|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
yayılmış lenf kanseri |
lymphosarcomata i.
|
|
2 |
Genel |
neredeyse kontrolden çıkmak üzere ve çok yayılmış olan salgın hastalık |
pandemic i.
|
|
3 |
Genel |
düzensizce yayılmış eşya |
clutter i.
|
|
4 |
Genel |
tabak çukurundaki derilerin üstüne yayılmış kabuklar |
hatting i.
|
|
5 |
Genel |
geniş alana yayılmış durgun su |
millpond i.
|
|
6 |
Genel |
birbirine akraba kabilelerin yaşadığı birden fazla bölgeye yayılmış kabile örgütlenmesi |
gau i.
|
|
7 |
Genel |
yayılmış şey |
outspread i.
|
|
8 |
Genel |
kolumbiya nehri boyunca geniş bir bölgeye yayılmış yerli bir amerikan halkı |
shahaptian i.
|
|
9 |
Genel |
kolumbiya nehri boyunca geniş bir bölgeye yayılmış yerli bir amerikan halkı |
shahaptin i.
|
|
|
10 |
Genel |
bir yüzeye yayılmış renklenme |
suffusion i.
|
|
11 |
Genel |
sıkı pozisyondan geniş veya yayılmış pozisyona getirmek |
fold f.
|
|
12 |
Genel |
çok yayılmış |
far flung s.
|
|
13 |
Genel |
kulaktan kulağa yayılmış |
auricular s.
|
|
14 |
Genel |
uzun uzadıya yayılmış |
diffuse s.
|
|
15 |
Genel |
her tarafa yayılmış |
rampant s.
|
|
16 |
Genel |
uzaklara yayılmış |
far-flung s.
|
|
17 |
Genel |
geniş alana yayılmış |
widespread s.
|
|
18 |
Genel |
ünü yayılmış |
notable s.
|
|
19 |
Genel |
ünü yayılmış |
renowned s.
|
|
20 |
Genel |
ünü yayılmış |
well-known s.
|
|
21 |
Genel |
ünü yayılmış |
famous s.
|
|
22 |
Genel |
ünü yayılmış |
illustrious s.
|
|
23 |
Genel |
ünü yayılmış |
noted s.
|
|
24 |
Genel |
ünü yayılmış |
famed s.
|
|
25 |
Genel |
ünü yayılmış |
celebrated s.
|
|
26 |
Genel |
ünü yayılmış |
far-famed s.
|
|
27 |
Genel |
(merada/çayırda) yayılmış/beslenmiş |
grass-fed s.
|
|
28 |
Genel |
birçok tabakadan oluşan bir yığın halinde yayılmış (bez, kumaş) |
laid up s.
|
|
29 |
Genel |
üzerine yayılmış |
overdight [obsolete] s.
|
|
30 |
Genel |
parçaları etrafa yayılmış |
scattered s.
|
|
31 |
Genel |
yelpaze şeklinde yayılmış |
spread-out s.
|
|
32 |
Genel |
etrafa yayılmış |
stray s.
|
|
33 |
Genel |
seyrek olarak (yayılmış bitki örtüsü vb) |
sparsely zf.
|
|
Phrasals |
|
34 |
Öbek Fiiller |
yayılmış olmak |
go out f.
|
|
Colloquial |
|
35 |
Konuşma Dili |
hakkındaki gizli bir bilgi yayılmış/açığa çıkarılmış |
outed s.
|
|
36 |
Konuşma Dili |
herkese yayılmış |
on the street expr.
|
|
Idioms |
|
37 |
Deyim |
here yere yayılmış |
scattered from here to breakfast s.
|
|
38 |
Deyim |
dört bir tarafına dağılmış/yayılmış |
scattered from here to breakfast s.
|
|
39 |
Deyim |
geniş bir alana yayılmış |
all over the board zf.
|
|
40 |
Deyim |
geniş bir alana yayılmış |
all over the board zf.
|
|
41 |
Deyim |
geniş bir alana yayılmış |
far and wide expr.
|
|
42 |
Deyim |
geniş bil alana yayılmış |
all over the map expr.
|
|
43 |
Deyim |
şehirdeki herkese/birçok kişiye yayılmış |
all over town expr.
|
|
44 |
Deyim |
şehirdeki herkese/birçok kişiye yayılmış |
all over town expr.
|
|
Trade/Economic |
|
45 |
Ticaret/Ekonomi |
yıllara yayılmış inşaat ve onarım hakedişleri |
long-term construction and repair revenues i.
