tren - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

tren



"tren" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç

İngilizce Türkçe
Fishery
tren i. zıpkın

"tren" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 11 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
tren train i.
General
tren boat train i.
tren railroad train i.
tren railway i.
tren brigade [obsolete] i.
Technical
tren train i.
Railway
tren railroad train i.
Abbreviation
tren tn. i.
British Slang
tren gricer i.
tren chuff chuff i.
tren chuffer (train) i.

"tren" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 445 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
tren istasyonu train station i.
tren yolu railroad i.
General
ekspres tren limited train i.
ekspres tren express train i.
ötüş (baykuş/vapur/tren/sis düdüğü) hoot i.
yataklı tren wagon lit i.
iki lokomotifli tren double header i.
raydan çıkma (tren) derailment i.
raf (otobüs/tren ve vapurda çubuklardan oluşan) rack i.
ekspres tren express i.
tren garı railroad terminal i.
hızlı tren flier i.
tarife (tren/uçağa/vapur/otobüs ait) timetable i.
tren tarifesi train timetable i.
lokal tren local i.
tren şefi chief conductor i.
tren istasyonu train depot i.
hat (telefon/telgraf/tren/gemi vb için) line i.
direkt tren direct train i.
ekspres tren through train i.
tren durağı station i.
kablolu tren funicular i.
tren görevlisi trainmaster i.
tren parası train fare i.
frenci tren brakeman i.
tren istasyonu railway station i.
özel tren special i.
aktarmasız tren through train i.
tren ücreti train fare i.
soyguncu (kamyon/tren vb'ni durdurarak soyan) hijacker i.
özel bir tren (normal tarifede bulunmayan) special i.
tren yolu railway i.
tren garı railhead i.
tren bileti train ticket i.
aynı rota üzerinde yol alan gemi tren gibi taşıtların seferleri arasındaki zaman headway i.
tren istasyonu railroad station i.
tren bileti railroad ticket i.
tren istasyonu depot i.
dişli tren rack railway i.
tren ya da raylı taşıtları taşıyan deniz taşıtı seatrain i.
tren trafiği railway traffic i.
tren garı terminal i.
tren yükü trainload i.
tren tutması trainsickness i.
tren rayları railroad tracks i.
tren rayları rails i.
tren koleksiyonculuğu trainspotting i.
tren aksesuarı koleksiyonculuğu trainspotting i.
tren yolculuğu train travel i.
hızlı tren hattı high-speed rail line i.
hızlı tren high-speed train i.
tren saat dörtte kalkar the train leaves at four o'clock i.
tren güzergahı railway route i.
tren memuru railway clerk i.
tren kolileri railway parcels i.
tren bileti railway ticket i.
direkt tren through train i.
(tren vb) tarife timetable i.
buharlı tren steam train i.
hızlı tren express train i.
tren hattı railroad route i.
tren hattı train route i.
tren hattı railway route i.
zırhlı tren armored train i.
tren taşıyan feribot ferry bridge i.
tren yolu meraklısı trainspotter i.
tren meraklısı foamer i.
tren meraklısı railway enthusiast i.
tren yolu meraklısı foamer i.
tren meraklısı railfan i.
tren yolu meraklısı railway enthusiast i.
tren meraklısı trainspotter i.
tren yolu meraklısı railfan i.
tren yolu meraklısı rail buff i.
tren meraklısı rail buff i.
japon hızlı tren sistemi shinkansen i.
özel tren special train i.
split tren istasyonu split train station i.
bulduğum ilk tren first train available i.
müsait/kalkacak olan ilk tren first train available i.
oyuncak tren toy train i.
tren gibi araçlarda koltuklara özellikle başın konduğu bölümlere konulan örtü seat sock i.
iki numaralı perondaki tren the train on platform two i.
yoğun tren istasyonu busy train station i.
tren soyguncusu train robber i.
tren soygunu train robbery i.
madende kullanılan küçük tren barney i.
tren personel vagonu caboose i.
tren oyunu train game i.
tren yatağı couchette i.
havalanlarında, tren istasyonlarında, bavulları taşımak için kullanılan, birbirlerine bağlı açık treyler/palet dizisi baggage train i.
yük taşımada kullanılan tren baggage train i.
aynı hatta gidiş geliş sefer yapan tren shuttle train i.
rötar yapmış tren out-of-course i.
tren kondüktörü train conductor i.
tren kazası train crash i.
tren kazası train wreck i.
tren enkazı train wreck i.
