1 |
bull |
boğa |
n., adj. |
|
- You must take the bull by the horns.
- Boğayı boynuzlarıyla satın almalısın.
- You have to take the bull by the horns.
- Boğayı boynuzlarından tutmalısın.
- The bull is stronger than the bullfighter, but he almost always loses.
- Boğa, boğa güreşçisinden daha güçlüdür, ama neredeyse her zaman kaybeder.
- What's the difference between cows and bulls?
- İneklerle boğalar arasındaki fark nedir?
- Tom wanted to ride a bull.
- Tom bir boğaya binmek istedi.
- A bull is male and a cow is female.
- Bir boğa erkektir ve bir inek dişidir.
- Is this Jupiter or a bull?
- Bu, Jüpiter mi yoksa boğa mı?
- Two huge bull elephants duelled for several days to determine which one would father the next generation.
- İki iri boğa fili, hangisinin yeni nesil babası olacağını belirlemek için birkaç gün boyunca düello yaptı.
- The general took the bull by the horns and saved his army from disaster.
- General boğayı boynuzlarından tuttu ve ordusunu felaketten kurtardı.
- Tom wants to ride a bull.
- Tom bir boğaya binmek istiyor.
- What's the difference between cows and bulls?
- İnekler ve boğalar arasındaki fark nedir?
- The bull is mooing.
- Boğa böğürüyor.
- Two huge bull elephants duelled for several days to determine which one would father the next generation.
- İki büyük boğa fil, hangisinin gelecek neslin babası olacağını belirlemek için birkaç gün boyunca düello yaptı.
- The bull escaped from the ring.
- Boğa ringden kaçtı.
- Tom wants to ride a bull.
- Tom boğaya binmek istiyor.
- Is this Jupiter or a bull?
- Bu Jüpiter mi yoksa bir boğa mı?
- The old men like to meet on the street corner just to shoot the bull.
- Yaşlı adamlar boğaya ateş etmek için sokak köşesinde buluşmayı severler.
- A bull is male and a cow is female.
- Boğa erkek, inek dişidir.
- Tom wanted to ride a bull.
- Tom boğaya binmek istedi.
- In civilized Europe, bulls are still tortured and killed for fun.
- Medeni Avrupa'da, boğalar hala işkence görüyor ve eğlence için öldürülüyor.
- One of the bulls pushed the fence down.
- Boğalardan biri çiti yıktı.
- We must sacrifice a bull to the gods.
- Tanrılara bir boğa kurban etmeliyiz.
- You must take the bull by the horns.
- Boğayı boynuzlarından tutmalısın.
Show More (20)
|
2 |
bull |
fiyat yükselmesi beklentisinde satış |
n. |
|
- The market bulls caused overall stock prices to go higher.
- Boğa piyasası, genel hisse senedi fiyatlarının yükselmesine neden oldu.
Show More (-2)
|
3 |
bull |
boğa |
n. |
|
- The breeding bull is becoming old.
- Damızlık boğa yaşlanmaya başladı.
Show More (-2)
|
4 |
bull |
iri erkek hayvan |
n. |
|
- Whale bulls fight with each other very often.
- Erkek balinalar birbirleriyle çok sık kavga ederler.
Show More (-2)
|
5 |
bull |
hadi canım! |
interj. |
|
- Bull! You can't be serious.
- Hadi canım! Ciddi olamazsın.
Show More (-2)
|
6 |
bull |
saçma |
n. |
|
- Now he is complaining about his parents, what a load of bull!
- Şimdi de ailesinden şikayet ediyor, ne kadar da saçma!
Show More (-2)
|
7 |
bull |
uydurma |
n. |
|
- If you go drinking with Tom, be prepared to listen to some pretty outlandish cock and bull stories.
- Eğer Tom'la içmeye gideceksen, bazı uydurma hikayeler dinlemeye hazır ol.
Show More (-2)
|