|
- But recently, in Italy too, the dramatic effects made themselves felt.
- Ancak son zamanlarda İtalya'da da dramatik etkiler kendini hissettirdi.
- We are aware that these diseases have recently appeared among sheep and elsewhere.
- Bu hastalıkların son zamanlarda koyunlar arasında ve başka yerlerde ortaya çıktığının farkındayız.
- Recently, it visited countries in Central Asia.
- Son zamanlarda Orta Asya'daki ülkeleri ziyaret etmiştir.
- We feel, therefore, that the approach with which the Council has been studying this issue recently is a sensible one.
- Bu nedenle, Konsey'in son zamanlarda bu konuyu incelediği yaklaşımın mantıklı bir yaklaşım olduğunu düşünüyoruz.
- It observed that there have recently been signs of greater openness on the part of the Cuban authorities.
- Son zamanlarda Kübalı yetkililer tarafından daha açık olunduğuna dair işaretler gözlemlenmiştir.
- I should like to briefly update you on what has been happening in the Netherlands recently.
- Son zamanlarda Hollanda'da neler olduğu konusunda sizi kısaca bilgilendirmek isterim.
- We have attempted to maintain contact with the party, but recently, of course, that has not been possible.
- Parti ile temasımızı sürdürmeye çalıştık, ancak son zamanlarda elbette bu mümkün olmadı.
- Recently, it has taken systematic action against local stations, in particular.
- Son zamanlarda, özellikle yerel istasyonlara karşı sistematik önlemler almıştır.
- Recently there has been much talk about the no-payment principle in particular.
- Son zamanlarda özellikle ödeme yapılmaması ilkesi hakkında çok konuşuluyor.
- We have heard some alarming reports recently.
- Son zamanlarda bazı endişe verici haberler duyduk.
- There have recently been certain statements advocating the elimination of the Cohesion Fund.
- Son zamanlarda Uyum Fonunun kaldırılmasını savunan bazı açıklamalar yapılmıştır.
- They have been experiencing many problems recently because of increased concerns about terrorism and security.
- Terörizm ve güvenlikle ilgili artan endişeler nedeniyle son zamanlarda birçok sorun yaşıyorlar.
- Recently, there have been calls to make these Stability and Growth Pact ceilings more flexible.
- Son zamanlarda İstikrar ve Büyüme Paktı tavanlarının daha esnek hale getirilmesi yönünde çağrılar yapılmaktadır.
- Recently, striking discrepancies between the European Union and the US have come to light.
- Son zamanlarda Avrupa Birliği ile ABD arasında çarpıcı görüş ayrılıkları ortaya çıkmıştır.
- Recently, however, we have seen an increasingly critical situation, particularly with regard to crime.
- Ancak son zamanlarda özellikle suç konusunda giderek daha kritik bir durumla karşı karşıyayız.
- We have at least recently encountered a new attitude from the EIB.
- En azından son zamanlarda AYB'nin yeni bir tutumuyla karşılaştık.
- I believe that recently such noises are heard too infrequently.
- Son zamanlarda bu tür seslerin çok seyrek duyulduğuna inanıyorum.
- We too are aware of the problems and accidents that have recently occurred at sea.
- Biz de son zamanlarda denizde meydana gelen sorunların ve kazaların farkındayız.
- There has nevertheless been a great deal of consultation with the Russian authorities recently.
- Bununla birlikte, son zamanlarda Rus yetkililerle büyük ölçüde istişarelerde bulunulmuştur.
- Finally, there has been a lot of talk recently of a fast-track procedure.
- Son olarak son zamanlarda hızlı bir prosedürden bahsedilmektedir.
- The EU's definitive borders have recently become the centre of debate.
- AB'nin kesin sınırları son zamanlarda tartışmaların odağı haline geldi.
- Intercommunal violence has flared up recently around the town of Poso.
- Poso kasabası çevresinde son zamanlarda toplumlar arası şiddet olayları alevlendi.
- Most recently, it has starved many of its people to death due to its disastrous isolationist economic policies.
- Son zamanlarda izolasyonist ekonomi politikaları nedeniyle birçok insanını açlıktan öldürdü.
- And as has been demonstrated recently, nothing is to be gained from confronting them with demagoguery.
- Ve son zamanlarda gösterildiği gibi, demagoji ile karşı karşıya gelmekten hiçbir şey elde edilemez.
- Recently there has been much talk about the no-payment principle in particular.
- Son zamanlarda özellikle ödemesizlik ilkesi hakkında çok konuşulmaktadır.
- The WTO Council for TRIPS has held several meetings recently.
- DTÖ TRIPS Konseyi son zamanlarda birkaç toplantı gerçekleştirdi.
- These reports seem to codify nearly everything we have recently experienced in Parliament.
- Bu raporlar, son zamanlarda Parlamento'da yaşadığımız neredeyse her şeyi kodluyor gibi görünüyor.
- These two cornerstones have recently been subject to particularly formidable attacks, however.
- Ancak bu iki yapıtaşı son zamanlarda özellikle çetin saldırılara maruz kalmıştır.
- I have the impression that some reticence has crept in recently in the Council too.
- Son zamanlarda Konsey'de de bazı suskunlukların ortaya çıktığı izlenimini edindim.
- Some Member States, including Germany, have failed to do this recently.
- Aralarında Almanya'nın da bulunduğu bazı Üye Devletler son zamanlarda bu konuda başarısız olmuştur.
- We know that the European economy has been sluggish recently.
- Avrupa ekonomisinin son zamanlarda durgun olduğunu biliyoruz.
- It is incumbent upon us to find a better way rather than witness the senseless slaughter we have recently seen.
- Son zamanlarda gördüğümüz anlamsız katliamlara tanık olmaktansa daha iyi bir yol bulmak bizim görevimizdir.
- We have also had major problems with regard to marine pollution, the package and, more recently, the disaster.
- Ayrıca deniz kirliliği, paket ve son zamanlarda yaşanan felaketle ilgili olarak da büyük sorunlar yaşadık.
- And we recently had great difficulty reaching a decision on that.
- Ve son zamanlarda bu konuda bir karara varmakta büyük güçlük çektik.
- Some Member States, including Germany, have failed to do this recently.
- Almanya da dâhil olmak üzere bazı Üye Devletler son zamanlarda bu konuda başarısız olmuştur.
- In the UK, for example, people aged 16 have recently been outnumbered by people aged 60.
- Örneğin Birleşik Krallık'ta son zamanlarda 16 yaşındaki insanların sayısı 60 yaşındaki insanlardan daha fazla.
- But despite considerable progress recently, Turkey is still lagging behind in human development.
- Fakat, son zamanlarda sağlanan önemli ilerlemeye rağmen, Türkiye beşeri gelişme bakımından hâlâ geridedir.
- There has been good progress made recently in that area by the Council.
- Son zamanlarda Konsey tarafından bu alanda iyi bir ilerleme kaydedilmiştir.
- Europol has recently been involved in several successful large-scale operations.
- Europol son zamanlarda birkaç başarılı büyük ölçekli operasyonda yer almıştır.
- There have been well-publicised cases recently in the United Kingdom about the British forces.
- Son zamanlarda Birleşik Krallık'ta İngiliz kuvvetleri ile ilgili olarak kamuoyuna yansıyan vakalar oldu.
- Recently, there has been a marked increase in the frequency of accidents involving lighter commercial vehicles.
- Son zamanlarda hafif ticari araçların karıştığı kazaların sıklığında belirgin bir artış görülmektedir.
- This syndrome is a respiratory disease that has recently been reported in Asia, North America and Europe.
- Bu sendrom son zamanlarda Asya, Kuzey Amerika ve Avrupa'da rapor edilen bir solunum yolu hastalığıdır.
- Recently, there has been a major shortcoming on an essential issue, from the point of view of the dignity of Members.
- Son zamanlarda, Üyelerin saygınlığı açısından çok önemli bir konuda büyük bir eksiklik yaşanmaktadır.
- That is clearly the case of the floods that have recently affected many regions and four States.
- Son zamanlarda birçok bölgeyi ve dört Eyaleti etkileyen sel felaketlerinde durum açıkça böyledir.
- These two cornerstones have recently been subject to particularly formidable attacks, however.
- Ancak bu iki köşe taşı son zamanlarda özellikle zorlu saldırılara maruz kalmıştır.
- That is the one thing that we have learned recently.
- Son zamanlarda öğrendiğimiz tek şey bu.
- The political signals we have received recently are quite clear.
- Son zamanlarda aldığımız siyasi sinyaller oldukça açık.
- Recently a Commission official said to me that we could not do this.
- Son zamanlarda bir Komisyon yetkilisi bana bunu yapamayacağımızı söyledi.
- In one of the worst accidents to have occurred recently, the goods being transported were not dangerous in themselves.
- Son zamanlarda meydana gelen en kötü kazalardan birinde taşınan mallar kendi başlarına tehlikeli değildi.
- I believe people only started making that distinction recently.
- Sanırım insanlar bu ayrımı ancak son zamanlarda yapmaya başladı.
- Recently, there are a lot of burglaries around here.
- Son zamanlarda buralarda çok hırsızlık oluyor.