çuf çuf tren choo choo train i.
tren istasyonu, havaalanı gibi yerlerde çalışan hamal redcap i.
oyuncak tren seti train set i.
tren istasyonuna gidip tren sayılarını kaydetme faaliyeti train-spotting [brit] i.
alıcıya veya postaneye, belirli bir saatte ve belirli bir tren, uçak veya gemi ile sevk edilen posta mail i.
tren sinyali marker i.
içinde küçük tren istasyonu bulunan kasaba whistle stop i.
tren düdüğünün çalması horning i.
vinçle çekilip tren vagonundan tahıl indirmek için kullanılan büyük tahta mule i.
tren meraklısı tarafından toplanan nesne veya gezilen yer grice i.
tren gözlemciliği trainspotting i.
(eğimli tren yolu) iniş down grade i.
şehirler arası tren, otobüs interurban i.
(britanya'da) 19. yüzyılda çıkarılan bir yasayla yolculara uygun ücrete hizmet veren bir tren parliamentary i.
tren tekerleğini çevreleyen metal levha skirt i.
streamline tren streamliner i.
(tren) yan hat branch i.
tek raylı tren monorail i.
binmek (otobüs/tren/uçağa) get on f.
tren hattan çıkmak jump the track f.
tren raydan çıkmak jump the track f.
inmek (otobüs/tren/uçaktan) get off f.
ötmek (vapur/tren/sis düdüğü) hoot f.
soymak (kamyon/tren vb'ni) hijack f.
raydan çıkmak (tren) derail f.
tren sürmek use the train f.
(tren) istasyona girmek pull in f.
kaçırmak (fırsat/tren vb) miss f.
tren istasyonuna gitmek go to the train station f.
(tren/otobüs) vaktinde hareket etmek run on time f.
(treni oluşturan parçaları) tren hazırlama veya triyaj garına sevk etmek marshall f.
(otobüs, tren) belirli bir noktadan kalkmak originate [us/canada] f.
birazdan kalkacak (otobüs, tren vb) due out s.
her istasyonda duran tren local s.
ekspres tren limited s.
ekspres (tren) limited s.
tren tutmuş trainsick s.
(tren) geçiş üstünlüğü bulunan superior s.
içine (gemi/uçak/tren vb) aboard zf.
içinde (gemi/uçak/tren vb) aboard zf.
tren ile by rail zf.
içinde (gemi, uçak, tren) onboard ed.
içine (gemi, uçak, tren) onboard ed.
bir sonraki tren lütfen the next available train, please expr.
Phrasals
binmek (otobüs/tren/uçak) get on f.
(otobüs/tren vb) de/ile seyahat etmek travel on something f.
(tren) istasyona girmek move in f.
(tren) istasyona girmek move in f.
Phrases
o tren kaçtı after meat, mustard expr.
Colloquial
elektrikli tren electric i.
lokomotif tren choo-choo i.
Idioms
tren istasyonu gibi işlek yer grand central station i.
tren kontrolden çıkmak jump the rails f.
tren kontrolden çıkmak jump the rails (or track) f.
gemi, tren, uçak gibi bir yolcu aracına binmek come on board f.
tren yolu haydutluğu yaparak on the pad zf.
o tren çoktan kaçtı that ship (has) already sailed expr.
o tren çoktan kaçtı that train (has) already left the station expr.
o tren çoktan kaçtı that train has left the station expr.
Speaking
miami'den gelen tren ne zaman burada olur? what time does the train from miami arrive? expr.
miami'den gelen tren buraya ne zaman varır? what time does the train from miami arrive? expr.
miami'den gelen tren buraya ne zaman ulaşır? what time does the train from miami arrive? expr.
tren uçaktan daha yavaştır train is slower than plane expr.
tren ne zaman kalkıyor? when does the train leave? expr.
tren ne zaman ayrılıyor? when does the train leave? expr.
ucuz tarifeli tren bileti var mı? are there any cheap train fares? expr.
bir sonraki tren ne zaman? when is the next train? expr.
