identity - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
identity kimlik n.
  • The assassin's identity remains unknown.
  • Suikastçının kimliği hâlâ bilinmiyor.
  • Our village has a distinct cultural identity.
  • Köyümüzün belirgin bir kültürel kimliği var.
  • This identity crisis is equally obvious with regard to the role of the Union in the world.
  • Bu kimlik krizi, Birliğin dünyadaki rolüne ilişkin olarak da aynı derecede açıktır.
Show More (97)
identity kişilik n.
  • Euler's identity really is remarkable.
  • Euler'in kişiliği gerçekten dikkate değer.
Show More (-2)