- I haven't slept with him recently.
- Son zamanlarda onunla ilişkiye girmedim.
- Tom has made several very big mistakes recently.
- Tom son zamanlarda çok büyük hatalar yaptı.
- Tom has been absent a lot recently.
- Tom son zamanlarda pek ortalıkta görünmüyor.
- There haven't been many movies like this recently.
- Son zamanlarda böyle filmler pek yapılmadı.
- I've put on weight recently.
- Son zamanlarda kilo aldım.
- Tom hasn't been here recently.
- Tom son zamanlarda burada değildi.
- Recently the demand for this product has increased faster than the supply.
- Son zamanlarda bu ürün için talep arzdan daha hızlı artmıştır.
- She has recently made remarkable progress in English.
- Son zamanlarda İngilizce'de dikkate değer bir ilerleme kaydetti.
- Have you heard from him recently?
- Son zamanlarda ondan haber aldın mı?
- Recently, many people are finding it hard to make a decent living.
- Son zamanlarda birçok insan rahat bir yaşam sürmekte zorlanıyor.
- Recently, Israel and Iran have very few things in common, but Esperanto is one of them.
- Son zamanlarda, İsrail ve İran'ın ortak çok az şeyi var fakat Esperanto onlardan biridir.
- Tom hasn't been very well recently.
- Tom son zamanlarda pek iyi değil.
- Of all the books published recently, only a few are worth reading.
- Son zamanlarda yayınlanan tüm kitaplardan sadece birkaçı okunmaya değer.
- I went there recently.
- Son zamanlarda oraya gittim.
- Tom has gained a lot of weight recently.
- Tom son zamanlarda çok kilo aldı.
- We don't meet very often recently.
- Son zamanlarda çok sık karşılaşmıyoruz.
- I've been so busy recently.
- Ben son zamanlarda çok meşgulüm.
- Recently the demand for this product has increased faster than the supply.
- Son zamanlarda bu ürüne olan talep arzdan daha hızlı arttı.
- He's been feeling a little on edge recently.
- Son zamanlarda biraz gergin hissediyor.
- Have you talked to your sister recently?
- Kız kardeşinle son zamanlarda konuştun mu?
- Tom has been quite busy recently.
- Tom son zamanlarda oldukça meşguldü.
- Have you experienced nausea recently?
- Son zamanlarda mide bulantısı yaşadınız mı?
- Recently, a few houses in our neighborhood have been broken into.
- Son zamanlarda mahallemizdeki birkaç eve hırsız girdi.
- Have you experienced body aches recently?
- Son zamanlarda vücut ağrıları yaşadınız mı?
- Tens of wind turbines have recently been built.
- Son zamanlarda onlarca rüzgar türbini inşa edildi.
- They arrived in Boston recently.
- Onlar son zamanlarda Boston'a geldi.
- Have you recently had unexplained swelling of your arms or legs during periods of inactivity?
- Son zamanlarda hareketsiz kaldığınız dönemlerde kollarınızda veya bacaklarınızda açıklanamayan şişlikler oldu mu?
- It's been raining all the time recently.
- Son zamanlarda sürekli yağmur yağıyor.
- Prices dropped recently.
- Fiyatlar son zamanlarda düştü.
- Tom hasn't seen much of Mary recently.
- Tom son zamanlarda Mary'yi fazla görmedi.
- Recently, no matter how much I sleep, it never seems to be enough.
- Son zamanlarda, ne kadar uyursam uyuyayım, asla yeterli görünmüyor.
- It's been hot recently.
- Son zamanlarda sıcak.
- I've been concerned about him recently.
- Son zamanlarda onun için endişeleniyordum.
- Where've you been recently?
- Son zamanlarda nerelerdeydin?
- Tom has been having trouble sleeping recently.
- Tom son zamanlarda uyumakta güçlük çekiyor.
- Recently, we've been getting a lot of new customers.
- Son zamanlarda çok sayıda yeni müşteri ediniyoruz.
- New facts about ancient China have recently come to light.
- Son zamanlarda eski Çin hakkında yeni gerçekler gün ışığına çıktı.
- Rich mineral deposits have been discovered recently in Afghanistan.
- Afganistan'da son zamanlarda zengin maden yatakları keşfedildi.
- Have you recently felt any unexplained pain or stiffness in your neck?
- Son zamanlarda boynunuzda açıklanamayan bir ağrı veya sertlik hissettiniz mi?
- Recently, many people are finding it hard to make a decent living.
- Son zamanlarda, birçok insan iyi bir yaşam sürmekte zorlanıyor.
- Tom was here recently.
- Tom son zamanlarda buradaydı.
- Recently we have had many mild days.
- Son zamanlarda birçok ılıman gün geçirdik.
- She has put on weight recently.
- Son zamanlarda kilo aldı.
- Have you been busy recently?
- Son zamanlarda meşgul müsün?
- Recently I lost weight.
- Son zamanlarda kilo verdim.
- Tom has been reading detective novels recently.
- Tom son zamanlarda dedektif romanları okuyor.
- What have you been doing recently?
- Son zamanlarda ne yapıyordun?
- Recently I get annoyed at the slightest thing he says.
- Son zamanlarda söylediği en ufak şeye sinirleniyorum.
- We did not see her recently.
- Onu son zamanlarda görmedik.
- Have you talked to your sister recently?
- Son zamanlarda kız kardeşinle konuştun mu?
- Recently he's become a really nice person.
- Son zamanlarda gerçekten iyi bir insan oldu.
- I haven't bought anything recently.
- Ben son zamanlarda bir şey almadım.
- To our surprise, our son has suddenly shot up recently.
- Oğlumuzun son zamanlarda birden büyümesi bize sürpriz oldu.
- (I've) been very busy recently.
- Son zamanlarda çok meşguldüm.
- Tom says he hasn't seen Mary recently.
- Tom, Mary'yi son zamanlarda görmediğini söylüyor.
- We recently discovered an error in your personnel record.
- Biz son zamanlarda senin personel kaydında bir hata keşfettik.
- Have you noticed anything suspicious recently?
- Son zamanlarda şüpheli bir şey fark ettiniz mi?
- Tom has been very secretive recently.
- Tom son zamanlarda çok ketum davranıyor.
- I've been trying to do too many things recently and haven't been able to complete any of them.
- Son zamanlarda çok fazla şey yapmaya çalışıyorum ve hiçbirini tamamlayamadım.
- Tom hasn't seen much of Mary recently.
- Tom son zamanlarda Mary'yi pek görmedi.
- The city has rapidly expanded recently.
- Şehir, son zamanlarda hızla büyüdü.
- Tom did some work for me recently.
- Tom son zamanlarda benim için bazı işler yaptı.
- I have recently become accustomed to his way of speaking.
- Son zamanlarda onun konuşma tarzına alıştım.
- I arrived in Boston recently.
- Son zamanlarda Boston'a geldim.
- I used to prefer black tea to coffee, but recently I've been drinking a good amount of both.
- Eskiden siyah çayı kahveye tercih ederdim ama son zamanlarda ikisinden de bolca içiyorum.
- Recently, I've been having trouble sleeping.
- Son zamanlarda uyku sorunu yaşıyorum.
- I haven't seen him recently.
- Son zamanlarda onu görmedim.
- I haven't seen much of Tom recently.
- Tom'u son zamanlarda çok görmedim.
- I haven't been swimming recently.
- Son zamanlarda yüzmedim.
- She has put on weight recently.
- O, son zamanlarda kilo aldı.
- Recently, a lot of people are losing their jobs.
- Son zamanlarda birçok insan işini kaybediyor.
- I haven't seen a good movie recently.
- Son zamanlarda iyi bir film izlemedim.
- Have you been downtown recently?
- Son zamanlarda şehir merkezine gittin mi?
- I have not heard from her recently.
- Son zamanlarda ondan haber almadım.
- Recently, he's been drinking too much.
- Son zamanlarda çok fazla içiyor.
- Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.
- Son zamanlarda, bilgisayar kullanımının artan çeşitliliği ofis alanlarının çok ötesine uzandı.
- Tom has become a lot taller recently.
- Tom son zamanlarda çok daha uzun oldu.
- Have you recently changed your soap or laundry detergent?
- Son zamanlarda kullandığınız sabun ya da çamaşır deterjanını değiştirdiniz mi?
- Have you drawn any pictures recently?
- Son zamanlarda hiç resim yaptın mı?
- Have you been to Boston recently?
- Son zamanlarda Boston'a gittin mi?
- Have you travelled anywhere recently?
- Son zamanlarda bir yere seyahat ettiniz mi?
- Tom has lost quite a lot of weight recently.
- Tom son zamanlarda oldukça çok kilo kaybetti.
- Have you talked to Tom recently?
- Son zamanlarda Tom'la konuştun mu?
- Have you done that recently?
- Bunu son zamanlarda yaptın mı?
- Direct flights between New York and Tokyo commenced recently.
- New York ve Tokyo arasında doğrudan uçuşlar son zamanlarda başlamıştır.
- Tom has lost weight recently.
- Tom son zamanlarda kilo verdi.
- Recently, I've been spending a lot of time outside.