Trade/Economic
aktarmasız tren through train i.
ekspres tren fast tram i.
ekspres tren express train i.
karma tren mixed train i.
sefer tarifesi (tren, vapur, uçak vb) time table i.
tren hareket memuru dispatcher i.
demiryolunun diğer bir demiryoluna tren kullanımı için ödediği ücret per diem i.
(gemi/tren) uğramak call at f.
Law
tren yolunun geçtiği toprak way i.
Tourism
özel turistik tren special cruise train i.
tren vb araçlarda sigara içmenin yasak olduğu kısımlar non-smoking i.
tren vb araçlarda sigara içmenin yasak olduğu kısımlar nonsmoking i.
turistik tren cruise train i.
Technical
disk yüklü tren disk load brakes i.
gazyağlı tren sonu feneri paraffin tail lamp i.
hızlı tren yolu fast track i.
hızlı tren bullet train i.
iki yönlü tren reversing train i.
iki lokomotifli tren doubleheader i.
kablolu tren cable train i.
kablolu tren funicular railway i.
kurşun hızında tren bullet train i.
mutfak (gemi/tren) caboose i.
tren makas bölgesi switchyard i.
tren dizilişi in-tandem arrangement i.
tren koruma sinyali train protecting signal i.
tren taşıyan vapur train ferry i.
türbin lokomotifli tren turbo train i.
tersinir tren reversing train i.
tren ve yurtiçi deniz taşımacılığı rail and inland navigation transport i.
tren sonu sinyali rear identity plate i.
vapur bağlantılı tren boat train i.
yükseltilmiş raylar üzerinde giden tren el i.
tren vagonlarının tekerleklerini döndürmek için kullanılan torna tezgahı wheel lathe i.
tren operatörü wrecker i.
şantiyenin bir kısmından diğerine gidip gelen devreli motorlu tren vagonu drag i.
duba köprü malzemelerini taşıyan tren pontoon train i.
(kömür boyutu, tren) sınır, tip, derece ve plana göre tertip consist i.
su altı tren yolu ferry railway i.
tren tekeri çapının küçültülmesi için kullanılan bir cihaz shrinker i.
tren hızı kayıt aleti stathmograph i.
binmek (gemi/tren) board f.
rayların dışına çıkmak (tren) derail f.
gidiş geliş (gemi/tren) boarding s.
Architecture
binalarda tren istasyonu vb. olarak kullanılan büyük ve açık merkezi alan nave i.
Construction
tren yolu inşaatı railroad construction i.
tren yolu inşaatı railway construction i.
Transportation
hem yolcuları hem arabalarını taşıyan tren car train i.
arabalı tren car train i.
otobüs, tren veya uçakta yolcunun elde taşıyabileceği büyüklükte çanta, valiz vb. carry-on i.
ekspres yük taşıyan tren time freight i.
postaların yoldayken sınıflandırıldığı tren vagonu traveling post office i.
postaların yoldayken sınıflandırıldığı tren vagonu railway mail car i.
manyetik raylı tren maglev i.
posta taşıyan tren, gemi veya uçak mail i.
çok sayıda hizmetin verildiği ve aktarmalı seyahatlerin yapılabildiği havaalanı, tren istasyonu veya otobüs terminali hub i.
tren hattı bus line i.
haritalarda yeşil renkle gösterilen metro, tren, tramvay ve otobüs hatları green line i.
(uçak, tren) taşıttaki en ucuz oturma sınıfı oeconomy i.
çoğunlukla iki nokta arasında düzenli seyahat edenleri taşıyan tren commuter i.
otobüs, tren veya uçakta yolcunun elde taşıyabileceği büyüklükte carry-on s.
tren on dakika geç kalkıyor/geliyor the train is running ten minutes late expr.
tren on dakika rötar yapıyor the train is running ten minutes late expr.
