Modern Argo	zengin olduğun için kadınlara para harcıyorsan sırf onlarla yatmak için kadınlara para döküyorsun sayılmaz	aint trickin if you got it expr.