- Son zamanlarda dışarıda çok vakit geçiriyorum.
- Recently, there have been signs that the economy is picking up steam.
- Son zamanlarda, ekonominin hızla geliştiğine dair sinyaller bulunmaktadır.
- Recently, Israel and Iran have very few things in common, but Esperanto is one of them.
- Son zamanlarda, İsrail ve İran'ın çok az ortak noktası var, ama Esperanto bunlardan biri.
- Have you done that recently?
- Son zamanlarda yaptın mı?
- I've gained weight recently.
- Son zamanlarda kilo aldım.
- I wonder why Tom has been so nice to me recently.
- Tom'un son zamanlarda bana neden bu kadar iyi davrandığını merak ediyorum.
- How have you been recently?
- Son zamanlarda nasıl oldun?
- Have you seen her recently?
- Son zamanlarda onu gördün mü?
- Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.
- Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı.
- Have you eaten anything unusual recently?
- Son zamanlarda alışılmadık bir şey yedin mi?
- I have not seen much of him recently.
- Son zamanlarda onu pek görmedim.
- Have you checked our stock price recently?
- Son zamanlarda hisse senedi fiyatlarını kontrol ettin mi?
- My blood pressure has been pretty high recently.
- Son zamanlarda kan basıncım oldukça yüksekti.
- Tom has been really busy recently.
- Tom son zamanlarda gerçekten meşguldü.
- Tom has been doing that a lot recently.
- Tom son zamanlarda bunu çok yapıyor.
- Tom has been sick a lot recently.
- Tom son zamanlarda çok hasta.
- I've been sluggish recently.
- Son zamanlarda miskinleştim.
- I've recently changed brands of toothpaste.
- Son zamanlarda diş macunu markamı değiştirdim.
- Have you seen any good movies recently?
- Son zamanlarda hiç iyi film izledin mi?
- Have you changed your profile picture recently?
- Son zamanlarda profil resmini değiştirdin mi?
- Have you been busy recently?
- Son zamanlarda meşgul müydün?
- Recently, there have been signs that the economy is picking up steam.
- Son zamanlarda ekonominin canlanmaya başladığına dair işaretler var.
- I've been feeling depressed recently.
- Son zamanlarda depresif hissediyorum.
- She has improved her skill in cooking recently.
- Son zamanlarda yemek yapma becerisini geliştirdi.
- Have you experienced shortness of breath recently?
- Son zamanlarda nefes darlığı yaşadınız mı?
- Tom has lost a lot of weight recently.
- Tom son zamanlarda çok kilo verdi.
- I've been sluggish recently.
- Son zamanlarda tembelleştim.
- I haven't seen Tom very much recently.
- Son zamanlarda Tom'u pek görmedim.
- The snow that fell recently has coloured the mountain white, it is truly beautiful.
- Son zamanlarda düşen kar, dağı beyaza boyadı, bu gerçekten güzel.
- Have you heard from her recently?
- Son zamanlarda ondan haber aldınız mı?
- I haven't seen much of him recently.
- Son zamanlarda onu fazla görmedim.
- I recently learned about what Tom did.
- Tom'un ne yaptığını son zamanlarda öğrendim.
- The birth rate has been decreasing recently.
- Doğum oranı son zamanlarda düşüyor.
- Tom has become a lot taller recently.
- Tom son zamanlarda epey uzadı.
- Have you talked to her recently?
- Son zamanlarda onunla konuştun mu?
- Tom has put on a lot of weight recently.
- Tom son zamanlarda çok kilo aldı.
- I haven't seen her recently.
- Son zamanlarda onu görmedim.
- Neither Tom nor Mary has gone fishing recently.
- Ne Tom ne de Mary son zamanlarda balığa gitti.
- Have you checked the oil level recently?
- Son zamanlarda yağ seviyesini kontrol ettin mi?
- I've been sluggish recently.
- Son zamanlarda halsizim.
- Have you gone to any good concerts recently?
- Son zamanlarda iyi konserlere gittiniz mi?
- That's the only residential building in Boston that's been torn down recently.
- Boston'da son zamanlarda yıkılan tek konut binası bu.
- Have you changed your profile picture recently?
- Son zamanlarda profil resminizi değiştirdiniz mi?
- Tom has been depressed recently.
- Tom son zamanlarda depresyondaydı.
- My father has given up smoking recently.
- Babam son zamanlarda sigara içmeyi bıraktı.
- The rules were recently relaxed.
- Kurallar son zamanlarda gevşemişti.
- Have you had your eyesight checked recently?
- Son zamanlarda gözlerinizi kontrol ettirdiniz mi?
- Tom hasn't been busy recently.
- Tom son zamanlarda meşgul değildi.
- Have you watched some films recently?
- Son zamanlarda film izledin mi?
- There've been some big changes made around here recently.
- Son zamanlarda burada bazı büyük değişiklikler oldu.
- Tom has changed his email address recently.
- Tom son zamanlarda e-posta adresini değiştirdi.
- Have you been vomiting recently?
- Son zamanlarda kusuyor muydunuz?
- My father has given up smoking recently.
- Babam son zamanlarda sigarayı bıraktı.
- Where've you been recently?
- Sen son zamanlarda neredeydin ?
- I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.
- Son zamanlarda BT sertifikaları için çalışmaya çok zaman harcıyorum.
- Tom has been playing tennis a lot recently.
- Tom son zamanlarda çok fazla tenis oynuyor.
- I haven't had a cold recently.
- Son zamanlarda üşütmedim.
- I've been thinking about Tom a lot recently.
- Son zamanlarda Tom'u çok düşünüyorum.
- Recently I have had no appetite.
- Son zamanlarda hiç iştahım yok.
- Recently, the weather has been bad.
- Son zamanlarda hava kötü.
- I haven't done that recently.
- Son zamanlarda yapmadım.
- Recently, everything seems boring to me.
- Son zamanlarda, her şey bana sıkıcı görünüyor.
- Have you heard from him recently?
- Son zamanlarda ondan hiç haber aldın mı?
- Have you read any interesting books recently?
- Son zamanlarda hiç ilginç bir kitap okudun mu?
- Have you had persistent headaches recently?
- Son zamanlarda geçmeyen baş ağrınız var mı?
- Have you been seeing a lot of him recently?
- Son zamanlarda onu çok görüyor musun?
- Tom hasn't been very well recently.
- Tom son zamanlarda çok iyi değil.
- It's been cold recently.
- Son zamanlarda soğuktu.
- Relations between China and Japan have been tense recently.
- Çin ve Japonya arasındaki ilişkiler son zamanlarda gergin.
- I haven't seen Tom recently.
- Tom'u son zamanlarda görmedim.
- I haven't eaten pizza recently.
- Son zamanlarda pizza yemedim.
- I haven't been doing that recently.
- Son zamanlarda bunu yapmıyordum.
- It was only recently that she changed her mind.
- Son zamanlarda fikrini değiştirdi.
- Recently he's become a really nice person.
- Son zamanlarda o gerçekten iyi bir kişi oldu.
- I haven't seen Tom limp recently.
- Son zamanlarda Tom'un topalladığını görmedim.
- What have you been doing recently?
- Son zamanlarda ne yapıyorsun?
- Have you seen them recently?
- Son zamanlarda onları gördün mü?
- I've been playing golf a lot recently.
- Son zamanlarda çok golf oynuyorum.
- How have you been feeling recently?
- Son zamanlarda nasıl hissediyorsun?
- Recently, I don't have much appetite.
- Son zamanlarda pek iştahım yok.
- Neither Tom nor Mary has gone fishing recently.
- Ne Tom ne de Mary son zamanlarda balığa gitmedi.
- I haven't had a cold recently.
- Son zamanlarda soğuk almadım.
- COVID-19 has been spreading rapidly in America recently.
- Son zamanlarda koronavirüs Amerika'da hızla yayılıyor.
- Tom has been singing a lot of sad songs recently.
- Tom son zamanlarda hüzünlü şarkılar söylüyor.
- That's the only residential building in Boston that's been torn down recently.
- O, Boston'da son zamanlarda yıkılan tek yerleşim binasıdır.
- It seemed that that house was small if it was compared with the cottage which he lived in even recently.
- Son zamanlarda yaşadığı kulübe ile karşılaştırılırsa, o ev küçük görünüyordu.
- Recently many people have been losing their jobs.
- Son zamanlarda birçok insan işini kaybediyor.
- Neither Tom nor Mary has gone shopping recently.
- Ne Tom ne de Mary son zamanlarda alışverişe gitmedi.
- Recently, he's been drinking too much.
- Son zamanlarda, o çok fazla içki içiyor.
- There have been many dropouts recently.
- Son zamanlarda okulu bırakan çok kişi oldu.
- Have you looked at yourself in the mirror recently?
- Son zamanlarda aynada kendine baktın mı?
- It's been very hot recently.
- Son zamanlarda hava çok sıcak.
- I've been thinking a lot about that recently.
- Son zamanlarda bunun hakkında çok düşündüm.
- I haven't met with her recently.
- Son zamanlarda onunla görüşmedim.
- Most Shakuhachi are made from bamboo, but recently some wooden ones have appeared.