Railway
şehir içi seferlerinde kullanılan ve halk otobüsü kadar sık sefere çıkan tren railbus i.
tren indirim kartı railcard i.
raylı tren rail train i.
tren vagonu railway wagon i.
tren vagonu railroad car i.
tren vagonu railway car i.
tren vagonu railroad car i.
tren vagonu railcar i.
tren vagonu railway carriage i.
tren rayında düz kısım tangent i.
tren tekerleklerine ek destek için ana rayın içine yerleştirilmiş kısa ray checkrail [british] i.
sigara içmenin yasak olduğu tren vagonu nonsmoking car i.
demiryolu sistemlerinin verimliliğini artırmak için önerilen sürücüsüz tren nopo i.
makiniste tünel veya köprü benzeri alçak bir geçide yaklaştığını göstermek üzere tren raylarının üzerine asılan şeritler telltale i.
tren ekibindeki bir personel veya mühendisin imzalaması gereken tren emri thirty-one order i.
demiryolu hattının tren manevra istasyonuna girdiği veya çıktığı düğüm noktası throat i.
yatar gövdeli tren tilter i.
tren işletme şirketi toc (train operating company) i.
tren hareketlerini kontrol edip yöneten demiryollarında hareket kulesinde çalışan işçi towerman i.
yolda gideceği yere göre ayrılmış posta taşıyan tren railway mail car i.
tren yolu haritası track map i.
tren yükü trainful i.
tren tarafından taşınabilecek toplam ağırlık trainful i.
tren tarafından taşınabilecek toplam yolcu sayısı trainful i.
tren tarafından taşınabilecek toplam ağırlık trainload i.
tren tarafından taşınabilecek toplam yolcu sayısı trainload i.
tren çalışanları train-workers i.
tren çalışanları train workers i.
tren bekçisi train guard i.
tren hangarı train shed i.
tren hareket memuru tarafından tren hareketlerini kaydetmekte kullanılan kağıt train sheet i.
tren tekerinin tabanı tread i.
gaz türbini motoruyla çalışan yüksek hızlı tren turbotrain i.
abd'de eski bir yüksek hızlı tren markası turbotrain® i.
bekçiye ve yükün taşınmasına tahsis edilmiş tren vagonu van i.
başka bir ülke içindeki özel bir 'koridor' güzergahta yolcu almadan ve indirmeden giden tren korridorzuge i.
dizelli tren diesel-hauled train i.
direkt tren direct train i.
dişli tren rack railway i.
ekspres tren through train i.
elektrikli tren electric train i.
ekspres tren nonstop train i.
ekspres tren fast train i.
elektrikli tren electrical railway i.
gar (tren) station i.
geniş park imkanı olan tren istasyonu parkway i.
haberleşme tabanlı tren kontrolü communications-based train control (cbtc) i.
her istasyonda duran tren accommodation train i.
havai tren aerotrain i.
hafif tren light train i.
içinde restoranı olan tren vagonu diner i.
ilave tren supplementary train i.
kablolu tren cable railway i.
kullanılmayan tren tüneli disused train tunnel i.
manevra (tren) shunting i.
küçük tren istasyonu whistle stop i.
motorlu tren motor train i.
okutma (tren bileti) compost i.
orta hızda seyreden ve her durakta duran tren accommodation coach i.
önbilgilendirme (tren bileti) compost i.
özel tren yolu private railway i.
otomatik tren muayene istasyonu automatic train examination station i.
özel tren special train i.
radyolu tren radio train i.
raylar üzerinde hava yastığından destek alan tren aerotrain i.
su deposu (tren) feed trough i.
tren seferi train service i.
tren tarifesi train schedule i.
tren düdüğü steam trumpet i.
tren dizisi rolling stock i.
tali tren istasyonu way station i.
tren istasyonu railroad station i.
tren hareket memuru train dispatcher i.
tren tarifesi rail timetable i.
tren vagonlarında, pencere ve vantilatörlü, yükseltilmiş çatı bölmesi clerestory i.
tren geçidi railway crossing i.
tren rayı yatağı railroad bed i.
tren köprüleri (nehir vb üzeri) gantries i.
tren geçici depolama alanı stabling yard i.
tren otobüsü train bus i.
tren garı train station i.
tren istasyonu railroad terminal i.
tren istasyonu train depot i.
tren garı train depot i.
tren yolu geçidi railway crossing i.