|
|
46 |
Ticaret/Ekonomi |
yıllara yayılmış inşaat ve onarım hakediş bedelleri |
long-term construction and repair revenue prices i.
|
|
47 |
Ticaret/Ekonomi |
yıllara yayılmış inşaat ve onarım maliyetleri |
long-term construction and repair contract costs i.
|
|
Politics |
|
48 |
Siyasal |
berberilerin batı afrika sahillerine yayılmış olanları |
tuareg i.
|
|
49 |
Siyasal |
uzun zamana yayılmış görüşmeler |
extended consultations i.
|
|
|
50 |
Siyasal |
uzun bir döneme yayılmış istişareler |
extended consultations i.
|
|
51 |
Siyasal |
belirli günlere yayılmış olan tasarı görüşmesinin belirlenen gün içinde bitmesi gereken bölümünün gün sonunda müzakereye kapanması |
closure by compartment i.
|
|
Technical |
|
52 |
Teknik |
üniform yayılmış basınç |
uniformly distributed pressure i.
|
|
53 |
Teknik |
yayılmış kum |
streaking sand i.
|
|
54 |
Teknik |
yayılmış aydınlatma |
diffused lighting i.
|
|
55 |
Teknik |
yayılmış ışık |
diffused light i.
|
|
56 |
Teknik |
yayılmış frekans kaydırma anahtarlama profili |
spread frequency shift keying profile i.
|
|
57 |
Teknik |
yayılmış tabii veya suni gün ışığı |
diffuse natural daylight or artificial daylight i.
|
|
Computer |
|
58 |
Bilgisayar |
genellikle esprili ve yaratıcı bir biçimde değiştirilerek, internet üzerinden yayılmış video veya deyiş |
meme i.
|
|
59 |
Bilgisayar |
yayılmış bellek |
extended memory i.
|
|
60 |
Bilgisayar |
yayılmış satırlar |
rows spanned i.
|
|
61 |
Bilgisayar |
yayılmış ems bellek |
expanded ems memory i.
|
|
Telecom |
|
62 |
Telekom |
frekans atlamalı yayılmış spektrum |
frequency hopping spread spectrum i.
|
|
Radio |
|
63 |
Radyo |
yayılmış olan radyo sinyallerini toplamak |
despread f.
|
|
Medical |
|
64 |
Medikal |
peritonda yayılmış papiller seröz karsinom |
peritoneal papillary serous carcinoma i.
|
|
65 |
Medikal |
bütün vücuda yayılmış |
generalized s.
|
|
Pathology |
|
66 |
Patoloji |
tüm organa yayılmış sarkom |
sarcosis i.
|
|
Biology |
|
67 |
Biyoloji |
(organizma) habitatı dışındaki bölgelere yayılmış |
intrusive s.
|
|
Marine Biology |
|
68 |
Deniz Biyolojisi |
dünyaya çin ve japonya'dan yayılmış, tatlı su balıklarını enfekte eden bir tenya |
asian tapeworm (bothriocephalus acheilognathi) i.
|
|
Botanic |
|
69 |
Botanik |
kuzey amerika'ya özgü, ulaklar aracılığıyla yayılmış olan çok yıllık bir bitki |
ladies' tobacco (antennaria plantaginifolia) i.
|
|
70 |
Botanik |
kuzey amerika'ya özgü, ulaklar aracılığıyla yayılmış olan çok yıllık bir bitki |
lady's tobacco i.
|
|
71 |
Botanik |
avrupa menşeli olup sonradan abd'nin kuzeydoğusuna yayılmış olan zararlı bir farekulağı |
king devil (hieracium praealtum) i.
|
|
72 |
Botanik |
avrupa menşeli olup sonradan abd'nin kuzeydoğusuna yayılmış olan zararlı bir farekulağı |
tall hawkweed i.
|
|
73 |
Botanik |
avrupa menşeli olup sonradan abd'nin kuzeydoğusuna yayılmış olan zararlı bir farekulağı |
yellow hawkweed i.
|
|
74 |
Botanik |
abd'nin güneydoğusundan new york'a kadar yayılmış odunsu kökleri olan çok yıllık bir bitki |
salt marsh mallow (kosteletzkya virginica) i.
|
|
75 |
Botanik |
abd'nin güneydoğusundan new york'a kadar yayılmış odunsu kökleri olan çok yıllık bir bitki |
seashore mallow i.