- Çoğu Shakuhachi bambudan yapılır, ama son zamanlarda bazı ahşap olanlar ortaya çıktı.
- I haven't seen them recently.
- Son zamanlarda onları görmedim.
- I've lost weight recently.
- Son zamanlarda kilo kaybettim.
- Recently, I've been suffering from lack of sleep, so my skin is crumbling.
- Son zamanlarda uykusuzluk çekiyorum, bu yüzden cildim parçalanıyor.
- Things have gotten a little busy recently.
- İşler son zamanlarda biraz yoğunlaştı.
- What movies have you seen recently?
- Son zamanlarda hangi filmleri izledin?
- No one has seen him recently.
- Son zamanlarda kimse onu görmedi.
- I haven't bought anything recently.
- Son zamanlarda hiçbir şey almadım.
- Have you travelled anywhere recently?
- Son zamanlarda herhangi bir yere seyahat ettin mi?
- Tom has been putting on weight recently.
- Tom son zamanlarda kilo alıyor.
- Recently I started smoking again.
- Son zamanlarda tekrar sigara içmeye başladım.
- Father has recently come back to Japan.
- Baba son zamanlarda Japonya'ya geri geldi.
- I've been having bad headaches recently.
- Son zamanlarda başım çok ağrıyor.
- It's been raining a lot recently.
- Son zamanlarda çok yağmur yağıyor.
- Tom has lost quite a lot of weight recently.
- Tom son zamanlarda çok kilo verdi.
- He is happy about the progress he has recently made.
- Son zamanlarda kaydettiği ilerlemeden dolayı mutlu.
- Have you heard from her recently?
- Son zamanlarda ondan haber aldın mı?
- Have you noticed anything suspicious recently?
- Son zamanlarda şüpheli bir şey fark ettin mi?
- Recently.
- Son zamanlarda.
- Have you gone to a park recently?
- Son zamanlarda hiç parka gittin mi?
- I haven't been doing that recently.
- Onu son zamanlarda yapmıyorum.
- She says that recently she isn't able to get enough sleep.
- Son zamanlarda yeterince uyuyamadığını söylüyor.
- Recently he bothers me.
- Son zamanlarda beni rahatsız ediyor.
- Have you heard from Tom recently?
- Son zamanlarda Tom'dan haber aldın mı?
- My father has recently come back to Japan.
- Babam son zamanlarda Japonya'ya geri geldi.
- Have you spoken to Tom recently?
- Son zamanlarda Tom'la konuştun mu?
- I haven't seen Tom recently.
- Son zamanlarda Tom'u görmedim.
- Have you gone to any good concerts recently?
- Son zamanlarda hiç iyi bir konsere gittin mi?
- Have you made any new friends recently?
- Son zamanlarda yeni arkadaşlar edindin mi?
- Tom's health has declined a lot recently.
- Tom'un sağlığı son zamanlarda çok kötüleşti.
- I haven't met with Tom recently.
- Son zamanlarda Tom'la buluşmadım.
- I've been concerned about him recently.
- Son zamanlarda onun için endişelendim.
- I haven't talked to Tom recently.
- Son zamanlarda Tom'la konuşmadım.
- I've been doing that a lot recently.
- Son zamanlarda bunu çok yapıyorum.
- Has Tom come to Boston recently?
- Tom son zamanlarda Boston'a geldi mi?
- Tom has been under a lot of strain recently.
- Tom son zamanlarda çok fazla baskı altında.
- Prices dropped recently.
- Son zamanlarda fiyatlar düştü.
- Tom has been drinking a lot recently.
- Tom son zamanlarda çok içiyor.
- He says that recently he isn't able to get enough sleep.
- Son zamanlarda yeterince uyuyamadığını söylüyor.
- Tom has recently become forgetful.
- Tom son zamanlarda unutkan oldu.
- I haven't done that recently.
- Bunu son zamanlarda yapmadım.
- Tom has been walking to school recently.
- Tom son zamanlarda okula yürüyerek gidiyor.
- Tom has become a lot taller recently.
- Tom son zamanlarda çok uzadı.
- Recently, the number of foreigners working or studying in Japan has increased.
- Son zamanlarda Japonya'da çalışan veya okuyan yabancıların sayısı arttı.
- Have you seen any movies recently?
- Son zamanlarda hiç film izlediniz mi?
- It's been very hot recently.
- Son zamanlarda çok sıcaktı.
- Has Dan hugged anyone recently?
- Dan son zamanlarda birine sarıldı mı?
- Recently, Tom has been hanging out with Mary all the time.
- Son zamanlarda Tom sürekli Mary ile takılıyor.
- I've been walking to work recently.
- Son zamanlarda işe yürüyerek gidiyorum.
- Tom lost his job recently.
- Tom son zamanlarda işini kaybetti.
- I've been singing a lot of folk songs recently.
- Son zamanlarda birçok halk şarkısı söylüyorum.
- Tom recently bought a nice house in Boston.
- Tom son zamanlarda Boston'da güzel bir ev aldı.
- Someone's been here recently.
- Son zamanlarda biri burada.
- She has improved her skill in cooking recently.
- Son zamanlarda pişirmedeki becerisini geliştirdi.
- I haven't slept with him recently.
- Son zamanlarda onunla yatmadım.
- My father has recently returned to Japan.
- Babam son zamanlarda Japonya'ya döndü.
- I haven't been swimming recently.
- Son zamanlarda yüzmüyorum.
- Have you had persistent headaches recently?
- Son zamanlarda sürekli baş ağrısı yaşadınız mı?
- I haven't slept well recently.
- Son zamanlarda iyi uyumadım.
- Have you all met him recently?
- Son zamanlarda onunla tanıştınız mı?
- Import regulations have been relaxed recently.
- İthalat düzenlemeleri son zamanlarda gevşetilmiştir.
- We've recently put a new roof on our house.
- Son zamanlarda evimizin üstüne yeni bir çatı kurduk.
- I haven't cried recently.
- Son zamanlarda ağlamadım.
- Emojis have been used a lot recently, haven't they?
- Emojiler son zamanlarda fazla kullanılmıyor, değil mi?
- The only thing Tom has been talking about recently is his new house.
- Tom'un son zamanlarda konuştuğu tek şey yeni evi.
- I haven't seen him very much recently.
- Son zamanlarda onu pek görmedim.
- There have been a lot of complaints recently about drivers not obeying the speed limits in downtown Boston.
- Son zamanlarda Boston şehir merkezinde sürücülerin hız sınırlarına uymadığına dair çok sayıda şikâyet var.
- I've been singing a lot of folk songs recently.
- Son zamanlarda çok fazla türkü söyler oldum.
- Recently, everything seems boring to me.
- Son zamanlarda her şey bana sıkıcı geliyor.
- Have you seen Tom recently?
- Son zamanlarda Tom'u gördün mü?
- Have you had abdominal pain recently?
- Son zamanlarda karın ağrısı yaşadınız mı?
- Recently, there's been a lot of talk about distance education.
- Son zamanlarda uzaktan eğitim hakkında çok konuşuluyor.
- Have you seen him recently?
- Son zamanlarda onu gördün mü?
- Tom has made several bad decisions recently.
- Tom son zamanlarda birkaç kötü karar aldı.
- We don't meet very often recently.
- Son zamanlarda çok sık görüşmüyoruz.
- Have you drawn any pictures recently?
- Son zamanlarda hiç resim çizdin mi?
- Have you been out of the country recently?
- Son zamanlarda ülke dışında mıydın?
- Recently, they have not been giving her her paycheck on time.
- Son zamanlarda maaş çekini zamanında vermiyorlarmış.
- Have you been back to Boston recently?
- Son zamanlarda Boston'a geri döndün mü?
- She's a homeowner, recently got married.
- O bir ev sahibi, son zamanlarda evlendi.
- How have you been recently?
- Son zamanlarda nasılsın?
- No one has seen Tom recently.
- Son zamanlarda kimse Tom'u görmedi.
- Did that happen recently?
- Bu son zamanlarda oldu mu?
- Tom has been doing much better recently.
- Tom son zamanlarda çok daha iyi durumda.
- I saw him recently.
- Son zamanlarda onu gördüm.
- I haven't seen them recently.
- Son zamanlarda görmedim.
- Adult coloring books have become popular recently.
- Yetişkin boyama kitapları son zamanlarda popüler hale geldi.
- I've seen a lot of him recently.
- Son zamanlarda onu çok gördüm.
- Tom has made several bad decisions recently.
- Tom son zamanlarda birkaç kötü karar verdi.
- Tom has made some horrible decisions recently.
- Tom son zamanlarda korkunç bazı kararlar aldı.
- Tom has been sick a lot recently.
- Tom son zamanlarda çok hastalandı.
- Prices have dropped recently.
- Fiyatlar son zamanlarda düştü.
- Tom has been quite busy recently.
- Tom son zamanlarda oldukça meşgul.
- Recently, the number of foreigners working or studying in Japan has increased.
- Son zamanlarda, Japonya'da çalışan ya da okuyan yabancıların sayısı arttı.
- Recently the number of worms increased.
- Son zamanlarda solucanlar arttı.
- Recently many people have been losing their jobs.