tren bakım istasyonu railroad yard i.
tren sürücüsü motorman i.
tren düdüğü train whistle i.
tren garı railway station i.
tren ve vagonları çekmek üzere tasarlanmış araç locomotif i.
tren manevra istasyonu yard i.
tren istasyonu railway station i.
tren bakım istasyonu rail yard i.
tren tekerleği rail wheel i.
tren tarifesi train timetable i.
tren istasyonu train station i.
tren seferleri train services i.
tren garı railroad terminal i.
tren tüneli train tunnel i.
tren garı railroad station i.
tren hazırlama garı marshalling yard i.
tren düdüğü air whistle i.
tren istasyonlarında yolcuların binmesine ve inmesine yarayan yükseltilmiş alan platform i.
tren tarifelerine yapılan indirim a cut in rates i.
tren seyir grafiği train circulating graphic i.
turistik tren cruise train i.
tren vagonu coach i.
tren vagonlarında, pencere ve vantilatörlü, yükseltilmiş çatı bölmesi clearstory i.
tren vagonunun kapalı giriş kısmı vestibule i.
tren seti multiple unit i.
tren kablosu train cable i.
tren garı train shed i.
tren garı overall roof i.
tren katarının sıraya konup götürülmesi ve park edilmesi amacıyla kullanılan demiryolu hattı siding i.
yatar gövdeli tren tilting train i.
yüksek hızlı tren high-speed train i.
yaklaşan tren için yolun açık olduğunu göstermek için elle kaldırılan top gibi nesne ball signal i.
bir tür füniküler tren zipper train i.
bir tür füniküler tren cremallera [spanish] i.
büyük şehir istikametinde giden tren up-train i.
ana istasyon yönünde giden tren up-train i.
şehrin yukarısı olarak adlandırılan yöne giden tren up-train i.
italya'daki şehirlerarası tren servisi eurostar i.
şehirlerarası hizmet veren tren eurostar i.
trans-avrupa trenlerinin bulunduğu tren istasyonu euroterminal i.
tren aktivitesini kaydedici cihaz event recorder i.
ağır bir volan yardımıyla tren vagonunu durdurmak ve harekete geçirmek için güç koruması yapan bir cihaz mahovo i.
tren hareket halindeyken posta çantalarını yakalaması için vagona bağlanmış demir çubuk veya benzeri bir araç mail catcher i.
postaların taşınması için özel olarak inşa edilmiş tren vagonu mailcar i.
ülkeyi boydan boya geçen tren wagon train i.
tren vagonlarının akslarını takıp çıkaran pres wheel press i.
dolu bir tren vagonuna ait yolcu listesi willie i.
ucunda kapı olmayan tren yüklüğü veya posta arabası blind i.
vagonun hemen arkasındaki kapısız tren yüklüğü platformu blind i.
tren rayları metals [uk] i.
iki tren arasındaki savuşturulmuş olan kafa kafaya çarpışma tehlikesi mexican standoff i.
tren peronu çatısı bonnet i.
tren ek lokomotifi booster i.
eskiden yıllık olarak yayımlanan bir ingiliz tren tarifesi bradshaw i.
hızlı tren highball i.
londra ile manş tüneli arasında sefer yapan yüksek hızlı tren hattı hs1 [uk] i.
tren bakım istasyonunda vagonların makine yardımı ile itilip doğru yerlerine yerleştirildiği yükselti hump i.
tren istasyonlarında bagaj değiştirmeye yarayan el arabası lorrie i.
tren istasyonu gare i.
makasa bağlı olup rayın içerisinde bulunan ve tren tekerlekleriyle çalıştırılan çubuk detector bar i.
avustralya'daki adelaide ve alice springs şehirleri arasında sefer yapan tren the ghan i.
tren yolu road i.
tren vagonlarını birleştiren işçi connector i.
eğimi takriben 45° olan kablolu tren yolu incline i.
yaklaşık 45° eğimi olan kablolu tren yolu incline plane i.
bar, masa ve sandalye içeren tren vagonu bar car i.
(tren vagonlarında) fren kolu club i.
(tren vagonlarında) fren kolu brake club i.