|
|
76 |
Botanik |
abd'nin güneydoğusundan new york'a kadar yayılmış odunsu kökleri olan çok yıllık bir bitki |
sweat weed i.
|
|
77 |
Botanik |
abd'nin güneydoğusundan new york'a kadar yayılmış odunsu kökleri olan çok yıllık bir bitki |
virginia saltmarsh i.
|
|
78 |
Botanik |
abd'nin güneydoğusundan new york'a kadar yayılmış odunsu kökleri olan çok yıllık bir bitki |
mallow i.
|
|
79 |
Botanik |
dünya geneline yayılmış sütotu familyasından olan ağaç, çalı ve otlara verilen ad |
milkwort family i.
|
|
80 |
Botanik |
dünya geneline yayılmış sütotu familyasından olan ağaç, çalı ve otlara verilen ad |
family polygalaceae i.
|
|
81 |
Botanik |
dünya geneline yayılmış sütotu familyasından olan ağaç, çalı ve otlara verilen ad |
polygalaceae i.
|
|
82 |
Botanik |
kuzey amerika'ya özgü, ulaklar aracılığıyla yayılmış olan çok yıllık bir bitki |
mouse–ear everlasting i.
|
|
83 |
Botanik |
kuzey amerika'ya özgü, ulaklar aracılığıyla yayılmış olan çok yıllık bir bitki |
mouse–ear plantain i.
|
|
84 |
Botanik |
kuzey amerika'ya özgü, ulaklar aracılığıyla yayılmış olan çok yıllık bir bitki |
cat's-foot i.
|
|
85 |
Botanik |
kuzey amerika'ya özgü, ulaklar aracılığıyla yayılmış olan çok yıllık bir bitki |
antennaria plantaginifolia i.
|
|
86 |
Botanik |
avrupa'ya özgü yere yayılmış gövdeleri ve sarı çiçekleri olan bir bitki |
wood pimpernel (lysimachia nemorum) i.
|
|
87 |
Botanik |
avrupa'ya özgü yere yayılmış gövdeleri ve sarı çiçekleri olan bir bitki |
lysimachia nemorum i.
|
|
88 |
Botanik |
avrupa'ya özgü yere yayılmış gövdeleri ve sarı çiçekleri olan bir bitki |
yellow pimpernel i.
|
|
89 |
Botanik |
britanya kolumbiyası'ndan new mexico'ya kadar geniş alana yayılmış bir çiçek |
prairie coneflower i.
|
|
90 |
Botanik |
dik ve yayılmış arasında bir duruşu olan |
erecto-patent s.
|
|
91 |
Botanik |
zemine yayılmış |
humifuse s.
|
|
Agriculture |
|
92 |
Tarım |
toprağa yayılmış koruyucu tabaka |
mulch i.
|
|
Social Sciences |
|
93 |
Sosyal Bilimler |
berberilerin batı afrika sahillerine yayılmış olanları |
touareg i.
|
|
94 |
Sosyal Bilimler |
berberilerin batı afrika sahillerine yayılmış olanları |
touareg i.
|
|
95 |
Sosyal Bilimler |
geniş alana yayılmış tek bir kültüre ait |
monocultural s.
|
|
Archaeology |
|
96 |
Arkeoloji |
arkası küt ve düz olan sivri uçlu dar bıçak üretimi ile öne çıkan, avrupa'ya yayılmış üst paleolitik kültürüne ait veya ilişkin |
gravettian s.
|
|
Environment |
|
97 |
Çevre |
mevsimlerin süresinde görülen zamana yayılmış değişim |
season creep i.
|
|
Geography |
|
98 |
Coğrafya |
iki kıtaya yayılmış |
bicontinental country i.
|
|
Military |
|
99 |
Askeri |
fazla yayılmış |
large spread expr.
|
|
Football |
|
100 |
Futbol |
top taşıyıcının sahaya yayılmış savunma oyuncularına karşı koştuğu |
broken-field s.
|
|
Slang |
|
101 |
Argo |
herkese duyurulmuş/yayılmış |
in the streets expr.
|
|
102 |
Argo |
herkese duyurulmuş/yayılmış |
in the street expr.
|
|
103 |
Argo |
herkese duyurulmuş/yayılmış |
on the streets expr.
|
|
104 |
Argo |
herkese duyurulmuş/yayılmış |
on the street expr.
|
|