- Son zamanlarda birçok kişi işini kaybediyor.
- Have you had any successes recently?
- Son zamanlarda hiç başarınız oldu mu?
- Do you know if Tom has spoken to Mary recently?
- Tom'un son zamanlarda Mary ile konuşup konuşmadığını biliyor musun?
- Tom hasn't been to Boston recently.
- Tom son zamanlarda Boston'a gitmedi.
- Tom hasn't been well recently.
- Tom son zamanlarda iyi değildi.
- There haven't been any accidents recently.
- Son zamanlarda hiç kaza olmadı.
- Tom says that recently he isn't able to get enough sleep.
- Tom son zamanlarda yeterince uyuyamadığını söylüyor.
- Have you watched some films recently?
- Son zamanlarda bazı filmler izledin mi?
- Tom has become a lot taller recently.
- Tom son zamanlarda çok daha uzun boylu oldu.
- What has your friend been doing recently?
- Arkadaşınız son zamanlarda ne yapıyor?
- Tom hasn't been here recently.
- Tom son zamanlarda burada bulunmadı.
- Have you seen Tom and his friends around here recently?
- Son zamanlarda Tom ve arkadaşlarını buralarda gördün mü?
- Have you checked our stock price recently?
- Son zamanlarda hisse senedi fiyatımızı kontrol ettiniz mi?
- Have you recently taken a trip anywhere?
- Son zamanlarda bir yere seyahat ettin mi?
- Have you met any interesting people recently?
- Son zamanlarda ilginç insanlarla tanıştın mı?
- I've lost weight recently.
- Son zamanlarda kilo verdim.
- Recently, you've been depressing to hang out with.
- Son zamanlarda birlikte takılmak için can sıkıcısın.
- Have you traveled anywhere recently?
- Son zamanlarda bir yere seyahat ettiniz mi?
- Have you checked our supplies recently?
- Son zamanlarda malzemelerimizi kontrol ettin mi?
- Recently things have improved.
- Son zamanlarda işler düzeldi.
- The value of the dollar has fallen recently.
- Doların değeri son zamanlarda düştü.
- He has devoted himself to his studies recently.
- Son zamanlarda kendini araştırmalarına adamıştır.
- Adult coloring books have become popular recently.
- Yetişkin boyama kitapları son zamanlarda popüler oldu.
- Have you been in contact with him recently?
- Son zamanlarda onunla görüştünüz mü?
- Tom has recently been trying to improve his French.
- Tom son zamanlarda Fransızcasını geliştirmeye çalışıyor.
- John has put on a lot of weight recently.
- John son zamanlarda çok kilo aldı.
- Has anyone heard any good jokes recently?
- Son zamanlarda iyi bir fıkra duyan var mı?
- Have you done that recently?
- Son zamanlarda bunu yaptın mı?
- Recently, no matter how much sleep I get, I just can't seem to get enough sleep.
- Son zamanlarda, ne kadar uyursam uyuyayım, yeterince uyuyamıyor gibiyim.
- COVID-19 has been spreading rapidly in America recently.
- COVID-19 son zamanlarda Amerika'da hızla yayılıyor.
- I assume you're referring to what happened here recently.
- Son zamanlarda burada olanlardan bahsettiğinizi varsayıyorum.
- Have you recently had any unexplained dizziness or lightheadedness?
- Son zamanlarda nedensiz bir şekilde baş dönmesi ve sersemlik hissi yaşadınız mı?
- Have you seen Tom and his friends around here recently?
- Son zamanlarda buralarda Tom ve arkadaşlarını gördün mü?
- I haven't played tennis recently.
- Son zamanlarda tenis oynamadım.
- Have you recently changed your soap or laundry detergent?
- Son zamanlarda sabun veya çamaşır deterjanınızı değiştirdiniz mi?
- Recently I get annoyed at the slightest thing he says.
- Son zamanlarda söylediği en ufak şeye bile sinirlenir oldum.
- I've seen a lot of Tom recently.
- Tom'u son zamanlarda çok gördüm.
- The birth rate has been decreasing recently.
- Doğum oranı son zamanlarda azalıyor.
- He set up a company recently.
- O, son zamanlarda bir şirket kurdu.
- Tom has been singing a lot of sad songs recently.
- Tom son zamanlarda çok fazla hüzünlü şarkı söylüyor.
- Tom has made some very bad decisions recently.
- Tom son zamanlarda çok kötü kararlar aldı.
- Have you gone to a park recently?
- Son zamanlarda bir parka gittin mi?
- Tom says he hasn't seen Mary recently.
- Tom son zamanlarda Mary'yi görmediğini söylüyor.
- Has Tom been to Boston recently?
- Tom son zamanlarda Boston'a gitti mi?
- Have you experienced shortness of breath recently?
- Son zamanlarda nefes darlığı yaşıyor musunuz?
- Did you do that recently?
- Son zamanlarda bunu yaptın mı?
- Tom hasn't complained about anything recently.
- Tom son zamanlarda hiçbir şeyden şikayet etmedi.
- Tom has been playing tennis a lot recently.
- Tom son zamanlarda çok tenis oynamaktadır.
- I haven't cried recently.
- Son zamanlarda hiç ağlamadım.
- I haven't been able to find time to do that recently.
- Son zamanlarda bunu yapmak için zaman bulamadım.
- Tom has made some very bad decisions recently.
- Tom son zamanlarda çok kötü kararlar verdi.
- I haven't seen much of him recently.
- Son zamanlarda onu pek görmedim.
- Who have you helped recently?
- Son zamanlarda kime yardım ettin?
- Recently, I've been thinking about what I want to do with my life.
- Son zamanlarda, hayatımda ne yapmak istediğimi düşünüyordum.
- I haven't talked to Tom recently.
- Son zamanlarda Tom ile konuşmadım.
- Recently, I don't have much appetite.
- Son zamanlarda çok iştahım yok.
- What has your friend been doing recently?
- Arkadaşın son zamanlarda ne yapıyordu?
- I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.
- Son zamanlarda BT sertifikaları için çok fazla zaman harcıyorum.
- Recently, I've been spending a lot of time outside.
- Son zamanlarda dışarıda çok zaman geçiriyorum.
- Have you looked in a mirror recently?
- Son zamanlarda hiç aynaya baktın mı?
- Things have gotten a little busy recently.
- Son zamanlarda işler biraz yoğunlaştı.
- He got a nice job recently.
- Son zamanlarda iyi bir iş buldu.
- Tom has been a little depressed recently.
- Tom son zamanlarda biraz depresifti.
- Have you recently had any unexplained dizziness or lightheadedness?
- Son zamanlarda açıklanamayan baş dönmesi veya sersemlik hissi yaşadınız mı?
- Recently, I don't believe much of what Tom says.
- Son zamanlarda, Tom'un söylediklerinin çoğuna inanmıyorum.
- Recently, Tom has been worrying about his future.
- Tom son zamanlarda geleceği konusunda endişeleniyor.
- Has Tom talked to you recently?
- Tom son zamanlarda seninle konuştu mu?
- I've been sluggish recently.
- Son zamanlarda tembellik ediyorum.
- He has devoted himself to his studies recently.
- O son zamanlarda kendini çalışmalarına adadı.
- Have you recently had unexplained swelling of your arms or legs during periods of inactivity?
- Son zamanlarda hareketsiz kaldığınızda kol ve bacaklarınızda nedensiz şişlikler oluyor mu?
- Have you hugged anyone recently?
- Son zamanlarda birine sarıldın mı?
- Tom has been under a lot of strain recently.
- Tom son zamanlarda çok zorlanıyor.
- The communication recently has been lost with the team.
- Son zamanlarda ekiple iletişim kesildi.
- I haven't seen him recently.
- Onu son zamanlarda görmedim.
- Have you had chest pain recently?
- Son zamanlarda göğüs ağrınız oldu mu?
- My blood pressure has been pretty high recently.
- Son zamanlarda kan basıncım oldukça yüksek.
- Tom has recently been learning how to sing a lot of new songs.
- Tom son zamanlarda birçok yeni şarkıyı nasıl söyleyeceğini öğreniyor.
- Tom has made some horrible decisions recently.
- Tom son zamanlarda bazı korkunç kararlar verdi.
- He has taken to drinking recently.
- Son zamanlarda içmeye başladı.
- I haven't met with Tom recently.
- Son zamanlarda Tom'la görüşmedim.
- Tom has lost a lot of weight recently.
- Tom son zamanlarda çok kilo kaybetti.
- Has Tom been having problems with anyone recently?
- Tom son zamanlarda biriyle sorun yaşadı mı?
- That chicken hasn't laid any eggs recently.
- O tavuk son zamanlarda hiç yumurtlamadı.
- Have you recently experienced palpitations or felt like your heart was racing?
- Son zamanlarda çarpıntı ya da kalbiniz küt küt atıyormuş gibi hissettiğiniz oluyor mu?
- Tom says that recently he isn't able to get enough sleep.
- Tom, son zamanlarda yeterice uyuyamadığını söylüyor.
- He has taken to drinking recently.
- Son zamanlarda kendini içkiye verdi.
- I don't know if you've noticed or not, but Tom hasn't been getting to work on time recently.
