condenses

Bedeutungen von dem Begriff "condenses" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 28 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Common Usage
1	Common Usage	condense v.	yoğunlaştırmak
These tanks were designed to store condensed nitrogen. Bu tanklar yoğunlaştırılmış nitrojeni depolamak üzere tasarlanmıştır. More Sentences
General
2	General	condense v.	özetlemek
The author condensed the whole article in the final chapter. Yazar, makalenin tamamını son bölümde özetlemiştir. More Sentences
3	General	condense v.	koyulaştırmak
The new rations also contain condensed juice. Yeni tayınlar ayrıca koyulaştırılmış meyve suyu da içeriyor. More Sentences
4	General	condense v.	yoğunlaşmak
During this phase, the chromatin condenses into chromosomes, and the nuclear membrane and nucleolus break down. Bu aşamada kromatin kromozomlar halinde yoğunlaşır ve nükleer membran ve nükleolus parçalanır. More Sentences
5	General	condense v.	sıvılaştırmak (buharı/gazı)
6	General	condense v.	sıvılaşmak
7	General	condense v.	teksif etmek
8	General	condense v.	sıvılaşmak (buhar/gaz)
9	General	condense v.	kısaltmak (yazıyı/sözü)
10	General	condense v.	sıvılaştırmak
11	General	condense v.	koyulaşmak
12	General	condense v.	yoğuşmak
13	General	condense v.	koyulaştırmak
14	General	condense v.	sıkıştırmak
15	General	condense v.	toplamak
Technical
16	Technical	condense v.	kısaltmak
17	Technical	condense v.	koyu yoğunlaştırmak
18	Technical	condense v.	yoğuşmak
19	Technical	condense adj.	çok yoğun
Computer
20	Computer	condense expr.	sıkıştır
21	Computer	condense expr.	yoğunlaştır
Automotive
22	Automotive	condense n.	yoğuşma buharın sıvıya dönüşmesi
Medical
23	Medical	condense adj.	yoğun
Chemistry
24	Chemistry	condense v.	derişmek
25	Chemistry	condense v.	koyulaştırmak
26	Chemistry	condense v.	koyulaşmak
27	Chemistry	condense v.	yoğunlaşmak
Marine Biology
28	Marine Biology	condense v.	yoğuşturmak

Bedeutungen, die der Begriff "condenses" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 26 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	condense information v.	bilgiyi yoğunlaştırmak
Phrasals
2	Phrasals	condense (something) (nto (something) v.	(bir şeyi ) küçültmek
3	Phrasals	condense (something) (nto (something) v.	(makale, yazı) kısaltmak
4	Phrasals	condense (something) to (something) v.	bir şeyi küçültmek
5	Phrasals	condense (something) to (something) v.	(makale, yazı) kısaltmak
6	Phrasals	condense (something) to (something) v.	bir şeyi daha küçük/kısa bir şey haline getirmek
7	Phrasals	condense (something) into (something) v.	(bir şeyi bir şeye) indirgemek
8	Phrasals	condense (something) into (something) v.	(bir şeyi belli bir ölçüde) kısaltmak
9	Phrasals	condense (something) into (something) v.	(bir şeyi bir şeye) düşürmek
10	Phrasals	condense (something) into (something) v.	(bir şeyi bir şeye) indirmek
11	Phrasals	condense (something) into (something) v.	(bir şeyi belli bir ölçüde) sadeleştirmek
12	Phrasals	condense (something) into (something) v.	(bir şeyi belli bir ölçüde) sıkıştırmak
13	Phrasals	condense (something) to (something) v.	(bir şeyi bir şeye) indirgemek
14	Phrasals	condense (something) to (something) v.	(bir şeyi belli bir ölçüde) kısaltmak
15	Phrasals	condense (something) to (something) v.	(bir şeyi bir şeye) düşürmek
16	Phrasals	condense (something) to (something) v.	(bir şeyi bir şeye) indirmek
17	Phrasals	condense (something) to (something) v.	(bir şeyi belli bir ölçüde) sadeleştirmek
18	Phrasals	condense (something) to (something) v.	(bir şeyi belli bir ölçüde) sıkıştırmak
19	Phrasals	condense to v.	-e indirgemek
20	Phrasals	condense to v.	belli bir ölçüde kısaltmak
21	Phrasals	condense to v.	'-e düşürmek
22	Phrasals	condense to v.	'-e indirmek
23	Phrasals	condense to v.	belli bir ölçüde sadeleştirmek
24	Phrasals	condense to v.	belli bir ölçüde sıkıştırmak
Technical
25	Technical	condense pipe n.	yoğuşma boşaltma borusu
26	Technical	condense return pipe n.	yoğuşma dönüş borusu