çeşitli amaçlarla kullanılan birkaç kompartımanlı tren vagonu combination car i.
dizel lokomotifli tren diesel train [uk] i.
dizel motorlu tren diesel train [uk] i.
dizel motorlu hidrolik şanzıman sistemiyle giden tren diesel-electric locomotive i.
dizel motorlu hidrolik şanzıman sistemiyle giden tren diesel-hydraulic i.
küçük tren doodlebug i.
iki lokomotifli tren double-header i.
tren vagonlarını birbirine bağlayan bir alet draw gear [uk] i.
dinlenme odası gibi işlevleri olan tren vagonu saloon i.
inşaat ve onarım işleri için işçi ve malzeme taşıyan tren construction train i.
italyan menşeli yüksek hızlı tren pendolino i.
tren hareketini kolaylaştırmak için raylara kum püskürten hazne sandbox i.
tren koltuk bölümlerinin bağlanarak uzun koridor yarattığı bir tren türü corridor train i.
çok kompartmanlı tren corridor train i.
tekerleklerin raydan çıkmaması için bir tarafı çıkıntılı yapılmış tren rayı flange rail i.
hemzemin geçitte tren yaklaşırken trafiği durduran görevli gateman i.
(britanya'da) 19. yüzyılda çıkarılan bir yasayla yolculara uygun ücrete hizmet veren bir tren parliamentary train i.
(çocuk dilinde) tren puff-puff [uk] i.
tren görevlisi pullman porter i.
parklarda ve hayvanat bahçelerinde eğlence amacı ile kullanılan minyatür tren yolu scenic railway i.
takılıp çıkarılabilen tren rayı shoofly i.
tren rayı kütüğü sleeper i.
sonu yol ayrımına çıkan tren rayı spur track i.
süper hızlı tren superexpress i.
tren ile seyahat etmek train f.
tren ile seyahat etmek rail f.
(tren) raydan çıkmak (train) to run off its track f.
(treni oluşturan parçaları) tren hazırlama veya triyaj garına sevk etmek marshal f.
karşıdan gelen trenin ana raydan geçebilmesi için yan raya geçmek (tren) hole f.
(tren vagonunu) hareket halindeyken lokomotiften ayırarak başka bir hatta geçirmek fly in f.
kontrolsüz hareket eden (tren) wild-cat s.
izinsiz hareket eden (tren) wild-cat s.
tarifenin dışında hareket eden (tren) wild-cat s.
hem yolcu hem de yük vagonlarından oluşan (tren) mixed s.
iki veya daha fazla motorla çalışan (tren) multiheaded s.
(tren) geçiş önceliği bulunmayan inferior s.
daha önemli bir yerden gelen (tren) down s.
büyükşehirden taşraya olan (tren) down s.
üç kişilik kompartımanlı (tren vagonu) drawing-room s.
tren garı rhd (railhead) kısalt.
Marine
tren feribotu train ferry i.
Mining
madencileri kömür madenine taşıyan tren manrider i.
Psychology
tren ve tren yolculuğu korkusu siderodromophobia i.
History
missouri'den new mexico'ya uzanan ilk tren yolu santa fe trail i.
Military
askeri tren military train i.
askeri tren troop train i.
karma tren mixed train i.
tren telefonu train telephone i.
tren geçiş zamanı train path i.
Abbreviation
tren koruma uyarı sistemi tpws (train protection warning system) i.
yolda gideceği yere göre ayrılmış posta taşıyan tren tpo (traveling post office) i.
Archaic
(tren veya yolcu) kısa mesafe giden short s.
Slang
tren personel vagonu hack i.
bazı kuralların ihlali nedeniyle tren çalışanlarına verilen bir ceza brownie i.
odaları tren gibi dizili ev shotgun shack i.
tren vagonu kubbesi cockloft i.
tren mürettebatını denetleyip yolculardan ücret toplayan demiryolu çalışanı con i.
tren vagonu doghouse i.
aşırı ısınmış tren dingili smoker i.
tren yapmak pull a train f.
British Slang
tren yolu gricer i.
Modern Slang
her türlü arazide gidebilen tren all terrain train i.
tekerlekli tren all terrain train i.
raysız tren all terrain train i.