- Fark ettiniz mi bilmiyorum ama Tom son zamanlarda işe zamanında gelmiyor.
- The city has rapidly expanded recently.
- Şehir, son zamanlarda hızla genişledi.
- I haven't seen much of Tom recently.
- Son zamanlarda Tom'u pek görmedim.
- Tom has put on weight recently.
- Tom son zamanlarda kilo aldı.
- Emojis have been used a lot recently, haven't they?
- Emojiler son zamanlarda çok kullanılıyor, değil mi?
- Have you hugged anyone recently?
- Son zamanlarda herhangi birine sarıldın mı?
- I've been so busy recently.
- Son zamanlarda çok meşguldüm.
- Have you been in contact with him recently?
- Son zamanlarda onunla temas kurdun mu?
- Recently the number of worms increased.
- Son zamanlarda solucanların sayısı arttı.
- Your father really let himself go recently.
- Baban son zamanlarda kendini gerçekten bıraktı.
- I haven't seen very much of Tom recently.
- Son zamanlarda Tom'u pek görmedim.
- I've seen a lot of Tom recently.
- Son zamanlarda Tom'u çok gördüm.
- We've had a lot of rain recently.
- Son zamanlarda çok yağmur yağdı.
- He's been feeling a little on edge recently.
- Son zamanlarda kendini biraz gergin hissediyor.
- Tom hasn't been happy recently.
- Tom son zamanlarda mutlu değil.
- Have you read any interesting books recently?
- Son zamanlarda hiç ilginç kitaplar okudun mu?
- Recently, they have not been giving her her paycheck on time.
- Son zamanlarda, ona maaş çekini zamanında vermiyorlar.
Show More (426)
|
|
- I was recently appointed head of the department.
- Yakın zamanda bölüm başkanlığına atandım.
- We, in Scotland, recently in the case the Braer disaster suffered a similar misfortune.
- Biz İskoçya'da, yakın zamanda Braer felaketinde benzer bir talihsizlik yaşadık.
- I recently attended a local government conference looking at the national social inclusion plans.
- Yakın zamanda ulusal sosyal içerme planlarını inceleyen bir yerel yönetim konferansına katıldım.
- Thefts like those which have recently occurred in Germany are a warning signal in this respect.
- Yakın zamanda Almanya'da meydana gelenler gibi hırsızlıklar bu açıdan bir uyarı sinyalidir.
- This has been demonstrated again recently by the OECD.
- Bu durum yakın zamanda OECD tarafından bir kez daha ortaya konmuştur.
- Sharia has recently been introduced in parts of Nigeria as part of a process of Islamicisation.
- Nijerya'nın bazı bölgelerinde İslamlaştırma sürecinin bir parçası olarak yakın zamanda şeriat uygulanmaya başlanmıştır.
- And we recently had great difficulty reaching a decision on that.
- Yakın zamanda bu konuda bir karara varmakta büyük güçlük çektik.
- We recently experienced the Prestige disaster.
- Yakın zamanda Prestij felaketini yaşadık.
- Perhaps he was thinking of the shocking images showing how 50 homosexual men were recently treated in Egypt.
- Belki de yakın zamanda Mısır'da 50 eşcinsel erkeğe nasıl davranıldığını gösteren şok edici görüntüleri düşünüyordu.
- We need to take action to alleviate the debt, as has recently been pointed out at the FAO Summit in Rome too.
- Yakın zamanda Roma'daki FAO Zirvesi'nde de belirtildiği gibi, borcu hafifletmek için harekete geçmemiz gerekiyor.
- We all know the serious repercussions this issue had recently.
- Bu konunun yakın zamanda yarattığı ciddi yansımaları hepimiz biliyoruz.
- We have recently had the Danner ruling.
- Yakın zamanda Danner kararını aldık.
- In France, seven trade unions have been asking for this recently.
- Fransa'da yedi sendika yakın zamanda bu yönde talepte bulunmuştur.
- Recently in the Czech Republic there was restructuring in the banking sector.
- Yakın zamanda Çek Cumhuriyeti'nde bankacılık sektöründe yeniden yapılanma oldu.
- This office has recently expanded and now has seven expatriate technical assistants and 10 local staff positions.
- Bu ofis yakın zamanda genişledi ve şu anda yedi gurbetçi teknik asistanı ve 10 yerel personeli var.
- Three sub-committee meetings were recently held.
- Yakın zamanlarda, üç alt-komite toplantısı yapılmıştır.
- You will remember the provisions recently presented to us on climbing ladders.
- Yakın zamanda merdiven çıkma konusunda bize sunulan hükümleri hatırlayacaksınız.
- The delegation met recently and is planning a visit for November.
- Heyet yakın zamanda bir araya geldi ve Kasım ayında bir ziyaret planlıyor.
- When I recently investigated what rules apply, I learned that there is no such agreement at EU level.
- Yakın zamanda hangi kuralların geçerli olduğunu araştırdığımda, AB düzeyinde böyle bir anlaşma olmadığını öğrendim.
- We have all recently been in our home countries to do some explanatory work.
- Yakın zamanda hepimiz bazı açıklayıcı çalışmalar yapmak üzere kendi ülkelerimizde bulunduk.
- The second comment that I wanted to make concerns a survey that was carried out recently in Latin America.
- Yapmak istediğim ikinci yorum, yakın zamanda Latin Amerika'da gerçekleştirilen bir anketle ilgilidir.
- This is the situation in thirteen of the fifteen Member States, and has recently also been incorporated into German law.
- On beş Üye Devletin on üçünde durum budur ve yakın zamanda Alman hukukuna da dahil edilmiştir.
- The European strategy on health and safety at work 2002-2006 has recently been presented.
- İşyerinde sağlık ve güvenliğe ilişkin Avrupa stratejisi 2002-2006 yakın zamanda sunulmuştur.
- This is the situation in thirteen of the fifteen Member States, and has recently also been incorporated into German law.
- On beş Üye Devletin on üçünde durum budur ve yakın zamanda Alman yasalarına da dahil edilmiştir.
- For example, France, the Rhine valley and central Europe recently suffered flooding.
- Örneğin Fransa, Ren vadisi ve orta Avrupa yakın zamanda sel felaketine maruz kalmıştır.
- I also want to prevent the occurrence of anything like what recently happened in Germany.
- Ayrıca yakın zamanda Almanya'da yaşananlara benzer bir olayın meydana gelmesini de önlemek istiyorum.
- Some of you have recently visited the region.
- Bazılarınız yakın zamanda bölgeyi ziyaret ettiniz.
- Parliament shared this view as recently as last year.
- Parlamento bu görüşü geçen yıl olduğu gibi yakın zamanda da paylaşmıştır.
- We have recently had experience of this in our committee, both where Afghan and Iraqi women are concerned.
- Yakın zamanda komitemizde hem Afgan hem de Iraklı kadınlar söz konusu olduğunda bunun deneyimini yaşadık.
- It is a shame that it is caused by a situation that we have recently experienced.
- Yakın zamanda yaşadığımız bir durumdan kaynaklanması utanç vericidir.
- This has in fact been done in the various proposals recently submitted to Parliament and the Council.
- Aslında bu, yakın zamanda Parlamento ve Konseye sunulan çeşitli tekliflerde yapılmıştır.
- Today I would like to sound a contrary note and welcome something that has happened recently in Mozambique.
- Bugün bunun tam tersini söylemek ve yakın zamanda Mozambik'te meydana gelen bir olayı memnuniyetle karşılamak istiyorum.
- If they fail to do so, the support we recently promised must be reconsidered.
- Eğer bunu yapmazlarsa, yakın zamanda söz verdiğimiz destek yeniden gözden geçirilmelidir.
- In order to achieve this objective, the Community has taken various initiatives and has recently made proposals.
- Bu hedefe ulaşmak için Topluluk çeşitli girişimlerde bulunmuş ve yakın zamanda önerilerde bulunmuştur.
- Slovenia and Croatia have recently reached agreement on the demarcation of the common border.
- Slovenya ve Hırvatistan yakın zamanda ortak sınırın belirlenmesi konusunda anlaşmaya varmışlardır.
- We saw that happen recently, when foot and mouth disease broke out in Great Britain.
- Bunun yakın zamanda İngiltere'de şap hastalığı patlak verdiğinde de yaşandığını gördük.
- Your own country, like California, has recently suffered major power cuts following liberalisation.
- Kaliforniya gibi sizin ülkeniz de liberalleşmenin ardından yakın zamanda büyük elektrik kesintileri yaşadı.
- It is a shame that it is caused by a situation that we have recently experienced.
- Bunun yakın zamanda yaşadığımız bir durumdan kaynaklanması utanç vericidir.
- We also know that the Council of Europe recently stressed the importance of building up our heritage.
- Avrupa Konseyinin yakın zamanda mirasımızı geliştirmenin önemini vurguladığını da biliyoruz.
- Furthermore, the Commission has recently started a programme of support to police training in Algeria.
- Ayrıca Komisyon yakın zamanda Cezayir'de polis eğitimine yönelik bir destek programı başlatmıştır.
- We have recently had cause to talk about the 'polluter pays' principle.
- Yakın zamanda 'kirleten öder' ilkesi hakkında konuşmak zorunda kaldık.
- An investigation recently undertaken by UNCTAD looks at the effects of the proposal.
- Yakın zamanda UNCTAD tarafından yürütülen bir araştırma da teklifin etkilerini incelemektedir.
- Recently, we saw drowned people washed up on the Spanish coast.
- Yakın zamanda İspanya kıyılarına vuran boğulmuş insanlar gördük.
- We have also recently presented a proposal for the use of heading B7-667.
- Ayrıca yakın zamanda B7-667 başlığının kullanımına ilişkin bir teklif sunduk.
- We saw that happen recently, when foot and mouth disease broke out in Great Britain.
- Bunun yakın zamanda, İngiltere'de şap hastalığı patlak verdiğinde gerçekleştiğini gördük.
- He recently declared that whites are not human beings.
- Yakın zamanda beyazların insan olmadığını ilan etti.
- I recently heard the FBI has a flash drive found on Seth's body.
- Yakın zamanda FBI'nın Seth'in üzerinde bir flaş bellek bulduğunu işittim.
- Did someone pass away recently?
- Yakın zamanda biri falan mı öldü?
- Did someone pass away recently?
- Yakın zamanda biri vefat etti mi?
- They recently closed the French visa office here.
- Yakın zamanda buradaki Fransız vize ofisini kapattılar.
- Siri can tell you more details about the music that you're listening to or a recently played song.
- Siri, dinlediğiniz müzik veya yakın zamanda çaldığınız şarkı hakkında size daha fazla ayrıntı verebilir.
- Tom and Mary have recently gotten married.
- Tom ve Mary yakın zamanda evlendiler.
- Have you recently felt any unexplained pain or stiffness in your neck?
- Yakın zamanda boynunuzda nedensiz bir ağrı ve sertlik yaşadınız mı?
- My father has recently come back to Japan.
- Babam yakın zamanda Japonya'ya geri döndü.
- We recently discovered an error in your personnel record.
- Yakın zamanda personel kayıtlarınızda bir hata keşfettik.
- I met him recently.
- Onunla yakın zamanda tanıştım.
- Have you had abdominal pain recently?
- Yakın zamanda karnınızda ağrı oldu mu?
- It seemed that that house was small if it was compared with the cottage which he lived in even recently.
- Yakın zamanda yaşadığı yazlık ile karşılaştırıldığında o evin küçük olduğu görülüyordu.
- Tom recently found a good job.
- Tom yakın zamanda iyi bir iş buldu.
- Have you recently taken a trip anywhere?
- Yakın zamanda bir yere seyahat ettiniz mi?
- My mother passed away recently.
- Annem yakın zamanda vefat etti.
- The world's population recently passed 7 billion.
- Dünya nüfusu yakın zamanda 7 milyarı geçti.
- Has Tom been to Boston recently?
- Tom yakın zamanda Boston'a gitti mi?
- Tom has recently rejoined the team.
- Tom yakın zamanda takıma yeniden katıldı.
- We've recently put a new roof on our house.
- Yakın zamanda evimize yeni bir çatı yaptırdık.
- Have you seen him recently?
- Onu yakın zamanda gördün mü?
- Tom changed jobs recently.
- Tom yakın zamanda işler değiştirdi.
- Direct flights between New York and Tokyo commenced recently.
- New York ve Tokyo arasında doğrudan uçuşlar yakın zamanda başladı.
- I recently met her.
- Yakın zamanda tanıştım.
- I was recently in an automobile accident.
- Yakın zamanda bir otomobil kazası geçirdim.
- I understand you met with Tom recently.
- Anladığım kadarıyla yakın zamanda Tom'la buluşmuşsun.
- Tom and Mary started dating each other quite recently.
- Tom ve Mary yakın zamanda çıkmaya başladılar.
- It happened quite recently.
- Çok yakın zamanda oldu.
- Did you do that recently?
- Bunu yakın zamanda mı yaptın?
- The store where Tom was working recently closed.
- Tom'un çalıştığı mağaza yakın zamanda kapandı.
- My father passed recently.
- Babam yakın zamanda vefat etti.
- Tom lost his job recently.
- Tom yakın zamanda işini kaybetti.
- Tom has recently moved to Boston.
- Tom yakın zamanda Boston'a taşındı.
- Tom's recently started a raw vegan diet, and regularly gets on his soapbox to tell people how great it is.
- Tom yakın zamanda çiğ vegan diyetine başladı ve insanlara düzenli olarak bunun ne kadar harika olduğuna dair nutuklar atıyor.
- Tom has recently changed his telephone number.
- Tom yakın zamanda telefon numarasını değiştirdi.
- The rules were recently relaxed.
- Kurallar yakın zamanda gevşetildi.
- Tom compared a picture taken of Mary three years ago with one that had been taken recently.
- Tom, Mary'nin üç yıl önce çekilmiş bir fotoğrafı ile yakın zamanda çekilmiş bir fotoğrafını karşılaştırdı.
- A friend of mine has recently divorced her husband.
- Bir arkadaşım yakın zamanda kocasından boşandı.
- Father has recently come back to Japan.
- Babam yakın zamanda Japonya'ya geri döndü.
- He set up a company recently.
- Yakın zamanda bir şirket kurdu.
- Sami has recently divorced his second wife.
- Sami yakın zamanda ikinci karısından boşandı.
- Something happened recently.
- Yakın zamanda bir şey oldu.
- He recently traded in his jeep for a new Mercedes.
- Yakın zamanda cipini yeni bir Mercedes ile değiştirdi.
- Tom got promoted recently.
- Tom yakın zamanda terfi etti.
- Have you recently experienced palpitations or felt like your heart was racing?
- Yakın zamanda çarpıntı yaşadınız mı veya kalbinizin hızla çarptığını hissettiniz mi?
- Tom and Mary lost their jobs recently.
- Tom ve Mary yakın zamanda işlerini kaybettiler.
- My dad got a pacemaker recently.
- Babam yakın zamanda kalp pili taktırdı.
- New facts about ancient China have recently come to light.
- Antik Çin hakkında yeni gerçekler yakın zamanda gün ışığına çıktı.
- I know you recently got a new job.
- Yakın zamanda yeni bir işe girdiğini biliyorum.
- Tom recently changed jobs.
- Tom yakın zamanda iş değiştirdi.
- I was there recently.
- Yakın zamanda oradaydım.
- Tom recently bought a motorcycle.
- Tom yakın zamanda bir motosiklet satın aldı.
- Tom recently converted to Judaism.
- Tom yakın zamanda Yahudiliğe geçti.
- My father has recently returned to Japan.
- Babam yakın zamanda Japonya'ya döndü.
- Did that happen recently?
- Bu yakın zamanda mı oldu?
- Have you been back to Boston recently?
- Yakın zamanda Boston'a geri döndünüz mü?
- Tom and Mary started dating each other quite recently.
- Tom ve Mary çok yakın zamanlarda birbirleriyle çıkmaya başladılar.
- Tom and Mary have recently moved to Boston.
- Tom ve Mary yakın zamanda Boston'a taşındılar.
- He recently found a good job.
- Yakın zamanda iyi bir iş buldu.
- I have seen James recently.
- James'i yakın zamanda gördüm.
- I was recently in an automobile accident.
- Yakın zamanda bir araba kazası geçirdim.
- Tom and Mary have recently become friends.
- Tom ve Mary yakın zamanda arkadaş oldular.
- I have not seen much of him recently.
- Onu yakın zamanlarda pek görmedim.
- Tom and Mary have recently started dating.
- Tom ve Mary yakın zamanda çıkmaya başladılar.
- Tom set up a company recently.
- Tom yakın zamanda bir şirket kurdu.
- No one has seen Tom recently.
- Yakın zamanda kimse Tom'u görmedi.
- I recently started seeing a man.
- Yakın zamanda bir adamla görüşmeye başladım.
- Tens of wind turbines have recently been built.
- Yakın zamanda onlarca rüzgar türbini inşa edildi.
- No one has seen him recently.
- Yakın zamanlarda kimse onu görmedi.
- I recently had surgery.
- Yakın zamanda ameliyat oldum.
- Have you seen them recently?
- Onları yakın zamanda gördünüz mü?
- Tom has recently joined our company.
- Tom yakın zamanda şirketimize katıldı.
- Tom recently had surgery.
- Tom yakın zamanda ameliyat oldu.
- Tom and Mary got married very recently.
- Tom ve Mary çok yakın zamanda evlendiler.
- Tom recently hired three more workers.
- Tom yakın zamanda üç işçi daha işe aldı.
- Tom has recently returned from Australia.
- Tom yakın zamanda Avustralya'dan döndü.
- Recently he launched a new business.
- Yakın zamanda yeni bir iş kurdu.
- I bought something recently.
- Yakın zamanda bir şey satın aldım.
- Have you seen her recently?
- Onu yakın zamanda gördünüz mü?
- He has recently returned from France.
- Yakın zamanda Fransa'dan döndü.
- Someone's been here recently.
- Yakın zamanda buraya biri gelmiş.
- Did Tom do that recently?
- Tom bunu yakın zamanda mı yaptı?
- Sami recently converted to Islam.
- Sami yakın zamanda Müslüman oldu.
- Tom has recently lost his job.
- Tom yakın zamanda işini kaybetti.
- Tom and Mary have recently bought a house on Park Street.
- Tom ve Mary yakın zamanda Park Caddesi'nde bir ev satın aldılar.
- We have recently discussed this problem.
- Yakın zamanda bu sorunu tartıştık.
- His father lost his job recently.
- Babası yakın zamanda işini kaybetti.
- I recently left my job.
- Yakın zamanda işimden ayrıldım.
- I recently met him.
- Yakın zamanda tanıştım.
Show More (131)
|
|
- When Latin America sneezes, Spain catches a cold, or so I read recently.
- Latin Amerika hapşırdığında İspanya nezle oluyor, ya da geçenlerde öyle okudum.
- I was in Scotland recently, where I saw some marvellous moorland, a real paradise in anyone's eyes.
- Geçenlerde İskoçya'daydım, orada herkesin gözünde gerçek bir cennet olan muhteşem bozkırları gördüm.
- However, what I have heard so far reminds me of a news item I saw recently on the television.
- Ancak şu ana kadar duyduklarım bana geçenlerde televizyonda gördüğüm bir haberi hatırlattı.
- I recently read in the press the title 'The little-known EBRD'.
- Geçenlerde basında 'Az bilinen EBRD' başlıklı bir haber okudum.
- Recently someone told me 'freedom is inside you'.
- Geçenlerde biri bana 'hürriyet senin içinde' dedi.
- I recently heard the FBI has a flash drive found on Seth's body.
- Geçenlerde FBI'ın Seth'in cesedinde bir flaş bellek bulduğunu duydum.
- Recently someone told me 'freedom is inside you'.
- Geçenlerde birisi bana 'özgürlük senin içindedir' dedi.
- I bought something recently.
- Geçenlerde bir şey satın aldım.
- I've thought about it recently.
- Geçenlerde bunu düşündüm.
- I've recently changed brands of toothpaste.
- Geçenlerde diş macunumun markasını değiştirdim.
- When I saw her recently, she looked very happy.
- Onu geçenlerde gördüğümde çok mutlu görünüyordu.
- I met Tom recently.
- Tom'la geçenlerde tanıştım.
- I arrived in Boston recently.
- Geçenlerde Boston'a geldim.
- The elder passed away recently.
- Yaşlı adam geçenlerde vefat etti.
- I was on TV recently.
- Geçenlerde televizyona çıktım.
- Tom died recently.
- Tom geçenlerde öldü.
- I recently met Tom.
- Geçenlerde Tom'la tanıştım.
- I recently left my job.
- Geçenlerde işimi bıraktım.
- A strange marine creature was found recently.
- Geçenlerde garip bir deniz canlısı bulundu.
- I recently met an old friend.
- Geçenlerde eski bir arkadaşımla tanıştım.
- I recently met Tom for the first time.
- Geçenlerde ilk kez Tom'la karşılaştım.
- Recently I moved to another apartment.
- Geçenlerde yeni bir daireye taşındım.
- The minister, whom I spoke to recently, agrees with me.
- Geçenlerde konuştuğum bakan, benimle aynı fikirde.
- Tom recently dyed his hair red.
- Tom geçenlerde saçını kızıla boyadı.
- I met Tom recently.
- Geçenlerde Tom'la bir araya geldim.
- He died recently.
- Geçenlerde öldü.
- My father has given up smoking recently.
- Babam sigara içmeyi geçenlerde bıraktı.
- The minister, whom I spoke to recently, agrees with me.
- Geçenlerde konuştuğum bakan da benimle aynı fikirde.
- I recently met him.
- Geçenlerde onunla tanıştım.
- My father passed recently.
- Babam geçenlerde hayatını kaybetti.
- Something happened recently.
- Geçenlerde bir şey oldu.
- I was on TV recently.
- Geçenlerde televizyondaydım.
- I have seen James recently.
- Geçenlerde James'i gördüm.
- I recently met her.
- Geçenlerde onunla tanıştım.
- The snow that fell recently has coloured the mountain white, it is truly beautiful.
- Geçenlerde yağan kar dağı beyaza boyadı, gerçekten çok güzel.
- You should have the picture of you and your mom that you recently took in Boston framed.
- Geçenlerde annen ile birlikte Boston'da çekildiğiniz o fotoğrafı çerçeveletmelisin.
- I recently met Tom for the first time.
- Tom'la ilk kez geçenlerde buluştum.
- I bought something recently.
- Geçenlerde bir şey aldım.
- Recently, I saw an attractive mature woman on the train.
- Geçenlerde, trende çekici olgun bir kadın gördüm.
- I recently met them.
- Geçenlerde onlarla tanıştım.
- They moved in recently.
- Geçenlerde taşındılar.
- I had a friend die recently.
- Geçenlerde bir arkadaşım öldü.
- His father lost his job recently.
- Babası geçenlerde işini kaybetti.
- Tom has recently joined our company.
- Tom geçenlerde firmamıza katıldı.
- Tom and Mary have recently bought a house on Park Street.
- Tom ve Mary geçenlerde Park Street'te bir ev satın aldı.
- I met Tom recently.
- Geçenlerde Tom'a rastladım.
- My mother passed away recently.
- Annem geçenlerde vefat etti.
- I watched a great movie recently.
- Geçenlerde harika bir film izledim.
- I recently met an old friend.
- Geçenlerde eski bir arkadaşa rastladım.
- George was describing a 30 pound bass he'd caught recently after fighting it for three hours.
- George, geçenlerde üç saat boyunca mücadele ettikten sonra yakaladığı 15 kiloluk bir levreği anlatıyordu.
- He recently found a good job.
- O geçenlerde iyi bir iş buldu.
- I hear you were in Boston recently.
- Geçenlerde Boston'da olduğunu duydum.
- Tom has recently returned from Australia.
- Tom geçenlerde Avustralya'dan döndü.
- Tom gave a lot of his old clothes to a homeless man that he met recently.
- Tom eski giysilerinin çoğunu geçenlerde tanıştığı evsiz bir adama verdi.
- A friend of mine has recently divorced her husband.
- Benim bir arkadaşım, geçenlerde kocasından boşandı.
- Recently, I moved to a new apartment.
- Geçenlerde yeni bir daireye taşındım.
- Layla has recently moved to Cairo.
- Leyla geçenlerde Kahire'ye taşındı.
- Tom recently came back from his trip in Sicilia.
- Tom geçenlerde Sicilya'daki gezisinden geri geldi.
- Tom passed away recently.
- Tom geçenlerde vefat etti.
- Recently, while browsing Wikipedia, I came across Esperanto.
- Geçenlerde Wikipedia'ya göz atarken Esperanto ile karşılaştım.
- I was in Boston recently.
- Geçenlerde Boston'daydım.
- Tom got remarried recently.
- Tom geçenlerde yeniden evlendi.
- Tom was here recently.
- Tom geçenlerde buradaydı.
- I recently had surgery.
- Geçenlerde ameliyat oldum.
- I got promoted recently.
- Geçenlerde terfi ettim.
- Someone told me recently that hairspray is good for killing spiders.
- Geçenlerde biri bana saç spreyinin örümcekleri öldürmek için iyi olduğunu söyledi.
- They moved here recently.
- Onlar buraya geçenlerde taşındılar.
- I went there recently.
- Geçenlerde oraya gittim.
- When I saw her recently, she looked very happy.
- Geçenlerde onu gördüğümde çok mutlu görünüyordu.
- He died recently.
- O geçenlerde öldü.
- I met Tom recently.
- Geçenlerde Tom'la tanıştım.
- Tom was told he had cancer just recently.
- Geçenlerde Tom'a kanser olduğu söylendi.
- Recently someone told me about a language website, tatoeba.org.
- Geçenlerde biri bana tatoeba.org adlı bir dil sitesinden bahsetti.
- I have recently seen Tom.
- Geçenlerde Tom'u gördüm.
- I saw Rosalie O'Connor recently.
- Geçenlerde Rosalie O'Connor'ı gördüm.
- I have recently seen James.
- Geçenlerde James'i gördüm.
- Recently I moved to another apartment.
- Geçenlerde başka bir daireye taşındım.
- She recently came out as a lesbian.
- Geçenlerde lezbiyen olduğunu açıkladı.
- We found out recently that some foxes live here on this mountain.
- Geçenlerde bu dağda bazı tilkilerin yaşadığını öğrendik.
- I visited him recently.
- Geçenlerde onu ziyaret ettim.
- Tom recently found a good job.
- Tom geçenlerde iyi bir iş buldu.
- I was recently in an automobile accident.
- Geçenlerde bir araba kazası geçirdim.
- Recently, while browsing Wikipedia, I came across Esperanto.
- Geçenlerde Wikipedia'da gezinirken Esperanto'ya rastladım.
- Tom passed away recently.
- Tom geçenlerde öldü.
- Recently, I saw an attractive mature woman on the train.
- Geçenlerde trende çekici ve olgun bir kadın gördüm.
Show More (82)
|